2007'den Bugüne 92,312 Tavsiye, 28,221 Uzman ve 19,979 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Bebeklikte ve Çocuklukta Görülen İlk Heyecanlar ve Kullanılan Savunma Mekanizmaları
MAKALE #10261 © Yazan Uzm.Psk.Merve ÖZ ÜNLÜ | Yayın Ocak 2013 | 6,546 Okuyucu
Heyecan, belirli bir uyarıcı karşısında bedenin tümüyle uyarılmasıdır.
Gülme ve gülümseme 2. ay dolaylarında görülür. Bir başka kişinin yüzünün görülmesi sonucunda oluşan sosyal gülümsemeler, üçüncü haftadan önce görülmez. Öncesinde görülen gülümsemeler refleks gülümsemeler olarak tanımlanır.

Bebekler ikinci aydan itibaren çevreyi belirgin bir şekilde izlemeye, kendisine yaklaşan yüzlere seçerek dikkat etmeye başlar. Ve annesinin yüzünü ayırt ederek ona duygusal tepki vermesi ve gülümsemesi, bebeğin duygusal ifadesinin ilk belirtisidir.

Çocuklar büyüdükçe tepkileri de farklılaşır. Örneğin küçük bebekler bir uyarandan haz duymadıklarını çığlık ve ağlama tepkileriyle gösterirken, aynı bebeklerin daha sonraki gelişim evrelerinde kaçma, saklanma, direnç gösterme, sözlü anlatım şeklinde tepkilerinin farklılaştığı görülür.


0-2 YAŞ ARASINDA GÖRÜLEN TİPİK HEYECAN BİÇİMLERİ

Korku: İyi kavranamayan farklı bir olaya karşı gösterdikleri doğal tepkidir.
Bebeklik döneminde korkuyu oluşturan başlıca etkenler, yüksek ses, fiziksel desteğin kaybolması, hayvan, karanlık oda, yüksek yer, yalnız kalma, acı duyma, ani yer değiştirme, yabancı kişi, yer ve objelerle karşılaşma şeklinde sıralanabilir.

8-24 aylık çocukların anne babaları veya alışkın oldukları diğer yetişkinlerin yanlarından ayrılmasıyla gösterdikleri korku tepkisi ‘’ayrılık endişesi’’ olarak adlandırılır. Bu korkunun 2 yaşından itibaren azaldığı, 4 yaşındaysa tümüyle kaybolduğu görülür.

Çocukta korku koşullanma yoluyla olduğu gibi, anne babayı örnek alma suretiyle ya da anlatılan öykülerden etkilenerek de oluşabilir.
Öfke: Çok sık yaşanan bir heyecan türüdür. Çocuk öfke tepkisini bir savunma aracı olarak kullanmayı kısa sürede öğrenir. Öfkelendiği an dikkat çekeceğinin ve istediğinin yerine getirileceğini bilir.

Çocukta bu tepki yaşla birlikte artar.
Öfkeyi doğuran başlıca etkenler, çocuğun yeteneksizliği, başkalarının baskısıyla istediği işlemi yapamaması ya da faaliyetinin durdurulması şeklinde sıralanabilir.
1,5 - 3 yaşlarındaki bir grup çocukla yapılan araştırmada öfkeyi oluşturan etkenler şu şekilde sıralanmıştır:

- Oynadığı oyuncağın elinden alınması

- Yüzünün yıkanması
- Oturakta oturmaya zorlanması
- Odada yalnız bırakılması
- Başarıyla sonuçlanmayan bir işle uğraşması
- Diğer çocuklarla ve yetişkinlerle birlikte oynamada başarılı olamaması
- Giydirilmesi
- Giysilerinin çıkarılması
- Yıkanması
- Burnunun silinmesi

2-6 YAŞ ARASINDA GÖRÜLEN TİPİK HEYECAN BİÇİMLERİ


Korku: 2-6 yaşları arasında çocukların korkularında farklılaşma ve artmalar görülür. Bu dönemdeki çocuğun korktuğunda verdiği tepkiler, o objeden uzaklaşma isteği, ağlama, nefes tutma gibi farklı davranış biçimleri şeklinde görülür.

Bu dönemde en sık rastlanan korkular; hırsız, hayali yaratıklar, köpek, karanlık, motor gürültüsü, şimşek, ani ses ve yalnız kalma korkularıdır.
Yaşanan olumsuz deneyimler, çocukta bazı korkuların oluşmasına sebep olabilir. Korkuya neden olan en önemli etkenlerden biri de tehdit ederek çocuğu yönlendirmeye çalışmaktır (‘’bir daha yaparsan doktora götürürüm iğne yapar, babana söylerim’’ vb.)

Çocuk korkuları nedeniyle eleştirilmemeli, alaya alınmamalıdır. Ayrıca çocuğu korku duyduğu objeyle karşı karşıya getirmek doğru bir tutum değildir. Karanlıktan korkan çocuğu karanlık odada uyutmak yerine, yanına her an ulaşabileceği bir gece lambası koyarak uyutmak daha uygundur.
Zamanla, gelişim süreci içerisinde bu tür korkuların büyük çoğunluğunun kendiliğinden kaybolduğu görülür.

Kıskançlık: Kıskançlık, beklenen ilgi, sevgi ve şefkat eksikliğine karşı verilen doğal bir yanıttır. Kıskançlığı oluşturan ortam çoğu kez toplumsal kaynaklı olup, özellikle çocuğun sevdiği kişileri içerir.

İlk çocuklukta kıskançlık, ana babayı ya da ona bakan bireylerle ilgilidir. Çünkü bu dönemde çocuk ilgiyi ve şefkati şiddetle arzular, sık sık kendini diğer bir çocukla kıyaslama içerisine girer.

