Güzellik İksiri Besinler ve Renkli Sebzeler
GÜZELLİK İKSİRİ BESİNLER
Biz kadınların, kuşkusuz en değerli varlığı cildimiz. Hepimiz bakımımızı yapıyor, cildimizi genç ve sağlıklı tutabilmek için her türlü yeniliği uyguluyoruz. Cildimizi korumak ve güzellik uğruna kullanmadığımız ürün, denemediğimiz yöntem yok. Peki sadece ürün kullanımı cildinizin sağlığı için yeterli mi? Sağlıklı ve pürüzsüz bir cilde sahip olmak için yeterince yediğimiz besinlere dikkat ediyormuyuz?
Muhteşem bir cilde sahip olmanın yolu sağlıklı besinler tüketmekten geçiyor. Sağlıklı besinlerin, cildin daha geç yaşlanmasını sağladığı, kırışıklıkları önlediği gerçeği yadsınamaz. Şekerli yiyecekler, tereyağ, aşırı kırmızı et tüketimi ise cildimize olumsuz etki ediyor. Vücuda yeterli protein, vitamin-mineral ve kompleks karbonhidrat alımıyla; düzenli ve zengin bir beslenme programı oluşturup cildinizi koruyabilirsiniz. Bol su içmek, antioksidan ve çeşitli yağ asitleri içeren besinler cildinizi gençleştirir ve yaşlanma belirtilerini geciktirir. Piyasadaki ürünlerin içeriklerine baktığımızda; alfa lipoik asit, Koenzim Q10, likopen gibi bazı terimlerin ön plana çıktığını görürüz. Bu besin unsurlarının ortak özelliği, cilt yaşlanmasını geciktirmek ve oluşan kırışıklık, kuruma gibi problemleri tedavi etmektir. Ayrıca omega-3 yağ asitleri, A,E ve C vitaminleri, çinko, magnezyum ve selenyum içeren besinlerde cilt güzelliği için olmazsa olmazlardandır. Bakıma öncelikle içerden başlamamız gerektiğini düşünecek olursak, bazı besinlerin mucizevi içeriklerinden yararlanmamız gerekiyor. Sizde aşağıdaki besinlere, günlük hayatınızda daha çok yer vererek, cildinize içerden bakım sağlayarak değişime tanık olabilirsiniz.
İşte Cildimize İyi Gelecek Mucizevi Besinler
Su Cildi İçerden Nemlendirir! Hayati faaliyetlerin devam ettirilebilmesi ve organların çalışabilmesi için gerekli olan su, cildi nemlendirir. Güzelliğin temelinde suyun yattığını belirtmeden geçmeyelim. Ölü hücrelerin yenilenmesi ve vücuttan toksinlerin atılması için günde 10 bardak su içmeyi unutmayın!
Zeytinyağı Kırışıklıkları Önler! Zeytinyağı, başta linoleik yağ asidi olmak üzere çeşitli yağ asitleri ve vitaminler içerir. Özellikle içerdiği E vitamini sayesinde hücre yenileyici özelliğe sahiptir ve vücutta oluşan serbest radikallerin yani zararlı maddelerin atımını sağlar. Doku ve organların yaşlanmasını geciktirir.
Balık Anksiyeteyi Önler! Özellikle somon ve tuna balığı gibi yağlı balıklar, omega-3 yağ asitlerinden zengindir. Omega-3 yağ asitleri, cildin parlak ve canlı görünümünü sağlar. Ayrıca; omega-3 depresyon, anksiyete ve psikolojik problemlerin engellenmesi ve tedavisinde önemli rol oynar. Cildimizin güzelliğinin de, ruh sağlığımızla doğru orantılı olacağını düşünecek olursak omega-3 yağ asitleri cilt güzelliği için alınması gereken yağ asitlerindendir. Haftada en az bir kez ızgara balık tüketmeyi unutmayın!
Keten Tohumu Omega-3 Kaynağı! Balık tüketmeyenler için değerli bir omega-3 kaynağıdır. Salatalarınıza 1-2 tatlı kaşığı kadar keten tohumu ekleyerek cildinizi gençleştirebilirsiniz.
