2007'den Bugüne 92,310 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



İlişkide Sorunları Çözmek
MAKALE #17121 © Yazan Uzm.Psk.Duygu YÜKSEL | Yayın Ağustos 2016 | 4,234 Okuyucu
Yaşanılan olaylarda, beklentilerin karşılanmadığı anlarda, çevreyle yaşanılan sorunlarda çiftlerden kimi zaman biri kimi zamansa her iki taraf da sıkıntıları dile getirmemeyi tercih ettiğinde çözüm bulunduğu düşünülmektedir. Oysa dile getirilmeyen her sorun zamanla hayal kırıklıklarını, anlaşılmamayı, objektifliği vb. durumların yitirilmesine, bireylerin rol yapmalarına ve sadece anlık çözümler bulmalarına neden olmaktadır. Birikimler sonucunda; çatışmalar artmakta, sözel, duygusal ve fiziksel şiddet baş göstermekte, tolere edilebilirlik azalmakta, empati güçleşmektedir.

Tüm bu nedenler sorunların çözümünü uzatmaktadır. Bundan ötürü;
- İlişkide sıkıntıya neden olan faktörler nelerse, o "an" ,"şimdi ve burada" olmak üzere konuşulması,
- Öfkenin yoğun olduğu hissediliyorsa, karşı tarafa düşünce aktarılmadan, " önce düşünmeli ve yanlış anlaşılmalara neden olmayacak biçimde" dile getirilmesi,
- Öfke kontrol edilemeyecek veya "doğru" ifade edilemeyecek gibiyse, karşı tarafa "şu an öfkeli olduğumuzu, sakinleştiğimiz an konuşmamız için kendisinden zaman istediğimizin" belirtilmesi,
- Karşı tarafla sağlıklı iletişim adına; kişi hakkında fikir yürütmek ya da kurgu yapmak yerine doğrudan yaptığı davranışın nedenlerinin sorulması,
- Bireysel farklılıkların; gelenek-görenek, yetiştirilme tarzı, öğrenilen normlar, hayata bakış açıları vb. durumlar değişeceğinden "bizce" olan yanıtlar karşı tarafça da aynı ya da benzer olmayacağının hatırlanması,
- Soruna neden olan "çevrenin kendisi " ya da "üçüncü şahıslar ise" ilişkideki "bizin" hatırlanması ve hatırlatılması,
- Geçmişte yaşanılanların "geçmişte bırakılması", benzer problemler yaşanılsa dahi "yeniden dile getirmesi" ya da problem farklı olmasına rağmen "geçmişin hatırlatılması" öfkeyi devam ettireceğinden sorunların daha da büyümesine yol açacağından "geçmiş" yerine "şimdi ve gelecek" ilişki ağlarına odaklanılması problemlerin daha çabuk ve kalıcı şekilde çözümlenmesine neden olacaktır.

Birçok yöntem denenmiş ancak yine de çözüm alınamıyorsa, ilişki adına karar vermek (ayrılmak, boşanmak vb.) yerine öncelikle bir uzmandan yardım almak; gerek bireysel gerek ilişkisel verilecek kararın daha sağlıklı alınmasına neden olacaktır. Kimi zaman yapılan hatalar, yanlış anlaşılmalar, kurgular, duygusal patlamalar, birikimler bireyin nesnel duruşunu engellemektedir. Bundan ötürü, bireyin fevri kararlar almasına ve çözüm yolu olmasına rağmen sıkıntıların hiçbir şekilde çözülemeyecek gibi görünmesine neden olmaktadır.

Peki Terapiye Hazır Mıyım?
Gerek maddi olarak gerek manevi olarak terapi sürecini karşılayabileceğinden emin olamıyorsa birey, ilk seansla (görüşmeyle) sorunlarının çözüleceğini düşünüyorsa, seanslara düzenli gitmek yerine bir hafta gidip diğer hafta gitmesem de olur diyorsa, hayatında öncelik sıralamasına terapiyi koyamıyorsa, onun yerine spora gitmek, misafir ağırlamak, seyahate çıkmak vb. durumları önceliğine alıyorsa, zihnen terapiye odaklanamamış, sadece bir deneyeyim olmazsa bırakırım düşüncesi ile başlıyorsa terapi sürecine, birey “tam” olarak hazır değildir pskikoterapiye.

