2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuğunuzun Kişiliğine Zarar Verme Yöntemleri
MAKALE #13425 © Yazan Psk.Dnş.İbrahim GÜLYAŞAR | Yayın Ekim 2014 | 4,349 Okuyucu
ÇOCUĞUNUZUN KİŞİLİĞİNE ZARAR VERME YÖNTEMLERİ

daha mutlu aile, daha mutlu çocuk.

Çocuklar evdeki kurallara uymadıklarında, istediğiniz gibi davranış sergilemediklerinde, onlara karşı kızabilir, öfkelenebilir hatta çok büyük bir üzüntü duyabilirsiniz.
Bunun sonucu olarak onlara bu yaptıklarının bedelini ödetmek, içinizi rahatlatmak, öfkenizi gidermek ve kırgınlığınızı ortadan kaldırmak için bazı sözler ve fiziksel davranışlar içerisinde olabilirsiniz.

- Senin annen olmayacağım
- Bak komşunun çocuğuna ( ya da akrabadan birisinin çocuğu) nasıl iyi, nasıl uslu duruyor, nasıl söz dinliyor, o çocuk değil mi? Annesinin istediği her şeyi yapıyor, ya sen?
- Sen berbat, kötü bir çocuksun
- Hiçbir şeyi güzel yapmıyorsun
- Her şeyi berbat ediyorsun, sana güvenemeyeceğimi biliyordum
- Sakarsın, yeter bıktım senden
- Yaptığın şeylere bakar mısın ne kadar çirkin
- Beceriksiz, yalancı, sahtekar, seni hileci
- Sen yapamazsın diyerek tutup kolundan çekmek

Senden nefret ediyorum diyerek suratınızı asmak ve ondan uzaklaşıp gitmek
Yapacağınız bu ve bunun gibi sözel ve davranışsal her türlü geri dönüşün sizin ve çocuğunuzun şimdiki ve gelecek hayattaki yaşayacağı etkilerden bahsetmek istiyorum.

Yukarıda saydığım söz ve davranışlar kişilik gelişimi açısından son derece yaralayıcı, karşıdakini tamamen değersiz, önemsiz hissettiren bir duygu vermektedir.
Sevdiği nesne olan annesi tarafından kabul görmeyen çocuk hayatı boyunca güvensiz bağlanma içerisinde kalacak ve hep başkasının gözünde kendi varlığını bulmaya çalışacaktır.
Bunun en önemli etkenlerinden birisi de hep karşıyı memnun etmeye çalışan birisi olarak neredeyse başka kişi ve kişilerin uzantı nesnesi gibi olmayı kabullenen bir yetişkine dönüşecektir.
İç dünyasında onarılmaz yaralar açılacaktır. Tabi hepimizin en iyi bildiği iç dünyamızı ilk yaralandığı anda açıp gösteremediğimiz için saklı kalacak ve yıllar boyu içeride kanayan bir duygu yarası olarak kalacaktır.

SONUÇ:

Kendinden uzaklaşan ÇOCUK.....

Şimdi arkanıza yaslanın ve bir düşünün.

Küçüklüğünüz de anne babanızdan bu sözleri duyduğunuzda kendinizi o zaman nasıl hissetmiştiniz. Ve o sözler size yapılan davranışlar yüzünden ikili ilişkilerinizde yakından uzağa kendinizi nasıl hissediyorsunuz?

Gerçekten insanlarla olumlu iletişim kurabiliyor musunuz?

Hayatınızdaki yansımaları nedir?

Bir işe giriştiğinizde, bir karar almak istediğinizde, birileriyle ortak alanlı bir iş yapmak istediğinizde gerçekten istediğiniz gibi misiniz?

Bir eylem içerisinde olduğunuzda korkularınız, kaygılarınız, değersizlik duygunuz, eleştiril bir iç ses, beğenilmeyecek duygusu, layık değilim gibi duygular mı eşlik ediyor size?

İşte daha niceleri sayılır. Emin olun ki bir anlık söylediğiniz bir söz bir davranış çocuğunuzun hayatında çok ciddi sonuçlar doğuracaktır.
Yaşadığınız olay her ne olursa olsun çocuğunuza o an içinde geri bildirimde bulunmayın. Öfkenizin ve kırgınlığınızın yatışması için kısacık zaman verin kendinize.

Ve her şeyden önemlisi ÇOCUĞUNUZUN KİŞİLİĞİNE değil DAVRANIŞINA yönelik geri bildirimde bulunun.

- Bunu yapmakta sanırım zorlandın.
- Bu yaptığın davranış beni çok üzdü şuan bu yüzden öfkelendim sana kırıldığımı hissettim.
- Bazı şeyleri tam yapamıyorsun belki benden yardım isteyebilirsin etrafı bu kadar dağıtmadan.
- Başka çocuklarda iyi şeyler yapıyor fakat ben sana inanıyorum sende bunları yapabileceksin sadece gayret etmeni istiyorum, sana her zaman destek olabilirim.

Unutmayın sözler sihirlidir.
Doğru zamanda doğru yerde ve doğru üslupla kullanırsanız karşınızdaki küçük büyük olsun hipnoz olacaktır.

(Son’lar hatırlanır: İnsanların belleklerinin deneyimin genelini değil, son hatırlanan şeyi yansıttığı belirlenmiştir. İnsanlar genelde bir olayın nasıl bitiğini anımsamakta bunu, geçmişe yönelik olarak sürecin geneline yansıtarak hatırlamaktadırlar.)

