2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,221 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Kemik Metabolizması Üzerine Etki Eden Hormonlar
MAKALE #1697 © Yazan Dr.Dt. Rana ORAL | Yayın Ekim 2008 | 71,808 Okuyucu ÇOK OKUNUYOR
Organizmada salgı bezleri iç salgı bezleri (endokrin bezler) ve dış salgı bezleri (ekzokrin bezler) olmak üzere ikiye ayrılır.

Endokrin bezlerin salgıladıkları kimyasal aracılara " hormon" adı verilir. Hormon, hareket halinde bulunduran, harekete geçiren anlamına gelmektedir. Endokrin sistem hormonlar aracılığı ile organizmanın farklı metabolik fonksiyonlarını, hücrelerdeki kimyasal reaksiyonların hızını, zarlardan madde taşınmasını, hücrelerin büyüme ve salgılama işlevlerini kontrol altında tutar. Hormonal sistemin bu etkileri bazen saniyeler bazen de bir kaç gün içinde başlayıp haftalar, aylar hatta yıllar boyunca devam etmektedir.

Hormon aracılığı ile iletilen haber çoğu zaman, hücre membranında, hücre içerisinde belirli bir işlevi kontrol eden intraselüler ikinci bir haberciye aktarılır, sonuçta endokrin hücreden çıkmış olan haber hedefine ulasmış olur. Ancak organizmadaki haber akımı bu noktada sonlanmaz.

Hedef hücrede “FEEDBACK” mekanizmasının çalışmasına neden olacak işlevler harekete geçer.

FEEDBACK MEKANİZMASI, reseptör hücrenin ekstraselüler sıvıya bir metabolit veya başka bir hormon salgılanmasına neden olur. Reseptör hücreden salgılanan bu kimyasal madde, endokrin hücreye haberin alındığını ve gerekenin yapıldığını bildirir.
Negatif feedback mekanizmasında, genellikle bu durum endokrin hücreyi inhibe eder ve aynı bilgiyi veya haberi iletmesini durdurur.

HORMONLARIN FONKSİYONLARI:

1. MORFOJENEZ- ŞEKİLLENME:

Organizmanın gelişmesi, farklılaşması olgunlaşması ile ilgilidir. Örn: seks hormonları

2. METABOLİK DÜZENLEME-HOMEOSTAZ:

Karbonhidratlar, yağlar, proteinler, elektrolitler ve su gibi endojen içeriklerin dinamik dengesinin sağlanması. Örn: Serum kalsiyumunun parathormon ve kalsitonin ile ayarlanması.

3. FONKSİYONEL İNTEGRASYON- BÜTÜNLÜK:

Sinir sistemi fonksiyonları ve bireyin davranışlarının düzenlenip takviye edilmesi.

Hipotalamus hormonları

Supraoptik ve paraventriküler çekirdekte oluşanlar
· Antidiüretik hormon (ADH, vazopressin)
· Oksitosin (pitosin)
Peptiderjik nöronlardan salgılanan, Adenohipofiz hormonlarının sekresyonunu düzenleyen hormonlar
· Tirotropin salgılatıcı hormon (TRH)
· Kortikotropin salgılatıcı hormon (CRH)
· Gonadotropin salgılatıcı hormon (GnRH)
· Büyüme hormonu salgılatıcı hormon (GHRH)
· Somatostadin (Büyüme hormonu salınımını inhibe edici hormon)
· Prolaktin salgılatıcı hormon (PRH)
· Prolaktin salınımını inhibe edici hormon (PIH)

Hipofiz hormonları
Ön lop hormonları
Gonadotropinler: (FSH, LH)
Tirotropin(TSH)
Kortikotropin (ACTH)
Prolaktin (PRL)
Büyüme Hormonu=Somatotropin (GH)
Melanosit stimüle edici hormon (MSH)
b-endorfin
Orta lop hormonu
Arka lop hormonları
ADH (=vazopressin)
Oksitosin

Tiroit hormonları
Folliküler hücrelerden T3 veT4
Parafolliküler C hücrelerinden Kalsitonin hormonu

Paratiroit hormonu
Pankreas hormonları
Langerhans adacıklarının hücrelerinden
· Glukagon: A (α) hücrelerinden
· İnsülin: B (b) hücrelerinden
· Somatostadin: D (l) hücrelerinden
· Pankreatik polipeptit: F hücrelerinden salgılanır


