2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



El Estetiği
MAKALE #16060 © Yazan Op.Dr.Ayşe BARUTÇU | Yayın Ocak 2016 | 2,894 Okuyucu
EL GENÇLEŞTİRME - EL ESTETİĞİ

Ellerimiz her zaman göz önünde olan ve sıklıkla kullandığımız organlarımızdır. Günlük yaşamda çok göze çarpar ve yaşlanma belirtileri söz konusu olduğunda kişinin yaşını hiç gizleyemez. Gençlik yıllarında dolgun ve parlak olan el derisi, güneş , dış etmenler ve yaşlanmaya bağlı olarak elastik yapısını yitirmeye başlar. Zamanla kırışıklıkların artması , deri fazlalığı, incelme ve lekelenme elleri daha da yaşlı gösterir. Deri içindeki damarlar belirginleşir ve yeşil-mavi röfle vermeye başlar. Parmakları hareket ettiren tendon (kiriş) yapıları belirgin hale gelir ve göze batmaya başlar. Tüm bu değişiklikler sonucunda ellerde yaşlanma belirtileri de ortaya çıkmış olur.
El estetiği geçen yılların ellerde bıraktığı yıpratıcı etkiyi gidermek amacıyla yapılır. Kullanılacak yöntem kişinin elindeki yaşlanma bulgularına göre seçilir. El derisinde lekelenme ve kırışıklıkların olduğu durumlarda kimyasal peeling veya lazer uygulanır. Eğer damarlar belirgin ve ön planda ise damar tedavisi yapılır. Cilt inceliği olan hastalara da sentetik dolgu maddesi veya yağ enjeksiyonu önerilir. Tüm bu tedaviler ayrı ayrı yapılabileceği gibi beraber de kullanılabilir ve her yaşta yapılabilir.
Leke tedavisinde kullanılan peeling tedavisi yüz bölgesinde olduğu gibi cildin yıpranmış, tazeliğini ve parlaklığını kaybetmiş üst tabakasının soyulması ve daha sağlıklı ve canlı tabakanın ortaya çıkarılması işlemidir. Yani kimyasal peelingde derinin üst tabakası soyularak, yeni ve pürüzsüz deri gelmesi saglanır. Peeling uygulaması sonrasında cilt yüzeyi lekelerden arınır, taze ve berrak bir görünüm alır. Peeling sırasında kullanılan ilaçlara bağlı olarak derinin soyulma kalınlığı değişir. Genellikle yüzeyel ve orta derinlikte peeling uygulanır. Yüzeysel kimyasal peeling için en çok kullanilan maddeler alfa -hidroksi asitler (AHA veya meyve asitli peeling ), beta- hidroksi asit (BHA), jessner solüsyonu ve düşük konsantrasyonlu triklorasetik asit (TCA) 'tir. Orta derinlikte kimyasal peeling ise daha yüksek konsantrasyonlu TCA ve diğer ajanların farklı oranlarda karışımları ile yapılır. Tüm bu ürünler ciltte soyulmayı arttırıcı etki gösterir. Böylece hücre yenilenmesi hızlanmis olur. Peeling sırasında uygulanan kimyasal maddeler sadece deriye etki eder, kan dolaşımına geçmezler ve vücuda zararları yoktur. Muayenehane ortamında hekim tarafından yaklaşık 30 dakikada ağrısız olarak yapılır. Cildin temizlenmesinden sonra özel peeling solüsyonları hekim tarafından cilde uygulanır ve belli bir süre bekletilir. Nötralizasyon işleminden sonra nemlendirici ve güneş koruyucu uygulanır. Bu işlem sırasında hafif bir yanma hissi dışında başka bir rahatsızlık olmaz. Sargı uygulamaya gerek yoktur, kişi hemen kalkıp evine gidebilir. Peeling yapılan bölge bir hafta sonra soyulma başlar ve alttan yeni, pürüzsüz bir deri çıkmış olur. İyi bir sonuç elde etmek için tedavinin 3-6 seans tekrarlanması gerekir.
