2007'den Bugüne 92,232 Tavsiye, 28,206 Uzman ve 19,964 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Şizofrenide Dopamin Hipotezi
MAKALE #14494 © Yazan Psk.İzzet GÜLLÜ | Yayın Nisan 2015 | 11,857 Okuyucu
BİR HİPOTEZ UĞRUNA YA RAB NE RUHLAR BATIYOR
04/04/2015

Geçen hafta şizofreni konulu bir seminere katıldım. Bu semineri veren bir psikiyatri uzmanıydı!

Bu konuda ilgimi çeken husus şizofreni gibi en tıbbi denilen, en nörokimyasal duran sorunda bile bilinenlerin halen hipotez aşamasında olmasıydı.

MESELA DOPAMİN HİPOTEZİ

"...Şizofrenide dopamin (DA) hipotezi, bugüne kadar şizoreniyle ilgili olarak ortaya atılmış, biyolojik alandaki en tutarlı hipotezdir. Hipotez temel olarak şizofrenide DA'jik hiperaktivasyon bulunduğunu, bunun ortadan kaldırılması içinde DA'nin etkili olduğu postsinaptik DA reseptörlerinin bloke edilmesi gerektiğini öngörür.

Şizofrenide dopamin hipotezinin ortaya atılması, birbirini destekleyen bir kısım verilerin toplanması sonucunda gerçekleşmiştir. Bu veriler şöyle sıralanabilir : a) Amfetamin gibi uyarıcı ve Merkezi Sinir Sistemi(MSS)nde DA aktivasyonuna neden olan bir ilacın normal kişilerde psikoz benzeri bir tablo ortaya çıkarması ; b) Amfetaminin psikotik hastalarda klinik tabloyu ağırlaştırması; c) Rezerpin gibi DA aktivasyonunu azaltan ilaçların psikotik tabloyu hafifletmesi ve postsinaptik DA reseptör blokajına neden olan nöroleptiklerin hastaları remisyona sokması; d) Şizofrenlerde DA hiperaktivasyonunu telkin eder şekilde DA metabolitlerinin ( Homovanilik Asit=HVA gibi) Beyin Omirilik Sıvısı ( BOS ), kan , idrar ve post mortem olarakta beyinde normalden farklı düzeylerde bulunması.

Nöroleptiklerin etkisi : Nöroleptiklerin DA reseptör blokajı ile DA jik sistemde hipoaktivasyon yaptığı en basit şekliyle yarattıkları parkinsonian etkilerden anlaşılmaktadır. Çünkü Parkinson hastalarında DA jik hipoaktivasyon olduğu kanıtlanmıştır ve hastalık belirtileri L-Dopa gibi DA jik ilaçlarla geçici olarak ortadan kalkar. Yine nöroleptikler amfetamin ve apomorfin gibi DA jik aktivasyonu arttırıcı ilaçların davranışsal etkilerini ortadan kaldırır. Nöroleptiklerin bu şekilde DA jik hipoaktivasyon yaptığı kanıtlanmakla birlikte, bu bulgular hipoaktivasyonun postsinaptik reseptör blokajı üzerinden gerçekleştiğinin yeterli kanıtı olamaz. Çünkü hipoaktivasyon DA sentez ve/veya sekresyonunun azaltılması aracılığı ile de gerçekleşiyor olabilir"

(Kaynak: http://www.eminceylan.com/pro1.asp?CatID=50)

Bu konuda farklı farklı görüşler vardı ve hepsinin üst başlığı hipotezdi. X Hipotezine göre, Y hipotezine göre deniyordu!

Düşünün sorunun yapısına göre bilinenler yıllardır değişmiyor ama tanı kriterleri vs her geçen gün değişiyor!

Buradan şu beş sonuç çıkıyor aslında:

Daha en ağır, yüzde yüz yapısal ve kimyasal gibi duran şizofreni bile henüz kesinliğe kavuşmuş değil! Bu konudaki tüm bilgiler bile halen birer tezden, hipotezden ibaret!

İki: Psikiyatri bir hipotez uğruna en ağır tanıları koyuyor, onca yıkıcı yan etkileri bulunan en ağır psikotik ilaçları başlıyor.

Evet bir hipotez uğruna! Hipotez yani henüz bilimsel olarak kesinleşmemiş bir görüş, kanaat, iddia ve inanç adına!

Kağıt üzerindeki bilimsel sonuç bu ise pratik işleyişte "Şu varsa hastalık şu, bunlar varsa şu, tedavisi de bu" şeklinde bu kadar iddialı olunabilir mi? Ama olunuyor işte...

Bilim, kesinlik, ispat değil; iddia, sav, inanç, görüş, kabul üzerinden bu denli ahkam kesilebiliyor!

Üç: Şizofreni gibi en tıbbi duran, en hastalığa yakın olan sorunda bile durum böyleyse gerisini varın siz düşünün!

Zaten antidepresanların içinde "...etki ettiğine inanılan" türü bir ibare geçer. Düşünün; İnançtan bahsediliyor!

"Etki ettiğine inanılan" deniyor. Yani etki mekanizması kesin değil; sadece bu yönde bir inanç / kabul var!

Birilerinin kanaati (inancı) uğruna tanılar konuluyor, kutu kutu ilaçlar başlanıyor.

Sağlık işi inanç, görüş, kanaat üzerine kurulu olur mu? Bilimde ispat / kesinlik esas değil midir? Kesin olmayan, hipotezle yürüyen, inançla işleyen bir alan bilim olabilir mi?

Dört: Hem böylece zaman zaman çıkıp toplumun gözünün içine baka baka "Aşkın kimyası çözüldü, aşık olmak tamamen nörokimyasal bir olay, yalan söylemek genetikmiş" vs diyenlerin ne kadar yalancı oldukları da ortaya çıkmış olmuyor mu?

Daha şizofreniyi bile izah edemeyen, bu ağır ve tamamen kimyasal görünümlü tabloyu bile hipotezle izah edebilen bir alanda sıra aşkın kimyasına gelmiş olabilir mi?

Beş: Yeni yeni yaygınlaşan toplum ruh sağlığı merkezlerindeki sosyal etkinliklerin, sanatsal uğraşıların şizofreni ataklarını önlediği, en kötü ihtimalle de geciktirdiği gözleniyor.

Öyleyse benim de şizofreni hipotezim şu:

1.Bırakın anksiyetenin, depresyonun vs. hastalık olmasını büyük ihtimalle şizofreni bile hastalık değil!

2.Resim, müzik, kesme yapıştırma türü aktiviteler ilaçlardan bile daha fazla etkili! Üstelik de şizofrenide dahi! Madem bu iş tez / hipotez işi, alın size bir yenisi daha!

SONUÇ

Bir hipotez uğruna ya Rab ne ruhlar batıyor!

Psikolog
İzzet GÜLLÜ
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Şizofrenide Dopamin Hipotezi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.İzzet GÜLLÜ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.İzzet GÜLLÜ'nün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     24 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İzzet GÜLLÜ Fotoğraf
Psk.İzzet GÜLLÜ
Sakarya (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi18 kez tavsiye edildiİş Adresi KayıtlıTavsiyeEdiyorum.com'u sıkça ziyaret ediyor.
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.İzzet GÜLLÜ'nün Yazıları
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,964 uzman makalesi arasında 'Şizofrenide Dopamin Hipotezi' başlığıyla benzeşen toplam 12 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
◊ Bir Veda Yazısı Haziran 2018
◊ Bu Yazıyı İyi Anla ÇOK OKUNUYOR Haziran 2018
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


14:13
Top