2007'den Bugüne 92,227 Tavsiye, 28,206 Uzman ve 19,962 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Toplumsal Bilinç ve Empati Üzerine
MAKALE #17823 © Yazan Uzm.Psk.İpek ERDEM | Yayın Ocak 2017 | 3,946 Okuyucu
Ülkece geçirdiğimiz zor bir süreç içerisindeyiz... Hepimiz yaşam mücadelesi veriyor, kimimiz sabahın erken saatlerinde zifiri karanlıkta işe gitmek yola koyuluyor, kimimiz evde çocuklarının bakımı için uğraşıyor, kimimiz hasta annesine babasına bakıyor, kimimiz iş bulabilmek için var gücüyle uğraşıyor, kimimiz borçlarını nasıl ödeyeceğini bilmiyor, kimimiz çocuklarının geleceğiyle ilgili kaygılanıyor, kimimiz sevgilisinden ayrılıyor, kimimiz evini değiştiriyor, kimimiz bir yakınını kaybediyor... Hayatlarımız o kadar farklı, koşuşturmalarımız o kadar aynı ki aslında... Herkesin kendine göre bir kaygısı bir endişesi var. Bazısına çok saçma gelen bir durum bir başkası için ölümcül bir problem olabiliyor. Dünya bu koşuşturmacada kendi etrafında dönmeye devam ediyor. Herkes kendi dünyasında kendi problemleriyle boğuşurken, belki bir başkasının bir başka dünyasındaki problemlerinden hiç haberi olmadan yaşıyor. Herkes kendi dünyasının merkezi aslında. Ama hepimizin ortak bir noktası var, paylaştığımız alan... Bireyden yola çıkarsak, önce birey sonra aile sonra dahil olduğumuz topluluklar ( okul, iş vb.), yaşadığımız dahil olduğumuz şehir, daha sonra da dahil olduğumuz ülke... Ülkemiz paylaştığımız ortak alanımız aslında. Yani bu topraklarda yaşayan hepimizin paylaştığı ortak nokta. İster sevelim ister sevmeyelim, ister kabul edelim ister etmeyelim hepimiz bu ülkenin birer vatandaşıyız. Ülkenin içinde bulunduğu durumdan da hepimiz kendimizce etkileniyoruz. Dolaylı ya da direk, belki yaşanılan olaylar dahil olduğumuz grupları etkiliyor belki bir yakınımızı belki bizi belki gittiğimiz yerleri... Kısacası aslında hepimiz birbirimize ve ülkemizde yaşanan olaylara görünmez bir bağla bağlıyız. Belki bazen isyan ediyoruz, bazen koparmak istiyoruz bağımızı ama biliyoruz ki bu o kadar da kolay değil. Çünkü bizim iplerimizde sevdiklerimiz, ailemiz, anılarımız bile var. Her şeyi bir anda koparmak mümkün değil. Geçmişi, anıları, sevdiklerimizi geride bırakmak başlı başına bir trauma... Bu yüzden bu zor zamanlarda birbirimize destek olmalıyız. Kaygılarımızı, endişelerimizi, korkularımızı ve hatta mutluluklarımızı paylaşmalıyız. Aslında kimse yanlız değildir. Bizi biz yapan unsurlardan en önemlisi duygularımızdır. Duyguları olan bir insanın da mutlaka paylaşım yaptığı biri, kendini yakın hissettiği biri vardır ya da olmalıdır. Kimi insan duygularını kağıda dökmeyi tercih eder, yanlızlığı sever. Bu da başka bir yöntemdir. Belki de defteri o kişinin en yakınıdır. Bu da gayet insani bir durumdur... Herkesin yakın arkadaşı ya da herşeyini paylaştığı biri olmayabilir ama kendini ve duygularını ifade ettiği bir yöntemi mutlaka olmalıdır. Eğer kendimizi ifade ettiğimiz duygularımızı anlatamadığımız bir hayatımız varsa o zaman her şey bizim için daha zor olmaya başlar. Dediğim gibi, bu illa bir uzman bir psikolog olmak zorunda değil, yan komşunuza da içinizi dökebilirsiniz bu da aslında bir terapi çeşitidir. Ya da yazmak... Bir kağıda duygularımızı dökmek, bu da rahatlatıcı bir terapidir. Tabii ki bir uzman yardımı gerek görüldüğü konularda çok farklı bakış açıları sağlayacaktır ama eğer imkanınız yoksa bile insanın doğası gereği terapi zaten hayatımızda var olan bir gerçektir. Duygularımızı paylaşmak, başkaları tarafından dinlenmek isteriz. Çünkü bu insanın kendisini yanlız hissetmesini engeller. Bu da daha önce bahsettiğim bağla alakalı bir durum aslında. Dediğim gibi hepimiz görünmeyen bir bağla birbirimize bağlıyız... Dünyanın diğer ucunda olan bir olay bile “Kelebek Etkisi” dediğimiz durum, bir gün gelip bizimle alakalı bir duruma dönüşebilir. İşte tamda bu yüzden milletçe duyarlı olmalıyız. Etrafımızda olan biteni görmezden gelmemeli “Aman beni etkilemeyen bir şey umrumda değil! “ dememeliyiz. Ne yazıkki ülkemizin doğusunda olan bitenin bizim de başımıza gelmeden önce hiç birimiz çok ta farkında değildik öyle değil mi? Ama şimdi anlıyoruz ki tekrar ve tekrar hepimiz şeffaf bir bağla birbirimize bağlıyız. İşte o bağ, sizi de, beni de, onları da hepimizi ilgilendiriyor. Yani dünyada olup biten her şey hepimizi ilgilendiriyor. Bu yüzden empati çok önemli. Empati kurmak, kendimizi karşımızdaki kişinin yerine koymak değildir. Çok daha derin bir anlamı vardır. Empati kurmak hissetmektir. Evet, bir başkasının hissettiklerini