Vajinismus
Vajinismus
Vajinismus, vajinanın dış üçte birindeki kaslarda tekrarlayan, istem dışı ve cinsel ilişkiye engel olan kasılmanın olmasıdır. Kızlık zarlarının çok kalın ya da vajinalarının çok dar olduğunu düşünebilen kadınlar acı beklentisi sonucunda kendilerini savunma ve koruma çabaları içine girerler ve vajinada ve bacaklarında kasılmalar olur. Genellikle,vajina bölgesine müdahale sona erdiğinde, kaslar gevşer ve normale döner. Bu kasılmalar, gerçek bir girişim yanında yalnızca girişimin hayal edilmesiylebile ortaya çıkabilir. Hatta muayene esnasında da kasılmalar, endişe, korku veya panik hali ortaya çıktığından böyle bir durumda normal vajinal muayene bile mümkün olmayabilir. Gerçekte, cinsel ilişki sırasında vajinanın esnemesi ve genişleyebilmesi büyük öneme sahiptir. Vajina yani kadın cinsel organı,ilişki sırasında erkeğin penisinin büyüklüğü ya da küçüklüğüne göre kendini hazırlar. Vajina esneyebilen, genişleyebilen ve uzayabilen bir organdır.Dolayısıyla vajinismus genital organların anormalliğinden dolayı değildir. Bazı kadınlar, vajinalarının penisin giremeyeceği kadar dar olduğunu hatta böyle bir deliğin olmadığını bile düşünürler. Vajina kasları kasıldığında kişi için cinsel birleşme çok zor bir hal alır. Yani genital bölge tamamen normalken bu endişeler tamamıyla yanlıştır. Çünkü kızlık zarı kanamaz, delinmez, patlamaz,yırtılmaz. Normal şartlar altında cinsel ilişki ağrı yapmaz, acıya neden olmaz. Kadın rahat ise, kendini kasmazsa, yeterince uyarıldıysa ağrı, acı ve kanama olmaz. Çünkü vajinanın görevi penisi içine almak ve neslin devamını sağlamaktır.
Kız çocukları daha çok küçük yaşlardayken ‘kapat eteğini bacağın görünecek’ gibi güvendikleri ve inandıkları aile büyüklerinin uyarılarıyla kendilerini kapatmaları gerektiğini öğrenirler. Bu öğrenmelerini cinsellikle ilgili masumca bir soru sorduklarında azarlanıp küstürüldüklerinde, sadece eteklerini değil, kendi bedenlerine olan ilgilerini ve meraklarını da kapatarak pekiştirirler. Kendi mahremlerini büyük bir gizlilikle korumayı öğrenen bu kadınlar bilmedikleri ve hiçbir zaman öğretilmeyen cinsel hayata dair kapıları ilk gece araladığında ise büyük bir panik ve karmaşa yaşarlar.Çünkü kendi vücudu ile ilgili yaşayabileceği güzel şeylere dair her türlü inisiyatifi elinden alınmış ve yaşarsa ayıp ve günah olacağı söylenen kadınlar, ilk gece yıllardır korudukları en değerli hazineleri olan iyi kız ruhlarını ve bekâretlerini kaybetmemek için mücadele ederler. Kendilerini, eşlerini ve sevenlerini üzerek tarifsiz bir acı hayata başlarlar.
Vajinismus çiftin ortak bir sorunudur. Ülkemizde yapılan araştırmalara göre her 10 kadından biri vajinismus sorunu yaşamaktadır. Birçok çift, uygun tedaviyle önlenebilecek bu başarısızlığını kabul etmeye utanmakta, birbirini suçlamakta ve böylece evliliklerini boşanmayla sonuçlandırmaktadır.
Vajinismusun Belirtileri; o an geldiğinde kişinin panik atak benzeri bir durum yaşamasıdır. Kişi eşini iter, kasılır, endişe ve korku duyar.
