2007'den Bugüne 92,258 Tavsiye, 28,211 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı
MAKALE #15658 © Yazan Psk.Yasemin TÜZEMEN | Yayın Kasım 2015 | 5,191 Okuyucu
Kişiliğin oluştuğu 0-6 yaş dönemi

Bu yaş dönemi bireyin kişiliğinin, karakterinin, bireyi ben yapan tüm özelliklerinin temel taşlarının atıldığı en önemli dönemdir. Çünkü bilinen o ki 0-6 yaş dönemi beyindeki miyelinleşmenin oluştuğu dönemdir. Bu demek oluyor ki bu dönemde çocuk, hamur gibidir. İstenilen kıvama gelebilir. Anne babalara bu dönemde düşen en önemli görev çocuklarını, kişiliklerinin zedelenebileceği ortamlardan uzak tutmak, sosyalleşebilecekleri, yaratıcı özelliklerini, yeteneklerini keşfedebilecekleri, bağımsızlıklarını ve benliklerini özgürce tamamlayabilecekleri, olumlu davranış örüntüleri kazanabilecekleri ortamı sağlamaktır.

Bu dönem kişilik gelişiminin temel taşlarının atıldığı dönem olduğundan bu taşların sağlamca yerine oturabilmesi için çocuğun yetiştiği ortamın niteliği çok önemlidir. Bu dönemde şiddete maruz kalan veya çevresinde birbirine şiddet uygulayan insanların varlığına şahit olan çocuklar, ilerde içekapanıklık veya şiddete meyillilik özelliği gösterebilmektedir. Diğer yandan bu dönemde sorumluluk yönünde hiçbir görev verilmeyen her bir ihtiyacı ebeveynleri tarafından karşılanan çocuklar ise ilerde kendi sorumlularını yerine getirmeyen, daha kolaydan hayata atılmayı tercih eden, derslerinde başarısız, ödev yapmaya isteksiz bir birey haline dönüşebilmektedir. Bu söylediklerim sadece birer örnektir. Bu ve bunun gibi daha birçok farklı versiyon vardır. Her kişilik bu dönemde yaşadığı ortamdan olumlu veya olumsuz nasibini alır. O yüzden anne babalar ilerde farklılaşan çocuklarının cevabını geriye dönüp 0-6 yaş döneminde bulabilirler. Tabi tüm bu söylediklerim her durumda geçerli değildir. Bir de kalıtımsal özellikler var. Bunlar aileden geçen kişilik özellikleridir. Ama kişilik oluşumunda çevre faktörü kalıtım faktöründen daha etkili olmuştur. Bu bilimsel araştırmalarda kanıtlanmış bir gerçektir.
Bu dönemde ortaya çıkan problemler uzmanlara intikal ettiği zaman çok daha kolay sonuca ulaşılmaktadır. Bu sebeple bu dönemde çocuğunuzda psikolojik yönden bir problemle karşılaştığınızda mutlaka bir uzmandan destek alın. Çünkü bu dönemde tedavi edilmeyen problemlerin ileriki yaşlarda düzeltilmesi güçleşmektedir.
Bu dönemde çocuğunuza ne öğretirseniz onun karşılığını yetişkin bir birey olduğu zaman alırsınız

Ergenlik dönemi genel özellikleri( 13- 18 yaş)

Ergenlik…. Uçsuz bucaksız bir okyanus gibi... Derin ve karmaşık. Belki de çözülemeyen bir matematik problemi gibi… Ergenlere göre kimse onları anlamıyordur. Hayat hep onların üzerine geliyordur. Küçük dağları onlar yaratmıştır. Büyükler hep yanılıyorlardır. Sanki hayat hep sadece onlara sıkıntı yaşatıyordur. Bencil, karamsar, ani duygu iniş çıkışları yaşayan, özgürlülerine fazlasıyla düşkün, anne baba artık birer yabancı, ben her zaman başımın çaresine bakarım, benim kimseye ihtiyacım yok mantığı, ders çalışmak da neymiş gezip tozmak varken düşüncesi, verilen harçlıkların yetersizliği, arkadaşlık ilişkileri, popülerlik ve dış görünüş kilo vs her şeyden daha önemlidir artık.… İşte tüm bunun adı ERGENLİK…
Anne babalar Ergenlik adına daha çok çocuğum çok değişti eskisi gibi değil, ders çalışmıyor, notları düştü, sürekli hayal âleminde, kendisine tek bir laf söyletmiyor, gezmek tozmak istiyor, saatlerce odasına kapanıyor, aynadan ayrılmıyor, vb bir sürü şikâyetle gelirler