Domates Güneşin Zararlı Işınlarına Karşı Korur! Likopen, parlak kırmızı bir pigmenttir ve en çok domateste bulunmakla birlikte diğer kırmızı renkli sebze ve meyvelerde de bulunur. Likopen, cildinizi güneş ışınlarına karşı korur, cilt lekelerini ,kırışıklıkları ve cilt kanseri riskini azaltır. Her sabah kahvaltıda domates tüketmeyi unutmayın! Ayrıca karpuz, greyfurt ve kuşburnu da güneşin zararlı etkilerine karşı cildinizi korur.
Tam Tahıllar, Bol posa! Tam tahılların özelliği, tahılların tohum ve zar kısımlarının ayıklanmamış olmasıdır. Besin değeri ve lif içerikleri tahılların ayıklanması ile azalır. Oysa ki cildimizin ihtiyacı olan en büyük besin öğelerinden biri de liflerdir. Düşük lifli yani düşük posalı diyetler, kabızlık, hazımsızlık gibi problemlere yol açar ve vücutta toksinlerin birikmesine neden olur. Toksinler cildimizde aknelere ve pürüzlere neden olur. Tam tahıllı ekmekleri, esmer pirinci ve yulafı diyetinizden eksik etmeyin!
Ceviz, Fındık, Badem Cildi Yeniler! Daha genç bir cilde sahip olmak için omega-3 kaynağı bu kuruyemişleri günde 1 avuç kadar tüketmenizde fayda var. Aynı zamanda Evitamini içerdiklerinden, serbest radikallerle savaşarak hücrelerin yenilenmesini ve sağlarlar.
Bitter Çikolata Mutluluk Verir! İçeriğindeki flavonoid güçlü bir antioksidandır. Ayrıca magnezyum, potasyum, fosfor ve E vitamini içerir. Günde 30 gram kadar bitter çikolata tüketimi cildin yenilenmesini sağlar.
Yeşil Yapraklı Sebzeler Yaşlanmayı Geciktirir! Brokoli, ıspanak, kereviz gibi yeşil yapraklı sebzeler yüksek oranda antioksidan içerdiklerinden dolayı cildin yaşlanmasını geciktirirler. Her gün 1-2 porsiyon pişmiş sebze ve bol salata tüketin!
RENKLİ SEBZELERLE SAĞLIĞINIZA RENK KATIN
Kış mevsimi yavaş yavaş yüzünü göstermeye başladı. Doğanın renklendiği gibi; manavlar,pazarlar rengarenk sebzelerle dolup taşmaya başladı bile. Sebze ve meyvelerin çeşit çeşit renklerde olmasının nedenini hiç düşündünüz mü? Sağlığın şifreleri sebze ve meyvelere renk veren pigmentlerde gizli. Sofranızda bu rengarenk vitamin ve mineral depolarına yer vererek, daha sağlıklı ve zinde olabilirsiniz.
Her sebze ve meyvenin kendine özgü özellikleri ve farklı vitamin, mineral ve antioksidan özellikleri vardır. Farklı tür ve renklerde sebze ve meyveler tüketerek, vücudunuz için gerekli tüm vitamin ve mineralleri yeteri kadar almanız mümkün. Vitamin, mineral ve posa dışında da, meyve ve sebzeler bazı fitokimyasallar (bitkilerde doğal olarak bulunan bitki kimyasalları) içeririr. Fitokimyasallar, vücutta savunma sistemi olarak görev yaparlar ve bağışıklık sistemine yardımcı olurlar. Kansere karşı savaşmalarının dışında, kalp hastalıklarına karşı koruyucu ve önleyicidir. Fitokimyasallar, besinlere renk, lezzet ve aroma verir. Besinlere sarı, kırmızı, yeşil gibi renkleri veren pigmentler ise en önemli fitokimyasal türlerinden biridir.
Koyu Yeşil Renkler
Marul, roka, tere, maydonoz, ıspanak,dereotu,yeşil biber, brokoli, brüksel lahanası,yeşil elma, kivi ve daha fazlası… Besinlere yeşil rengini veren pigmet, klorofillerdir. Yeşil renkli sebze ve meyveler; serbest radikallerle savaşan antioksidanları içerirler. Antioksidanlardan dolayı kansere karşı koruyucu ve kanseri geciktirici özelliğe sahiptirler. Ayrıca içeriğindeki folik asit nedeniyle doğumda meydana gelebilecek zararları önler.Başka bir pigment olarak, Lutein içeren yeşil meyve ve sebzeler göz hastalıklarının önlenmesinde, görme kaybının geciktirilmesinde etkili. Her sabah kahvaltınızda yeşil biber ve maydonoz,Günde 1 adet yeşil elma, yemeklerinizde bol yeşillikli salatalar tüketerek beslenmenizde yeşil rengine daha çok yer verin. Unutmayın! Yeşil renk ne kadar koyu ise, karoten miktarı o kadar fazla demektir.
