2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Anksiyete (Kaygı) Bozuklukları
MAKALE #10769 © Yazan Gülten DEMİRDÖVEN | Yayın Nisan 2013 | 9,803 Okuyucu
Gün içerisinde bir çok olay bizi endişelendirir. Günün erken saati itibariyle başlar kaygılar… Trafikte geçirilen uzun saatler sonrası işe/okula geç kalma korkusu, girilecek bir sınav öncesi midede hissedilen kramplar, bir toplantıda yapılan sunum esnasında hissedilen heyecan, ilk buluşmalar, iş yerinde üst düzey yöneticilerle birlikte yapılan görüşmelerde hissedilen duygular… Her biri günlük yaşamın getirdiği ve gerektirdiği yaşantılardır ve hissedilen gerginlikler, heyecanlar ise doğaldır. Ancak bu tepkiler sizi günü yaşamaktan alıkoyuyor, sürekli zihninizi meşgul ediyor ve artık baş edilemez bir hal alıyorsa bir problem var demektir.

Anksiyete Nedir ?


Anksiyete, kaygı, endişe ve sıkıntıları tanımlamak amacıyla kullanılan bir terimdir. “Kötü bir şey olacakmış hissi”, “nedensiz korkular” anksiyetenin en belirgin özelliklerindendir. Bu duygular günlük yaşamda, çoğunlukla herkes tarafından hissedilen duygulardır. Fakat kişiyi huzursuz etmeye, endişelendirmeye başladığında ve günlük yaşamını rahatsız edici boyutlara ulaştığında anksiyete kişiler için bir sorun halini almaktadır.
“Korkuyorum ama neden korktuğumu da bilmiyorum. İçim sıkılıyor sanki… Bir şey olacak biliyorum ve bekliyorum. Henüz bir şey olmadı. Ama içimdeki bu korku hissine engel olamıyorum.”

Anksiyete sık yaşanan bir duygudur, genellikle korku ile karıştırılır. Korku hissinde tehdit edici bir unsur ile karşı karşıya kalmak vardır. Örneğin, köpekten korkan bir kişinin köpekle karşı karşıya kaldığında hissettiği duygu korkudur. Fakat odasının kapısı açıkken uyuyamayan, her an birinin geleceğini ona zarar vereceğini düşünen kişinin hissettiği ise anksiyetedir.

Anksiyete Bozukluğu ve Türleri

Altı ay süreyle hissedilen, kişinin zihnini sürekli meşgul eden, günlük yaşamını aksatan anksiyete ise anksiyete bozukluğu olarak tanımlanır. Birden fazla şekilde ortaya çıkabilen anksiyete, DSM-IV’e göre aşağıdaki gibi sınıflandırılmıştır:
• Agorafobi ile Birlikte Olan Panik Bozukluğu
• Agorafobi ile Birlikte Olmayan Panik Bozukluğu
• Panik Bozukluğu Olmadan Agorafobi
• Özgül Fobi
• Sosyal Fobi
• Obsessif-Kompulsif Bozukluk
• Posttravmatik Stres Bozukluğu
• Akut Stres Bozukluğu
• Yaygın Anksiyete Bozukluğu
• Tıbbi Duruma Bağlı Anksiyete Bozukluğu
• Madde Kullanımına Bağlı Anksiyete Bozukluğu
• Başka Türlü Adlandırılamayan Anksiyete Bozukluğu

Panik Bozukluğu ve Agorafobi :

Panik bozukluğu, yaşanan korku ve endişelerin somatik belirtilerle birlikte ortaya çıkmasıdır. Panik bozukluğunun en belirgin özelliği ‘panik ataklar’dır. Panik ataklar esnasında, şiddetli bir ölüm korkusu, kontrolünü kaybetme korkusu yaşar. Yaşanan bu korkulara, kalp çarpıntısı, nefes darlığı ya da soluğun kesilmesi, karın ağrısı, göğüste daralma hissi, baş dönmesi, bayılacakmış gibi olma, boğuluyormuş hissi, kollarda uyuşma, terleme ve titreme eşlik eder. Yaşadığı bu belirtilerle birlikte kişi kalp krizi geçirdiğini, öleceğini düşünür ve endişe ederek hastaneye koşar. Doktorların müdahalesi sonucu kalp krizi geçirmediğini hatta fiziksel olarak gayet iyi olduğunu öğrendiğinde ise; doktorların bir şey bulamadığını düşünür. Yaşadığı bu atağın “psikolojik” olduğunu öğrendiğinde, çoğunlukla bunu reddeder. Kendisinde bir rahatsızlık olduğunu, öleceğini fakat kimsenin bunu bulamadığını düşünür.