Böbrek üstü bezi hormonları
Adrenal korteks hormonları
Glukokortikoidler
Kortizol
Mineralokortikoidler
Aldosteron
Adrenal korteks androjenleri
Dehidroepiandrosteron sülfat (DHEAS)

Adrenal medülla hormonları
Cinsiyet bezleri hormonları
Erkek cinsiyet hormonları
Androjenler
Testosteron
Dişi cinsiyet hormonları
Östrojenler
Östradiol
Östriol
Östron
Progestinler
Progesteron

Gastrointestinal ve diğer doku hormonları

Kemik Metabolizması Üzerine Etki Eden Hormonlar:

Büyüme Hormonu - Somatotropin(GH)

Ön hipofizin eozinofil somatotrof hücreleri tarafından salgılanan peptid yapılı bir hormondur.
Hormon etkisi türe spesifiktir. Rekombinant teknoloji ile hazırlanan büyüme faktörü, amino ucunda ilave metionil grubu içerir:
Metionil-büyüme faktörü: SOMATROPİN adı verilir.
Pek çok hücreyi uyarır, fakat esas hedefi kemik ve iskelet kasıdır.
Protein sentezini başlatır ve yağların yakıt olarak kullanılmasını teşvik eder.
Büyüme hormonu hedef dokuları doğrudan doğruya etkilemez. Somatomedinler aracılığı ile etkiler. En önemli ve etkin türü Somatomedin C (IGF-1) dir.
Puberte sırasında seks hormonu salgılanmasındaki fırlamanın sonucu büyüme hormonu salgılanması artar.

Büyüme Hormonunun Kemik üzerine Fizyolojik Etkileri

Kıkırdak ve kemik büyümesini uyarır.
Kondrositik ve osteojenik hücrelerce protein depolarının artırılması.
Bu hücrelerin çoğalma hızını artırır
Kondrositleri osteojenik hücrelere dönüştürür.
Pek çok etkisi dolaylı olarak “somatomedinler-(IGF)” aracılığı ile gerçekleşir.

Büyüme Hormonunun Kemik üzerine Patolojik Etkileri:

İnsanlarda iskelet büyümesinin tamamlanmasından sonra görülen adenohipofiz adenomunda GH sentezinin artışı akromegaliye yol açar. Ellerde ve ayaklarda, yüzde özellikle burunda, kafatasının bazı alanları ile iç organlarda büyüme görülür.
Hipofiz adenomunun puberte öncesinde kemik büyümesi tamamlanmadan gelişmesine bağlı olarak uzun kemiklerde aşırı büyüme görülmesine gigantizm (devlik) adı verilmektedir. Büyüme hormonunun yetersiz salıverilmesi Dwarfizm (cücelik) ile sonlanır.

Somatostadin

Mide ve pankreasın endokrin hücrelerinde, hipotalamusta bulunur ve büyüme hormonunu inhibe eden hormon olarak tanımlanır.
Somatostadin, büyüme hormonu, TSH, insülin, glukagon, gastrin, CCK, sekretin, VİP, GİP ve diğer gastrointestinal hormonların salıverilmelerini ve bu hormonların hedef hücrelerindeki etkilerini inhibe eder.

Timus hormonları (Timozinler)

T-lenfositlerinin olgunlaşma süreçlerinde etkili olurlar.
Büyüme-gelişme, kalsiyum ve fosfor metabolizması üzerine etkileri de gösterilmiştir.

Glukokortikoidler

Osteoblast ve stromaya ait hücreler üzerinde osteoblast öncül hücre farklılaşmasını artırırlar. Ayrıca anabolik ve katabolik etkisi olan PTH ve IGF-1 gibi hormonların etkinliğini artırdığı da bilinmektedir. Glukokortikoidlerin aktif osteoblastlar üzerine çoğunlukla engelleme yönünde etki gösterir ve osteoblast apoptozisine neden olarak sert dokuda yapısal ve hücresel düzeyde dağılmaya yol açarlar.