Birçok birey terapi sürecinin bir en çok iki seanslık bir süreç olduğu yanılgısı ile psikolog arayışına başlamaktadır. Ancak psikoterapi ilk birkaç seansla son bulabilecek bir süreç katiyen değildir. İlk defa uzman desteği alan danışanlar, sorunlarının hızla biteceğini, ayda bir defa giderek rahatlayabileceklerini düşünmektedirler. Bundan ötürü danışanlar, psikologu ile yaptığı ilk görüşmede; seansın ne kadar süreceği, her hafta ücret verip vermeyeceği, görüşmelere her daim gelip gelmeyeceğini sıklıkla sormaktadırlar.

Seanslar Ne Kadar Sürede Biter?
Hiçbir terapist bu soruya sayı ile yanıt veremez, vermemelidir de; çünkü süreci belirleyecek birçok faktör söz konusudur. Bireyin aile yaşantısı, mizacı, daha önce sorununa yönelik neler yaptığı, herhangi bir psikiyatrik durumunun olup olmadığı, sağlık durumu, iş koşulları, sosyal desteği, danışanın terapisti ile uyumu, seansa düzenli gelip gelmediği vb. her bir etmen sürecin kısa ya da uzun sürmesine neden olacağından ilk yapılan görüşmede terapist tarafından seans sayısının dile getirilmesini güçleştirmektedir.
Uzman ile Ne Sıklıkta Görüşülmelidir?
İlk seans sonrası, gerek terapistin hikayeyi doğru alması olsun gerek danışanın terapistine yönelik güveni ve sürecin daha hızlı işlemesine yönelik olsun haftada bir defa görüşme yapılması en sağlıklı olanıdır. Ancak bazı danışanların maddi sıkıntılarından ötürü on günde bir de görüşmeler yapılabilmektedir. Genellikle sürecin uzamasına neden olacağından ve özellikle danışanın terapistine ve psikoterapiye yönelik sürecini biraz daha zorlayacağından on günde bir yapılan görüşmeler pek önerilmemektedir. Ayrıca maddi açıdan bakıldığında, süreç uzun vadede aynı ücrete denk gelmektedir. Son zamanlarda, psikologa ve ruh sağlığına verilen önem arttığından ve birçok hastalığın, bireysel mutsuzluğun, ilişkisel sorunların vb. durumların kaynağının ruhsal durum olduğu bireyler tarafından anlaşıldığından psikolog desteği almaya gelen bireyler artmaktadır.

Psikoterapi Sonrası Danışanlardan Sıklıkla Duyduğumuz:
Neden daha önce psikologa gelmediklerini, bu zamana kadar niçin sorunlarına yönelik tek başına çözüm aramak zorunda kaldıklarını anlayamadıklarını dile getirmektedirler. Uzman desteği ile daha sağlıklı kararlar aldıklarını, ilişkilerinin daha huzurlu ve kaliteli olduğunu, yaşam kalitesinin daha arttığını, çevresindeki kişilere de memnuniyetlerini dile getirdiklerini belirtmektedirler.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"İlişkide Sorunları Çözmek" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Duygu YÜKSEL'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Duygu YÜKSEL'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Duygu YÜKSEL Fotoğraf
Uzm.Psk.Duygu YÜKSEL
İstanbul
Uzman Klinik Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi77 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Duygu YÜKSEL'in Yazıları
► Çift Sorunlarınızı Çözmek İster Misiniz? Psk.Sema KAHVECİ KAANOĞLU
► İlişkide Kim Dur Diyecek? Psk.Ceren TATAR
► İlişkide Zor Dönemler Psk.Enise AKGÜL
► İlişkide Hayalkırıklığı Psk.Dnş.Filiz OKUŞ TEZEL
► İlişkide Yetersizlik Duygusu Dr.Psk.Fatih SÖNMEZ
► İlişkide Huzuru Bulmak Psk.Dnş.İsa Ozan GÜN
► İlişkide İletişim Problemleri Psk.Duygu YÜKSEL
► İlişkide Tehlike Sinyalleri Dr.Psk.Fatih SÖNMEZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'İlişkide Sorunları Çözmek' başlığıyla benzeşen toplam 30 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Boşanma Süreci Temmuz 2018
► Neden Vajinismusum? Mayıs 2017
► Tırnak Yeme (Onikofaji) Aralık 2015
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:24
Top