2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Antepfıstığının Beslenmedeki Rolü
MAKALE #10345 © Yazan Dyt.Seda GÜLER | Yayın Ocak 2013 | 3,934 Okuyucu
Antepfıstığı (Pistacia vera) ilk olarak Etiler zamanında Anadolu’da bitki kültürüne alınmıştır. Efsaneye göre kraliçe Shaba’nın fıstığı, krallığın yiyeceği olarak açıkladığı halktan olanların onu yetiştirmesini ve tüketmesini yasakladığı söylenir. Daha o çağlarda kral sofralarına girmiş olması, antep fıstığının besleyici değerinin bilindiğini göstermektedir.

Türkiye’de Antep Fıstığı çeşitleri; Uzun, Kırmızı, Siirt, Ohadi ve Halebi olarak isimlendirilmiştir. Ayrıca görünüş ve şekil olarak da uzun, oval ve yuvarlak olarak sınıflandırılmıştır.

Epidemiyolojik ve klinik çalışmalar, ara öğünlerde tüketilen sert kabuklu meyveleri, yağlı imajından kurtarıp kalp sağlığını koruyucu hale getirmiştir.

2001 Ulusal Kolesterol Eğitim Programı kardiyovasküler hastalık (KVH) riskini azaltmak için “tedavi edici hayat tarzı değişikliği” yaklaşımını önermiştir. Hayat tarzı değişikliğini öneren bu yaklaşım şöyledir:
  • Doymuş yağ asitleri ve trans yağ asitleri (total kalorinin %7’si) ve kolesterol alımının azaltılması (günde 200 mg’dan az).
  • 2. Total yağı, kalorinin %25-35 oranında tutarak doymuş yağ asitlerinin ve trans yağ asitlerinin önerilen miktarda azaltılması ve tekli doymamış yağ asitlerinin (total kalorinin %20’sinden fazla) ve çoklu doymamış yağ asitlerinin (total kalorinin %10’undan fazla) arttırılması.
  • 3. Karbonhidrat alımının (total kalorinin %50-60’ı) tam tahıllar, meyve ve sebzeler vb. kompleks karbonhidratlı kaynaklardan sağlanması. Diyet posasının 20-30 gram/gün alınması önerilir. Diyet posasının, LDL-Kolesterolü %3-10 oranında azalttığı belirlenmiştir. Amerikan Kalp Birliği, total diyet posasının 25-30 g/gün alınmasını önermektedir.
  • 4. Hafif şişman ve şişman kişilerin kilo vermesi, yağ ve yağ olmayan risk faktörlerini değiştirerek, LDL ‘deki azalmayı sağlamaları.
  • 5. LDL’yi düşüren diğer tedavi edici faktör, bitki stenol/sterollerinin (2 gram/gün) ve çözünebilir posanın (10-25 gram/gün) artırılmasıdır. Çözünebilir posa, total kolesterol ve LDL-kolesterolü yaklaşık 0.13 mmol düşürür.
Antepfıstığının da kalp koruyucu etkileri çalışmalarla gösterilmiştir. Sert kabuklu meyveler, yüksek oranda yağ içermelerine rağmen bu yağın tekli ve çoklu doymamış yağ formunda olması nedeniyle kronik dejeneratif hastalıklardan koruma özelliği ve kardiyovasküler hastalıklara bağlı ani ölüm ve morbidite oranlarını azaltması, antiinflamatuar, antitrombotik, antiaritmik, hipolipidemik ve vazodilatör gibi özelliklere sahip olmaları nedeniyleoldukça yararlı etkileri vardır. Yararlı sert kabuklu meyveler; badem, Brezilya fıstığı, yer fıstığı, ceviz, pistachios (Antep fıstığı) ve pecan (cevizin Güney Amerika’da yetişen bir türü) dır.Antep fıstığında yüksek oranda omega-3 linoleik asidin bulunması KVH’lar adına yararlıetkisini artırır. Yer fıstığı, ceviz ve bademle yapılan çok sayıda çalışmada LDL-Kolesterolde anlamlı düşmeler ve total kolesterol/HDL kolesterol oranında azalmalar olduğu saptanmıştır.

Sert kabuklu meyve tüketiminin, kan glikozunu düzenleyerek, hiperglisemi gelişimini önleyerek tip 2 diyabet hastalığının oluşmasını da önlediği ileri sürülmüştür.

Amerikan Kalp Birliği’nin, besine dayalı diyet önerileri, 4 ana hedeften oluşur:

1. Bütün besin gruplarını içeren sağlıklı bir beslenme modelini benimsemek,
2. Sağlıklı vücut ağırlığına ulaşmak,
3. İstenilen kan kolesterolü ve lipoprotein profilini sağlamak,
4. İstenilen kan basıncına ulaşmak.

