2007'den Bugüne 92,312 Tavsiye, 28,221 Uzman ve 19,978 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Boşanmanın Çocuk Üzerindeki Etkisi
MAKALE #17159 © Yazan Psk.Elif Y. ÇAVUŞOĞLU | Yayın Eylül 2016 | 3,792 Okuyucu
Eyvah! Annemle babam boşanıyor. Şimdi bana ne olacak?

Evet, boşanan çiftlerin çocukları hep aynı soruyu sorarlar: “Bana ne olacak?”
Boşanmaların çocuk üzerinde travmatik etkisi büyüktür, ancak evlilik tükenmiş, sorunlar çözülemez hale gelmiş ve ortamda huzur kalmamışsa izlenecek en iyi yol boşanmadır. Belirsiz ve huzursuz bir ortamın ve bunun yıllarca sürmesinin çocuğa vereceği zarar, boşanmanın vereceği zarardan çok daha fazla olacaktır.

Boşanma bir krizdir ve her kriz gibi iyi yönetilemediğinde sorunlar büyür. Eğer bu süreç ve sonrası iyi yönetilirse çocuklar üzerindeki travmatik etki minimuma inebilir. Böylece çocuklar boşanmanın yarattığı travmayı çok daha kolay ve daha kısa sürede atlatabilir. Çoğu çocuk, anne-babasının boşanmasına alışabilir ve alışacaktır da.

Boşanmak kaçınılmaz olmuşsa önce çocukları buna hazırlamak gerekir

Boşanma kararı alınmışsa önce gelecekteki yaşantı için bir yol haritası çıkarılmalı ve belirsizlikler bir an önce giderilmelidir. Sonra olabildiğince kısa sürede çocuklara boşanma kararı ve gelecek planı, belirsizliğe açık kapı bırakmayacak şekilde açıklanmalıdır. Çocuklar, siz hiçbir şey söylemeseniz de ortamdaki huzursuzluğu ve büyük bir değişiklik olacağını hissederler ve bir açıklama yapılmaksızın uzayan bekleme süresi onları kaygılandırır. Açıklama yapmadan önce eşler kendi aralarında mutlaka konuşmalı, öyle olmasa bile bu, çocuklara ortak bir karar olarak açıklanmalı ve anne ve babanın konuşmaları kesinlikle çelişmemelidir. Bundan sonraki yaşantıyla ilgili bir belirsizlik olmamalı, gelecekle ilgili olarak çocukların kendilerini güvende hissedebilecekleri net bir tablo çizilmelidir. Bu açıklama, eşlerden biri evden ayrılmadan en az iki hafta önce yapılmalı, böylece çocuklar, yapılan açıklamadan sonra kafalarında oluşacak soruları sorma fırsatı bulabileceklerdir.

Eğer birden fazla sayıda çocuk varsa açıklama mutlaka hepsine birden yapılmalı. Eşlerin çoğu zaman uygun olduğunu sandığı gibi sadece büyük çocukla konuşmak aslında tüm çocuklar için sakıncalı bir durumdur. Bu; büyük çocuğa kardeşinin de sorumluluğunu vermek demek olacağı gibi, zaten belirsizliğin farkında olan küçük çocuğun da net bir bilgi alamadığından kaygılarının sürmesine neden olacaktır. Genel bir açıklama yapıldıktan sonra izleyen günlerde çocuklarla yaşlarına uygun teke tek konuşmalar yapılabilir. Ayrıca eşlerin her ikisi de kendi aileleri ile konuşmalı ve hiç kimse anne yada baba hakkında olumsuz bir şey söylememelidir. Örneğin, anneannenin baba hakkında kötü konuşması, çocuğa kendini kötü hissettirmekle kalmayacak,babasından değil; anneannesinden nefret etmesine neden olacaktır.