Östrojen

Östrojenler, kadınların adet döngüsünde ve diğer memeli hayvanların dişilerinde estrus döngüsünde önemli rol oynayan bir grup steroid hormondur.
Östrojenler hem erkek hem kadınlarda bulunmakla beraber, üreme yaşında kadınlarda seviyeleri çok daha yüksektir. Kadınlarda bulunan üç ana östrojen, östradiol, östriol ve östron'dur. Menarş ile menopoz arasında başlıca östrojen östradioldür. Vücutta bunlar enzim reaksiyonları sonucu androjenlerden sentezlenir. Östradiol testosterondan, östron da androstenedion'dan sentezlenir. Östron östradioldan daha zayıf etkilidir ve menopoz sonrası kadınlarda östradioldan çok östron bulunur.

Östrojenin Kalsiyum Dengesine Etkisi:

Östrojenin kemik dokuya etkisi dolaylı ya da direkt yollardan gerçekleşir.

Böbreklerde doğrudan 1-alfa hidroksilasyon aşamasında etki ederek vitamin D sentezini hızlandırır. Dolayısıyla barsak epitelinin villus sayısı ve emilim yüzeyi artar, kalsiyum transportunda görevli proteinlerin sentezi hızlanır ve dolayısıyla barsaktan kalsiyum emilimi artar.

Kemik dokuda PTH’a karşı kısmi direnç oluşturur ve dolaylı yoldan serum PTH düzeylerini arttırır. Artan PTH, böbrekten kalsiyum geri emilimini azaltır ve aynı zamanda 1-alfa hidroksilasyon aşamasında etki ederek vitamin D biyosentezini hızlandırır. Böylece kalsiyumun barsaktan emilimi bir diğer yolla da artış göstermiş olur.

Östrojenin Kemik Dokusuna Etkisi:

§ Prostaglandin sentezinin inhibisyonu
§ Sitokinlerin sentezinde yavaşlama
§ Büyüme faktörlerinin sentezinde artış
§ Kalsitonin üzerinde olumlu etki

Postmenopozal dönemde kullanılan düşük doz östrojenler, özellikle E serisi (PGE2) olmak üzere prostaglandin sentezini azaltırlar ve bu yolla kemik döngüsü (turnover) hızının, yavaşlamasına yardımcı olurlar.

Östrojen, kemik ve hemopoetik hücreler tarafından sentez edilen ve kemik rezorpsiyonun potansiyel uyarıcılarından olup, osteoklast birikimine neden olan TNF-α (Tumor Necrosis Factor alfa) ve IL-1 (Interleukin-1) gibi sitokinlerin sentezini yavaşlatır ve dolayısıyla postmenopozal kemik rezorpsiyonunda azalma sağlar.

Östrojen, kemik formasyonunun düzenleyicilerinden ve uyarıcılarından olan TGF-β (Transformating Growth Factor-Beta) ve IGF-1 (Insulin Like Growth Factor-1)’in lokal sentezini arttırır ve bu yolla kemik formasyonu üzerine yardımcı etki sağlar.

Östrojenin tiroid parafoliküler C hücrelerine direkt etkisi ile kalsitonin sekresyonunda artış yaptığı ve böylece osteoklastların sayı ve aktivasyonunu inhibe ederek dolaylı yoldan antirezorptif özellik gösterdiği ileri sürülmekledir.
Androjenler

Androjen, her iki cinste de bulunan ve çoğunluğu böbreküstü bezinin korteksinden salgılanan erkeklik hormonu maddesine denir.

Androjen yetmezliği de östrojen yetmezliğinde oluşuna benzer şekilde kemik döngüsünde artış ile kemik kaybına neden olur. Androjen yetmezligi yaşlanma ile ortaya çıkar ve düşük serum androjen miktarları östrojen yetmezliği ile ilişkili olarak kemik kaybına katkıda bulunur. Kemik hücreleri progesteron reseptörleri içerirlerse de, kemiğin yeniden şekillenmesi üzerine progesteronun etkileri hakkında çok az kanıt vardır.
Progesteron hem antagonist, hem de zayıf agonist etki ile glükokortikoid reseptörler ile etkileşebilir.

Kalsitonin

Kalsitonin 32 amino asitlik tek bir polipeptitten oluşan, insan vücudunda tiroid bezinin crista neuralis kökenli C hücreleri tarafından üretilen bir hormondur.

Kalsitoninin etkileri:

§ Kemiklerde resorpsiyonu kısıtlayarak, kemik dokusundan Ca ve P kaybını önler, dolasıyla serum Ca ve P düzeylerini azaltır.
§ Kemik resorpsiyonundaki azalmaya Alkalen fosfataz ve Pirofosfataz sentezinde ve Hidroksipirolin atılımında azalma eşlik eder.
§ Böbreklerde, Ca ve P tübüler geri emilimini azaltır.

