2007'den Bugüne 92,300 Tavsiye, 28,217 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Vajinismus: Çareli Çaresizlik
MAKALE #11680 © Yazan Uzm.Psk.Dnş.Ümran ÖRKÜN | Yayın Kasım 2013 | 4,156 Okuyucu
“Her şeyi denedik. Bu gece olacak, bu sefer başaracağız diyorum. Ne zaman denemeye kalksak ya bacaklarımı kilitleyip ağlamaya başlıyorum ya da ‘hadi birazcık zorla kendini ne olur’ diye kendime yalvarıp bacaklarımı açsam da canım o kadar acıyor ki durmak zorunda kalıyoruz. Sabah uyandığımda yine akşama kadar yapabileceğim umudu ile dolaşıyorum. Akşama doğru ‘keşke başıma bir şey gelse, hastalansam ya da birisi ölse tanrım bir şey olsa ama ben yatak odasına gitmesem’ diye düşünüyorum. Eşim de çok üstüme gelmemeye çalışıyor. Karşısında ezildikçe eziliyorum.
Alkol almayı denedik. Normalinde ağzıma koymam ama tavsiye ettiler denedik. İlişkiyi deneyeceğimiz esnada sanki o kadar alkolü alan ben değilim. Anında cin gibi oldum. Doktora gittik, anestezik ilaç verdi. Hayır, o da fayda etmedi.
Bilerek yapmıyorum inanın. Eşimi mutlu etmek, bir çocuk sahibi olmak istiyorum. O kadar çaresizim ki….”
“İçimde bir duvar var, vajinamda aşılmaz bir duvar var ve eşimle birlikte olmaya izin vermiyor. Bırakın eşimi, doktora gidip muayene bile olamıyorum. Oysa eşimi o kadar çok seviyorum ki. Severek evlendik ama ben yapamıyorum. Lanetlenmiş gibi kala kalıyorum karşısında. Her gece yerin dibine geçiyor, sabaha kadar ağlıyorum.
Aslında vajinismus olduğumu biliyordum. İnternetten araştırdım. Ama düzeleceğime inanmıyordum. Uydurma geliyor bana tedavi olabilme fikri. Çok korkuyorum. Buraya çok zor geldim. Ne olur beni rahatlatacak bir şeyler söyleyin.”
“Herkesin yapabildiği bir şeyi yapamıyor, eşimi de kendimi de mutsuz ediyorum. Beceriksiz ve yetersizim. Ölmek istiyorum”
“Yıllar oldu. Heyecandandır, yorgunluktandır, şu geçsin, bu geçsin derken yıllar oldu… Öyle çok utanıyoruz ki kimseyle de konuşamıyoruz. Kimseye anlatamadık. Rezil olmaktan korktuk. Ama artık çocuk istiyoruz. Bu durumu erteleyemeyeceğiz”


Birebir vajinismus cehennemini yaşayan kadınların ifadelerini okumaktasınız. Cehennem benzetmesini kullandım çünkü bu sorunu yaşayan kadınların en sık kullandığı deyim bu. Bu cehennem nedir, neden kaynaklanır, nasıl tedavi edilir? gibi onlarca soru duyuyoruz her gün. Başlarken söylemek istediğim ve sık sık tekrar edeceğim ilk şey, bu hastalığın çaresinin bulunduğu. Vajinismus %100 tedavisi mümkün bir rahatsızlıktır.
Nedir kadınların ve dolayısıyla çiftlerin hayatını cehenneme çeviren ancak çaresi bulunan bu rahatsızlık? Vajinismus, cinsel ilişki sırasında kadınların vajinalarındaki üçte birlik kısımda bulunan kasların, kadının istemi dışında kasılması ve cinsel ilişkiyi imkânsız duruma getirmesini ifade eden bir rahatsızlıktır. Bu durum kadının isteği dışında gerçekleşir, bilinçaltı durumlardan kaynaklandığı için kadının kontrol edebileceği bir durum değildir.
Vajinismusun bilinen ancak kişiden kişiye değişebilen pek çok nedeni bulunuyor. Bilindiği üzere toplumumuz cinselliğin konuşulduğu, sağlıklı bir cinsel eğitimin verildiği bir toplumdan çok kapalı bir toplum görüntüsü çizmekte. Bu durum vajinismusun görülme sıklığını en çok arttıran etmenlerden. Aşırı baskıcı anne ve / ve ya baba, ezilen kadın modeli ile büyümüş olma, etraftan duyulan olumsuz cinsel deneyimler, ilk gece ile ilgili toplumda yayılmış olan dehşet verici cinsellik hikayeleri ve mitler, cinselliği, değersizleştiren, kirli, kötü olarak gören hikayeler, kadınlığı ve kadın olmayı değersizleştiren aile yapısı, , ilk çocuklukta yaşanan cinsel travmalar (taciz, ensest, anne baba cinselliğine şahit olma vs), olumsuz jinekolojik muayene ve doktor deneyimleri, yaşanmış çeşitli enfeksiyon ve hastalıklar nedeni ile ağrıya geliştirilen korkular gibi pek çok neden sıralanabilir.