Kırmızı Renkler
Domates, karpuz, çilek, böğürtlen, vişne, kiraz, kırmızı lahana,kırızı turp,kırmızı biber,nar, kuşburnu gibi besinler laykopen ve antosiyanin pigmentlerini içerirler. Kırmızı-pembeden mora kadar ulaşan bu renkli sebze ve meyveler damar sertleşmesini önleyerek, kalp sağlığını koruyucu ve özellikle hafıza, bellek fonksiyonlarının arttırılmasında etkilidir. Antosiyaninler, ayrıca hücre yaşlanmasını geçleştirir ve kanın pıhtılaşmasını önlerler. Tüm sebze ve meyve çeşitlerinin ortak özelliği olan kansere karşı koruyuculuk konusunda ise laykopenler özellikle prostat kanserine karşı koruyucudur. Sonbahar-Kış mevsiminde salatalarınıza kırmızı lahana ve turp eklemeyi unutmayın. Yaz mevsiminde hazırladığınız doğranmış domates, domates suyu ve salçalarınızı yemeklerde bolca kullanın. Ayrıca günde 1-2 fincan kuşburnu içmek kırmızı renkli pigmentleri almanızı sağlayacak ve içerigindeki C vitamininden dolayı grip, nezle gibi hastalı klara karşı sizi koruyacaktır.
Sarı-Turuncu Renkler
Portakal, mandalina, greyfurt, şeftali, ananas,havuç, bal kabağı, kayısı ve diğerlerine sarımsı-turuncu rengini veren beta karotendir. Beta karoten en güçlü antioksidanlardan biri, kış aylarında özellikle narenciyelerin enfeksiyonlara karşı direnci arttırdığı hepimiz tarafından bilinen bir gerçek. Ayrıca sarı-turuncu renkli sebzeler göz sağlığını da korumada birebirdirler. Her gün 1-2 porsiyon narenciye tüketerek bağışıklığınızı güçlendirin. Bir diğer önerim de ANANAS, içerdiği antioksidan, vitamin ve mineraller dışında sarı renkli bu meyvenin bir diğer özelliği de, yağ yakımını hızlandırması. İçerdiği bromelain enzimi sayesinde metabolizmayı hızlandırıyor ve yağ yakımını kolaylaştırıyor!
Mavi-Mor Renkler
Böğürtlen, yaban mersini, siyah-mor üzüm, karadut, patlıcan, kara lahana, mürdüm eriği, siyah erik ve siyah kuru üzüm… Antosiyanin ve fenolik bileşikler besinlere siyah-kırmızı-mor renkleri veren pigmentlerdir. Bazı kanser türlerinde, hücre büyümesini engelleyici ve koruyucu özellikleri vardır. Özellikle siyah ve koyu kırmızı sebze ve meyvelerde antosiyanin içeriği daha fazladır. Siyah böğürtlen,siyah üzüm antioksidan açısından en güçlü meyvelerdir. Bu renk grubu sebze ve meyvelerin, hafızayı koruyucu, damar sertliğini önleyici ve cildi gençleştirici özellikleri ön plana çkmaktadır. Ayrıca kansızlık için mor-siyah meyveler çok faydalıdır. Günde 1 avuç siyah kuru üzüm, 1 avuç yaban mersini tüketerek kansızlık, idrar yolları enfeksiyonları,kalp hastalıkları, görme kayıpları gibi hastalıklar için önlem alabilirsiniz.
Beyaz-Açık Sarı Renkler
Karnabahar, sarımsak, soğan,mantar,turp, kereviz,armut,pırasa,zencefil gibi besinler flavonoid adlı pigmenti içerirler. Kalp krizini önleyici ve kanser riskini azaltıcı özelliktedirler. Kolesterol düzeyini ve yüksek tansiyonu düşürmede yardımcılardır. Gastrit ve ülser oluşumunu önledikleri gibi vücuttaki zararlı maddeleri de etkisiz hale getirmeyi sağlarlar. Kış aylarında; karnabahar, lahana, kereviz gibi besinleri bolca tüketelim.