Aslında hepimiz yaşadık ergenlik dönemini. Şimdiki ergenler anne babalarının geçirdiği ergenlik dönemine göre biraz daha farklı bir dönemin içersindeler ama. Çünkü onların zamanı internet zamanı, medyanın etkisi her daim üzerlerinde… O sebeple şimdiki gençler maalesef biraz daha şanssız bir dönemdeler. Olumsuzluklara daha açık bir dönemdeler.

Anne baba olarak karmaşık bu dönemde çocuklarınıza biraz zaman tanıyın. Bedenlerinde yüksek oranda salgılanan büyüme hormonu dolayısıyla çocuklarınız değişmektedirler. Onlar yeni kişiliklerini kazanmaya çalışmakta o sebeple farklı ortamlara yönelip sizden uzaklaşmaktadırlar. Daha önceden onun için sizin her söylediğiniz doğru iken artık sizin de yanlışlarınızı görmeye başlarlar.

Zekâ gelişimi hızlanmaktadır bu dönemde. Hızlı düşünür çok ani karar verir bir anda da vazgeçebilirler. Tavır ve davranışları gibi duygu düşünceleri de çok hızlı değişebilir. Çok mutluyken bir anda üzülüp mutsuz olabilirler. Endişelenmeyin; tüm bunların hepsi normal bir süreçtir. Bedensel ve zihinsel gelişimlerinin yoğunluğundan kaynaklanmaktadır. Ergenliğin sonlarına doğru hersey düzene girecektir. Çocuğunuz normalleşecektir. Ama bu biraz da ergenin yetiştiği ortama ve 0-6 yaş dönemi yaşantılarına bağlıdır.

Anne baba olarak ergenlerle iyi iletişim kurma noktasında neler yapabilirsiniz:

 Onların düşünceleri size mantıksız ve çok saçma gelebilir ama yargılamayın. Sabırla dinleyin. Desteklemediğiniz noktaları incitmeden mantıklıca açıklayın.

 Bu dönemde karşı cins onlar için önemli hale gelecektir. Karşı cinsle arkadaşlığı hakkında konuşun. Onun duygu ve düşüncelerini size anlatması için cesaretlendirin. Size göre önemli gelen noktalar hakkında çocuğunuzu bilgilendirin.

 Ders çalışmak istemeyebilirler. Onlara ders çalış diye baskı yapmayın. Siz bu şekilde davranırsanız onlar tam tersini yapıp hiç çalışmayacaklardır. Veyahut olay tartışmayla sonuçlanacaktır. Sadece ders çalışması için uygun ortamı yaratın. Ona bu konuda destek olmak istediğinizi ilerde onu bekleyen kariyeri için heyecanlandığınızı belirtin.

 Tasvip etmeyeceğiniz bir biçimde giyinmek ve abartılı süslenmek isteyecektir. Ona bunu istemesinin kendini ve bedenini tanımak olduğunu bildiğinizi; fakat dışarıdaki ortamlar için kendisi adına endişelendiğinizi belirtin. Ve olası ihtimaller üzerinden çocuğunuzu düşündürün. Belki bu noktada sevecen bir bakış ve çocuğunuzla kuracağınız dokunsal temas sizin mantığınız anlamasına yarar sağlayabilir. Asla bağırıp çağırmayın. Sakin olun ve ilk önce onu dinleyin.

