Ergenlerde Davranış Değiştirmek Nasıl Olur?
Ergenlik döneminde olan çocukların genellikle hepsinde yaşanan ve belirli bir limite kadar normal olan davranış problemleri, sınırları aşmaya başlayınca aile için yorucu ve kırıcı olabilmektir. Bir ebeveyn olarak çaresiz kaldığınızı duyar gibiyim.
Peki bu davranışlar ne zaman normal ne zaman sıkıntılı olur.
Ailelerin karıştırdığı en önemli noktalardan biride ergenlik dönemi başlangıcı ortası veya sonunda olan çocuklarında onların davranışlarını değerlendirirken hata yapmaları. Bunun sonucunda yanlış eğitim, kısıtlama veya özgürlük verilmektedir.
Özellikle ergenlik döneminde çocuğunuzun neler hissettiğini kesinlikle anlamaya çalışın. Kız çocukları ve erkek çocukları ergenlik dönemini farklı yaşamaktalar. Bu dönem içinde oluşabilecek herhangi bir yanlış tutum kimlik oluşmasına zarar verecek ve çocuğunuz ileri ki hayatında muhtemelen kimlik bocalamasına girecektir. Sizden uzaklaşıp yeni sosyal ortamlar elde etmeye başladığında kaygılanmayın hayatın en normal aktivitesini yapıyorlar çünkü aile hayatından bireysellik hayatına en önemli geçiş evresi ergenlik döneminde gerçekleşmektedir.
Destek olunmalı, konuşulmalı arkadaşlarını tanımalı nasıl bir çevre ile bir iletişim kuruyor öğrenilmeli - bunu yaparken bir polis sorgusu veya dedektif gibi değil samimi ve içten olunuz bunun size kazancı daha büyük olacaktır- yanlış arkadaş grubu edinmişse bunlar çok kötü berbat demek yerine arkadaşlarının özellikleri sorulur çocuğa ve onları kendi gözüyle nasıl gördüğü öğrenilir. Sonrasında şimdiki hayatında veya gelecekte bu tür bir ilişki içinde sürdüreceği arkadaşlık ilişkilerinin kendisine ne gibi fayda ve zararları olacak bunu kendi iç dünyasında sorgulatın ve sonuçlarını bekleyin.
Ebeveynler genellikle kendi zihinlerinde ki çocukları görme eğilimindedirler ve bunu yaparken de biz ne yaptıysak senin için yaptık.
MALESEF bu söz böyle değil NE YAPTIYSAK KENDİ ZİHNİMİZDEKİ ÇOCUĞA YAPTIK SENİ ASLINDA BAZEN GÖREMEDİK HİSSEDEMEDİK VE BUNU DA İTİRAF EDEMİYORUZ!!!
Genellikle böyle bir süreci yaşayan çocukta olabilecek muhtemel davranış örüntüleri
* Anne babaya hep uyum gösteren ve bu yüzden hayatında hep bir yerlerle uyumlanma çabasında olan en ufak bir hayır içerisinde olamayacak kabullenmeci bir çocuk profili.
*Anne babaya tamamen zıt karşı gelen hiçbir dediklerini yapmayan asi, dışarıdaki ilişkilerinde de sürekli zıt yönde hareket eden ve kimseyle ortak diyalog kuramayan bir çocuk profili
* Anne babaya karşı asi saldırgan söz dinlemeyen fakat dışarıya karşı çok mülayim, mazlumu oynayan saygılı olan sevecen bir görünüm çizmeye çalışan çocuk profili
*Anne babaya saygılı sevecen içten görünene fakat dışarıya karşı öfkeli saldırgan ve saygısız çocuk profili......
Bu profil çocuklar farklı şekil ve görünümleriyle liste sonuna kadar gidecektir. Hepsinin ortak noktası ise İÇ DÜNYALARINDA BÜYÜK KAOS OLUŞU... Kendilerine zarar veren yıkıcı etkileri olan ( hem fiziksel - hem ruhsal - hem de duygusal anlam da ) bir dünyaları olacaktır.