Kişi zamanla aşağıdaki düşünce ve duygulara kapılır:
_ Duygusal tatminde azalma
_ Herkesin bu kadar kolay yaptığı bir şeyi ben nasıl yapamıyorum? şeklinde suçluluk,
_ Utanç duyma, kendinden nefret etme,
_ Hayal kırıklığı hissi
_ Aile büyüklerinin veya yakınlarının ne zaman çocuk sahibi olacaksınız?’ soruları nedeniyle duyulan korku
_ Zamanla meydana gelen cinsel isteksizlik
Her ne kadar bu sorunu yaşayan kadınların ayrı ayrı yaşantı deneyimleri olsa da duyguları ortaktır; yalnızlık, soyutlanma, utanç, ayıplanma, hüzün,başarısızlık, gerginlik, suçluluk, korku, baskı, kaygı olarak ortaya çıkmaktadır.
Vajinismus Hangi Durumlarda Görülür?
_ En yaygın etken, cinsel bilginin yanlış ya daeksik olmasıdır.
_ Cinsellikle ilgili her şeyin ayıp ya da günah sayılması,
_ Hastalık kapma, kirletilme, masumiyetin kaybı gibi korkular,
_ Gebe kalma korkusu,
_ Stres, aşırı çalışma, cinsel travma, depresyon gibi ruhsal hastalıkların varlığıdır.
Vajinismusa neden olan yanlış bilgilerden bazıları;
_İlk birleşme her zaman acı verir.
_ Kızlık zarı yırtılır, patlar ve kanar.
_ Cinsellik erkeklerin gereksinimidir.
_ Cinsellik kadınlar için zorunludur.
_ Cinsel ilişki kötü ve acı vericidir.
_ Erkekler potansiyel tehdit kaynağıdır.
_ Erkekler baskındır.
_ Vücuda giren bir şey zarar verebilir ve şiddet içerir.
_ Korku ve öfke daima bastırılmalı, asla dışa vurulmamalıdır.
_ Penisin vajinaya giremeyecek kadar büyük olduğuna inanmadır.
_ Kadınlar zayıf ve çaresizdir.
_ Erkeklere güvenilmez.
_ Bazı danışanlar ise, sadece kendilerinin başka kadınlardan farklı olarak küçük bir vajinaya sahip olduğuna inanması,
_ Kendi bedenini tanımayan, cinsel duygulanımını bilmeyen kadınlarda cinsel sorunlara yatkınlık olacağı açıktır.
Vajinismusta Tedavi
Çiftlerin olumsuzluğu kabullenip, bir cinsel terapiste başvurmaları tedavinin yarısıdır. Diğer yarısını da tecrübeli bir cinsel terapist kolaylıkla halledecektir. Cinsel terapist, cinsel ilişkiye pozitif bir yaklaşımı sağlar, bilgi eksikliğinde yardımcı olur ve ayrıca uyarılmaya yönelik davranışsal tedavi ile uyarılmayı öğretir. Danışan, cinsel terapide verilen her ev ödevinden keyif alarak, cinsel ilişkiye hazır hale gelmektedir. Tedavide eşin katılımı büyük bir rol oynamaktadır. Ayrıca çiftin ‘biz çözdük’ duygusuyla cinsel terapiden başarıyla çıkmaları hedeflenmektedir.
Cinsel anksiyeteyi azaltmak, çiftin duygusal ve cinsel yanıtlarını arttırmak, eşe karşı öfkeyi azaltmak, yeni duygusal ve cinsel teknikler elde etmek, eşler arasında iletişimi arttırmak, seks sırasında erotik olmayan düşüncelerin dışlanması, orgazm ile ilgili ön yargıları azaltmak ve cinsel işlev bozukluğunu tek bir bireyle ilgili olarak değil de bir çiftin ürünü olarak anlamak, cinsel işlev bozukluklarında genel tedavi ilkeleridir.
Cinsel ilişki sırasında kadının kaygı ve korku ile penisin hazneye girmesini reddetmesi olan vajinismus; ülkemizde batılı toplumlara göre daha yaygın bir sorundur. Ancak çiftlerin evlilik öncesi cinsel danışmanlık hizmeti almaları koruyucu tedavide çok önemlidir. Evlilik öncesi cinsel danışmanlık için cinsel terapiste giden çiftlerde, vajinismus hastalığı görülmez. Çünkü doğru bilgiyle ilk geceyi yaşayan çiftler rahat olurlar, haz duyarlar, asla endişe, korku ve kaygı yaşamazlar.