Biz kadınların, kuşkusuz en değerli varlığı cildimiz. Hepimiz bakımımızı yapıyor, cildimizi genç ve sağlıklı tutabilmek için her türlü yeniliği uyguluyoruz. Cildimizi korumak ve güzellik uğruna kullanmadığımız ürün, denemediğimiz yöntem yok. Peki sadece ürün kullanımı cildinizin sağlığı için yeterli mi? Sağlıklı ve pürüzsüz bir cilde sahip olmak için yeterince yediğimiz besinlere dikkat ediyormuyuz?
Muhteşem bir cilde sahip olmanın yolu sağlıklı besinler tüketmekten geçiyor. Sağlıklı besinlerin, cildin daha geç yaşlanmasını sağladığı, kırışıklıkları önlediği gerçeği yadsınamaz. Şekerli yiyecekler, tereyağ, aşırı kırmızı et tüketimi ise cildimize olumsuz etki ediyor. Vücuda yeterli protein, vitamin-mineral ve kompleks karbonhidrat alımıyla; düzenli ve zengin bir beslenme programı oluşturup cildinizi koruyabilirsiniz. Bol su içmek, antioksidan ve çeşitli yağ asitleri içeren besinler cildinizi gençleştirir ve yaşlanma belirtilerini geciktirir. Piyasadaki ürünlerin içeriklerine baktığımızda; alfa lipoik asit, Koenzim Q10, likopen gibi bazı terimlerin ön plana çıktığını görürüz. Bu besin unsurlarının ortak özelliği, cilt yaşlanmasını geciktirmek ve oluşan kırışıklık, kuruma gibi problemleri tedavi etmektir. Ayrıca omega-3 yağ asitleri, A,E ve C vitaminleri, çinko, magnezyum ve selenyum içeren besinlerde cilt güzelliği için olmazsa olmazlardandır. Bakıma öncelikle içerden başlamamız gerektiğini düşünecek olursak, bazı besinlerin mucizevi içeriklerinden yararlanmamız gerekiyor. Sizde aşağıdaki besinlere, günlük hayatınızda daha çok yer vererek, cildinize içerden bakım sağlayarak değişime tanık olabilirsiniz.
İşte Cildimize İyi Gelecek Mucizevi Besinler
Su Cildi İçerden Nemlendirir! Hayati faaliyetlerin devam ettirilebilmesi ve organların çalışabilmesi için gerekli olan su, cildi nemlendirir. Güzelliğin temelinde suyun yattığını belirtmeden geçmeyelim. Ölü hücrelerin yenilenmesi ve vücuttan toksinlerin atılması için günde 10 bardak su içmeyi unutmayın!
Zeytinyağı Kırışıklıkları Önler! Zeytinyağı, başta linoleik yağ asidi olmak üzere çeşitli yağ asitleri ve vitaminler içerir. Özellikle içerdiği E vitamini sayesinde hücre yenileyici özelliğe sahiptir ve vücutta oluşan serbest radikallerin yani zararlı maddelerin atımını sağlar. Doku ve organların yaşlanmasını geciktirir.
Balık Anksiyeteyi Önler! Özellikle somon ve tuna balığı gibi yağlı balıklar, omega-3 yağ asitlerinden zengindir. Omega-3 yağ asitleri, cildin parlak ve canlı görünümünü sağlar. Ayrıca; omega-3 depresyon, anksiyete ve psikolojik problemlerin engellenmesi ve tedavisinde önemli rol oynar. Cildimizin güzelliğinin de, ruh sağlığımızla doğru orantılı olacağını düşünecek olursak omega-3 yağ asitleri cilt güzelliği için alınması gereken yağ asitlerindendir. Haftada en az bir kez ızgara balık tüketmeyi unutmayın!
Keten Tohumu Omega-3 Kaynağı! Balık tüketmeyenler için değerli bir omega-3 kaynağıdır. Salatalarınıza 1-2 tatlı kaşığı kadar keten tohumu ekleyerek cildinizi gençleştirebilirsiniz.
Domates Güneşin Zararlı Işınlarına Karşı Korur! Likopen, parlak kırmızı bir pigmenttir ve en çok domateste bulunmakla birlikte diğer kırmızı renkli sebze ve meyvelerde de bulunur. Likopen, cildinizi güneş ışınlarına karşı korur, cilt lekelerini ,kırışıklıkları ve cilt kanseri riskini azaltır. Her sabah kahvaltıda domates tüketmeyi unutmayın! Ayrıca karpuz, greyfurt ve kuşburnu da güneşin zararlı etkilerine karşı cildinizi korur.
