2007'den Bugüne 92,262 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Açlık-İştah ve Tokluk Metabolizma Şeytan Üçgeni
MAKALE #13492 © Yazan Dyt.Serpil TARMAN | Yayın Ekim 2014 | 6,268 Okuyucu
İstah, belirli bir besine karşı oluşan yeme isteğidir. Besin seçimini etkiler. Tuzlu, tatlı, ekşi gibi tatlara ve yemeğin yapısı bileşimi, kokusu gibi durumlara karşı özel istek oluşumudur. İnsan yediklerinden haz duymak ister. Yemeğin lezzeti, görünüşü, yemek yenilen ortam yeme isteğini etkiler. Bireyin belirli bir yemek hakkındaki önceki izlenimlerinin olumsuz olması yemeğin reddine neden olabilir.
Açlık,uzun süre yiyecek alınamamasından dolayı enerji ve besin yetersizliğine bağlı olarak gelişen bir süreçtir.
Aç vücutta fizyolojik yetersizlikler başlar.
Malnutrisyonu oluşturan uzun süreli açlık (temel besinlerden yoksun kalmak) nedenleri; yiyecek yetersizliği (kıtlık, savaş, fakirlik gibi), bazı nedenlerden dolayı alımda kısıtlama, kişisel sorunlar, uzun süreli zayıflama diyetlerinin uygulanması, sindirim sistemi problemleri ve/veya bazı metabolik bozukluklar, malabsopsiyon(emilim bozukluğu) sendromu ve bazı toksisemi(kanda toksik madde birikimi)lerdir.
Açlık;midede oluşan kasılma ve kramplarla ortaya çıkıp iştahı etkilemektedir. Ağız, yemek borusu, mide ve bağırsaklardan oluşan sindirim aygıtındaki sinirler besinlerin varlığı ve yokluğu konusunda beyni uyarma yeteneğine sahiptir. Sindirim aygıtına yeterli besin ulastığında tokluk sinyali oluşur ve birey yemeği durdurur. GENETİK BİR BOZUKLUKLA BEYİNDEKİ SİSTEMLER DÜZENLİ ÇALIŞMAZSA AŞIRI YEME OLAYI ORTAYA ÇIKABİLİR. Bu durum çok karışık bir olaydır ve çok az insanda ve çocuklukta görülür.Açlığa maruz kalan kişilerde rastlanılan değişiklikler şu şekildedir;
Doku kaybı
Vücut yağ kaybı
Ekstremitelerde sıvı artması
Yağsız vücut dokusunun büzüşmesi-çekmesi
Kas zayıflığı
Derinin elastikiyetini kaybetmesi
Plazma proteinlerinin kaybına bağlı olarak su dengesizliği
Elektrolit değişikliği
Beslenme ödemi
Sindirim ve renal bozukluklar
Açlık diyaresi(ishal)
Hormon ve enzim üretiminde yetersizlik ve buna bağlı olarak metabolik aktivitenin azalması
Seksual fonksiyon kaybı
Kadınlarda menstruasyondan kesilme
Kan basıncının düşmesi
Mental yorgunluk ve fiziksel isteksizlik
Vücudun çeşitli yerlerinde yaralar, diğer klinik ve anatomik lezyonlar açlığın süresine ve ciddiyetine bağlı olarak ortaya çıkar.

Açlıkta çok farklı dokular proteoliz ve lipoliz(protein ve yağ yıkımı) aktivasyonu ile hayatta kalır. Bu yanıtlar harekete geçiricidir, en azından kısmen, açlık sırasında hormonal ve nöral durumların değişimi ile...
Açlık sırasında aktive edilen proteoliz aktivasyonları açlığın süresine ve doku tipine bağlı olarak çok çeşitlidir.Bazı sistemler öncelikli olarak açlık sırasında iskelet kası protein yıkımını arttırmaktan sorumludur.
Proteoliz kısa dönem açlık sırasında enerji ve devamlı protein sentezi için vücudu amino asitlerle(protein yapı taşı) desteklemek üzere aktive eder. Açlık sırasında proteolitik basamakların aktivasyonu enerji sağlamak ve sadece birkaç saatlik açlık periyodu durumunda yağ depolarına kıymamak için hizmet yapmaktadır. Açlık sürerken protein katabolizması önemli selluler bileşenleri korumak için azalır, bu durumda enerji lipolizden elde edilmektedir. Bu protein koruyucu etki çeşitli hormonlar, nöronal kompleksler ve hücresel düzenleyici olaylar ile düzenlenir.
Açlıkta beslenme tedavisindeki amaç; ‘refeeding'-tekrar besleme sendromundan’ kaçınmaktır. Öncelikle elektrolit dengeleri düzeltilmelidir. Arkasından sıcak ve kolay sindirilebilir bir diyetle kalori ayarlaması yapılarak azar azar sık sık beslenmeye geçilir. Miktarlar tolere edilebilen kadar arttırılır. Yiyecek olarak önce yağsız sütle başlanır, sonra basit karbonhidratlar verilmelidir. Hipometabolik açlıkta hipofosfatemi(fosfat düşüklüğü) ve kalp yetmezliğine dikkat edilmelidir.
Hipermetabolik açlıkta ise; enerji gereksinmesi yükselmesine karşın yeterli miktarda verilmeli, fazlası verilmemelidir.
Kişinin elektrolitleri takip edilmelidir. Yağsız dokunun tekrar yapılanması için potasyum, magnezyum, fosfor ve diğer besin ögeleri gereklidir. Vitamin ve mineral desteği önerilir.

Tokluk ya da doygunluk, açlığın karşıtıdır. Midenin doluluk hissiyle yemek isteğinin durmasıdır. bireylere verilen beslenme eğitimi ve bireylerin yeme davranışı, tokluğun oluşmasında etkilidir. Birey beslenme gereksinmesi hakkında bilinçli olduğunda tokluk duygusu daha kolay oluşur. Şişmanlama korkusu veya incelme isteğiyle yapılan bilinçsiz zayıflama diyetleri; yemeği reddetme, yediklerini kusma ya da laksatifle(bağırsak yumuşatıcı,ishal yapıcı) bağırsağı boşaltma gibi yeme davranış bozukluklarına neden olabilir. Gençlerde görülme sıklığı artan anoreksi nevrozaya(beslenme davranış bozukluğu) dikkat etmemiz gerekmektedir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Açlık-İştah ve Tokluk Metabolizma Şeytan Üçgeni" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Serpil TARMAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Serpil TARMAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     6 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dyt.Serpil TARMAN'ın Makaleleri
► Tokluk: Neden, Nasıl, Nekadar… Dyt.Elvan ODABAŞI
► Çocuklarda İştah Problemleri Dyt.Pınar ERMİŞ
► İştah Nasıl Kontrol Edilir? Dyt.Esra GENÇAY
► Duygusal Açlık Dyt.Meltem YAMAN
► Duygusal Açlık Nedir Dyt.Gökhan ÇELİK
► Metabolizma Hızlandırma Dyt.Müge ÜLKER
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Açlık-İştah ve Tokluk Metabolizma Şeytan Üçgeni' başlığıyla benzeşen toplam 29 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Kinoa Mart 2015
► Kestane Aralık 2014
► Glisemik İndeks Aralık 2014
► Karabuğday Aralık 2014
► Şalgam Suyu Kasım 2014
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


17:31
Top