2-5 yaşlarında, eve yeni bir kardeşin gelmesiyle duyulan kıskançlık, çocukların yaşamındaki en yaygın kıskançlık örneğidir.

Bu dönemde kıskançlık nedeniyle çocukta görülen alt ıslatma, tırnak yeme, parmak emme gibi gerileme belirtileri, onun ruh sağlığını büyük ölçüde etkiler.
Öfke: İlk sekiz yıl içinde öfke tepkilerinin süresi 5dkyı geçmez. Öfkeden hemen sonra çocuğun neşeli bir havaya girdiği görülür
Anksiyete (Endişe): Sorunun ne olduğunu bilmeksizin duyulan belirsiz bir korku olarak tanımlanır. Anksiyete, çeşitli biçimlerde görülen gerginlik, sinirlilik, kısaca hoş olmayan bir duygusal durumdur. Çoğunlukla bazı olumsuz olaylar ve beklentiler sonucu oluşur (anne babasının kendisini yeterince sevmediğini, kötü bir hareketinin cezalandırılacağını, yalnız kalacağını düşünmek vb.).
Annesinin kendisini unutacağından korktuğu için anaokulunda uyumamak veya istemediği sınıf içi faaliyetler sırasında psikosomatik mide bulantısı geliştirmek, çocuklarda görülen anksiyetenin tipik örnekleridir.
Bireyin, kendini rahatsız eden kaygı durumundan kurtulmak için birtakım girişimlerde bulunması ‘’savunma’’ olarak adlandırılır.

ÇOCUKLAR TARAFINDAN KULLANILAN BAŞLICA SAVUNMA MEKANİZMALARI


İçe Çekilme Davranışı: Okulöncesi dönemdeki çocuk korktuğunda bu mekanizmayı sık kullanır. Yabancı biri odaya girdiğinde ondan gözlerini kaçırır, odadan kaçar, yabancı bir grup çocuk kendisiyle oynamak istediğinde onları reddeder. Bu tür savunma, bireyi uyumsuzluğa götürebilir.
Gerileme: Bir ruhsal çatışma, önüne geçilemeyecek ve bireyin uyumunu tümüyle bozacak bir düzeye ulaşırsa, birey kolaylıkla uyum gösterebileceği ilkel davranış örneklerine dönebilir. Parmak emme ya da alt ıslatma örnekleri, bir süre önce bu tür davranışları sona eren çocuklar için birer gerileyici davranış belirtileridir.

Yeni bir kardeşin doğumu çocukta bu tür gerileyici bir davranışın başlamasına neden olabilir. Cıvıldayarak, parmak emerek, emekleyerek, kaybettiği ilgiyi yeniden kazanmaya çalışabilir.

İnkâr: Duygusal çatışmalar ve buna bağlı sıkıntı halini hafifletmek için çatışmanın temel öğesini unutma, yok sayma durumuna yani inkâr etmeye başvurulur. Kişi tehlikeyle baş edemez ya da ondan kaçınamazsa, kullanabileceği tek yol bu tehlikeyi yok saymak olur. (Örn: kalabalık ortama giren küçük bir bebeğin, insanların yüzüne bakacak cesareti bulamadığı için kapıya bakması).

Çocuk bazen kendini açık şekilde reddeden annenin düşmanca tavırlarını inkâr edebilir, onun çok nazik ve kendisini çok seven biri olduğunu savunabilir.
Aileleri tarafından ihmal edilen bazı çocuklar da bu kimselerin anne babaları olduklarını inkâr edip, evlatlık olduklarını, gerçek anne babalarının kendilerini çok sevdiklerini söyleyebilirler.

Bastırma: Bilincin kabul edemeyeceği birtakım arzuların bilinçaltına itilmesi olayıdır. Başka bir deyişle, herhangi bir şey hakkında düşünmeyi reddetmektir. Bilinçaltına itilen bu arzular, orada birer kompleks halinde saklanacak ve her fırsatta çeşitli şekillerde bilince çıkmaya çalışacaktır.
Yansıtma: Bireyin istenmeyen herhangi bir düşünce ya da eylemin, saldırgan arzu, nefret veya suçluluk gibi bilinçaltı duygularını, bir başkasına yansıtması durumudur.

Hırsızlık yapan çocuk bir diğer çocuğu suçlarken hem eleştiriden kurtulur hem de suçunu inkâr etmiş olur.

Yansıtma mekanizması kişiyi anksiyeteden iki şekilde korur; kişi eksiklerini, yanlışlarının sorumluluğunu, suçunu başkalarına yükler ve suçluluk duygusu uyandıracak nitelikteki içsel tepkilerini, düşüncelerini ve isteklerini diğer insanlara mal eder.

Bu yazı Doğan Cüceloğlu’nun İnsan ve Davranışı isimli kitabından yararlanılarak hazırlanmıştır.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler  
► Savunma Mekanizmaları ÇOK OKUNUYOR Psk.Burcu BÜGE
► Ego Savunma Mekanizmaları Dr.Mehmet TEKNECİ
► Savunma Mekanizmaları Psk.Nurhayat YÜKSEL
► Savunma Mekanizmaları Psk.Bahattin GÖKTAN
► Savunma Mekanizmaları Psk.Dnş.Abdullah TOPAL
► Psikolojik Savunma Mekanizmaları Psk.İ.Nil BİREYŞOĞLU ÖZEN
► Bilinçdışı ve Savunma Mekanizmaları Dr.Psk.Ümit AKÇAKAYA
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,979 uzman makalesi arasında 'Bebeklikte ve Çocuklukta Görülen İlk Heyecanlar ve Kullanılan Savunma Mekanizmaları' başlığıyla benzeşen toplam 32 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
 
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


03:49
Top