2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Sınav Kaygısı
MAKALE #10595 © Yazan Psk.Elif BAYBUĞA | Yayın Mart 2013 | 5,408 Okuyucu
Son yıllarda önemi gün geçtikçe artan konulardan bir tanesi de üniversite sınavı ve çeşitli sınavlar öncesi öğrencilerin yaşamış olduğu sınav kaygısıdır. Artık bir sınav çağı içinde yasamaktayız. Dünyada ve ülkemizde birçok insan hayatını yalnızca sınavlarla etkilemekle kalmayıp, sınavlardaki başarılarına göre hayatları hakkında kararlar vermektedirler. Bütün öğretim kademelerine giriş, yerleştirme, mevcut durumu koruma, bir sınıftan veya bir okuldan diğerine geçişler sınav sonucunda belirlenir. Bundan dolayı bir öğrencinin sınavları tehdit edici bir unsur olarak tanımlaması ve bir duygu durumu olarak tanımlanan sınav kaygısının yaşanmasını normal karşılamak gerekir.

Sınav kaygısı, bilimsel olarak ilk kez 1960'larda Richard Alpert tarafından incelenmeye başlanmıştır. Alpert, girdiği sınavlarda hissettiği baskının kendisinin başarısız olmasına neden olduğunu fakat meslektaşı Ralph Haber'in sınavlardan önce hissettiği baskının onun daha iyi sonuçlar elde etmesini sağladığını fark etmiştir. Böylece Alpert ve Haber'in çalışmaları sonucunda iki tip kaygılı öğrenci olduğuna işaret edilmiştir. Birincisi, kaygı nedeniyle başarısı düşenler, ikincisi ise sınavda başarılı olma kaygısıyla motive olarak başarılı olanlar (Goleman, 1999). Böylece sınav kaygısı, sınav durumlarında yaşanan ve her bireyi farklı etkileyen bir kaygı türü olarak düşünülebilir. Öğrencinin başarısının değerlendirildiği bir durum olan sınavlar hemen her öğrenci için bir miktar belirsizlik içerir ve bazı öğrencilerde psikolojik gerginlik yaşanmasına sebep olur.

Sınav kaygısı ile sınavdan korkma ayrı kavramlardır. Araştırmacılara göre, sınavdan korkan bir öğrenci, yaklaşan bir sınava göre zamanını programlayarak çalışır ve zaman geçtikçe korkusu azalır. Hiç kuşkusuz öğrenci, sınavdan hemen önce bir heyecan duyar. Ancak bu heyecan, onu başarıya götürecek, canlı tutacak ölçüde gerekli bir duygudur. Sınav kaygısı yaşayan bir öğrencinin ise sınav yaklaştıkça korkusu ve telaşı artar. Bu kaygı, öğrencinin çalışmasına ve öğrenmesine engel olur ve sınav anı geldiği zaman tutukluk yaşamasına neden olur. Kaygı; temelde, kişiye rahatsızlık veren olayın, kendisinden değil olayın kişi için taşıdığı anlamdan ileri gelmektedir. Birçok öğrenci, sınavla birlikte kendi kişiliğinin ve varlığının değerlendirildiğini düşünür.

Sınav Kaygısının Nedenleri

1. Öğrencinin bilişsel olumsuz değerlendirmeleri, diğeri ise baskı ve gerilim şeklindeki psikolojik reaksiyonları içeren duyuşsal durumlar.
2. Ders çalışma ve sınava hazırlanma becerisindeki düşüklük.
3. Yetersiz çalışma becerileri, belirli bir amaca yönelik olmayan iç konuşmalar, akılcı olmayan düşünce, inanışlar ve gerçekdışı değerlendirmeler.
4. Sınav ile birlikte kendi kişiliğinin ve varlığının değerlendirildiğini düşünmesi. sayılabilir.
5. Mükemmeliyetçi kişilik yapısı gibi kişilik yapıları- bardağın hep boş tarafını gören bireyler- sınav kaygısını yaşamaktadır.

Sınav Kaygısının Etkileri

Sınavın yarattığı kaygının bireyi çeşitli yönlerde etkilediği saptanmıştır. Bunlar;
a) Fizyolojik boyut
b) Düşünce boyutu
c) Davranışsal boyut
a) Fizyolojik boyut: Sınav kaygısı nedeniyle fizyolojik boyutta organizmada; kalp atışlarında artış, solunum güçlüğü, kaslarda gerilme, çeşitli ağrılar, ağız kuruması, ishal ve normal vücut fonksiyonlarında bozulma gibi tepkiler oluşmaktadır. İlk başta fizyolojik boyuttaki tepkiler, düşünsel boyuttaki tepkilerin bir ürünü olmaktadır. Daha sonra bu ilişki birbirlerinin etkisini artırarak kısırdöngü oluşturmaktadır. Yani düşünce kaygıya, kaygı ise sınavla ilgisiz düşünme eğilimine yol açmaktadır.