 Size aniden tepki gösterdiği zaman ona “Şuan benimle kurduğun iletişim biçimi hiç hoşuma gitmedi, lütfen biraz sakinleş, olay hakkında düşün, daha sonra konuşalım” şeklinde davranırsanız aranızda oluşabilecek kırıcı diyalogları engellemiş olursunuz. Eğer tartışmaya girerseniz onunla iletişiminiz iyice zayıflayacak ve çocuğunuz sizden daha da uzaklaşacaktır.

Çocuğunuz bu dönemde sizden her ne kadar uzaklaşsa da aslında size bir o kadar ihtiyaç duyar. Ona her zaman yanında olduğunuzu ve onu ne kadar çok sevdiğinizi gösterin. Zıtlaşmayın. Tartışma ortamını yaratacak durumlardan uzak durun. Çünkü bu onun kadar sizi de zedeleyecektir. Bu dönemde yanlış arkadaş ilişkileri ve madde kullanımları görülmektedir. Siz çocuğunuzu kendinizden tartışarak uzaklaştırsanız; o kendini ait hissedebileceği yanlış ortamlara ve arkadaşlıklara yönelebilir. Lütfen bu konuda daha duyarlı olun. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki madde bağımlığı olan ve çete gruplarına katılan ergenlerin aile profilleri incelendiğinde bu gençlerin ailelerinde çatışmalı ve şiddetli bir iletişim biçiminin var olduğu sonucu ortaya çıkıyor. Özellikle erkek çocuklarla baba arasındaki iletişimsizlik bunu daha da körüklüyor. Babalar bu konuda biraz daha yapıcı olmalı. Unutmayın yetiştirdiğiniz her birey sizin ürününüz. Şikayet ettiğiniz her kusuru da sizin ektiğiniz tohumlardır.. O yüzden geleceğe giden adımlarda mutlu bir nesil yetiştirmek istiyorsanız, geleceğimiz, toplumumuz güzel yetişsin, gelişsin diyorsanız çocuklarınızı iyi yetiştirin. Bilmediğiniz noktada destek alın. Destek bulamıyorsanız kitaplardan yararlanın. En son sayfaya çocuk yetiştirme ile ilgili tavsiye edeceğim kitapları temin edip kendinizi bu noktada eğitebilirsiniz. Ve her noktada okulunuzun Rehberlik Servisinden yardım alabilirsiniz. Sağlıcakla kalın.

AİLELERE OKUNMASI TAVSİYE EDİLEN KİTAPLAR:

Bu kitapları temin edip okursanız sizler için oldukça faydasını görmüş olursunuz.

 Birlikte Büyütelim -Prof. Dr. Bengi SEMERCİ (ÇOCUKLUK)
 Artık Büyüdüm- Prof. Dr. Bengi SEMERCİ (ERGENLİK)
 Mutlu Çocuk- Linda BLAİR
 Çocuk ve Suç- Prof. Dr. Haluk Yavuzer
 Emile- Jean Jack Rousseau
 İletilim Çatışmaları ve Empati- Üstün Dökmen
 Bağırıp çağırmadan ya da dövmeden çocuk terbiyesi- Dr. Jerry Wyckoff ve Barbara C. Unell
 Anababaların en çok sorduğu soruların cevapları- Dr. Grace Ketterman

YASEMİN TÜZEMEN
PSİKOLOJİK DANIŞMAN/PSİKOTERAPİST
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Yasemin TÜZEMEN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Yasemin TÜZEMEN'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Yasemin TÜZEMEN Fotoğraf
Psk.Yasemin TÜZEMEN
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Klinik Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi18 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Yasemin TÜZEMEN'in Yazıları
► Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Pdg.Aykut AKOVA
► Çocuk ve Ergen Cinselliği Psk.Yaşam YANARDAĞ ÇELİK
► Çocuk ve Ergen Psikolojisi Pdg.Aykut AKOVA
► Çocuk ve Ergen Psikolojisinin Önemi Psk.Derya NUR YILMAZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı' başlığıyla benzeşen toplam 45 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Borderline Kişilik Mayıs 2020
◊ Stres ile Başa Çıkma Şubat 2018
◊ Öfke Şubat 2018
◊ Depresyon Şubat 2018
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


11:32
Top