Ne zaman terapiste başvurmalıyım? Sorusu birçok kişinin kafasındaki sorulardan biridir. Kişi;
_ Değişim ve dönüşümü istiyorsa,
_ Yaşadığı cinsel eylemlerden, kaçınmadan,ertelemeden veya duygulardan dolayı rahatsızlık ve suçluluk duyuyorsa,
_ kendini mutsuz, çaresiz ve umutsuz hissediyorsa v.b durumlarda bir terapiste başvurmak için doğru zaman gelmiş demektir.
Vajinismusa Eşlik Eden Diğer Ruhsal Bozukluklar
Vajinismus yıllar içinde diğer ruhsal bozuklukların ortaya çıkmasına neden olabilir. Bunlar;
Depresyon: Vajinismus hastalarının çoğunda depresyon da aynı zamanda görülmektedir.
Sosyal Fobi: Sosyal, ekonomik, yaşamsal aktivitelerden kendini geri çekme, yeni ve yabancı insan ve durumlarla karşılaşmaktan kaçma davranışı sosyal fobi kişilerde görülür. Vajinismusa ikincil olarak sosyal fobik özellikler göründüğü gibi, vajinismuslu kadının ayrıca bir sosyal fobisi de olabilir.
Somatoform Bozukluk: Sosyo-ekonomik ve kültürel yetersizlik, ırk farkı önemlidir. Yoğun bedensel yakınmalar vardır ve hiçbir fiziksel sebebe bağlanmaz.
Hipokondriyazis: Sürekli kendini dinleme ve sağlık kitaplarını okuma, hastalıklar bulma durumudur.
Madde Kullanımı: Alkol başlangıçta sıkıntı ve paniği giderdiğinden vajinismusluların bir kısmı alkolle kendi kendini tedavi yoluna giderler. Zamanla bağımlılık gelişebilir. Yeşil reçete ilaçları uyarıcı ve uyuşturucu özelliği olan maddeler vb. diğer maddelerin kullanımı daha düşük orandadır.
Vajinismus, vajinanın dış üçte birindeki kaslarda tekrarlayan, istem dışı ve cinsel ilişkiye engel olan kasılmanın olmasıdır. Kızlık zarlarının çok kalın ya da vajinalarının çok dar olduğunu düşünebilen kadınlar acı beklentisi sonucunda kendilerini savunma ve koruma çabaları içine girerler ve vajinada ve bacaklarında kasılmalar olur. Genellikle,vajina bölgesine müdahale sona erdiğinde, kaslar gevşer ve normale döner. Bu kasılmalar, gerçek bir girişim yanında yalnızca girişimin hayal edilmesiylebile ortaya çıkabilir. Hatta muayene esnasında da kasılmalar, endişe, korku veya panik hali ortaya çıktığından böyle bir durumda normal vajinal muayene bile mümkün olmayabilir. Gerçekte, cinsel ilişki sırasında vajinanın esnemesi ve genişleyebilmesi büyük öneme sahiptir. Vajina yani kadın cinsel organı,ilişki sırasında erkeğin penisinin büyüklüğü ya da küçüklüğüne göre kendini hazırlar. Vajina esneyebilen, genişleyebilen ve uzayabilen bir organdır.Dolayısıyla vajinismus genital organların anormalliğinden dolayı değildir. Bazı kadınlar, vajinalarının penisin giremeyeceği kadar dar olduğunu hatta böyle bir deliğin olmadığını bile düşünürler. Vajina kasları kasıldığında kişi için cinsel birleşme çok zor bir hal alır. Yani genital bölge tamamen normalken bu endişeler tamamıyla yanlıştır. Çünkü kızlık zarı kanamaz, delinmez, patlamaz,yırtılmaz. Normal şartlar altında cinsel ilişki ağrı yapmaz, acıya neden olmaz. Kadın rahat ise, kendini kasmazsa, yeterince uyarıldıysa ağrı, acı ve kanama olmaz. Çünkü vajinanın görevi penisi içine almak ve neslin devamını sağlamaktır.