Bu dünya bilindik bir dünya olmadığı için ergen ilk zamanlar bunu anlamlandıramayacak nasıl bir bocalama içinde olduğunun farkında olamayacaktır. Yanlış seçimler üst üste gelecektir. Ve sonrasında daha büyük bir yıkım gelecek ya da tam tersi içe atılacak yaşanılacak bir travmatik olayda yoğun bir patlama ile tüm sistem alt-üst olacak.
Böyle bir kaos oluşmadan belirli hamleler ergenin hayatında çok önemli değişiklikleri beraberinde getirecektir. En önemli olanlarından bazıları şunlardır.
* Kabullenilmek
* Sevilmek
* Sınır koymak
* Birlikte sorgulamak
* Değer vermek
* Önemsemek
* Hissetmek
* Olayları birlikte analiz etmek
* Fikir sunabilecekleri ortam oluşturmak
* Demokratik aile hikayesi yerine samimi bir ortam
* Ortak konuşma zamanları oluşturmak
* Birlikte etkinlikler planlamak
* Seçim yapma hakkı vermek
* Yargılamadan, suçlamadan dinlemek
* Önceden öngördüm davranışları içinde olmamak, fırsat tanımak
* Hata yapabileceğini kabullenip düzeltmesi için zaman tanımak
* Sözel ve davranışsal yaklaşımlarınızda can acıtma meylinde olmamak
* Kullanılan dil ve üslupta kişiliğe zede vermemek
ve bunun gibi yaklaşımlar kaosu en aza indirgeyecektir.
Ergen bir çocuğunuz varsa onu yetiştirirken çaresi kalma durumunuz hep var demektir. Yetememe duygusunu hep yaşayacaksınız. Bu yüzden ergen çocuğunuzla çalışmaya başlamadan önce ilk yapacağınız şey kendi iç dünyanızda bir sorgulama yapmanızdır. Bu ne demek derseniz insan olarak çocukluğumuzdan itibaren yetişmiş olduğumuz ailenin genetik yapısı, temel çerçeveleri, çevremizin hayatımıza etkisi gibi birçok etmenden oluşan bir gelişim sürecimiz oldu. Bu yüzden çocuğunuza veya herhangi bir iletişim esnasında karşı trafa vereceğiniz söz, ifade, duruş, davranış, içinizde hissedeceğiniz duygu öncelikle sizin iç dünyanızın yansımasıdır.
Şunları aklınızdan silmeniz gerekiyor.
* Beni çok öfkelendirdi
* Senin böyle yapman sebep oldu
* senin yüzünden
* senin duruşundan etkilendim
* senin davranışın neden oldu tüm bunlara
* burada tek suçlu var o da sensin....... bunun gibi onlarca sözcük
içeriğinde hep karşı taraf var. Hiç siz kendinizi katmıyorsunuz. Bu yüzden ilk şunu sorun İÇ DÜNYAMDA BU OLANLAR NE ÇAĞRIŞIM YAPTI, NEDEN BÖYLE HİSSETTİM, NEDEN U ŞEKİLDE BİR KARŞILIK VERME İHTİYACIM DUYDUM...
Bu sorgulama sizi daha iç dünyanıza yönlendirecek sorunu dışarıda aramak yerine kendi içinizde bulacak sonrasında başkasına suç atfetmediğiniz içinde ilişkiniz daha içten daha samimi ve çözüm odaklı olacaktır.
Ergen döneminde yaşadığınız problemleri daha aza indirgemek için ve çocuğunuzun yaşamında değişiklik yapmak için aşağıda size yardımcı olabilecek öneriler bulunmaktadır. Bu önerileri göz önünde bulundurarak çocuğunuzla yeni iletişim başlatabilir ve onu ergenlik gibi zor bir dönemde yalnız bırakmamış desteklemiş olursunuz.
