2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Kıskançlıkla Baş Etme
MAKALE #10045 © Yazan Psk.Dnş.Kemal TUNCER | Yayın Aralık 2012 | 16,931 Okuyucu
KISKANÇLIK:

Eşler tek taraflı veya karşılıklı olarak ilişkilerinde kıskançlık duygusunu bir dereceye kadar yaşamaktalar. İster kıskanç bir eş olun isterse eşiniz sizi kıskansın, kıskançlık seviyeniz kabul edilebilir bir düzeydeyse, belki de ilişkinizi canlı tutacak bir araç olabilir. Ancak kıskançlık seviyeniz belli bir sınırın üzerine çıkarsa, birliktelik ve evliliğiniz tehlikeye girebilir. Kıskançlık mantık sınırlarını zorluyor ve ilişkinizi içinden çıkılmaz bir hale getiriyorsa, durup yaşadıklarınızı bir sorgulamalısınız belki de. Bu yazıda eşinizin aşırı kıskançlığı ile nasıl baş edebileceğiniz ve ilişkinizdeki bu çıkmazdan nasıl kurtulabileceğinizin ipuçlarını bulacaksınız.

Kıskançlık Nedir?


Kıskançlık, yaşamımızdaki önemli kişilerin gerçek ya da hayali bir takım tehditlere maruz kalacağı düşüncesine verebileceğimiz doğal, duygusal bir tepkidir. Sevdiğimiz kişiyi kıskanırız, zira onu başkalarının elde etmesini, onun bizden uzaklaşmasını istemeyiz. Ne var ki, eşimizi kıskanmamız ne kadar doğalsa, onun kıskançlığımızdan usanması ve boğulması da o kadar doğal olsa gerek.

Evlilik terapisi ile ilgili yapılmış birçok araştırma, evlilik terapisine başvuran her üç çiftten birinin temel sorununun kıskançlık olduğunu ortaya koymaktadır. Çiftlerden biri kıskançlığı o derece abartıyor ki, her ikisinin de bu duygu ile baş etmesi iyice güçleşiyor.

Masum bir kıskançlık belki de bizim kendi doğamızda bulunmaktadır. Eşler kıskançlığı bir dereceye kadar kabul edebilirler. Aşırı kıskançlık, korku verir ve çiftin ilişkisini tehlikeli sulara çekebilir. Kıskançlığın zamanla ve evlilik ilişkisi içinde geliştiğini kabul edecek bir bulgu yoktur. Çünkü kıskançlık duygusunun temelini kişinin kendilik algısı belirler ve kıskançlığının ayak izleri oldukça derinlerde gizlidir. Kişi kıskançlığı sürgün ederek, onun yok olmasını arzu ederek ondan kurtulamaz.

Kıskançlık Doğal mıdır?


Kıskançlık duygusunun ılımlı bir şekilde ve ara sıra yaşandığı ilişkiler, çiftin bir birine bağlılığını artırabilir, çiftler ilişkilerinde daha fazla doyum yaşayabilirler. Eşi tarafından kıskanıldığını bilmek, kişiye kendini daha iyi ve eşi tarafından değer verildiğini hissettirebilir. Kabul edilebilir bir düzeyde ise kıskançlık, ilişkinin kalitesini artırdığı bir gerçek. Ancak kıskançlık duygusunun şiddeti arttıkça, mantıktan uzak ve niyetli bir duyguya dönüştükçe çiftin hikâyesi çok farklı yönde akmaya başlar. Bir noktadan sonra kıskançlık artık çiftin ilişkisini iyice zehirlemeye başlar.

Kıskanç Kişi Ne Hisseder?

Kıskanç kişiler korku, öfke, küçük düşürülme, başarısızlık duygusu, kuşku, tehdit altında hissetme, hiddet, üzüntü, endişe, keder, şüphe, acı ve zavallılık duygusu gibi birçok güçlü duyguyu birden yaşıyor olabilirler. İnsan, kıskançlık duyarken diğer duyguların etkisinden kaçmaya çabalar: Hayal kırıklığı, tatminsizlik duyguları ve diğerleri. Bu kaçış insanı ümitsizliğe iter. Kıskançlık öyle depresif bir duygudur ki, onu ne en yakın arkadaşımıza açıkça ifade edebilir, ne de kendi içimizde saklayabiliriz. Sonuçta iletişimimiz, bu duygu ile kendine has açmazları ile bize acı verir. Terapide ele alınıp, altında yatan duygular rahatça ifade edilmedikçe, kıskançlık yavaş yavaş ve fark ettirmeden, ilişkinizin sağlığını bozacaktır.

İnsanlar Neden Kıskançlık Duyar?