Fraksiyonel karbondioksit lazer ile yüzdeki gençleştirmenin bir benzeri ellerde de sağlanır. Cilde sürülen anestezik bir kremle yapılan uygulama 6 hafta aralarla tekrarlanır. Lazer etkisi ile cilt altı dokunun kalınlaşması ve gerginleşmesi kırışıklıkları giderir.
Damarları belirgin, mor ve şiş olan hastalarda bacaklardaki varis tedavisinde de kullanılan iğne ile damarı kurutma işlemi uygulanır. Elde varis haline gelen damarlar daraltılır ya da ortadan kaldırılır. Bu işlemin insan sağlığına kötü bir etkisi yoktur. Muayenehane şartlarında yapılır ve genişleyen damarlara özel bir ilaç ince enjektörlerle verilir. Mavi, damarlı el görünümü ortadan kalkar.
Deri inceliği olan ellerde dolgunluk vermek için sentetik dolgu maddeleri kullanılabilir veya yağ enjeksiyonu yapılabilir. Estetik dolgu maddeleri laboratuvar ortamında üretilir. Allerji yapan maddeler içermediği için güvenle kullanılır. Enjektörde kullanıma hazır haldedir, hazırlamak için özel bir işlem ve ek bir süre gerektirmez.Uygulama için muayenehane ortamı yeterlidir. Günümüzde en çok hyaluronik asit içeren dolgu maddeleri kullanılır. Hyaluronik asit, deri hücrelerimizin arasında bulunan berrak kristal jel görünümlü bir maddedir. Deriye enjekte edildiği zaman, vücudun kendi hyaluronik asiti ile birleşerek hacim oluşturur ve su çekmeye başlayarak genişler. Hyaluronik asit el bölgesine verildiğinde, üzerindeki derinin yukarı doğru kalkmasını ve gerilmesini sağlayarak etkisini gösterir. Böylelikle elde belirgin halde olan liflerin araları doldurularak daha dolgun bir el görünümü sağlanabilir. Ayrıca bu bölgelerde su toplanmasını sağlayarak daha gergin bir cilt görünümü oluşturur. Sentetik dolgu maddeleri kalıcı dolgunluk sağlamaz, etkileri 6-9 ay sürelidir. İstenildiği zaman tekrarlanabilir.

Yağ enjeksiyonunda ise vücudun başka bölgelerinden uyuşturularak ince iğnelerle alınan yağ, küçük küçük parçalar halinde yine uyuşturularak eldeki bölgelere enjekte edilir. Bu şekilde varsa eğer hem kilolu olan bölgelerden kurtulunur, hem de el bölgesinde dolgunluk sağlanır. En çok yağ alınan bölgeler dizlerin iç yüzü ve karın bölgesidir. Verilen yağ dokusunun %50-70’i verildiği bölgede vücut tarafından eritilmektedir, erimeyerek o bölgede yerleşen yağlar ise bir ömür kalıcı olur. Bu nedenle yağ enjeksiyonunun ortalama 6 ay aralarla 3-5 seans tekrarlanması gerekir. Yağ dolgusu işleminde alınan yağ hücreleri kök hücre ile zenginleştirilerek veya PRP (platelet rich plazma) ile karıştırılarak kullanıldığında, işlem sonrası erime oranı azalır ve kalıcılık artar. İşlemden sonra el bölgesine bandaj uygulanır ve parmaklar açıkta kalır. Bu şekilde kişi günlük işlerini yapabilir.