Çocuğunuzla yapacağınız sözleşmelerle onların davranışlarını öncelikli olarak dış odaklı kontrol etmiş olacaksınız. Bu süreçte onun davranışı kazanmasını, davranışın bilinçli hale dönmesini ve davranışı daha sonra sürdürebilmesini sağlamış olacaksınız. Bu sözleşmelerden fotokopiyle çoğaltım yaparak bunları haftalık veya aylık olarak uygulayabilirsiniz. (Mail attığınızda size bu sözleşme örneklerinden ücretsiz olarak gönderim yapılacaktır.)
Aşağıdaki sözler size tanıdık geliyorsa durun ve doğru cümle kalıplarını kurmayı deneyin!
• Sana kaç kez daha ödevlerini yapman gerektiğini söylemem gerekiyor?
• Ödevlerini yapar mısın? Çok geç oldu
• Bu ödevi yarın teslim etmen gerekiyor ve sen hala başlamadın bile
• Neden ihtiyacın olan kitapları eve getirmeyi beceremiyorsun?
• Okulda öğretmenin verdiği ödevleri neden yazmaya üşeniyorsun?
Bu sözleri belkide defalarca kullanmışsınızdır. Peki bu sözler çocuğunuz için ne anlam ifade ediyor. Söylediklerinize baktığınızda anlamsız bir şekilde sorulardan oluştuğunu, yalvarmalarınızın olduğu ve bilinen sorunlu davranışı tekrar etmek olduğunu göreceksiniz. Söyleneler tam anlamıyla çocuğunuza ne yapması gerektiğini ve sizin ne yaptırmak istediğinizi tam anlamıyla ifade etmiyor. Bunların yerine aşağıdaki ifadeleri kullanabilirsiniz:
• “Çocuğunuzun ismi” Çalışma köşene git ve hemen ödevlerini yapmaya başla.
• “Çocuğunuzun ismi” ödevlerinin tümünü ödev saatinde bitirmeni istiyorum.
• “Çocuğunuzun ismi” ödevlerinin neler olduğunu belirten kağıdı yarın kesinlikle görmek istiyorum.
YA ÇOCUĞUNUZ İTİRAZ EDERSE?
Her şeyden önce siz onun itirazına itirazla karşılık vermeyin boşa kürek çekmekten başka hiçbir şey yapmamış olacaksınız. Onunla tartışmaya girmeyin. Çocuk eğer istenilen davranışı yapmadıysa aşağıdaki davranış metotlarından istediğiniz bir veya birkaç tanesini uygulayabilirsiniz:
1- Uyarma yöntemi
2- Hatırlatma yöntemi (yapman gereken ödevlerin var mıydı? )
3- Sözleşmeyi hatırlatma yöntemi
4- Eyleminizi davranışınızla destekleyin (bilgisayarın başından kalkmıyorsa iki gün bilgisayarla oynamak yok seçim senin. Uymazsa eylemi destekleyin ve bilgisayarın güç kablosunu yerinden sökünüz)
5- Kontrol yöntemi
6- Bıktırma yöntemi ( ödevin var mıydı?, ödevini yaptın mı?
7- Bozuk plak yöntemi ( ödevini yap, ödevini yapmalısın, ödevini yapacaksın, ödevin yapılma zamanı geldi, ödev başına, önce ödevin. (her türlü isteğine karşılık)
8- Ödevlerini yaptıktan sonra evde görünür bir yere koymasını veya size bitirdim bilgisini vermesini isteyin
9- Ödevini bitirmeden herhangi bir şeye geçemeyeceği konusunda kararlı olduğunuzu ona gösterin.
Eğer çocuğunuzla hala sorunlar yaşamaya devam ediyorsanız muhtemelen çocuğunuzla konuşma biçiminizle alakalıdır. Konuşarak çocuklarının davranışlarını düzeltmeyi başarabilen anne babalar onlarla açık, dolambaçsız ve kesin bir tavırla iletişim kuranlardır.