Eşler birbirlerine ne denli kızgın olurlarsa olsunlar çocukların önünde tartışmamalı, çocuklara karşı babalarını/annelerini kötülememeli ya da onların önünde, boşanmaları ya da eşleri ile ilgili olarak başkalarıyla konuşmamalıdırlar. Eşler çocuklara; birbirlerinden ayrıldıklarını, ama onların anne ve babası olmaya devam edeceklerini, onlarla ilgili alınacak kararları birlikte almayı sürdüreceklerini ve onlar için önemli olan tüm günlerde(mezuniyet, düğün gibi) her ikisinin de bulunacağına dair söz vermeliler. Bu çocuklara kendilerini güvende hissettireceği gibi, ileride anne-babaları arasındaki iletişimsizliği kötüye kullanmalarına da fırsat vermemek için iyi bir yöntemdir. Ancak çocuklara güven sağlamak amaçlı bir arada bulunuşların dozunu iyi ayarlamak gerekir. Çünkü huzurlu aile tablosunun abartılması çocukların, anne ve babalarının tekrar bir araya gelecekleri gibi boş bir umuda kapılmalarına neden olabilir.

Boşanma sonrasında çocukların, parçalanmış aile çocuğu olmaktan bir avantaj sağlamasına, bunu kullanmasına fırsat verilmemelidir. Boşanma öncesinde çocuğun ortak edilmediği kararlara artık ortak edilmeye başlanması ya da maddi tavizler verilmesi çocukların boşanma travmasını daha kolay atlatmasına yaramayacağı gibi ilerde onarılması güç otorite ve disiplin sorunlarına yol açacaktır. Yaşantı mümkün olduğunca aynı akışta sürdürülmeli, artık annesi ile yaşayan bir çocuğun daha önce babasının izniyle gerçekleştirebildiği etkinlikler de annenin yanıtı eskiden olduğu gibi “babana sor” olmalıdır.

Çocuklar için anne-baba ayrılığı yeter derecede büyük ve atlatılması gereken bir şok olduğundan eğer mümkünse, gene şok etkisi olacak taşınma, okul değişikliği gibi ekstra değişiklikleri yaşamaması için çocuklar, boşanma sonrasında aynı evde yaşamaya ve aynı okula gitmeye devam etmelidirler. Kaçınılmaz bir şekilde gerekmediği sürece bu değişiklikler en azından ertelenmeli, çocuğa hepsi birden yaşatılmamalıdır.

Çocuklara, gelecekle ilgili olarak asla tutulması olanak sız sözler verilmemelidir. Çocukların sıkça sorduğu bir soru olan “Başkasıyla evlenecek misin” sorusuna verilebilecek en doğru yanıt “Şu anda böyle bir düşüncem yok, ama gelecekte olacak olsa bile benim için dünyanın en önemli varlığı sen olmaya devam edeceksin”. Bu, rahatlıkla verilebilecek bir sözdür. Çünkü ilk evliliğinden çocuğu ya da çocukları olan herkes, tekrar evlenmek söz konusuolduğunda önce çocuklarının durumunu ve uyumunu düşünür.

Anne ya da babanın yaşamına yeni giren kişiler olduğunda; ilişki oturana, gelecekle ilgili belli kararlar alınana dek çocuk bu ilişkiden haberdar edilmemeli, eğer boşanma sürecinde böyle bir ilişki varsa çocuğun bu konuda bilgilendirilmesi, anne-babasının boşanmasına ve yeni yaşamına adapte olmasına dek ertelenmelidir.

Elif Y. Çavuşoğlu
Psikolog(Terapist)
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Boşanmanın Çocuk Üzerindeki Etkisi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Elif Y. ÇAVUŞOĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Elif Y. ÇAVUŞOĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Elif Y. ÇAVUŞOĞLU Fotoğraf
Psk.Elif Y. ÇAVUŞOĞLU
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi17 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Elif Y. ÇAVUŞOĞLU'nun Makaleleri
► Boşanmanın Çocuklar Üzerindeki Etkisi Psk.Ebru ÖZKURT TOPÇU
► Boşanmanın Çocuklar Üzerindeki Etkisi Psk.Dnş.Sümeyra YAPICI AYDIN
► Boşanmanın Çocuk Üzerindeki Etkileri Dr.Psk.Nilgün Öngider GREGORY
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,978 uzman makalesi arasında 'Boşanmanın Çocuk Üzerindeki Etkisi' başlığıyla benzeşen toplam 17 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► İlişki Dinamiği Eylül 2016
► Karneler Geliyor! Eylül 2016
► Çocuklarda Unutkanlık Eylül 2016
► Kardeş Kıskançlığı Eylül 2016
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:20
Top