El gençleştirmesinde yeni başlayan uygulamalardan biri de PRP (platelet rich plazma) enjeksiyonlarıdır. PRP, “Platelet Rich Plasma-- platelet yönünden zenginleştirilmiş plazma uygulaması” adı verilen tedavi yönteminin kısaltılmış ismidir ve cilt gençleştirmede son yıllarda en popüler olan yöntemdir. Plateletler – veya diğer adıyla trombositler—normalde kanımızda bulunan hücrelerdir ve kanın pıhtılaşması ile yara iyileşmesinde görevlidir. Yapılarında hasarlı dokuların onarımını ve doğal hallerine dönmelerini sağlamak için gerekli olan “büyüme faktörlerini” barındırırlar. Büyüme faktörleri kollagen ve hyaluronik asit üretimini arttırarak cilt kalitesinin artmasını sağlarken, cildi yeniler ve canlandırır.
PRP uygulamasında, kişiden bir miktar kan alınarak özel bir tüpe konulur, ayrışma işlemine tabi tutulduktan sonra elde edilen az miktarda platelet yönünden zenginleştirilmiş plazma (PRP), yine aynı kişiye enjeksiyon yoluyla geri verilir. Böylece hedef bölgeye kan dolaşımı ile taşınacak miktardan daha fazla sayıda platelet verilmektedir. Çünkü PRP ile elde edilen plateletlerin yoğunluğu kandakinden fazladır. PRP enjeksiyonuna başlandıktan birkaç hafta sonra cildin ışıltısında bir artış, lekelerde azalma ve incelmiş ciltte bir düzelme ortaya çıkar. Ortalama olarak 3 hafta aralıklarla yapılan 3 - 4 uygulama istenen etkiyi sağlar.
Çok dolgun, yağ dokusu fazla olan iri elleri ise liposuctionla inceltmek mümkündür. Liposuction, vücudun belli bölgelerindeki yağ birikimlerinin özel bir vakumla veya özel enjektörlerle emilerek, vücuttan yağların uzaklaştırıldığı bir ameliyattır. Bu ameliyatla hacmi artmış, diyet ve egzersize dirençli yağ dokusu vücuttan uzaklaştırılırken, mevcut yağ hücrelerinin sayısı da azaltılmış olur. Liposuction yöntemi ile vücudun her yerinden yağ alınabilir. Liposuction işlemi lokal, sedasyon anestezisi ya da genel anestezi altında yapılabilir. Yağlanma bölgesine özel bir sıvı enjekte edilir ve daha sonra bu bölge üzerine veya yakınına birkaç mm uzunluğunda birkaç kesi yapılır. Bu kesilerden çok ince kanül denilen metal borular deri altı tabakası içine sokulur ve kanüller şeffaf hortumlarla vakum cihazına bağlanır. Kesiler çok küçük olduğu ve katlantı bölgelerinde gizlendiği için ameliyat sonrası dönemde herhangi bir kesi izi göze çarpmamaktadır. Liposuction işleminden birkaç saat sonra hasta evine gönderilmekte ve bir iki gün içinde işine ve günlük aktivitelerine geri dönebilmektedir. Ameliyat sonrası ağrı basit ağrı kesicilerle kolaylıkla kontrol edilebilir. Ameliyattan sonra şişlik ve hafif morarma olağandır. El bölgesine baskılı bir sargı (eldiven tarzı) uygulanır fakat el hareketlerinde herhangi bir kısıtlama önerilmez. Birkaç hafta içerisinde ameliyata bağlı şişlikler de kaybolunca istenen sonuç ortaya çıkar.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"El Estetiği" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Op.Dr.Ayşe BARUTÇU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Op.Dr.Ayşe BARUTÇU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Ayşe BARUTÇU Fotoğraf
Op.Dr.Ayşe BARUTÇU
Ankara
Doktor "Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi - Estetik"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Op.Dr.Ayşe BARUTÇU'nun Makaleleri
► Burun Estetiği ve Kulak Estetiği Op.Dr.Eser AYDOĞDU
► Yüz Estetiği ve Dudak Estetiği Prof.Op.Dr. Mesut ÖZCAN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'El Estetiği' başlığıyla benzeşen toplam 17 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


00:37
Top