Bir çocuğun hikayesi...

Bir arkadaşının legosuna tekme atmakla başladı her şey.
Legoları düzgün ve güzel bir şekilde ardı ardına dizip yol yapan Efe arkadaşını sabırla bekledi. Onun yanında durdu, gülümsedi, hatta yardım edeyim mi diye de sordu masum gibi görünen bir ifadeyle Kaan.
Efe legoları özenle, uğraşa uğraşa sonunda bitirmişti ortaya çocuk aklıyla muhteşem bir yol çıkmıştı şimdi sıra oyuncak arabasını alıp içinden zevkle geçip oynamak kalmıştı. Yaptığı legoların yanından kalktı ve biraz uzaktaki arabasını almaya gitti, işte o sırada Kaan için fırsat doğmuştu. Efe'nin yaptığı legolardan yola tekmeler savurdu ve darmadağın etti sonra hemen başka arkadaşlarının yanına giderek onlarla oyun oynama görüntüsü içerisine girdi. Gözünün altından bakma tabirine uygun bir şekilde Efe'nin legolarının dağıldığını gören yüz ifadesini zevk duyarak izledi.
Olayı dışarıdan izleyen bir öğretmen olarak bunun bir oyun olduğu kanısı uyandı ilk zamanlar ya da arkadaşına biraz acı da olsa şaka yapmanın başka yolu olarak değerlendirmiştim.
Fakat sonra aynı hareket defalarca tekrar etti. Başka kişilerle başka şekillerle.
Kaan'ın davranışlarını izlemeye alınca yaptığının iyiye, güzel olana çok yoğun gizli bir öfkenin dışa vurumuydu. İçindeki yoğun yetersizlik duygusunun, ebeveynleri tarafından eksikliği bulunmuş bir çocuğun dışavurum davranışıydı bu.
Bu duygu nasıl bir şeydi ki birisinin emek emek yaptığını gözünü kırpmadan ve öyle yoğun bir haz alarak yıkmaya çalışmaktı.
Haz duygusunun içinde ne yatıyordu peki?
Karşıdakinin yüzündeki mutsuzluk işareti mi? yoksa üzüntüsü mü? veya kendi içindeki yetersizlik duygusunun hiç bilmediği ilk şeması mıydı?

Davranışın sistematiği çok basit çalışmaktaydı

Git ve YOK ET.....

Peki neyi?

Güzel olan ne varsa.....

İçerde bir şeyler harekete geçiyordu. Kendisinden daha iyi yapan olduğunda, daha başarılı olduğunda, daha güzelini ortaya çıkardığında ve birilerinin hayranlık uyandıran bakışlarını ve sözlerini aldığında dayanamıyordu.
Ebeveynler çocukları iyi, güzel ve anlamlı şeyler yaptığında çok mutlu olurlar. İyi bir şey ortaya koyduğunda, elbisesini temiz tuttuğunda, her yeri derli toplu bıraktığında, yemeğini düzgünce dökmeden yediğinde, birilerinin yanında aileyi üzen değil memnun eden olduğunda bir robot gibi kurallara özenli uyduğunda. Ebeveynler bunu bazen o kadar abartılı belli ederler ki çocuk sadece aileyi memnun etme çabası içerine girer.
Ya memnun edemezse?
Ailede bunu direkt olarak belli ederse çocuk telafisi zor olan kırılma yaşar. En sevdiği varlıklar tarafından kabullenilmeme, beğenilmeme, yetersiz görülme.
Sonra çocuk şöyle der bunları hep yapmaya çalıştım fakat hep bir şeyler eksikti. Ben ne kadar yapsam da benden hep daha iyi yapan birileri olduğu söylendi bazen yakınlarımda bazen uzaklardaki birileri.
Çocuğun bu duygusunu yaşamasında en temel unsurlardan biri de Anne-Babanın kendi zihinlerinde çizdikleri çerçeve içerisine oturamayan çocuk duygusundan kaynaklanır. O çerçeve içerisine girmediği sürece çocuk maalesef hep eksik olan olarak kalacaktır. Çocuğun bireysellik kavramı yerine Anne- Baba uzantısı bir çocuk hayali...

Bu duyguyla baş edemeyen çocuk iç dünyasında durduramadığı yoğun bir dürtüsellik yaşar dışarıda olana HASET duyma.

Bir insanı yiyip bitiren kurt misali tüm güzel duyguları yiyip bitiren bir hastalık duygusu HASET...
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuğunuzun Kişiliğine Zarar Verme Yöntemleri" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Dnş.İbrahim GÜLYAŞAR'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Dnş.İbrahim GÜLYAŞAR'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İbrahim GÜLYAŞAR Fotoğraf
Psk.Dnş.İbrahim GÜLYAŞAR
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Psikolojik Danışman
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi32 kez tavsiye edildi
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Dnş.İbrahim GÜLYAŞAR'ın Makaleleri
► Saldırganlık ve Kendine Zarar Verme Dr.Psk.Fatih SÖNMEZ
► Ruhsal Kopuş ve Kendine Zarar Verme Dr.Psk.Fatih SÖNMEZ
► Kurban Edimi ve Kendine Zarar Verme Dr.Psk.Fatih SÖNMEZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Çocuğunuzun Kişiliğine Zarar Verme Yöntemleri' başlığıyla benzeşen toplam 36 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Hayatımı Paylaşıyorum Eylül 2015
► Okul Fobisi Eylül 2015
► Aşk Yarası Mart 2015
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


03:02
Top