Panik bozukluğunun başlangıcı genellikle 18-25 yaş arasıdır. Genetik olup olmadığı henüz bilinmemektedir. Panik atak yaşayan kişiler, sosyal yaşamlarında çoğu zaman değişiklikler yapmaktadır.

Panik atak geldiğinde kaçmanın ve yardım almanın zor olacağı yerlerde bulunmaktan korkmaya agorafobi denir. Örneğin; otobüste panik atak yaşayan kişi, bir daha otobüse binmekten korkar. Bu durum bir süre sonra, bütün toplu taşıma araçlarına binmekten kaçmaya dönüşür. Kişi atak geldiğinde kolayca yardım alamayacağını düşündüğü yerlerden uzak durur. Örneğin: kalabalık yerler, sinema salonları, asansör, tünel, sıkışık trafik ve uçak yolculukları gibi. Agorafobinin bulunduğu panik bozukluğuna “Agorafobi ile Birlikte Panik Bozukluğu”, agorafoninin bulunmadığı panik bozukluklarına ise “Agorafobi Olmadan Panik Bozukluğu” adı verilmektedir. Hiç panik atak geçirilmemiş olmasına rağmen agorafobi bulunması durumu ise “Panik Bozukluğu Olmadan Agorafobi” olarak tanımlanır.

Panik Bozukluğu Olanlara Psikologlar Nasıl Yardımcı Oluyor?

Panik bozukluğu tedavisi olan bir hastalıktır. İlaç tedavisinin yanı sıra terapi ile iyileşme sağlanır. Terapi sürecinde, danışanların panik atak esnasında hissettikleri somatik belirtiler (kalp çarpıntısı, nefes alamama, titreme gibi.) hakkındaki yanlış yorumlamalarını, geçirilen atakların süreleri ve sonuçları ile ilgili düşüncelerinin düzeltilmesi, ayrıca panik atak esnasında uygulanabilecek gevşeme, nefes alma egzersizlerinin öğretilmesi, atak yaşayan kişilerin korkularıyla yüzleştirilmesi sağlanır.

Özgül Fobi :

Özgül fobi, karşı karşıya kalınan nesne ve durumlardan belirgin, sürekli ve anlamsız korku duyma halidir. Genellikle korku veren nesne ya da durumdan korkulmasının sebebi, zarar görme endişesi olabileceği gibi (köpekten korkan bir kişinin, köpek tarafından ısırılacağı korkusu), korkulan nesne ya da durumla karşı karşıya kalındığında kontrolü kaybetmekten, panik yaşamaktan korkma (yüksekten korkan kişinin, başının dönüp düşeceğinden korkması) olarak da ortaya çıkar.

Kişi genellikle korkularının anlamsız olduğunun farkındadır. Fakat çocuklarda özgül fobi tanısı için, korkunun anlamsız olduğunun farkında olma şartı aranmamaktadır.

Özgül fobiler beşe ayrılır:

1) Durumsal Tip: Toplu taşıma araçlarında, uçak, tünel, asansör ve köprüde bulunmaktan korkma. Durumsal tip özgül fobiler sık olarak çocuklukta ve 20li yaşların ortalarında görülür.
2) Doğal Çevre Tipi: Su, fırtına, gök gürültüsü gibi doğal olaylardan korkma. Doğal çevre tipi özgül fobiler genellikle çocukluk çağında başlamaktadır.
3) Kan-Enjeksiyon-Yara Tipi: Bu tip özgül fobilerde kişi iğne ile müdahalede bulunulmasından, kandan, yaradan, iğne ile yapılacak herhangi bir tedaviden korkar. Dişçiye, doktora gitmekten, hasta iken iğne ile yapılacak tedavilerden kaçınır.
4) Hayvan Tipi: Hayvanlardan, böceklerden korkma halidir. (Kedi-köpek fobisi, örümcek fobisi gibi.) Genellikle çocuk yaşlarda başlar.
5) Diğer Tip Özgül Fobiler: Boğulma korkusu, hastalığa yakalanma korkusu, masal kahramanlarından ya da yüksek sesten korkma gibi.