anlamak değil hissetmektir. Yani bir başkasının üzüntüsünü anlamak değil, üzüntü duymaktır. Ne yazıkki ülkemizde empati çok yaygın değil. Kimse kimsenin derdiyle çok ta ilgilenmiyor. En yakınlarımızdaki insanların bile derdini dinlemek istemiyoruz çünkü kendi derdimiz başımızdan aşkın... Ama aslında bir başkasının derdi bizim de derdimiz ortak derdimiz. Birbirimize destek olmamız gereken bu zamanda umursamamak gibi bir lüksümüz yok. Duyarlı olmak kilit kelime. Yaşadığımız olaylara seyirci kalmamak... Daha sonrası ise empati. Ama gerçek anlamda empati. Hislerin gerçek olduğu, duyguların ortak olduğu. Bizi insanlara zarar verenlerden ayıran özellik bu. Vicdan. Biliyorsunuz empati ve vicdan duygusundan yoksun olan akıl sağlığı yerinde olmayan insanlar suç eğilimi gösteriyor. Belki terörist belki katil olarak karşımıza çıkıyor ve canımızı yakıyorlar. Bu anlamda etrafımızda olup biten her şeye daha dikkatli yaklaşmalıyız. Daha farkında, daha uyanık olmalıyız. Toplumda gördüğümüz anormal durumları fark edebilecek bilgi gücünü barındımalıyız. Bu da biraz kitaplardan, eğitimden, belki anlamlı sohbetlerden geçiyor. Anormali kavramını toplumca incelemeli bu alanda bireysel olarak kendimiz eğitmeliyiz. Evet, biz psikologlar bu konuda uzmanız. İnsan davranışı üzerine eğitim görüyoruz ama bu eğitimi almayan insanlar da bu konuda kendini geliştirirse eğer, toplumdaki pürüzleri daha rahat fark edip bilgilenirse hayat herkes için çok daha guzel olabilir. Bu anlamda psikoloji eğitimlerinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Empati yeteneğimizi geliştirmek ve anormal davranışları fark edebilmek adına. Çünkü çoğumuz anormal davranışları normal zannetme eğilimindeyiz. Bu yüzden şiddet, agresyon gibi kavramlar hiç bir zaman sona ermiyor ve daha büyük felaketlere yol açabiliyor. Toplumsal bilinç önce bireyden başlamalı. Ülkemizin bu anlamda son zamanlarda daha bilinçli olduğunu düşünüyoruz duyarsız kesinlikle değiliz ama daha iyi olabilriiz. Daha empatik daha verimli olabiliriz. Seyirci kalmak yerine üzerimize düşen görevleri yerine getirebilir, daha çok sosyal sorumluluk projeleri yapabiliriz. Tabii bunları yapmak için önce ruh sağlığımızın iyi olması lazım. Hiç kimse depresyondayken bir işe kalkışmak istemez. Belki istiyoruzdur bir şeyler yapmayı ama ruh halimiz o kadar depresiftir ki yataktan bile kalkmak çok zor geliyordur. Evet, aslında ülkemiz şu an malesef biraz bu durumda. Bunun için kimseyi suçlayamayız çünkü yaşanan olaylar hepimizi derinden etkiliyor. Ama hayat devam ediyor ve bir şekilde yaşamımızı devam ettirmemiz gerekiyor. Bu yüzden paylaşım ve destek çok önemli. Herkes yakınındakilere destek olursa sevgi ve şefkat gösterirse empati kurarsa daha kolay iyileşebiliriz toplumca. Kavgayı gürültüyü bir süre bir kenara bırakıp, sevgiye saygıya ve empatiye odaklanmalıyız. Yani hepimize çok iş düşüyor. Özellikle de sağlık ve eğitim alanında uzman kişilere. Biz etrafımızı bilinçlendirmeliyiz ki onlar da başkalarını bilinçlendirebilsin. Farkındalık sürecini başlatmak için bu noktadan yola çıkmalıyız. Boşvermekten vazgeçmeliyiz, umursamazlıktan koşarak kaçmalıyız. Kimseyi yargılamamalı önce anlamaya çalışmalıyız. Anlamaya çalışmak için de önce dinlemeliyiz. Sürekli konusursak hep kendimizi tekrarlarız ama bazen susup etrafımızdakileri dinlersek yeni bir şeyler öğrenebiliriz. Egomuzu bir kenara kaldırmalıyız. Çünkü aslında hepimiz eşitiz. Hepimiz aynı kaygıları aynı korkuları yaşıyoruz. Ego insanın en büyük düşmanıdır. İletişimin de baş düşmanlarından biridir ego. Ego “ben” dir. Sana pek aldırmaz. “Ben” düşüncesi iyi değildir. İnsanı yanlızlığa iter. Yalnızlık zordur. Yalnız başa çıkabilmek zordur...
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Toplumsal Bilinç ve Empati Üzerine" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.İpek ERDEM'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.İpek ERDEM'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İpek ERDEM Fotoğraf
Uzm.Psk.İpek ERDEM
İstanbul
Uzman Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi1 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.İpek ERDEM'in Makaleleri
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,962 uzman makalesi arasında 'Toplumsal Bilinç ve Empati Üzerine' başlığıyla benzeşen toplam 16 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Okula Adaptasyon Süreci Eylül 2016
► İletişimin Sihirli Gücü Haziran 2016
► Otizm Haziran 2016
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


10:44
Top