Tam Tahıllar, Bol posa! Tam tahılların özelliği, tahılların tohum ve zar kısımlarının ayıklanmamış olmasıdır. Besin değeri ve lif içerikleri tahılların ayıklanması ile azalır. Oysa ki cildimizin ihtiyacı olan en büyük besin öğelerinden biri de liflerdir. Düşük lifli yani düşük posalı diyetler, kabızlık, hazımsızlık gibi problemlere yol açar ve vücutta toksinlerin birikmesine neden olur. Toksinler cildimizde aknelere ve pürüzlere neden olur. Tam tahıllı ekmekleri, esmer pirinci ve yulafı diyetinizden eksik etmeyin!
Ceviz, Fındık, Badem Cildi Yeniler! Daha genç bir cilde sahip olmak için omega-3 kaynağı bu kuruyemişleri günde 1 avuç kadar tüketmenizde fayda var. Aynı zamanda Evitamini içerdiklerinden, serbest radikallerle savaşarak hücrelerin yenilenmesini ve sağlarlar.
Bitter Çikolata Mutluluk Verir! İçeriğindeki flavonoid güçlü bir antioksidandır. Ayrıca magnezyum, potasyum, fosfor ve E vitamini içerir. Günde 30 gram kadar bitter çikolata tüketimi cildin yenilenmesini sağlar.
Yeşil Yapraklı Sebzeler Yaşlanmayı Geciktirir! Brokoli, ıspanak, kereviz gibi yeşil yapraklı sebzeler yüksek oranda antioksidan içerdiklerinden dolayı cildin yaşlanmasını geciktirirler. Her gün 1-2 porsiyon pişmiş sebze ve bol salata tüketin!
RENKLİ SEBZELERLE SAĞLIĞINIZA RENK KATIN
Kış mevsimi yavaş yavaş yüzünü göstermeye başladı. Doğanın renklendiği gibi; manavlar,pazarlar rengarenk sebzelerle dolup taşmaya başladı bile. Sebze ve meyvelerin çeşit çeşit renklerde olmasının nedenini hiç düşündünüz mü? Sağlığın şifreleri sebze ve meyvelere renk veren pigmentlerde gizli. Sofranızda bu rengarenk vitamin ve mineral depolarına yer vererek, daha sağlıklı ve zinde olabilirsiniz.
Her sebze ve meyvenin kendine özgü özellikleri ve farklı vitamin, mineral ve antioksidan özellikleri vardır. Farklı tür ve renklerde sebze ve meyveler tüketerek, vücudunuz için gerekli tüm vitamin ve mineralleri yeteri kadar almanız mümkün. Vitamin, mineral ve posa dışında da, meyve ve sebzeler bazı fitokimyasallar (bitkilerde doğal olarak bulunan bitki kimyasalları) içeririr. Fitokimyasallar, vücutta savunma sistemi olarak görev yaparlar ve bağışıklık sistemine yardımcı olurlar. Kansere karşı savaşmalarının dışında, kalp hastalıklarına karşı koruyucu ve önleyicidir. Fitokimyasallar, besinlere renk, lezzet ve aroma verir. Besinlere sarı, kırmızı, yeşil gibi renkleri veren pigmentler ise en önemli fitokimyasal türlerinden biridir.
Koyu Yeşil Renkler
Marul, roka, tere, maydonoz, ıspanak,dereotu,yeşil biber, brokoli, brüksel lahanası,yeşil elma, kivi ve daha fazlası… Besinlere yeşil rengini veren pigmet, klorofillerdir. Yeşil renkli sebze ve meyveler; serbest radikallerle savaşan antioksidanları içerirler. Antioksidanlardan dolayı kansere karşı koruyucu ve kanseri geciktirici özelliğe sahiptirler. Ayrıca içeriğindeki folik asit nedeniyle doğumda meydana gelebilecek zararları önler.Başka bir pigment olarak, Lutein içeren yeşil meyve ve sebzeler göz hastalıklarının önlenmesinde, görme kaybının geciktirilmesinde etkili. Her sabah kahvaltınızda yeşil biber ve maydonoz,Günde 1 adet yeşil elma, yemeklerinizde bol yeşillikli salatalar tüketerek beslenmenizde yeşil rengine daha çok yer verin. Unutmayın! Yeşil renk ne kadar koyu ise, karoten miktarı o kadar fazla demektir.