Kız çocukları daha çok küçük yaşlardayken ‘kapat eteğini bacağın görünecek’ gibi güvendikleri ve inandıkları aile büyüklerinin uyarılarıyla kendilerini kapatmaları gerektiğini öğrenirler. Bu öğrenmelerini cinsellikle ilgili masumca bir soru sorduklarında azarlanıp küstürüldüklerinde, sadece eteklerini değil, kendi bedenlerine olan ilgilerini ve meraklarını da kapatarak pekiştirirler. Kendi mahremlerini büyük bir gizlilikle korumayı öğrenen bu kadınlar bilmedikleri ve hiçbir zaman öğretilmeyen cinsel hayata dair kapıları ilk gece araladığında ise büyük bir panik ve karmaşa yaşarlar.Çünkü kendi vücudu ile ilgili yaşayabileceği güzel şeylere dair her türlü inisiyatifi elinden alınmış ve yaşarsa ayıp ve günah olacağı söylenen kadınlar, ilk gece yıllardır korudukları en değerli hazineleri olan iyi kız ruhlarını ve bekâretlerini kaybetmemek için mücadele ederler. Kendilerini, eşlerini ve sevenlerini üzerek tarifsiz bir acı hayata başlarlar.
Vajinismus çiftin ortak bir sorunudur. Ülkemizde yapılan araştırmalara göre her 10 kadından biri vajinismus sorunu yaşamaktadır. Birçok çift, uygun tedaviyle önlenebilecek bu başarısızlığını kabul etmeye utanmakta, birbirini suçlamakta ve böylece evliliklerini boşanmayla sonuçlandırmaktadır.
Vajinismusun Belirtileri; o an geldiğinde kişinin panik atak benzeri bir durum yaşamasıdır. Kişi eşini iter, kasılır, endişe ve korku duyar.
Kişi zamanla aşağıdaki düşünce ve duygulara kapılır:
_ Duygusal tatminde azalma
_ Herkesin bu kadar kolay yaptığı bir şeyi ben nasıl yapamıyorum? şeklinde suçluluk,
_ Utanç duyma, kendinden nefret etme,
_ Hayal kırıklığı hissi
_ Aile büyüklerinin veya yakınlarının ne zaman çocuk sahibi olacaksınız?’ soruları nedeniyle duyulan korku
_ Zamanla meydana gelen cinsel isteksizlik
Her ne kadar bu sorunu yaşayan kadınların ayrı ayrı yaşantı deneyimleri olsa da duyguları ortaktır; yalnızlık, soyutlanma, utanç, ayıplanma, hüzün,başarısızlık, gerginlik, suçluluk, korku, baskı, kaygı olarak ortaya çıkmaktadır.
Vajinismus Hangi Durumlarda Görülür?
_ En yaygın etken, cinsel bilginin yanlış ya daeksik olmasıdır.
_ Cinsellikle ilgili her şeyin ayıp ya da günah sayılması,
_ Hastalık kapma, kirletilme, masumiyetin kaybı gibi korkular,
_ Gebe kalma korkusu,
_ Stres, aşırı çalışma, cinsel travma, depresyon gibi ruhsal hastalıkların varlığıdır.
Vajinismusa neden olan yanlış bilgilerden bazıları;
_İlk birleşme her zaman acı verir.
_ Kızlık zarı yırtılır, patlar ve kanar.
_ Cinsellik erkeklerin gereksinimidir.
_ Cinsellik kadınlar için zorunludur.
_ Cinsel ilişki kötü ve acı vericidir.
_ Erkekler potansiyel tehdit kaynağıdır.
_ Erkekler baskındır.
_ Vücuda giren bir şey zarar verebilir ve şiddet içerir.
_ Korku ve öfke daima bastırılmalı, asla dışa vurulmamalıdır.
_ Penisin vajinaya giremeyecek kadar büyük olduğuna inanmadır.
_ Kadınlar zayıf ve çaresizdir.
_ Erkeklere güvenilmez.
_ Bazı danışanlar ise, sadece kendilerinin başka kadınlardan farklı olarak küçük bir vajinaya sahip olduğuna inanması,
_ Kendi bedenini tanımayan, cinsel duygulanımını bilmeyen kadınlarda cinsel sorunlara yatkınlık olacağı açıktır.
