2007'den Bugüne 92,262 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Boşanma ve Çocuk
MAKALE #14143 © Yazan Dr.Psk.Hale Nur KILIÇ MEMUR | Yayın Şubat 2015 | 3,258 Okuyucu
Her evlilikte, çiftlerin dile getirdikleri veya dile getirmedikleri bir takım beklentileri vardır. Bunlar karşılanmadığında ise ayrılıklar olabilir. Ülkemizde son yıllarda boşanma oranı giderek artış gösteriyor. Artık kendinden ödün veren, mutsuz gitse de yuvayı dağıtmak istemeyen anne babalar pek kalmadı. Eşler anlaşamıyorsa ayrılıyorlar. Eğer tüm çözüm yolları denendiyse ve hala evlilik çıkmazdan kurtulamıyorsa, ayrılık normal bir durumdur. Huzursuz giden bir evliliği sürdürmek birçok aile bireyi için daha çok yıpratıcı olabilir, özellikle de çocuklar için.

Parçalanmış ailelerde en çok zarar görenler çocuklardır. Çocuk, sevgi ve güven dolu aile ortamından uzakta kalır. Ama sırf çocuk için mutsuz giden bir evliliği sürdürmek, aslında o çocuk için yarardan çok zarara neden olur. Boşanma çocuk için çok can acıtıcı olsa da, anne babanın, yanında birbirlerini sevmeden yaşaması çocuk için daha büyük bir şiddettir. Evliliği devam ettirerek çocuk için fedakârlık yaptığını düşünen ebeveyn, çocuğun evdeki her türlü kavga ve şiddete tanık olmasından başka bir şey yapmaz. Çocuk ise anne babasını mutlu görmek ister. Bu huzursuzluğu gizlemeye çalışan ebeveynler de olabilir. Ama çocukları kandırmak o kadar kolay değildir. Onlar her şeyin farkındadır. Bu nedenle anne babanın birbirlerine hissetmeden söyledikleri sevgi sözcükleri, hiç bir şey ifade etmez.

Bu süreçte çocuğa karşı dürüst olmak önemlidir. Anne baba gibi çocuğun da bu süreci kabullenmesi ve atlatması kolay olmayacaktır. Onun da zamana ihtiyacı vardır. Özellikle okul öncesi çocuk için bu durum anlaşılmazdır. Kendini suçlu ve sorumlu hissedebilir. Her zaman anne babasının birleşmesi umuduyla yaşayabilir. Sosyal ilişkileri olumsuz etkilenebilir. Huysuzluk, saldırganlık veya parmak emme, alt ıslatma gibi gerileyici davranışlar gösterebilir. Beni de terk ediyorlar, gibi düşünebilir. Okula giden bir çocuksa, ders başarısı, öğretmen veya sınıf arkadaşlarıyla ilişkileri olumsuz etkilenebilir. Aile tüm bu durumlara hazırlıklı olmalıdır. Ama her çocuk bu süreci farklı yaşar. Bu durum aile yapısına, ayrılma nedenine, eşlerin ayrılma sürecindeki tutumuma göre değişiklik gösterir. Bu nedenle ebeveynin dikkatli olması gerekir.

Çocuğun boşanma durumda en çok ihtiyaç duyduğu şey güvencedir: Anne baba birbirlerine her zaman saygı duyacaklar, maddi manevi onu etkileyecek bir durum olmayacak, anne babasının ona olan sevgisi devam edecek, bu ayrılıktan çocuk sorumlu değil, onlar birbirlerinin eşleri olmasa da hala çocuklarının anne ve babası vb. Her anne baba bu mesajları vermek ister. Ama sözlerle ifade etseler de, duyguları asıl düşüncelerinin bu olmadığı konusunda onları ele verebilir. Çünkü her ne kadar çocuk için en acısız yolu düşünseler de, onu incitmemeye çalışsalar da aslında onlar da çok önemli bir dönemden geçiyorlardır ve atlatmak onlar için de zordur. Bu nedenle çocuğa bu tür güvenceleri vermek her zaman kolay olmaz. Her iki taraf da hayatlarında önemli bir değişiklik yaşamaktadır, belki çok kırgın veya üzgünlerdir. Bu durumda çocuğa, “hayır baban aslında çok iyi biri” veya “annenle ayrıldık ama gene seninle beraber görüşmeye devam edeceğiz” demek ne kadar ikna edici olur? Çocuk her şeye tanık olmuştur. Annesinin veya babasının ağladığını, belki de birbirlerine bağırdıklarını görmüştür. Aralarındaki şiddeti ne kadar gizleyebilirler veya gizlediklerini sanırlar? Çocuğu asıl yıkan da anne babasını üzgünken, ağlarken görmektir.