Kalsitonin kemik ve böbrekler üzerine olan etkisi PTH’nın tersinedir.

Kalsitoninin Ca homeostazındaki rolü kesin olarak aydılatılmış değil.

Kalsitoninin etki mekanizması:

Kemik ve böbrek hücreleri ve lenfositlerde özel reseptörleri bulunur.

Kemik ve böbrekte adenil siklazı aktive ederek etkili olabileceği ileri sürülmüştür.

Kemiklerde osteoklastlar üzerine etki ederek PTH etkilerini engellemektedir

Kalsitonin sekresyonu, serum iyonize Ca tarafından düzenlenmektedir.
Serum iyonize kalsiyum düzeyi yükseldiği durumlarlarda kalsitonin salınımı artmaktadır.
İyonize Ca düzeyi azaldığı durumlarda kalsitonin salınımı azalmaktadır.

Tiroidin parafoliküler hücrelerinde gelişen tümörleri, anormal düzeyde kalsitonin salınımına yol açar.


Parathormon

Kalsiyum dengesini sağlayan temel hormon PTH’dır.
Kalsitonin PTH’ın antagonistidir.
Paratiroid hormon (PTH) disülfit bağı içermeyen 84 amino asitlik tek bir polipepdit zinciri olarak salgılanır. İnsülin ve pek çok pepdit hormon gibi prehormon olarak sentezlenir.
PTH’nin sentez ve sekresyonu dolaşımdaki iyonize kalsiyumun feedback regülasyonu altındadır.

Parathormonun etkileri:

§ Kemik rezorpsiyonu artar.
§ Böbrekte 1α hidroksilaz aktivitesi artar ve 1,25 (OH)2 D vitamini düzeyi artar.
§ Barsaktan kalsiyum emilimi artar.
§ Böbrek distal tubulusunda kalsiyum geri emilimi artar.

Egzojen devamlı uygulamada veya endojen salgı varlığında (hiperparatiroidi) ise, osteoklastlar aracılığı ile kemik yıkımını artırır.

PTH, osteoklasttaki çeşitli genlerin ekspresyonunu artırarak IL-6, IGF-1, IGF- bağlayıcı protein 5 ve prostoglandinler gibi lokal faktörlerin yapımını uyarır.

Aralıklı verildiğinde, kemik yapımını uyarır, ancak yüksek konsantrasyonda kollagen yapımını baskılar.

PTH hücre zarındaki spesifik reseptörü ile etki gösterir. PTH adenilat siklazı aktive eder. Yükselen hücre içi cAMP düzeyleri sonuçta böbrek tübüllerinden kalsiyumun geri emilimini artırır. Böbreklerden kalsiyum atılımı azaltılırken fosfat atılımı artılrılarak plazma fosfat düzeyleri düşer. Bu durum kalsitriol [1,25(OH)2 vit D= aktif vit D] (25 hidroksikolekalsiferolün) hidroksilasyonunu uyararak D vitaminin aktif formunun yapımını uyarır.

PTH’un böbrekler üzerine olan etkisinin toplam sonucu, plazma kalsiyum düzeyinin artması, plazma fosfat düzeyinin düşmesi ve D vitamini aktivitesinin artmasıdır. D vitamini kemiklere ve barsaklara etki ederek plazma kalsiyum düzeyini yükseltir.

PTH’nın etki mekanizması

PTH ile ilgili hücreler, plazma membranında PTH-spesifik reseptör proteinler içerirler.
Hormon-reseptör kompleksi, plazma membranının iç kısmındaki adenilat siklaz kompleksini aktive eder.

Hormon-reseptör-adenilat siklaz kompleksi N-protein olarak isimlendirilen bir düzenleyici protein ile stimule veya inhibe edilir. Bu protein de guanozin trifosfat(GTP) ile aktive edilir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Kemik Metabolizması Üzerine Etki Eden Hormonlar" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.Dt. Rana ORAL'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.Dt. Rana ORAL'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     7 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dr.Dt. Rana ORAL'ın Makaleleri
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Kemik Metabolizması Üzerine Etki Eden Hormonlar' başlığıyla benzeşen toplam 92 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:53
Top