Çocukları tarafından ciddiye alınmayan veya tartışan anne babalar ise onları ya ciddiye almıyorlardır ya da onlarla düşmanca bir tavırla konuşuyorlardır.
Peki bu davranışlar ne zaman normal ne zaman sıkıntılı olur.
Ailelerin karıştırdığı en önemli noktalardan biride ergenlik dönemi başlangıcı ortası veya sonunda olan çocuklarında onların davranışlarını değerlendirirken hata yapmaları. Bunun sonucunda yanlış eğitim, kısıtlama veya özgürlük verilmektedir.
Özellikle ergenlik döneminde çocuğunuzun neler hissettiğini kesinlikle anlamaya çalışın. Kız çocukları ve erkek çocukları ergenlik dönemini farklı yaşamaktalar. Bu dönem içinde oluşabilecek herhangi bir yanlış tutum kimlik oluşmasına zarar verecek ve çocuğunuz ileri ki hayatında muhtemelen kimlik bocalamasına girecektir. Sizden uzaklaşıp yeni sosyal ortamlar elde etmeye başladığında kaygılanmayın hayatın en normal aktivitesini yapıyorlar çünkü aile hayatından bireysellik hayatına en önemli geçiş evresi ergenlik döneminde gerçekleşmektedir.
Destek olunmalı, konuşulmalı arkadaşlarını tanımalı nasıl bir çevre ile bir iletişim kuruyor öğrenilmeli - bunu yaparken bir polis sorgusu veya dedektif gibi değil samimi ve içten olunuz bunun size kazancı daha büyük olacaktır- yanlış arkadaş grubu edinmişse bunlar çok kötü berbat demek yerine arkadaşlarının özellikleri sorulur çocuğa ve onları kendi gözüyle nasıl gördüğü öğrenilir. Sonrasında şimdiki hayatında veya gelecekte bu tür bir ilişki içinde sürdüreceği arkadaşlık ilişkilerinin kendisine ne gibi fayda ve zararları olacak bunu kendi iç dünyasında sorgulatın ve sonuçlarını bekleyin.
Ebeveynler genellikle kendi zihinlerinde ki çocukları görme eğilimindedirler ve bunu yaparken de biz ne yaptıysak senin için yaptık.
MALESEF bu söz böyle değil NE YAPTIYSAK KENDİ ZİHNİMİZDEKİ ÇOCUĞA YAPTIK SENİ ASLINDA BAZEN GÖREMEDİK HİSSEDEMEDİK VE BUNU DA İTİRAF EDEMİYORUZ!!!
Genellikle böyle bir süreci yaşayan çocukta olabilecek muhtemel davranış örüntüleri
* Anne babaya hep uyum gösteren ve bu yüzden hayatında hep bir yerlerle uyumlanma çabasında olan en ufak bir hayır içerisinde olamayacak kabullenmeci bir çocuk profili.
*Anne babaya tamamen zıt karşı gelen hiçbir dediklerini yapmayan asi, dışarıdaki ilişkilerinde de sürekli zıt yönde hareket eden ve kimseyle ortak diyalog kuramayan bir çocuk profili
* Anne babaya karşı asi saldırgan söz dinlemeyen fakat dışarıya karşı çok mülayim, mazlumu oynayan saygılı olan sevecen bir görünüm çizmeye çalışan çocuk profili
*Anne babaya saygılı sevecen içten görünene fakat dışarıya karşı öfkeli saldırgan ve saygısız çocuk profili......
Bu profil çocuklar farklı şekil ve görünümleriyle liste sonuna kadar gidecektir. Hepsinin ortak noktası ise İÇ DÜNYALARINDA BÜYÜK KAOS OLUŞU... Kendilerine zarar veren yıkıcı etkileri olan ( hem fiziksel - hem ruhsal - hem de duygusal anlam da ) bir dünyaları olacaktır.