Vajinismuslu kadınların çoğu cinsel ilişkiye girmek ister. Evliliklerini eşleriyle birlikte olarak yaşamak isterler ancak bunu ellerinde olmadan başaramazlar. Yaşadıkları durumun şiddeti rahatsızlığın evresine ve kadının yaşadığı korkunun boyutuna göre değişir. Kimisi cinsel ilişki fikrini düşündüğünde bile kasılır, denemeye cesaret edemez etse bile bacaklarını kilitler ve aşırı tepki gösterirken, kimisi belli ön dokunuşları tolore eder, denemeye çalışır ama büyük bir acı ile geri çekilir ve devam edemez.
Bu kadınlar için cinsel ilişki bir tür panik atak gibidir. Cinsel ilişkiye girmeyi ne kadar isterse istesin kasları ondan bağımsız çalışır ve ilişkiye girmez. Kasılmalar tam olarak penisin giriş yapacağı pelvik kaslar ya da bizim aşk kasları dediğimiz kısımda meydana gelir. Kadın bu kasları kontrol edemediği ve vajinal daralmaya neden olduğunun farkına bile varmayabilir. Bu nedenle kadının vajinismus teşhisi alması rahatlatıcıdır. Böylece yaşadığı şeyin uydurma bir durum olmadığı, kendisinin elinde olmayan bir rahatsızlık olduğu kanıtlanmış olur.
Vaninismusu olan kadın hakkında bilinmesi gereken en temel şey cinsel ilişki sırasında bacaklarını kapama, ağlama, eşini itme, acı hissi ile geri çekilme gibi tepkilerin tamamı kadının kontrolü dışında gerçekleşir. Bu tepkileri vermek istemese de elinde olmadan verir. Bilinçaltlarında vajinismusa neden olan etkiler ve sıkıntılı düşünceler nedeni ile bu kaslar kasılır. Kadın, korku, kaygı ve endişelerinden dolayı vajinal kasların kasılmasının önüne geçemez ve cinsel ilişkiye izin vermez.
Cinsel ilişki sırasında yaşanan bu kasılmalar aslında kadının bilinçdışı olarak kendini korumaya yönelik savunmasıdır. Sadece vajinal bölgede değil vücut kaslarında da bilinç dışı kasılmalar olur ve kadın bilinçdışının etkisi ile eşini reddederek ilişkiye izin vermez.
Peki, ne oluyor da bilinç dışı “cinsel ilişkiye girme” mesajı veriyor? Birleşmeyi elinde olmadan reddeden kadının zihninde genellikle cinsel mitler bulunuyor. Ülkemizde çok yaygın görülen “cinsel birliktelik korkusu” ve ya “ilk gece korkusu” olarak anlattığımız bu durum cinsel birleşmeyi çiftler için kâbus haline getirebiliyor. İlk gecede kızlık zarının delineceği, yırtılacağı, patlayacağı, kanayacağı ve bunu durdurmayacağını düşünen, günlerce yürüyemeyeceğine, oturamayacağına, şansı yaver gitmezse hastanelere düşüp rezil olma ihtimali olduğuna inanan bir kadın için cinsel ilişki kaçınılacak bir durum haline geldiği gibi, kadın cinsel ilişki ihtimalinde “panik atak benzeri” bir korku geliştiriyor.
Yani kasılan kadın kendini “kötü bir şeye karşı” koruyor. Bu kadınların cinselliğe karşı oldukça yoğun kaygı ve endişeleri bulunuyor. İlk çocukluktan itibaren cinselliğin kötü, kirli, zararlı olduğu öğretilen bir kadın için cinsel ilişki son derece ağrılı ve sonuç itibari ile imkânsız hale geliyor. Cinselliğin ayıp, günah, yasak olduğu çevrelerde yetişmiş kadınlar vajinismus potansiyeli taşıdığı gibi geçmişte yaşanan kötü tecrübeler, cinsellikle ilgili kulaktan dolma bilgiler vajinismusa neden olabiliyor. Bazen de daha önce edinilmiş kötü bir jinekolojik muayene deneyimi de kadının genital bölgesinden uzaklaşması ve vajinismus yaşamasına neden oluyor.