Kırmızı Renkler
Domates, karpuz, çilek, böğürtlen, vişne, kiraz, kırmızı lahana,kırızı turp,kırmızı biber,nar, kuşburnu gibi besinler laykopen ve antosiyanin pigmentlerini içerirler. Kırmızı-pembeden mora kadar ulaşan bu renkli sebze ve meyveler damar sertleşmesini önleyerek, kalp sağlığını koruyucu ve özellikle hafıza, bellek fonksiyonlarının arttırılmasında etkilidir. Antosiyaninler, ayrıca hücre yaşlanmasını geçleştirir ve kanın pıhtılaşmasını önlerler. Tüm sebze ve meyve çeşitlerinin ortak özelliği olan kansere karşı koruyuculuk konusunda ise laykopenler özellikle prostat kanserine karşı koruyucudur. Sonbahar-Kış mevsiminde salatalarınıza kırmızı lahana ve turp eklemeyi unutmayın. Yaz mevsiminde hazırladığınız doğranmış domates, domates suyu ve salçalarınızı yemeklerde bolca kullanın. Ayrıca günde 1-2 fincan kuşburnu içmek kırmızı renkli pigmentleri almanızı sağlayacak ve içerigindeki C vitamininden dolayı grip, nezle gibi hastalı klara karşı sizi koruyacaktır.
Sarı-Turuncu Renkler
Portakal, mandalina, greyfurt, şeftali, ananas,havuç, bal kabağı, kayısı ve diğerlerine sarımsı-turuncu rengini veren beta karotendir. Beta karoten en güçlü antioksidanlardan biri, kış aylarında özellikle narenciyelerin enfeksiyonlara karşı direnci arttırdığı hepimiz tarafından bilinen bir gerçek. Ayrıca sarı-turuncu renkli sebzeler göz sağlığını da korumada birebirdirler. Her gün 1-2 porsiyon narenciye tüketerek bağışıklığınızı güçlendirin. Bir diğer önerim de ANANAS, içerdiği antioksidan, vitamin ve mineraller dışında sarı renkli bu meyvenin bir diğer özelliği de, yağ yakımını hızlandırması. İçerdiği bromelain enzimi sayesinde metabolizmayı hızlandırıyor ve yağ yakımını kolaylaştırıyor!
Mavi-Mor Renkler
Böğürtlen, yaban mersini, siyah-mor üzüm, karadut, patlıcan, kara lahana, mürdüm eriği, siyah erik ve siyah kuru üzüm… Antosiyanin ve fenolik bileşikler besinlere siyah-kırmızı-mor renkleri veren pigmentlerdir. Bazı kanser türlerinde, hücre büyümesini engelleyici ve koruyucu özellikleri vardır. Özellikle siyah ve koyu kırmızı sebze ve meyvelerde antosiyanin içeriği daha fazladır. Siyah böğürtlen,siyah üzüm antioksidan açısından en güçlü meyvelerdir. Bu renk grubu sebze ve meyvelerin, hafızayı koruyucu, damar sertliğini önleyici ve cildi gençleştirici özellikleri ön plana çkmaktadır. Ayrıca kansızlık için mor-siyah meyveler çok faydalıdır. Günde 1 avuç siyah kuru üzüm, 1 avuç yaban mersini tüketerek kansızlık, idrar yolları enfeksiyonları,kalp hastalıkları, görme kayıpları gibi hastalıklar için önlem alabilirsiniz.
Beyaz-Açık Sarı Renkler
Karnabahar, sarımsak, soğan,mantar,turp, kereviz,armut,pırasa,zencefil gibi besinler flavonoid adlı pigmenti içerirler. Kalp krizini önleyici ve kanser riskini azaltıcı özelliktedirler. Kolesterol düzeyini ve yüksek tansiyonu düşürmede yardımcılardır. Gastrit ve ülser oluşumunu önledikleri gibi vücuttaki zararlı maddeleri de etkisiz hale getirmeyi sağlarlar. Kış aylarında; karnabahar, lahana, kereviz gibi besinleri bolca tüketelim.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Güzellik İksiri Besinler ve Renkli Sebzeler" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Zeynep HASOĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Zeynep HASOĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
1 Beğeni 
Yazan Uzman
|
kış sebzeleri, antioksidan içeren sebzeler, güzellik iksiri, güzellik iksiri sebzeler, güzellik iksiri besinler, renkli sebzeler
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
