2007'den Bugüne 92,259 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Obsesif Kompulsif Bozukluklar (Okb) ve Tedavisi
MAKALE #12586 © Yazan Uzm.Psk.Dnş.Özkan KENARLI | Yayın Mayıs 2014 | 6,956 Okuyucu
Obsesif-kompulsif bozukluklar (OKB) Amerika Birleşik Devletlerin ’de ki en yaygın dördüncü psikiyatrik teşhistir. Her kırk yetişkinden biri hayatının bir noktasından OKB kriterlerini karşılar (Karno ve ark., 1988). OKB’nin tedavisi için genellikle ‘yüzleştirme’ ve ‘tepki önleme ’yi içeren davranışçı tedavi tercih edilir. OKB hastalarının yaklaşık yüzde yetmiş beşi davranışçı tedavi ile belirgin gelişmeler göstermektedir (Steketee, 1993; akt: Leahy, 2007). Bu kazanımlar genellikle tedavi bittikten sonrada korunur. Dahası Anafranil, Prozac ve Paxil gibi seratonin agonistlerinin de OKB tedavisinde etkili oldukları görülmüştür. Ancak ilaç tedavisinin durdurulmasından sonra eğer ayrıca davranışçı tedavi kullanılmaz ise hastalığın nüksetme oranı yüzde seksen dokuz gibi yüksek bir oran olabilir (Steketee, 1993; akt: Leahy, 2007).

Son yıllarda OKB ‘nin bilişsel tedavileri üzerine henüz küçük, ancak büyümekte olan bir literatür bulunmaktadır. Son zamanlarda yapılan üç inceleme, bilişsel yada rasyonel duygu terapisinin, yüzleştirme ve tepki önleme kadar etkili olduğu bulgusunu ortaya koymaktadır (Van Oppen ve Arntz, 1994) .

Salkovskis (1989) OKB’ nin davranışçı tedavisine bilişsel unsurlar eklemenin tedaviyi bırakma olasılığı azalttığını ve tedavinin etkinliğini artırdığını bildirmektedir. OKB’ nin sürmesine neden olduğu varsayılan şemaları belirlemek için hem bilişsel hem de davranışsal teknikleri kullanan bir tedavi tanımlamaktadır.

OKB’ NİN KLİNİK SEYRİ

DSM-IV (1994) kriterlerine göre bir hastaya OKB teşhisi konulabilmesi için bu hastanın obsesyon (takıntı) veya kompulsiyonları (zorlama) olması gerekir. Obsesyonlar tekrar tekrar nükseden ve sıkıntıya neden olan düşünce, güdü veya imgelerdir. Ritüeller olarak da bilinen kompulsiyonlar ise hastayı bu sıkıntıyı azaltmaya iten ve sürekli yinelenen davranışlar ya da zihinsel eylemlerdir. Aslında birçok hastada hem obsesyonlar (takıntı) hem de kompulsiyonlar (zorlama) bulunur. Yine birçok OKB hastası obsesif korkuları veya kompulsif eylemleri tetikleyebilecek ortam veya durumlardan önemli ölçüde kaçınırlar (Leahy, 2007) .

OKB’NİN DAVRANIŞÇI MODELİ

OKB’ nin davranışçı modeli, bozukluğun devam etmesinde koşullanmanın rolünü vurgular (Steketee, 1993) . Araştırmalar normal insanların yüzde sekseninin, zaman zaman OKB hastalarını rahatsız eden düşüncelere benzeyen zorlayıcı düşüncelere kapıldıklarını göstermektedir (Barlow, 1998). Ancak OKB hastalarının bu düşüncelerden özellikle rahatsız oldukları görülmektedir. Bu düşünceler sık sık derin inanç ve değerlerle çatışırlar. Duygusal olarak sıkıntı yaşayan hastalar klasik koşullanma vasıtasıyla bu sıkıntıları sonuçta düşüncelerle bağlantılı bir durumda hissederler. Esasen hastalar, bu düşüncelerin vuku bulduğu her an sıkıntı duydukları için kendi düşüncelerinin şartlı fobisini kendileri geliştirmiş olurlar (Leahy, 2007).

Hastalar düşünmekten kaçınmaya çalışarak sık sık obsesif düşünceleriyle başa çıkmaya yeltenirler. Dahası onlar belirli eylemlerle meşgul olarak anksiyetelerini azaltmaya çalışırlar. Örneğin, kirlenmeden korkarak sürekli ellerini yıkarlar. Yine bunlar obsesif düşünceleri tetikleyecek durumlardan kaçınırlar. Bu tür eylemler genelde anksiyeteyi geçici olarak azaltır ve fakat sonrasından obsesif davranışın güçlenmesini sağlarlar (Leahy, 2007) .