Vajinismusta Tedavi
Çiftlerin olumsuzluğu kabullenip, bir cinsel terapiste başvurmaları tedavinin yarısıdır. Diğer yarısını da tecrübeli bir cinsel terapist kolaylıkla halledecektir. Cinsel terapist, cinsel ilişkiye pozitif bir yaklaşımı sağlar, bilgi eksikliğinde yardımcı olur ve ayrıca uyarılmaya yönelik davranışsal tedavi ile uyarılmayı öğretir. Danışan, cinsel terapide verilen her ev ödevinden keyif alarak, cinsel ilişkiye hazır hale gelmektedir. Tedavide eşin katılımı büyük bir rol oynamaktadır. Ayrıca çiftin ‘biz çözdük’ duygusuyla cinsel terapiden başarıyla çıkmaları hedeflenmektedir.
Cinsel anksiyeteyi azaltmak, çiftin duygusal ve cinsel yanıtlarını arttırmak, eşe karşı öfkeyi azaltmak, yeni duygusal ve cinsel teknikler elde etmek, eşler arasında iletişimi arttırmak, seks sırasında erotik olmayan düşüncelerin dışlanması, orgazm ile ilgili ön yargıları azaltmak ve cinsel işlev bozukluğunu tek bir bireyle ilgili olarak değil de bir çiftin ürünü olarak anlamak, cinsel işlev bozukluklarında genel tedavi ilkeleridir.
Cinsel ilişki sırasında kadının kaygı ve korku ile penisin hazneye girmesini reddetmesi olan vajinismus; ülkemizde batılı toplumlara göre daha yaygın bir sorundur. Ancak çiftlerin evlilik öncesi cinsel danışmanlık hizmeti almaları koruyucu tedavide çok önemlidir. Evlilik öncesi cinsel danışmanlık için cinsel terapiste giden çiftlerde, vajinismus hastalığı görülmez. Çünkü doğru bilgiyle ilk geceyi yaşayan çiftler rahat olurlar, haz duyarlar, asla endişe, korku ve kaygı yaşamazlar.
Ne zaman terapiste başvurmalıyım? Sorusu birçok kişinin kafasındaki sorulardan biridir. Kişi;
_ Değişim ve dönüşümü istiyorsa,
_ Yaşadığı cinsel eylemlerden, kaçınmadan,ertelemeden veya duygulardan dolayı rahatsızlık ve suçluluk duyuyorsa,
_ kendini mutsuz, çaresiz ve umutsuz hissediyorsa v.b durumlarda bir terapiste başvurmak için doğru zaman gelmiş demektir.
Vajinismusa Eşlik Eden Diğer Ruhsal Bozukluklar
Vajinismus yıllar içinde diğer ruhsal bozuklukların ortaya çıkmasına neden olabilir. Bunlar;
Depresyon: Vajinismus hastalarının çoğunda depresyon da aynı zamanda görülmektedir.
Sosyal Fobi: Sosyal, ekonomik, yaşamsal aktivitelerden kendini geri çekme, yeni ve yabancı insan ve durumlarla karşılaşmaktan kaçma davranışı sosyal fobi kişilerde görülür. Vajinismusa ikincil olarak sosyal fobik özellikler göründüğü gibi, vajinismuslu kadının ayrıca bir sosyal fobisi de olabilir.
Somatoform Bozukluk: Sosyo-ekonomik ve kültürel yetersizlik, ırk farkı önemlidir. Yoğun bedensel yakınmalar vardır ve hiçbir fiziksel sebebe bağlanmaz.
Hipokondriyazis: Sürekli kendini dinleme ve sağlık kitaplarını okuma, hastalıklar bulma durumudur.
Madde Kullanımı: Alkol başlangıçta sıkıntı ve paniği giderdiğinden vajinismusluların bir kısmı alkolle kendi kendini tedavi yoluna giderler. Zamanla bağımlılık gelişebilir. Yeşil reçete ilaçları uyarıcı ve uyuşturucu özelliği olan maddeler vb. diğer maddelerin kullanımı daha düşük orandadır.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Vajinismus" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Burcu MUŞDAL ÇELEBİ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Burcu MUŞDAL ÇELEBİ'nin izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
| Makale Kütüphanemizden | ||||
|
vajinismus, cinsel ilişkiye girememe, ilk gece korkusu, vajinismus nedir, vajinismus tedavisi, vajinismus belirtileri
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
