2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuk ve Ergenlerde Travma Sonrası Stres Bozukluğu (Tssb)
MAKALE #16048 © Yazan Dr.Zengibar ÖZARSLAN | Yayın Ocak 2016 | 3,626 Okuyucu
Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB)[/url], yaşamı tehdit eden bir olaya maruz kalma ya da tanıklık etme ile birlikte korku, çaresizlik, dehşete düşme gibi deneyimler sonucu ortaya çıkan, olayı yeniden yaşama, travmayı hatırlatacak her şeyden kaçınma, hatırlandığında da tepkisiz kalma ya da aşırı tepki vererek kaygı düzeyinde artma görülen bir stres bozukluğudur.

Çocukluk çağında görülen travmatik yaşantılarda çaresizlik, dehşete kapılma ve korku yerine huzursuzluk, tepkisellik, anlamsız ve yerinde olmayan, kendisinden beklenmeyen davranışlar şeklinde görülebilir. Olayın detayları kabuslarla kendini gösterebileceği gibi tam anlaşılmayan karmaşık ve tuhaf rüyalar ile de yaşanabilir. Yine olayın bazı kısımlarını hatırlayamama gibi hafıza boşlukları görülebilir.

TSSB’ si olan çocuk ve ergenler olayı hatırlatan duygu, düşünce ve davranışlardan bilinçli olarak kaçmaya başladıkça sosyal çekilme görülebilir ve okul başarısını düşürecek kadar etkin hale gelebilir. Daha önce başarılı olduğu aktivitelerde düşme, yeni aktivite kazanmada isteksizlik ve gerici, rahatsız edici düşüncelerle uğraşı sonucu aşırı öfkeli, tepkisel davranışlar sergileyebilir. Parmak emme, yeni tikler geliştirme, altına kaçırma, tırnak yeme, yabancılara aşrı tepki verme ya da kaçma gibi güvende hissetmeme davranışları görülebilir.

Uyku bozuklukları, gece terörü, uykuda yürüme, karanlık korkusu, her şeye irkilme, gergin, dikkati toplayamama sık görülen belirtilerdir.

Tek ve birden gelişen travmaya bağlı yeniden olayı yaşantılama aşırı uyarılmışlık, hatırlatıcı durumlardan kaçınma görülürken çoklu ve sistematik uzun süreli travmalarda kendini ifade etmede güçlük, duygularını yaşamada kısıtlılık, çevreden kopma, çökkün ruh hali genelde üzüntülü bir görünüm kazanır.

TSSB gelişebilecek travmalar arasında fiziksel ve psikolojik şiddet, cinsel istismar, taciz, tecavüz, deprem, sel gibi doğal afetler, trafik kazası, terör, ani ebeveyn kaybı, saldırıya uğrama, kaçırılma, kaybolma, zorlu ameliyat, ya da korku uyandıracak olaylara şahit olma örnek verilebilir.

Çocuk ve ergenlerin yapılan bir araştırmada 18 yaşına kadar %40’ının TSSB geliştirecek kadar önemli travmatik olayla karşı karşıya kaldığı saptanmıştır. Travmanın büyüklüğü ile hastalığın belirtileri her zaman parelellik göstermese de fiziksel ve psikolojik şiddetin, can güvenliğini tehdit eden olayların TSSB’ye sıklıkla yol açtığı bilinmektedir.

Çocuklarda görülen davranım bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu geliştirmeye daha yatkın, aile içi ilişkilerin zayıf ve şiddet içeren bir ortam olması ise yine TSSB yatkınlığı için önemli faktörlerdir.

TSSB’nin uzun sürede gidişatı çevresel faktörler, çocuğun kişilik özellikleri ve stresle baş etme mekanizmalarının etkinliği travmanın ağırlığı ile ilişkilidir. Ailenin çocukla iletişimi ve soruna çözüm bulma yolları çocuğun ruh sağlığını korumasında etkili olacaktır. Toplumun da olaya bakışı, sivil toplum örgütlerinin olaya yaklaşımı ve desteği uzun sürede gelişecek olumsuz sonuçlara karşı engelleyici bir güç olacaktır.

TSSB’nin tedavisinde ise psikolojik desteğin uygun terapi yöntemleri ile yerinde ve hızlı müdahalede kronikleşmeden olumlu sonuçlar alındığı bilinmektedir. Ailenin duyarlılığının terapist-aile işbirliği ile çocuğun veya ergenin travmayı aşmasında çok önemli bir etken olduğu unutulmamalıdır.

TSSB’de hızlı göz hareketleri ile duyarsızlaştırma ve yeniden işleme yani EMDR TERAPİSİ çok hızlı ve kalıcı tedavi için günümüzde sık kullanılan bir psikoterapi olarak yerini almıştır.

Yaşanılmış olumsuz anılar ve travmatik olaylar beynimizin korku-kaygı merkezinde parçalı işlenmemiş şekilde olumsuz hisler, olumsuz duygular ve hoş olmayan bedensel duyumlarla (çarpıntı, titreme, terleme, ağrı, uyuşma, bulantı, kusma, kasılma, dona kalma vs..) sürekli tetiklenip tekrarlayan yeni olaylarla kısır döngüye girmektedir. EMDR ile bu olumsuz anı ağının tekrardan işlenip duyarsızlaşmasıyla geçmişteki olayların stresi kaldırılırken ileride yaşanacak olaylara karşı güçlü, koruyucu bir baş etme mekanizması geliştirilmiş olacaktır.

Psikiyatrist Uzman Dr. Zengibar Özarslan
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuk ve Ergenlerde Travma Sonrası Stres Bozukluğu (Tssb)" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.Zengibar ÖZARSLAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.Zengibar ÖZARSLAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Zengibar ÖZARSLAN Fotoğraf
Dr.Zengibar ÖZARSLAN
İstanbul
Doktor "Ruh sağlığı ve hastalıkları - Psikiyatri"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi4 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dr.Zengibar ÖZARSLAN'ın Yazıları
► Travma Sonrası Stres Bozukluğu Dr.Sevilay ZORLU
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Çocuk ve Ergenlerde Travma Sonrası Stres Bozukluğu (Tssb)' başlığıyla benzeşen toplam 91 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Hiperaktivite Nedir? Ekim 2015
► Cinsel Terapi Nedir? Temmuz 2015
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


10:31
Top