Vejetaryenler, kolon, prostat kanserleri ve kalp hastalıkları açısından düşük risk grubundadırlar. Bu durum vejetaryenlerin beslenmesinde etin yer almaması, öte yandan posa, mineral, antioksidan içeriği zengin olan sebze, meyve, tahıl ve sert kabuklu meyvelerin diyetlerinde yüksek oranda yer almasından kaynaklanmaktadır.
Kanser ile ilgili yapılan çalışmalar, kalp hastalıklarında risk faktörü olan kolesterol gibi önemli bir kanser tanımlayıcısı (markerı) henüz belirleyemedi. Antep fıstığı total antioksidanlar yönünden zengindir ve ortalama değerleri 1.3 mmol/100gr’dır. Fıstığın yaygın bir tüketim türü olan fıstık ezmesi, fıstığın içerdiği total antioksidanların yaklaşık dörtte birini içerir. Kabuk içermeyen fıstıklar, kabuklu fıstıkların içerdiği antioksidanların %50’sinden daha az antioksidan içerirler. Ayrıca sadece iç şeklinde satın alınan Brezilya fıstığı ve Antep fıstığı ise kabuklu satın alınanlara nazaran çok daha az antioksidan içerir. Fıstık antioksidanlarının önemli bir kısmı kabukda (pelikül) yer alır ve dış kabuğu açılmadan saklanan fıstıklar, kabuğu kırılıp iç şeklinde saklanan fıstıklara kıyasla daha fazla antioksidan içerirler. Genel olarak Antep fıstığının yüksek antioksidan değerlerine sahip olması özelliğinden dolayı diğer antioksidan oranı yüksek bitkisel besinlerde olduğu gibi Antepfıstığının da kanserden koruyucu bir etkisi olabilir. Sert kabuklu yiyecekler fonksiyonel besin kapsamındadır. Diyetle alınan doymamış yağ asitlerinin kansere karşı koruyucu etkilerinin olabileceği yapılan çalışmalarda belirtilmiştir. Lakto-Ovo vejetaryenler için Antep fıstığının et, tavuk ve balık yerine kullanılabileceği belirtilmiştir.

Sonuç olarak diyette alınan antepfıstığı tüketimi ile doymuş yağların yerini doymamış yağlar aldığından mevcut Amerikan Kalp Birliğinin ilkeleri ile uyumludur dedik ve halk arasında iyi kolesterol olarak bilinen HDL kolesterolünü arttırma yeteneğiyle de total yağ alımını daha serbest hale getirmektedir. Antepfıstığı yüksek oranda doymamış yağ asidi içermektedir. Doymuş yağların yerine hipolipidemik (düşük yağlı) diyetlerde antepfıstığı ve diğer sert kabuklu yemişler alternatif bir yiyecek olabilir.

Antepfıstığı E vitamininden zengin olup, doygunluk hissi oluşturur. Dolayısıyla antepfıstığı bu yönüyle ve içerdiği bitkisel protein, doymamış yağ asitleri, antioksidan flavonoidler ve posa nedeniyle tüm insanlar ve vejetaryenler için oldukça iyi bir besin kaynağıdır. Ayrıca antepfıstığının tokluk kan şekerinin yükselmesini önlediği, karbonhidrat toleransını düzelttiği ve diyabetik komplikasyonları önlediği Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı ile Kardiyoloji Anabilim Dalı'nın yaptığı ortak bir çalışmayla belirlenmiştir.

Antep fıstığı total antioksidanlar yönünden de oldukça zengindir. Ancak bu konuda antepfıstığının ne şekilde tüketildiği oldukça önemlidir. Çünkü antepfıstığının yaygın bir tüketim türü olan fıstık ezmesi, fıstığın içerdiği total antioksidanların yaklaşık dörtte birini içerir. Kabuk içermeyen fıstıklar, kabuklu fıstıkların içerdiği antioksidanların %50’sinden daha az antioksidan içerirler. Ayrıca sadece iç şeklinde satın alınan antepfıstığı ise kabuklu satın alınanlara nazaran çok daha az antioksidan içerir. Fıstık antioksidanlarının önemli bir kısmı kabukta (pelikül) yer alır ve dış kabuğu açılmadan saklanan fıstıklar, kabuğu kırılıp iç şeklinde saklanan fıstıklara kıyasla daha fazla antioksidan içerirler.
Fındık, ceviz, badem, yer fıstığı gibi sert kabuklu meyvelerin kalp hastalıkları, kan basıncı düzeyi, diyabet, safra taşı oluşumu ve kansere karşı koruyucu etkisi olduğu yapılan araştırmalarla kanıtlanmıştır. Ülkemizdeki kadınlar ve çocuklarda önemli bir problem olan aneminin önlenmesinde, osteoporozun korunmasında; zengin demir, B vitaminleri ve kalsiyum içeriği ile antepfıstığı, güzel bir seçim olacaktır ve sağlıklı beslenmenin bir parçası olarak tüketiminden çekinilmemelidir. Çocuklar, gençler ve yetişkinlerin günde bir avuç (100 gram) antepfıstığı tüketmeleri sağlıklarına olumlu katkı yapacaktır.

Görüldüğü gibi antepfıstığının insan sağlığına etkileri açısından diğer sert kabuklu yemiş türleriyle yapılmış olan önceki çalışmalarla aynı doğrultuda özelliklere sahip olduğu görülmektedir. Yani sağlıklı beslenme adına her gün bir avuç fındık ne derece yararlıysa bir avuç antepfıstığı da en az o kadar yararlıdır dolayısıyla günlük bir avuç fındık tüketimi yerine bir avuç antepfıstığının tercih edilmesi oldukça uygundur.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Antepfıstığının Beslenmedeki Rolü" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Seda GÜLER'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Seda GÜLER'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Seda GÜLER Fotoğraf
Dyt.Seda GÜLER
Gaziantep
Diyetisyen
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi6 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dyt.Seda GÜLER'in Makaleleri
► Beslenmedeki Hakikat Dyt.Perihan KOCA ÇELİKDELEN
► Fermantasyonun Beslenmedeki Yeri Dyt.Ayşegül YILMAZ
► Kinoanın Beslenmedeki Yeri Nedir? Dyt.Seyit KALAYCI
► Kırmızı Etin Beslenmedeki Önemi Dyt.Nursel EROĞLU
► Kilo Kontrolünde Diyetisyenin Rolü Dyt.Refiye Yağmur ELMASTAŞ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Antepfıstığının Beslenmedeki Rolü' başlığıyla benzeşen toplam 78 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
--
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


19:36
Top