Genelde kadınlar başlarına ne geldiğini bilmiyor ve çok utandıkları için bunu kimseyle paylaşamıyorlar. Yaşadıkları sıkıntının zamanla geçeceğini düşünüp çeşitli bahaneler üretiyorlar. Düğün heyecanındandır ilk gece geçsin, balayı geçsin yaparız, iş stresi geçsin tatil gelsin olur, sonra tekrar deneriz derken sürekli olarak erteliyor ve bu durumu çözmekten kaçınıyorlar. Buradan bakıldığında vajinismus bir erteleme ve kaçınma hastalığıdır. Çift sorunu çözmek yerine çeşitli bahanelerle erteleyerek bazen yıllar süren uzun bir zaman dilimini kaybeder ve sorunu çözmekten kaçınır.
Ancak bu erteleme bir işe yaramaz çünkü bunu yaşayan kadının kasları üzerinde kontrolü yoktur. Yani kaslarını bilinçli olarak kasmamaktadır. Bilinç dışı süreçte işleyen zihinsel sıkıntılar bu duruma neden olmaktadır. “Organik bir problem yoksa” sorunun kaynağı muhakkak psikolojiktir ve zamana bırakmakla, evde denenen yöntemlerle, alkol ya da anestezik ilaçlarla hallolmaz. Ancak bu durumda uzman bir cinsel terapiste başvurulduğunda %100 tedavisi gerçekleştirilen ve çoğunlukla psikolojik tedavi yöntemleri kullanılan bir rahatsızlıktır.
Her vajinismuslu kadın cinsel ilişkiye farklı tepki verir, ayrıca vajinismus her kadında farklı tür ve şekilde görülür. Bu nedenle sabit bir tedavi şekli yerine bu sorunu yaşayan her kadına “o kadına özgü tedavi yöntemleri” uygulanır. Vajinismus %100 tedavisi olan ve kesinlikle tedavi edilebilen bir rahatsızlıktır. Tedaviye uyan ve süreçleri uygulayan her kadın için tedavi başarı ile sonuçlanır. Sabit bir süresi olmamakla birlikte tedaviye ne kadar hazır ve istekli olunursa o denli hızlı ilerleneceği söylenebilir.
Vajinismusun %100 tedavi edilebilir olduğunu her yerde devamlı tekrarlıyoruz. Çünkü bu rahatsızlığa sahip kadınlar bu sorun sadece kendilerinde varmış ve tedavisi mümkün değilmiş gibi hissediyorlar. Erteleyerek, kaçınarak, utanarak, korkarak üzerinden yıllar geçse de bu sorunun pençesinden kurtulamıyorlar. Kimisi bu yüzen boşanıyor ya da eşi ile bu sorun üzerinden yoğun çatışmaların yaşandığı bir evliliğe mahkûm oluyor. Kimisi korkusunu yenemediği için tedaviye gelmiyor ancak çocuk isteği bastırdığından sağlıklı olduğu halde çok büyük maddi külfetlerle tüp bebek yönetimine başvuruyor. Ve çocuk da olduktan sonra artık tedaviye hiçbir şekilde yanaşmayıp böyle yaşamaya karar veriyor ancak evlilikleri bir şekilde tamamlanmamış kalıyor. Gerek kendi danışanlarımızdan gerekse diğer uzmanların tedavisi ile sağlığına kavuşan kadınlardan yola çıkarak her yerde ve yine tekrar tekrar söyleyeceğiz: VAJİNİSMUSUN TEDAVİSİ KESİNLİKLE MÜMKÜNDÜR! Önemli olan kişinin kendini tedaviye hazır hissetmesi ve yeneceğine inanmasıdır. Tedavi için tek kriter budur. Çünkü kişi vajinismusu yeneceğine inanana ve bunu çok isteyene dek tedaviye hazır değildir.
Tedavide nasıl olur? Hangi aşamalar izlenir? Öncelikle hastalığın bedensel bir rahatsızlıktan kaynaklanıp kaynaklanmadığını öğrenmek için danışanın jinekolojik muayeneye gitmesi istenir. Ender de olsa vajinal bir enfeksiyon ya da başka bir rahatsızlık nedeni ile ağrı duyulması söz konusu olduğundan bu ihtimal elenmeden vajinismus tedavisine başlanmaz.