Bu dünya bilindik bir dünya olmadığı için ergen ilk zamanlar bunu anlamlandıramayacak nasıl bir bocalama içinde olduğunun farkında olamayacaktır. Yanlış seçimler üst üste gelecektir. Ve sonrasında daha büyük bir yıkım gelecek ya da tam tersi içe atılacak yaşanılacak bir travmatik olayda yoğun bir patlama ile tüm sistem alt-üst olacak.
Böyle bir kaos oluşmadan belirli hamleler ergenin hayatında çok önemli değişiklikleri beraberinde getirecektir. En önemli olanlarından bazıları şunlardır.
* Kabullenilmek
* Sevilmek
* Sınır koymak
* Birlikte sorgulamak
* Değer vermek
* Önemsemek
* Hissetmek
* Olayları birlikte analiz etmek
* Fikir sunabilecekleri ortam oluşturmak
* Demokratik aile hikayesi yerine samimi bir ortam
* Ortak konuşma zamanları oluşturmak
* Birlikte etkinlikler planlamak
* Seçim yapma hakkı vermek
* Yargılamadan, suçlamadan dinlemek
* Önceden öngördüm davranışları içinde olmamak, fırsat tanımak
* Hata yapabileceğini kabullenip düzeltmesi için zaman tanımak
* Sözel ve davranışsal yaklaşımlarınızda can acıtma meylinde olmamak
* Kullanılan dil ve üslupta kişiliğe zede vermemek
ve bunun gibi yaklaşımlar kaosu en aza indirgeyecektir.
Ergen bir çocuğunuz varsa onu yetiştirirken çaresi kalma durumunuz hep var demektir. Yetememe duygusunu hep yaşayacaksınız. Bu yüzden ergen çocuğunuzla çalışmaya başlamadan önce ilk yapacağınız şey kendi iç dünyanızda bir sorgulama yapmanızdır. Bu ne demek derseniz insan olarak çocukluğumuzdan itibaren yetişmiş olduğumuz ailenin genetik yapısı, temel çerçeveleri, çevremizin hayatımıza etkisi gibi birçok etmenden oluşan bir gelişim sürecimiz oldu. Bu yüzden çocuğunuza veya herhangi bir iletişim esnasında karşı trafa vereceğiniz söz, ifade, duruş, davranış, içinizde hissedeceğiniz duygu öncelikle sizin iç dünyanızın yansımasıdır.
Şunları aklınızdan silmeniz gerekiyor.
* Beni çok öfkelendirdi
* Senin böyle yapman sebep oldu
* senin yüzünden
* senin duruşundan etkilendim
* senin davranışın neden oldu tüm bunlara
* burada tek suçlu var o da sensin....... bunun gibi onlarca sözcük
içeriğinde hep karşı taraf var. Hiç siz kendinizi katmıyorsunuz. Bu yüzden ilk şunu sorun İÇ DÜNYAMDA BU OLANLAR NE ÇAĞRIŞIM YAPTI, NEDEN BÖYLE HİSSETTİM, NEDEN U ŞEKİLDE BİR KARŞILIK VERME İHTİYACIM DUYDUM...
Bu sorgulama sizi daha iç dünyanıza yönlendirecek sorunu dışarıda aramak yerine kendi içinizde bulacak sonrasında başkasına suç atfetmediğiniz içinde ilişkiniz daha içten daha samimi ve çözüm odaklı olacaktır.
Ergen döneminde yaşadığınız problemleri daha aza indirgemek için ve çocuğunuzun yaşamında değişiklik yapmak için aşağıda size yardımcı olabilecek öneriler bulunmaktadır. Bu önerileri göz önünde bulundurarak çocuğunuzla yeni iletişim başlatabilir ve onu ergenlik gibi zor bir dönemde yalnız bırakmamış desteklemiş olursunuz.
Çocuğunuzla yapacağınız sözleşmelerle onların davranışlarını öncelikli olarak dış odaklı kontrol etmiş olacaksınız. Bu süreçte onun davranışı kazanmasını, davranışın bilinçli hale dönmesini ve davranışı daha sonra sürdürebilmesini sağlamış olacaksınız. Bu sözleşmelerden fotokopiyle çoğaltım yaparak bunları haftalık veya aylık olarak uygulayabilirsiniz. (Mail attığınızda size bu sözleşme örneklerinden ücretsiz olarak gönderim yapılacaktır.)