b) Düşünce boyutu; Sınav kaygısının düşünce boyutundaki etkileri, bireylerin sınavlara ait bakış açılarıyla ilişkili olmaktadır. Sınavların çeşitli anlamlar yüklenerek ele alınması, sınav kaygısının düşünce boyutundaki tepkilerini belirtmektedir. Sınavların düşünce boyutundaki çeşitli anlamları;

Kişiliğin test edilmesi düşüncesi,
Önceki başarısızlıkların sonraki başarıyı etkilemesi düşüncesi,
Kişiliğin hırpalanması, başkalarının gözünden düşme, geleceğin mahvolması, başkalarının üzüntülerine neden olma, akranlar tarafından dışlanma, her şeyin bitmesi gibi düşünceler,
Başkalarıyla kıyaslanarak peşin hükümlere varma düşüncesi,
-meli, -malı gibi kural bildiren aksak düşünce şekilleri,
Geleceğin ilk olumsuz olayla tayin edileceği düşüncesi; örneğin, ilk matematik yazılısından kötü not alınırsa tüm yazılıların kötü olabileceği düşüncesi.
Görüldüğü gibi sınav kaygısının düşünce boyutunda oluşturduğu tepkiler, anlam yakıştırmaları, olaya ilişkin yapılan yorumlar, inançlar, beklentiler, kendi kendine negatif konuşmalar olarak ortaya çıkmaktadır.

c) Davranışsal boyut; Sınav kaygısı nedeniyle davranış boyutunda görülen tepkilerin stres durumlarında gözlenen tepkilerle eşdeğer nitelikte olduğu üzerinde durulmaktadır. Sınav kaygısı nedeniyle bireyde kaçma ve kaçınma davranışı ortaya çıkabilmektedir. Örneğin; ders çalışmayı istememek, sınava girmeyi istememek gibi davranışlar sınav kaygısı nedeniyle ortaya çıkan davranışsal tepkilerdir. Ayrıca, sınav kaygısı nedeniyle görülen davranışsal tepkilerden biri de sinirlilik durumudur. Kişi sinirden yerinde duramaz, kendine karşı olumsuz düşünceler içinde olumsuz davranışlarda bulunur. Bununla beraber sınavdaki kaygı nedeniyle birey, sınav sırasında soruları tekrar tekrar okuyarak anlamaya çalışır ya da soruları hemen cevaplandırıp ortamdan uzaklaşmak ister.

Sınav Kaygısıyla Başa çıkabilme


Sınav kaygısıyla başa çıkmayı sağlamak için önerilen yöntemler, stresle başa çıkmayı sağlayan yöntemler ile benzerlik göstermektedir. Çünkü sınav, bir stres kaynağı olarak düşünülmekte; fizyolojik, bilişsel, duygusal ve davranışsal tepkiler oluşturabilmektedir.
a) Bedenle ilgili teknikler: Doğru nefes alma tekniği, fiziksel egzersizler, beslenme gibi yöntemlerle kaygıyı azaltmak mümkündür. Doğru nefes almada: oksijenin kullanımı kaygı sırasında salgılanan hormonları azaltmakta ve öğrencinin rahatlamasını sağlamaktadır.
b) Zihinsel teknikler : Stres ve kaygıyla başa çıkmayı sağlayan bu tekniğin, bireylerdeki stres ve kaygı yaratıcı olumsuz düşünce ve inançları olumluya çevirmeye yönelik olduğu görülmektedir.
c) Davranışçı teknikler: Stres ve kaygıyla başa çıkmada kullanılan davranışsal teknikler, bireye zarar verecek olan düşünsel ve fiziksel tepkileri azaltmayı amaçlar. Zamanla yarışan, sabırsız, iş konusunda oldukça titiz ve rekabetçi davranışları "A Tipi" olarak nitelendirmektedir. Bu davranış özelliklerini gösteren bireylerin de stres ve kaygı nedeniyle çeşitli bedensel rahatsızlıklar yaşadıkları ileri sürülmüştür. Bu nedenlerden dolayı stresle başa çıkmada "A Tipi" davranışın değiştirilmesi önemli bir faktör olarak ele alınmıştır.

Ayrıca, stresle ve kaygıyla başa çıkmada, bireyin diğer insanlarla kurduğu iletişim biçiminin, tavırlarının ve tutumlarının değiştirilmesi ve bireyin zamanını nasıl kullanacağını bilmesi de diğer davranışsal teknikler arasındadır.

Genel anlamda çevresel ve psikolojik olaylara karşı gösterilen bir duygusal reaksiyon şeklinde tanımlanan kaygı, belirli sınırlar içerisinde kalmak koşuluyla, evrensel ve normal bir insan duygusu olarak kabul edilmektedir.

Elif BAYBUĞA
Psikolog
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Sınav Kaygısı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Elif BAYBUĞA'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Elif BAYBUĞA'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Elif BAYBUĞA'nın Makaleleri
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Sınav Kaygısı' başlığıyla benzeşen toplam 16 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► An'da Olun İstiyorum Temmuz 2017
► Mükemmelliyetçilik Nisan 2013
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


01:54
Top