Şayet vajinal bir rahatsızlık yoksa ve danışan tedaviye hazırsa vajinismus tedavisine alınır. Vajinismus hastalarının bilinç dışında biriktirdiği korku ve kaygı yaratıcı durumlar vardır. Tedavi çerçevesinde öncelikle korku ve kaygılarının boşaltılması ve rahatlamaları amaçlanır. Bu rahatsızlığa sahip kadınlar cinsel bilgileri açısından genellikle eksik ya da yanlış donanıma sahiptir. Bu nedenle tedavinin önemli aşamalarından birisi de “bilgilendirme aşamasıdır”. Bu aşamada kadınla cinsellik, genital sistem ve sağlıklı cinselliğe ilişkin tüm bilgiler en temelinden başlanarak paylaşılır. Amaç burada cinsellik ve cinsel kimliğe bakışın sağlıklı bir şekilde yeniden çerçevelendirilmesidir. Vajinismuslu kadınların bazıları bu bilgileri okumuş ya da duymuş olabilirler. Ancak genellikle kulaktan dolma bilgiler ve cinsel mitler nedeni ile bir bilgi karmaşası yaşarlar ve bu korku ve kaygıyı engellemez. Bu nedenle görsel, işitsel materyaller, kitapçıklar, çizimler ve videoların da eşlik ettiği bir cinsel bilgi paylaşımı süreci ile cinselliğe ilişkin bakış açısı yeniden ve sağlıklı bir şekilde çerçevelendirilir. İşlevsel olmayan, yanlış ve korkutucu bilgiler yerine doğru, sağlıklı ve işlevsel bilgiler kadın ile paylaşılır. Kadının cinsel organının anatomisi, işlevleri, cinsel kimliğe ilişkin özellikleri, kadınlığın önemine dair bilgiler anlatılır. Bu arada kadına okuması için bazı kitaplar verilir. Evde kendisi bu kitapları incelerken ayrıca bir alt yapı oluşur.
Kadının bu aşamada rahatlaması çok önemlidir. Bilinçte kaygı yaratan bilgilerin üzerinde tek tek durulması, gerek görsel materyal gerek bilgi paylaşımı ile bunun kanıtlarının sunulması kadında kaygı ve korku uyandırmak yerine güvenli bir zemin yaratır. Amaç genital bölge ile barışmak ve olumsuz şartlanmaların giderilmesidir.
Sonraki aşama kadının bedeni ile tekrar sağlıklı bir şekilde tanışması, kendini tanıması ve keşfetmesine yönelik bir dizi çalışmayı kapsar. Kadına verilen Ayna ve Kegel Egzersizleri ile kadının kendi bedeni üzerinde dost bir bakış açısı geliştirmesi, bedeninin pis, iğrenç, kötü olduğu fikrinden uzaklaşması amaçlanır.
Bir sonraki aşamada kadının rahatlaması ve gevşemesine yönelik cd’ler paylaşılır ve bunları dinlemesi ve uygulaması istenir. Burada amaç kadının kendi bedeni ve kasları üzerinde gevşeyip kasılma yolu ile kontrol sağlayabildiğini görmesidir. Negatif duygular stres, kasılma ve dolayısıyla ağrıya neden olur. Negatif duyguları, olumlu duygularla değişen bir kadın gevşeme ve kasılma egzersizleri ile kendi bedeninde kontrol sağlayabilir. Bu durumda istemsiz kasılma konusunda kontrolün bilinçaltından kendisine geçebileceği konusunda hem inanç aşılanmış, hem de kanıt sunulmuş olacağından bu aşama da oldukça önemlidir.
Tüm bu aşamalardan geçen ve kendini sürece hazır hisseden kadınla “On Adımlık Davranışsal Aşamaya” geçilir. Kadın kendini hazır hissettikçe adımları aşılan bu aşama bir dizi egzersizi içerir. En küçük adımdan başlayarak önce kadının tek başına, daha sonra eşi ile gerçekleştirdiği bu egzersizlerden sonra tedavinin değerlendirme ve sonlandırma aşamasına geçilir. Bu aşamada çiftlere güzel bir cinsel yaşamla ilgili bilgilendirmelerde bulunulur. Çünkü tedavide amaç sadece cinsel birlikteliği sağlamak değildir. Aynı zamanda çiftin karşılıklı olarak cinsellikten keyif aldığı bir cinsel iklim yaratmaktır. Cinsellik bir ilişkinin sıcak tutulması, çatışma ortamlarının yumuşaması ve sağlıklı iletişim kurulabilmesi açısından önemlidir. Sağlıklı bir cinsel ortam her iki tarafın doyuma ulaştığı, cinsel repertuarın zengin olduğu bir birliktelikle mümkündür. Bu nedenle tedavisinin sonlandırma aşamasında cinsel yaşamı zenginleştirmeye yönelik bilgilendirme çalışması da yapılır.