Özgül Fobisi Olanlara Psikologlar Nasıl Yardımcı Oluyor?


Özgül fobi şikayeti olan kişiler için psikologlar tarafından uygulanan en etkili yöntemlerden bir tanesi yüzleştirme yöntemidir. Korkulan nesne ya da durumun aslında gerçekte bir tehlike oluşturmayacağının kabullenilmesi, kişiyi korkutan nesne veya durumla ilgili düşüncelerinin düzeltilmesi tedavi sürecinin temel hedeflerindendir.

Sosyal Fobi :

Sosyal fobi, kişinin başkaları tarafından eleştirilmekten, yargılanmaktan, zayıf görülmekten korkması sebebiyle, toplumsal etkinliklerde bulunmaktan kaçınması, sosyal ortamlarda bulunduğu sürelerde ise aşırı sıkıntı duyması halidir. Diğer fobilerde de olduğu gibi, kişi bu korkularının anlamsız olduğunun farkındadır fakat sürekli sıkıntı yaşar.

Sosyal fobi görülen kişiler, bir topluluk içinde konuşmaktan kaçınırlar. Bu kaçınmalar, toplum içinde yemek yeme, yazma, okuma, ortak tuvaletlerin kullanımı olarak da artış gösterebilir. Kişi sosyal bir ortamda bulunması gerektiğinde yoğun sıkıntı yaşar, bu sıkıntısının başkaları tarafından fark edilmesinden büyük endişe duyar.

Sosyal Fobi Şikayeti ile Gelenlere Psikologlar Nasıl Yardımcı Oluyor?

Kognitif ve Davranış Terapisi, sosyal fobi şikayeti ile gelen danışanlar için uygulanan en etkili terapi yöntemlerinden bir tanesidir. Sosyal fobi yaşayan kişilerde var olan kaygılara, davranışlara sebebiyet veren düşünceleri ortaya çıkartıp değiştirilmesini amaçlanır.

Obsesif Kompulsif Bozukluk :

Obsesif Kompulsif bozukluk (OKB) istenmeden gelen, uygunsuz olarak yaşanan, belirgin anksiyete ve sıkıntıya neden olan, benliğe yabancı ve yineleyici özellikte sürekli düşünceler, dürtüler veya düşlemler olarak tanımlanan obsesyonlar ve bunlara ikincil olarak gelişen kişinin yapmaktan kendini alıkoyamadığı yineleyici davranışlar veya zihinsel eylemler olarak tanımlanan kompulsiyonlarla karakterize bir bozukluktur.
Her yaş ve etnik gruptan kadın ve erkeklerde görülmekle birlikte, çoğu kez ergenlik yada erken yetişkinlik dönemlerinde ortaya çıkar.

Obsesif Kompulsif Bozukluk Nasıl Tedavi Ediliyor?

En genel ve etkili tedavi yolu bilişsel-davranışçı terapidir. Aynı zamanda ilaçlar da OKB tedavisinde faydalı olabilmektedir. Genellikle beraber olarak kullanılırlar. OKB'si olanlar tedaviye farklı yanıtlar verirler. Bazılarının belirtileri diğerlerinden daha çabuk ortadan kalkabilir. Davranış terapisi törensel davranışlarla mücadele etmek için hastaya göre özel olarak planlanmış bir programa dayanır. Öne sürülen nedenlerden çok semptomlar üzerinde odaklaşan davranış terapisi, korkuları yenme (ortaya çıkarma) ve daha sonra da kompulsif ritüelleri yapmaktan kaçınma konusunda cesaretlendirerek hastanın davranışını değiştirmeyi amaçlar. Terapinin amacı kişinin gerçekçi olmayan düşüncelerinin farkına varmasını sağlayabilmektir. Yetişkinlerde ve çocuklarda, terapist bu saplantılı düşünceler ve tekrarlayan davranışlar ile ilgili kişi ile konuşur ve kişiye bu düşünceler ve davranışların açıklamasını yapar. Bu tedavi şekliyle kişi korkularıyla törensel davranışları yürütmeden yüzleşebilmeyi öğrenir. Hasta OKB ataklarını getiren düşünce ya da şeyle ilk olarak karşılaşır. Daha sonra kompulsif ritüellerini yapmayı ya da bir kısmını yerine getirmeyi bırakmayı öğrenirler. Tetikleyici durumla defalarca yüz yüze gelen ve buna karşı durmayı öğrenen kişi kendi kendisine şöyle diyebilir;" Sonunda başardım. Kapıyı bir kez kontrol ettim ve kötü bir şey başıma gelmedi." Bir kere bu noktaya gelindiğinde kişinin anksiyetesi (bunaltısı) azalmıştır. Davranışçı terapi pratik yapmayı ve sabretmeyi gerektirir.

