Çizgi Filmlerin Çocuklar Üzerindeki Etkisi
Çocukların, 18 aylıktan itibaren televizyondan gelen uyaranlara kısa süreli de olsa ilgi gösterdikleri, 2,5 yaş itibariyle gördükleri (izledikleri) olay ve davranışları taklit etme yetisine sahip oldukları, 3 - 6 yaş arasında ise televizyon izlerken ‘anlam’ arayışı içinde oldukları bilinmektedir.
Çizgi film izlemenin çocukları eğlendirmek, hayal dünyalarını genişletmek, anne-babaların söylediklerini görselleştirmek ve öğretici bir rol üstlenmek gibi olumlu yanları vardır.
Çizgi filmlerdeki kahramanlar çocukların idealize ettiği, olmak istedikleri temsillerdir. Yapılan araştırmalar, erkek çocuklarının kahramanlık ve güçlü olma duygularını tatmin eden çizgi filmleri, kız çocuklarının ise ilgi görme ve beğenilme duygularına yönelik çizgi filmleri tercih ettiklerini göstermektedir. 2010-2011 Eğitim-Öğretim yılında İzmir Özel Türk Koleji Anaokullarının 5 ve 6 yaş öğrencileri ile yapılan bir çalışma da bu araştırma bulgularını destekler nitelikte sonuçlanmıştır. Kız öğrenciler dönemin popüler olan çizgi filmi “Winx”in en beğenilen karakterlerini resmederken erkek öğrenciler yine dönemin popüler çizgi filmlerinden “Ben10” ve “Şimşek MCQueen”i resmetmişlerdir. Çocukların çizdiği bu resimler anne babalarıyla paylaşıldığında çok şaşırdıkları gözlenmiştir.
Çizgi filmlerin yukarıda bahsettiğimiz olumlu etkilerinin yanı sıra olumsuz etkileri de vardır. 2004 yılında yapılan bir araştırma günde ortalama 3 – 4 saat televizyon ve dolayısıyla çizgi film izleyen çocukların dikkat eksikliği ve hiperaktivite rahatsızlığı geliştirme olasılıklarının diğerlerine göre % 30 ile %40 daha fazla olduğunu ortaya koymaktadır.
Çok çizgi film izleyen ve o karakterlerle özdeşleşen çocukların sosyal ilişki kurmada zorlandıkları ve yalnız olmayı tercih ettikleri görülmüştür. Aynı zamanda bu çocukların çizgi film karakterlerinin davranışlarını oyunlarına yansıttıkları da gözlenmiştir.
Çocukların gerçekle “hayal ürünü” arasındaki belirlemeyi yapmakta zorlanıp (hatta yapamayıp) ciddi güvenlik sorunları yaşayabilecekleri düşünülmektedir. Çizgi film karakterlerinin davranışlarını taklit etmek isteyen çocukların kendileri için tehlikeli olabilecek ortamlarda hoplayıp, zıpladıkları, yüksekten atladıkları, uçmaya çalıştıkları ya da dik yüzeylere tırmanmaya çalıştıkları görülmüştür.
Araştırmalara göre şiddet içerikli çizgi film izleyen çocukların diğer yaşıtlarına göre daha fazla kavga ettikleri, daha gergin ve agresif oldukları gözlemlenmiştir. Yine bu çocukların ebeveyn ve büyükleriyle ilişkilerinde daha gergin, sabırsız ve asi oldukları ortaya çıkmıştır.
Çizgi filmler tek başına saldırganlığa teşvik etmez, biyolojik, genetik, hormonal faktörler ve çevre faktörlerinin etkileri göz ardı edilmemelidir. Ancak okul öncesi dönemdeki çocukların televizyondaki karakterlerle özdeşim kurma olasılıklarının daha yüksek olduğu düşünülerek bazı önlemler alınabilir; televizyon izlemeye ayırdıkları zaman günde bir ya da iki saat ile sınırlandırılabilir, hangi televizyon programlarını izledikleri ve hangi tür bilgisayar oyunlarını oynadıkları takip edilebilir, televizyon programlarında, sinemalarda ve bilgisayar filmlerinde izledikleri şiddet hakkında onlarla konuşulabilir, bu tür davranışların gerçek hayatta ne kadar acı verici olduklarından ve ne tür ciddi sorunlara yol açabileceklerinden bahsedilebilir, sorunların şiddet kullanmadan nasıl çözülebileceği çocuklarla tartışılabilir, ev ortamı şiddetten uzak ve güvenli bir yer haline getirilmeye çalışılabilir, çocuklar farklı hobi ve uğraşlara yönlendirebilir ve televizyonun (ya da çizgi filmlerin) çocuğun hayatının odak noktası olması engellenebilir.