Ayrılmayı kim isterse istesin, her iki taraf da bilinçli veya bilinçsiz kendini suçlu görür. “Daha fazla ne yapabilirdim, neden şu şekilde davranmadım, neden bu kişiyle evlendim, yaptığım en baştan beri hataydı” gibi düşünceler gelebilir. Bunun yanında ayrılmayı bir tarafın kabul etmesi daha zor olabilir, olayın şokunu hemen atlatamaz ve durumu kabullenemez. Özellikle ayrılmayı istemeyen tarafın mutsuzluk ve kırgınlığını saklayamaması normaldir. Bu gibi durumlarda ebeveynler suçluluk ve kızgınlık duygularını çocuktan çıkarabilirler. Aradaki atışmada çocuk kullanılabilir; taraf tutmaya veya arabuluculuk yapmaya zorlanır. Çocuğu kazanmak için karşı taraf kötülenebilir. Ama bu gergin ortamda çocuklar büyük zarar görür. Kendilerini anne baba arasında seçim yapmak zorunda hissederler. Karşı tarafı cezalandırmak isterken asıl cezalandırılanın çocukları olduğunu birçok ebeveyn göremez.

Ayrılığın acısından teselliyi çocukta aramak, ona dayanmak, kendi tarafına çekmek için karşı tarafı kötülemek son derece sakıncalıdır. Çocuk anne veya babasını mutlu etmekte kendini sorumlu görür, bu bakış açısıyla, ayrılmalarına engel olamadım diyerek de çok acı çeker. Öfkeyi kesinlikle çocuğa yansıtmamak gerekir. Çocuk kendisini dünyanın merkezinde görür ve her şeye gücünün yetebileceği sanır. Bu düşünceyle ayrılıktan da kendini sorumlu tutabilir ve onları birleştirecek kişinin kendisi olduğuna inanır. Bu düşünceleri anne babanın önlemesi gerekir. Ne evli kalmanın ne de boşanmanın yükümlülüğü çocuğa yüklenmelidir. “Babana senin için katlandım” veya “katlanıyorum” gibi söylemler çocuğu depresif yapabilir, annesinin mutsuzluğunda payı olduğunu düşünür.

Eşlerin birbirlerini çocuğun yanında suçlaması da çok zarar vericidir. Çocuk her zaman saygı duyabileceği, her şeye rağmen yıkılmayan, sağlam anne babaya sahip olmak ister. Boşanma da olsa, birinin suçlanmasından hoşlanmaz.

Çocuğa anne babanın sadece birbirinden ayrıldığı, ama onu bırakmadığı ve anne babası olmaya devam edeceği vurgulanmalıdır. Çocuğa bazı şeyler dürüstçe söylenmelidir. “Onunla mutlu olamadım, istediğim gibi bir eş olamadı, ama sen onun babalığından memnunsun değil mi? Bu önemli, çünkü senin ondan, benim gibi kopman mümkün değil, her zaman baban olarak kalacak.” Çocuklara karşı dürüst olmak demek, onlara her şeyi söylememiz gerektiği anlamına gelmez. Anne babanın birbirleriyle artık mutlu olamadığını ve ayrılmaya karar verdiklerini söylemesi yeterlidir. Çocuğu ilgilendirmeyecek özel durumlar paylaşılmamalıdır.

En önemlisi, boşanma gibi bir karar alınırken, hem eşlerin hem de çocuğun bu durumdan kötü etkilenebilecekleri en baştan kabul edilmeli ve özellikle çocuktan olgun bir davranış beklenmemelidir. Eşler gibi onun da bir kabullenme aşaması vardır. Ebeveynin sabrı ve olabileceklere toleransı önemlidir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Boşanma ve Çocuk" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.Psk.Hale Nur KILIÇ MEMUR'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.Psk.Hale Nur KILIÇ MEMUR'un izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Hale Nur KILIÇ MEMUR Fotoğraf
Dr.Psk.Hale Nur KILIÇ MEMUR
İzmir (Online hizmet de veriyor)
Doktor Psikolog - Pedagog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi51 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dr.Psk.Hale Nur KILIÇ MEMUR'un Makaleleri
► Boşanma ve Çocuk Psk.Adem TATAR
► Boşanma ve Çocuk Psk.Sinem ERUSTA
► Boşanma ve Çocuk Psk.Dnş.Aslı DENİZ
► Boşanma ve Çocuk Psk.Gizem HÜNERLİ
► Boşanma ve Çocuk Psk.Gonca BİLGİÇ
► Boşanma ve Çocuk Psk.Saadet ELEVLİ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Boşanma ve Çocuk' başlığıyla benzeşen toplam 16 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Gençlik ve Bonzai Ekim 2014
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


17:30
Top