Posttravmatik Stres Bozukluğu :

Travma yaratan bir olay yaşandıktan sonra, o olayın rüyalarda ve günlük yaşamda tekrar yaşanması, o olayı hatırlatacak durumlardan kaçınmaya yol açan uyarılmışk, kaygı ve korkular posttravmatik stres bozukluğu olarak tanımlanır.

Posttravmatik stres bozukluğunun en belirgin özelliği, yaşanılan bir trafik kazası, çatışma, cinsel taciz veya tecavüz, yangın gibi kişiyi tehdit eden, ölüm tehlikesi oluşturan olay sonrasında kişide çeşitli semptomların görülmesidir. Olayın şiddeti, kişiye yakınlığı posttravmatik stres bozukluğunu etkiler. Kişi yaşadığı olay esnasında aşırı korktuğunu, ölüm tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını, kendisini çaresiz hissettiğini belirtir. Travmayı anımsatacak olaylardan kaçınması sebebiyle kişinin, iş hayatı, sosyal ilişkileri, günlük yaşantısı bozulabilir.

Posttravmatik Stres Bozukluğu Nasıl Tedavi Ediliyor?

Posttravmatik stres bozukluğunda, kişinin yaşadığı bu yoğun korku ve endişelerinin azaltmasına yönelik bir terapi uygulanır. Bilişsel davranışçı terapi posttravmatik stres bozukluğu tedavi sürecinde başvurulan tedavi yöntemlerinden bir tanesidir. Kişinin günlük yaşama dönmesi, gevşemesi, uyku sorunlarının giderilmesi ve işine, sosyal hayatına adapte olması temel hedefler arasındadır. Posttravmatik süreçte uygulanacak terapi süreci uzun süreli olabilir.

Yaygın Anksiyete Bozukluğu

Yaygın anksiyete bozukluğunun en temel özelliği günlük yaşamda, her gün ortaya çıkması ve bir çok olay ve durumda aşırı anksiyete ve üzüntü duymaktır. Hissedilen yoğun kaygılara, endişe ve korkulara kişi engel olamaz. Yaygın anksiyete bozukluğunda hissedilen korkular çeşitlidir. Aile bireylerine, yakın çevresinde bulunan insanlara zarar gelecek korkusu, işte/okulda başarısızlık yaşanacağı endişesi, çocukların kaza geçirmesinden korkma ya da günlük hayatta işe/okula/randevuya geç kalma gibi sıradan olaylar karşısında aşırı endişe duyma gibi. Yaygın anksiyete bozukluğu görülen kişilerde genellikle terleme, bulantı, boğazda yumru hissi, ağız kuruluğu, aşırı heyecan, çabuk yorulma, konsantrasyon bozuklukları görülebilir.

Genellikle 20 li yaşlardan sonra başlar. Yaygın anksiyete bozukluğunu günlük yaşamdaki endişe ve kaygılardan ayırt etmek zor olabilir. Yaygın anksiyetede kişi endişe ve korkularını kontrol edemez. Birçok konuda sıkça ve aşırı şekilde endişe duyar.

Yaygın Anksiyete Bozukluğu Nasıl Tedavi Edilir ?

Yaygın anksiyete bozukluğu tedavi edilebilir bir bozukluktur. Tedavi esnasında psikologlar tarafından Bilişsel Davranışçı Terapi yöntemleri kullanılmaktadır. Kognitif terapi, grup terapisi de yaygın anksiyete bozukluğunda kullanılan yöntemlerdendir. Tedavi süreci kişideki anksiyetelerin yoğunluğuna göre değişiklik gösterebilmektedir.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler  
► Anksiyete - Kaygı Bozuklukları Psk.Aysel ÜLGÜNER
► Anksiyete (Kaygı) Bozuklukları ve Psikoterapi Psk.Dnş.Filiz OKUŞ TEZEL
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Anksiyete (Kaygı) Bozuklukları' başlığıyla benzeşen toplam 20 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
 
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


20:43
Top