Çizgi film izlemenin çocukları eğlendirmek, hayal dünyalarını genişletmek, anne-babaların söylediklerini görselleştirmek ve öğretici bir rol üstlenmek gibi olumlu yanları vardır.
Çizgi filmlerdeki kahramanlar çocukların idealize ettiği, olmak istedikleri temsillerdir. Yapılan araştırmalar, erkek çocuklarının kahramanlık ve güçlü olma duygularını tatmin eden çizgi filmleri, kız çocuklarının ise ilgi görme ve beğenilme duygularına yönelik çizgi filmleri tercih ettiklerini göstermektedir. 2010-2011 Eğitim-Öğretim yılında İzmir Özel Türk Koleji Anaokullarının 5 ve 6 yaş öğrencileri ile yapılan bir çalışma da bu araştırma bulgularını destekler nitelikte sonuçlanmıştır. Kız öğrenciler dönemin popüler olan çizgi filmi “Winx”in en beğenilen karakterlerini resmederken erkek öğrenciler yine dönemin popüler çizgi filmlerinden “Ben10” ve “Şimşek MCQueen”i resmetmişlerdir. Çocukların çizdiği bu resimler anne babalarıyla paylaşıldığında çok şaşırdıkları gözlenmiştir.
Çizgi filmlerin yukarıda bahsettiğimiz olumlu etkilerinin yanı sıra olumsuz etkileri de vardır. 2004 yılında yapılan bir araştırma günde ortalama 3 – 4 saat televizyon ve dolayısıyla çizgi film izleyen çocukların dikkat eksikliği ve hiperaktivite rahatsızlığı geliştirme olasılıklarının diğerlerine göre % 30 ile %40 daha fazla olduğunu ortaya koymaktadır.
Çok çizgi film izleyen ve o karakterlerle özdeşleşen çocukların sosyal ilişki kurmada zorlandıkları ve yalnız olmayı tercih ettikleri görülmüştür. Aynı zamanda bu çocukların çizgi film karakterlerinin davranışlarını oyunlarına yansıttıkları da gözlenmiştir.
Çocukların gerçekle “hayal ürünü” arasındaki belirlemeyi yapmakta zorlanıp (hatta yapamayıp) ciddi güvenlik sorunları yaşayabilecekleri düşünülmektedir. Çizgi film karakterlerinin davranışlarını taklit etmek isteyen çocukların kendileri için tehlikeli olabilecek ortamlarda hoplayıp, zıpladıkları, yüksekten atladıkları, uçmaya çalıştıkları ya da dik yüzeylere tırmanmaya çalıştıkları görülmüştür.
Araştırmalara göre şiddet içerikli çizgi film izleyen çocukların diğer yaşıtlarına göre daha fazla kavga ettikleri, daha gergin ve agresif oldukları gözlemlenmiştir. Yine bu çocukların ebeveyn ve büyükleriyle ilişkilerinde daha gergin, sabırsız ve asi oldukları ortaya çıkmıştır.
Çizgi filmler tek başına saldırganlığa teşvik etmez, biyolojik, genetik, hormonal faktörler ve çevre faktörlerinin etkileri göz ardı edilmemelidir. Ancak okul öncesi dönemdeki çocukların televizyondaki karakterlerle özdeşim kurma olasılıklarının daha yüksek olduğu düşünülerek bazı önlemler alınabilir; televizyon izlemeye ayırdıkları zaman günde bir ya da iki saat ile sınırlandırılabilir, hangi televizyon programlarını izledikleri ve hangi tür bilgisayar oyunlarını oynadıkları takip edilebilir, televizyon programlarında, sinemalarda ve bilgisayar filmlerinde izledikleri şiddet hakkında onlarla konuşulabilir, bu tür davranışların gerçek hayatta ne kadar acı verici olduklarından ve ne tür ciddi sorunlara yol açabileceklerinden bahsedilebilir, sorunların şiddet kullanmadan nasıl çözülebileceği çocuklarla tartışılabilir, ev ortamı şiddetten uzak ve güvenli bir yer haline getirilmeye çalışılabilir, çocuklar farklı hobi ve uğraşlara yönlendirebilir ve televizyonun (ya da çizgi filmlerin) çocuğun hayatının odak noktası olması engellenebilir.
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Çizgi Filmlerin Çocuklar Üzerindeki Etkisi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Aslı KAYAALTI'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Aslı KAYAALTI'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
7 Beğeni
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.