Burada kadının bilmesi gereken en önemli şey her şeyin onun kontrolünde olacağı, o istemeden hiçbir şey yapılmayacağı ve kendini hazır hissetmeden hiçbir aşamaya geçilmeyeceğidir. Bu konularda tedavinin başından sonuna dek gerek terapist gerekse desteği alınan eş garanti vermelidir ki kadın kendini güvende hissetsin.
Tedavi aşamalarının her birinde eşinin kadına destek olması çok büyük bir önem taşır. Çünkü bu rahatsızlık aynı zamanda çiftin sorunudur. Bazı durumlarda erkeğin de cinsel bilgi ve deneyim konusunda yetersiz olması söz konusu olabilir, bu durumda kadının kaygısına erkeğin yanlış bir şey yapacağı korkusu da eklenecektir. Bilişsel aşamada paylaşılan bilgiler böyle örneklerde erkekler için de faydalı olacaktır. Erkek deneyimsiz olmasa dahi tüm süreçlerde eşinin yanında olarak ve desteğini sunarak sorunun aşılmasında büyük katkı sunar. Özellikle çiftin bu rahatsızlık nedeni ile yıllar içinde geliştirdiği bir takım çatışmalar süreç içinde çözümlendiğinden erkeğin çoğu seansa eşi ile gelmesi önem taşır. Yine ileri zamanlarda davranışsal aşamada egzersiz ve uygulamalara eşinin de katılımı gerekecektir. Eşinin desteğini alan bir kadının vajinismusu yenmede çok daha avantajlı olacaktır.
Yapılabilen kısıtlı araştırmalar göre Türkiye’de her on kadından biri vajinismus olduğunu görüyoruz. Bu rahatsızlığın tedavisi ile ilgilenen uzmanların görüşüne bakıldığında bu sayının çok daha fazla olduğunu tahmin ediyoruz. Bu kadar sık görülmesine rağmen çiftlerin utanması, kime başvuracaklarını bilmemeleri, tedaviden bihaber olmaları ya da korkmaları tedaviye başvuru sayısını azaltmaktadır.
Eğer evlenmiş ancak cinsel ilişkiye ağrı, acı ve ya korku yüzünden giremiyorsanız bir sorun var demektir. İki hafta kadar bir süre geçmiş, tüm denemelere rağmen birliktelik gerçekleşmiyorsa belirtileri tahlil etmekte bir jinekoloğa göründükten sonra konusunda uzman bir cinsel terapiste başvurmakta fayda vardır. Aksi takdirde sürekli bahanelerin yinelendiği ve başka bir zaman bırakıldığı bir erteleme ve kaçınma sarmalına girerek klasik vajinismus kısır döngüsüne dahil olmanız mümkündür.
%100 tedavisi olan bir hastalıkla yaşamak yerine çare arayın, tedaviye inanın ve bunu her şeyden çok isteyin. Siz tedaviye hazırsanız ve yardım istiyorsanız geriye sadece bir uzmana başvurmak ve evliliğinizi her yönden keyifli bir şekilde yaşamak kalıyor. Çare SİZ olun ve cehennemi cennete, kabusu güzel bir evlilik düşüne çevirin...
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Vajinismus: Çareli Çaresizlik" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Dnş.Ümran ÖRKÜN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Dnş.Ümran ÖRKÜN'ün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Ümran ÖRKÜN Fotoğraf
Uzm.Psk.Dnş.Ümran ÖRKÜN
Adana (Online hizmet de veriyor)
Uzman Psikolojik Danışman
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi42 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Dnş.Ümran ÖRKÜN'ün Yazıları
► Çaresizlik Öğrenilir mi? Psk.Damla KANKAYA
► Öğrenilmiş Çaresizlik Psk.Ecem DOĞANAY PIÇAK
► Öğrenilmiş Çaresizlik Psk.Dnş.Ertuğrul AKBAŞ
► Öğrenilmiş Çaresizlik Psk.Saadet ELEVLİ
► Öğrenilmiş Çaresizlik Psk.Tuncay MATIR
► Öğrenilmiş Çaresizlik Psk.Nur GEZEK
► Çaresizlik Hissinden Arınma Psk.Filiz OLCAYTO
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Vajinismus: Çareli Çaresizlik' başlığıyla benzeşen toplam 38 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Hayır De! Nisan 2021
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


12:17
Top