Bu kaçıcı ve telafi edici davranışlarla ilgili iki program vardır. Birincisi, bir şey hakkında düşünmemeye çalışmak, başkasının onu düşünecek olma ihtimalini arttırır (Wegner, 1989; akt: Leahy, 2007). Başka bir ifadeyle OKB hastaları obsesif düşüncelerinden sakınmaya çalışmakla, bu düşünceleri daha sık gündeme taşımış olurlar. İkincisi, telafi edici eylemler ile sağlanmış olan rahatlamaların geçici rahatlamalar olmasıdır. Düşünceler akla hücum edince eylemelerin tekrarlaması da kaçınılmaz olur. Sonuçta OKB hastaları kaçınma teşebbüsü, kompulsif (zorlamalı) davranış ve tekrarlayan obsesif düşünce şeklinde kısır bir obsesif düşünce döngüsü içinde uğraşıp dururlar.
OKB’ nin standart tedavisi bu şartlı tepkilerin kırılması için tasarlanmıştır ve iki unsurdan oluşmaktadır: Birincisi, korkulan düşüncelerle yüzleştirmedir. İkincisi de alışılmış kaçınma tepkilerinin veya kompulsiyonların önlenmesidir. Yüzleştirme, hataların korkulan düşüncelerden kaçınmak yerine onlar üzerine odaklanılır ise bu durumda olumsuz hiçbir sonuç ortaya çıkmayacağını ve en sonunda aksiyetenin yok olacağını keşfetmesini sağlar. Hastalar yüzleştirmeye eşlik eden anksiyeteden kaçınma ve etkisini azaltma için ritüellerini kullanabileceklerinden tepki önleme zorunlu olur. Araştırmalar ne yüzleştirmenin ne de tepki önlemenin tek başına, birlikte kullanıldıkları zamanki kadar etkili olmadığını göstermiştir (Leahy, 2007).

OKB’ NİN BİLİŞSEL MODELLERİ

Salkovskis (1989), Van Oppen ve Arntz (1994) OKB’ nin benzer bilişsel modellerini önermişlerdir. Bunların ikisi de istenmeden gelen düşünceleri normal olarak kabul ederler. Düşünceleri rahatsızlık verici kılan ve OKB döngüsünün başlangıcı yapan, hastanın irade dışı düşünceler hakkındaki inancıdır. Hastalar şu hususları abartma eğilimindedirler:

  • Olumsuz olayların meydana gelme ihtimali.
  • Sonuçta ortaya çıkabilecek zarar.
  • Yüklenecekleri sorumluluk derecesi.
  • Sorumlu tutulmanın neticeleri.

Başka bir ifadeyle OKB sıkıntısı çekenler aşırı derecede aktif sorumluluk ve tehlike şemalarına sahiptirler. Guidano ve Liotti (1983) OKB hastalarının güvenlik de dahil olmak üzere bütün her şeyde mükemmeliyetçi bir kesinliğe ihtiyaçları olduğu konusunu ısrarla vurgularlar. OKB hastalarının bilişsel terapisi, düşüncelerin kendilerini değil, hastaların obsesif düşünceleri hakkındaki inançlarını hedefler.

KAYNAKÇA

Barlow, D.H. (1988). Anxiety and Its Disorders: The Nature and Treatment of Anxiety and Panic. New York: Guilford
Guidano, M.F. ve Liotti, G. (1983). Cognitive Process and Emotional Disorders: A Structural Approaches to Psychotheraphy. New York: Guilford
Karno, M., Golding, J.M., Sorenson, S.B. ve Burnam, M.A. (1988). The Epidemiplogy of Obsessive-Compulsive Disorder In Five U.S. Communities. Archives of General Psychiatry 45: 1994-1999
Leahy, R.L. (2007). Bilişsel Terapi ve Uygulamaları. İstanbul: Litera Yayıncılık
Salkovskis, P. M. (1989). Obsessions and Compulsions. In Cognitive Therapy in Clinical Practice: An Illustrative Casebook, ed. J.Scott, J.M.G. Williams ve A.T. Beck, s. 50-77. London: Routledge
Steketee, G. S. (1993). Treatment of Obsessive Compulsive Disorders. New York: Guilford
Van Oppen, P. Arntz, A. (1994). Cognitive Therapy of Obsessive Compulsive Disorders. Behavior Research and Therapy 32(1): 79-87
Wegner, D.M. (1989). White Bears and Other Unwanted Thoughts: Suppression, Obsession and Psychology of Mental Control. New York: Viking
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Obsesif Kompulsif Bozukluklar (Okb) ve Tedavisi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Dnş.Özkan KENARLI'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Dnş.Özkan KENARLI'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Uzm.Psk.Dnş.Özkan KENARLI
İstanbul
Uzman Psikolojik Danışman
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi15 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Dnş.Özkan KENARLI'nın Makaleleri
► Obsesif Kompulsif Bozukluklar Psk.Namık ACAR
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Obsesif Kompulsif Bozukluklar (Okb) ve Tedavisi' başlığıyla benzeşen toplam 23 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Alfred Adler- Bireysel Psikoloji ÇOK OKUNUYOR Eylül 2013
► Yeme Bozuklukları Eylül 2013
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


15:02
Top