Aşağıdaki sözler size tanıdık geliyorsa durun ve doğru cümle kalıplarını kurmayı deneyin!
• Sana kaç kez daha ödevlerini yapman gerektiğini söylemem gerekiyor?
• Ödevlerini yapar mısın? Çok geç oldu
• Bu ödevi yarın teslim etmen gerekiyor ve sen hala başlamadın bile
• Neden ihtiyacın olan kitapları eve getirmeyi beceremiyorsun?
• Okulda öğretmenin verdiği ödevleri neden yazmaya üşeniyorsun?
Bu sözleri belkide defalarca kullanmışsınızdır. Peki bu sözler çocuğunuz için ne anlam ifade ediyor. Söylediklerinize baktığınızda anlamsız bir şekilde sorulardan oluştuğunu, yalvarmalarınızın olduğu ve bilinen sorunlu davranışı tekrar etmek olduğunu göreceksiniz. Söyleneler tam anlamıyla çocuğunuza ne yapması gerektiğini ve sizin ne yaptırmak istediğinizi tam anlamıyla ifade etmiyor. Bunların yerine aşağıdaki ifadeleri kullanabilirsiniz:
• “Çocuğunuzun ismi” Çalışma köşene git ve hemen ödevlerini yapmaya başla.
• “Çocuğunuzun ismi” ödevlerinin tümünü ödev saatinde bitirmeni istiyorum.
• “Çocuğunuzun ismi” ödevlerinin neler olduğunu belirten kağıdı yarın kesinlikle görmek istiyorum.
YA ÇOCUĞUNUZ İTİRAZ EDERSE?
Her şeyden önce siz onun itirazına itirazla karşılık vermeyin boşa kürek çekmekten başka hiçbir şey yapmamış olacaksınız. Onunla tartışmaya girmeyin. Çocuk eğer istenilen davranışı yapmadıysa aşağıdaki davranış metotlarından istediğiniz bir veya birkaç tanesini uygulayabilirsiniz:
1- Uyarma yöntemi
2- Hatırlatma yöntemi (yapman gereken ödevlerin var mıydı? )
3- Sözleşmeyi hatırlatma yöntemi
4- Eyleminizi davranışınızla destekleyin (bilgisayarın başından kalkmıyorsa iki gün bilgisayarla oynamak yok seçim senin. Uymazsa eylemi destekleyin ve bilgisayarın güç kablosunu yerinden sökünüz)
5- Kontrol yöntemi
6- Bıktırma yöntemi ( ödevin var mıydı?, ödevini yaptın mı?
7- Bozuk plak yöntemi ( ödevini yap, ödevini yapmalısın, ödevini yapacaksın, ödevin yapılma zamanı geldi, ödev başına, önce ödevin. (her türlü isteğine karşılık)
8- Ödevlerini yaptıktan sonra evde görünür bir yere koymasını veya size bitirdim bilgisini vermesini isteyin
9- Ödevini bitirmeden herhangi bir şeye geçemeyeceği konusunda kararlı olduğunuzu ona gösterin.
Eğer çocuğunuzla hala sorunlar yaşamaya devam ediyorsanız muhtemelen çocuğunuzla konuşma biçiminizle alakalıdır. Konuşarak çocuklarının davranışlarını düzeltmeyi başarabilen anne babalar onlarla açık, dolambaçsız ve kesin bir tavırla iletişim kuranlardır.
Çocukları tarafından ciddiye alınmayan veya tartışan anne babalar ise onları ya ciddiye almıyorlardır ya da onlarla düşmanca bir tavırla konuşuyorlardır.
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Ergenlerde Davranış Değiştirmek Nasıl Olur?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Dnş.İbrahim GÜLYAŞAR'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Dnş.İbrahim GÜLYAŞAR'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.