Kıskançlık duygusuna etki eden bir çok faktör açıklanabilir:
Evlilik ve ilişki üzerine gerçekdışı beklentiler
Eşinizle birlikte evlilik ve beraberliğiniz hakkında saptırılmış sahiplenme duygusu
Geçmişteki terk edilmeler sonucunda yaşanmış incinmişlik duygusu
Zayıf benlik bilinci
Güvensizlik
Terk edilme ve ihanete uğrama korkusu
Kişinin önemli bulduğu birini veya bir şeyi kaybetmekten korkması
Yoğun sahiplenme duygusu
Kontrol etme arzusu
Evliliklerde Orantısız Kıskançlık Duygusunun Sonuçları
Anormal kıskançlık yaşayanların duyguları kehaneti doğrular nitelikte tekrar eder. Kıskanan bu duygusundan kaçınmak ister ancak, sevgi ve saygıyı kaybedeceği konusundaki yanlış korkusu buna engel olur.
Küskünlük
Yoğun güven kaybı
Öfke
Savunma
Daha fazla tartışma
Sürekli güvenme ihtiyacı
Depresyon
İntikam duygusu
Değişmez, hep aynı sorular
Fiziksel tepkiler; titreme, sersemleme, uyku bozukluğu, yeme bozukluğu vb.
Beraberlik ve evliliğin sonu

İlişkilerinde güvene dayalı bir birliktelik yaşayan, kendi öz değerinin farkında olan ve öz benliği gelişmiş kişiler kıskançlığa daha uzak oluyorlar. Geçmişte terk edilme ve ihanete uğrama duygusuyaşayanlar kıskançlığa daha yakın oluyorlar. Kendinizi kıskanç biri olarak tarif ediyor veya eşiniz bu yönde bir eğilim taşıyorsa, eninde sonunda evliliğiniz ve beraberliğiniz tıkanma noktasına ulaşacak ve kontrolü kaybedeceksiniz. Kendi kıskançlığınızı kontrol ediyor olmanız eşinizinkini de kontrol edebileceğiniz anlamına gelmesin. Herkes ancak kendi duygusunu kontrol etmekle yetkindir.

Çiftler Kıskançlıkla Nasıl Baş Edebilir?


Kıskançlık duygusunun üstesinden gelinebilir mi? Evet, yoğun bir çaba gösterilirse. Bütün diğer güçlü duygular gibi kıskançlık da doğru bir şekilde ele alınır ve yönetilirse gelişimin ve değişimin kontağı bile olabilir. İlk adım olarak eşlerden her birinin kendi farkındalığını artırması, hem kendilerini hem de ilişkilerini daha iyi anlamaları ile başlar.
Kendi kıskançlığınızın farkına varın, bu duygunun ilişkinizi, evliliğinizi yıpratan bir etkisi olduğunu kabul edin

Sizin veya eşinizin kıskançlığının kökenini araştırın.

Eşinizin dedektifi olmayın, sürekli şüphe peşinde koşarak enerjinizi harcamayın.
Kıskanç bir eş olarak, önce kendi davranışınızı değiştirmeye karar verin. Bir profesyonelden yardım almanız sizi çözüme daha yaklaştıracaktır.
Başkalarını kontrol edip değiştiremeyeceğiniz gerçeğini kabul edin, siz ancak kendinizi değiştirmekle yetkilisiniz.
Birlikte yaşarken anlaşabileceğiniz bir takım kurallarınız olsun
Her ikiniz de kıskanç olmayabilirsiniz, ancak nerede ve kiminle olduğunuzu eşinizin her zaman bilmesinin onun hakkı olduğunu kabul edin.
Çift olarak profesyonel yardım alabileceğiniz kaynakları araştırın.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Kıskançlıkla Baş Etme" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Dnş.Kemal TUNCER'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Dnş.Kemal TUNCER'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     13 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Kemal TUNCER Fotoğraf
Psk.Dnş.Kemal TUNCER
Denizli (Online hizmet de veriyor)
Psikolojik Danışman
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi58 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Dnş.Kemal TUNCER'in Yazıları
► Tembellik ya da Pes Etme Psk.Dnş.Erdinç GÜLLÜ
► Ayrılıkla Baş Etme Psk.Beril PAPUÇÇUER CEYLAN
► Stres ile Baş Etme Yolları Psk.Elçin KAYA KARATAŞ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Kıskançlıkla Baş Etme' başlığıyla benzeşen toplam 15 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Aşk Olsun... Aralık 2020
► Benim Hayatım Aralık 2020
► Çocuk ve Kitap Ekim 2017
► Çocuk ve Şiddet Ocak 2017
► Mutluluğun Resmi.. Nisan 2016
◊ Çöktüremiyeceksiniz Ocak 2017
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


20:11
Top