2007'den Bugüne 92,312 Tavsiye, 28,221 Uzman ve 19,979 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Anne Babalara Hayati Bir Hatırlatma ve İki Mühim Tavsiye
MAKALE #11505 © Yazan Psk.İzzet GÜLLÜ | Yayın Ekim 2013 | 6,720 Okuyucu
ANNE BABALARA HAYATİ BİR HATIRLATMA VE İKİ MÜHİM TAVSİYE

Tanımlama bozulursa yaklaşımlar yani çözüm arayışları bozulur. Böylece alakasız sorunlara alakasız yaklaşımlarla çare aranır hale gelinir.

Önce tanımlamalarımızı ve kavramlarımızı değiştiriyorlar, sonra algımızı şekillendiriyorlar. Böylece alakasız sorunlara alakasız yardımları tek meşru ajan haline getiriyorlar.

Tanımlama çok hayatidir. Bir sorunu en fazla problem olarak tanımlarsanız nedenine yönelik daha sahici ve kalıcı çareler ararsınız. Ancak bir soruna bozukluk, anormallik yahut hastalık dediğinizde devreye kaçınılmaz olarak tıbbi tedaviler girer.

Davranışlardaki problemler tanımlaması zamandan zamana, toplumdan topluma değişebilen felsefi bir etiketlemedir.

Yani belli odaklar, özellikle de belli tıp otoriteleri subjektif kanaatlerine göre bir ölçü koymakta, bu ölçüyü aşan davranışlara anormal davranışlar veya bozukluk demektedirler.

En fazla sorun denilmesi gereken davranışlara "anormal" davranışlar veya "bozukluk" denildiğinde ise -ki günümüzde bu tanımlama çok yaygındır- bu, zamanla "hastalık" olarak anlaşılmakta, kısa sürede bu algıya dönüşmekte, böylece ortadaki davranışsal sorunlara alakasız tıbbi tedavilerle yani ilaçlarla çare aranır hale gelinmektedir.

Bu sakat eğilim günümüzde çok yaygındır. Oysa çocuklarımızın davranışlarında bir anormallik yahut bozukluk yoktur. Sadece birilerince belirlenen kalıplara, daha çok da toplumca belirlenen normlara göre bir farklılık ve sapma vardır sadece!

Gerçeği böyle tanımlarsak devreye doğru yaklaşımlar girecektir. Aksi halde oluşumu ve gelişimi tıbbi olmayan değişimleri - farklılıkları önce anormallik, sonra bozukluk, ardından da hastalık olarak algılama gibi bir tanımlama garabetine yol açılacaktır. Ki günümüzdeki yaygın manzara ne acıdır ki budur!

Maalesef ki ebeveynler günümüzde; toplumsal bir kabulün ürünü olan, en önemlisi de belli eller tarafından belirlenen ve sürekli değişen normların dışına çıkma hali olan davranışları tıbbi birer hastalıkmış gibi kabul eder, böylece davranışsal sorunlara tıbbi yol ve yöntemlerle, en çok da ilaçla (genellikle de antidepresanla... Çünkü davranışların spesifik bir ilacı yoktur) çare arar hale gelmiş durumdadır.

TEKRAR EDİYORUM

Tıbbi nitelikli olmayan, tamamen felsefi bir etiketleme ürünü olan davranışsal sorun olgusunu önce bozukluk olarak tanımladığımızda, sonra da rastgele kullandığımız bir dille bu olguyu hastalık olarak, mesela fobi, enürezis, antisosyal vb. şekillerde ifade eder hale geldiğimizde ortaya alakasız sorunlara alakasız yaklaşımlarla çözüm arama gibi vahim bir hata çıkmaktadır.

Bu ise çocuklarımızdaki davranışsal sorunların bizatihi kendisinden bile çok daha sakıncalı sonuçlara yol açabilmektedir.

Öyleyse;

1. Ebeveynler çocuklarındaki davranış sorunlarına sadece sorun, en fazla problem demeliler; kesinlikle anormallik / bozukluk, hele hele de hastalık etiketlemesini ağızlarına dahi almamalılardır. Mesela okul fobisi yerine okul korkusu demek gibi!

2. Çocuk davranış problemlerinin öncelikli çözüm yeri zannedildiği gibi çocuk psikiyatri klinikleri değildir. Buraları öncelikli çözüm yeri değildir; ileri ve ağır dereceli vakalarda, gerçek hastalık olgularında başvurulması gereken üst uzmanlık noktasıdır. Üst uzmanlık birimlerine ilk basamak olarak değil; bazı aşamalardan geçildikten, buralarda çözüm bulunamadıktan, sorunların ileri bir derecede olduğu anlaşıldıktan sonra başvurulur!

Maalesef ki ufak - büyük, hastalık olan olmayan her sorunu tekeline almaya çalışan güçlü statüko ve ilk olarak buralara müracaatı zorunlu tutan dayatmacı anlayış bu klinikleri günde 80 - 100 kişiye bakılan yerlere dönüştürmüş, böylece buraların ana işlevinin dışına çıkmasına yol açmıştır.

Kaldı ki bu klinikler davranışsal sorunları patoloji yani hastalık olarak kabul etme yaklaşımsal hatasının bir ürünü olarak doğmuştur. Haliyle bu yerlerde gündeme gelen yaklaşımlar öncelikli olarak (ve çoğu zaman sadece) tıbbi tedavilerdir.

Ki bu, yukarıda da belirttiğim üzere doğası tıbbi olmayan davranışsal sorunlara alakasız tıbbi yaklaşımlarla / ajanlarla çare aramak anlamına gelmektedir.

Dertlerden beslenen, her sorun türünü tıplaştırarak ilaca açık hale getirmeye çalışan statükonun pompaladığı ve önce algıları sonra yaklaşımları bozan, böylece yardım adı altında genellikle havanda su dövdüren söz konusu yönlendirmeye karşı anne ve baların tam bir uyanıklık hali ile direnebilmeleri büyük bir önem taşımaktadır.

Psikolog
İzzet GÜLLÜ
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Anne Babalara Hayati Bir Hatırlatma ve İki Mühim Tavsiye" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.İzzet GÜLLÜ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.İzzet GÜLLÜ'nün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     16 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İzzet GÜLLÜ Fotoğraf
Psk.İzzet GÜLLÜ
Sakarya (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi18 kez tavsiye edildiİş Adresi KayıtlıTavsiyeEdiyorum.com'u sıkça ziyaret ediyor.
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.İzzet GÜLLÜ'nün Yazıları
► Anne-Babalara Öneriler: Çocuğa Yaklaşım Biçimleri Psk.Suzan AKSÜT OSMANAĞAOĞLU
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,979 uzman makalesi arasında 'Anne Babalara Hayati Bir Hatırlatma ve İki Mühim Tavsiye' başlığıyla benzeşen toplam 18 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
◊ Bir Veda Yazısı Haziran 2018
◊ Bu Yazıyı İyi Anla ÇOK OKUNUYOR Haziran 2018
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


00:42
Top