2007'den Bugüne 92,227 Tavsiye, 28,206 Uzman ve 19,962 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Fedakarlık Kılıfında Anne Bağımlılığı
MAKALE #18558 © Yazan Uzm.Psk.Angela ORGE | Yayın Haziran 2017 | 6,021 Okuyucu
Anne bağımlılığı ( fedakarlık kılıfında bağımlılık)

“iyi ki anne oldum ”diyebilmek harika bir duygudur.
Anne, yeterli ,özverili ve fedakârlık yapabilme, dikkat ve emek harcayarak, hızlı, temkinli ve dengeli olabilmenin yanı sıra şefkatli, sevecen, merhametli ve affedici olabilme görevini üstlenen kişi olarak bilinmektedir.
Anne ve çocuk ilişkisinin yoğunluğu inanılmaz boyuttadır.

Doğumdan sonraki dönemde annesi olmadan hayatta kalmayı başaramayacak olan bebek, hayatına her zaman bu şekilde devam etmeyecektir. Gelişim süreçleri ile birlikte ihtiyaçların yanı sıra istekleri ve merakları da takip edilmelidir.
Çocuğunun yeni şeyler deneyimlemeye hazır olduğu zamanın fırsatları iyi değerlendirmelidir. Bastırılmış, engellenmiş olan bir istek gelişim geriliğine dönüşebilir. Eğer siz anne olarak, engellemezseniz bağımsızlaşıp kendisi bir birey olacaktır.
Anne için, anneliğin başladığı andan itibaren kendini değerli hissetme süreci, içten paniğe kapılmayı da beraberinde getirmektedir. Aynı zamanda annenin bebekle ilgili olarak hissettiği, tamamen kendilerine ait olan “ o olmadan ben ne yaparım, nasıl var olabilirim, o varken değerliyim, o olmadan hayatta başka rolüm yok, yaşam nedenim ve tek varlığım” gibi düşünceler geliştirdiği sürece gittikçe annenin çocuğuna bağımlı hale gelmesine neden olmaktadır.
Bağımlı annelerin hayatında çocuklarından başka çok az şey vardır ve önem taşır. Biraz işleri, belki biraz da eşleri. Ama kendileri yoktur. Kendi hobileri, arzuları, hayalleri yoktur. Varsa yoksa çocuk( çocuklarıdır ).
Eğer anne “ bugün biraz iyiyiz” “bu gece hiç uyuyamadık”, “karnımız açıktı”, ”kakamızı yaptık”, ”gazımız var” gibi bir dil ortaya çıkarmışsa; ayrışamamış, bağımlı bir anne varlığından söz edebiliriz.
Bu tarz konuşmalarda ayrı kişilikler ayrı bireyler yoktur. ”sen”- “ben” yoktur. Tek varlıktan söz edilmektedir. Bu durum çocuğun kendini farklı bir birey olarak hissetmesini engelleyecektir.
Çocuğun dünyasında anne merkezdir ve anne yanında olmadığında çocuğun dünyası yıkılır. Çünkü çocuk anneyi kendine bir güvence görür, annesi olduğunda ona bir şey olmaz, hiç bir tehlike yaklaşmaz, acı veren Hiçbir şey olmaz gibi hisseder. Kendi bağımsızlığını kazandığı zaman dahi annesini çevresinde görmekten hoşlanır.
Çeşitli becerilerin kazanıldığı dönem olan üç yaş, çocuğun anneden ayrılmaya başladığı ve çeşitli sosyal ilişkilerin kurulduğu bir dönemdir. Çocuk bu dönemde arkadaşlık ilişkilere ağırlık verebilir. Kendine oyun oynamak için arkadaş aramaya başlar. Bu dönemde önemli olan şeylerden biri, annenin çocuğa bağımsızlığını kazanmasına müsaade etmesi ve desteklemesidir.
Çocuk üç yaşını geçmiş ve halen anneye karşı bağımlı ise anne ve baba tutumunda farklılıklara yer verilmediği anlamına gelebilir. Aşırı koruyucu tutum sergileyen ebeveynler çocukların kendilerine bağımlı biçimde yetiştirir, güven duygusu oluşmaz ve korku başlar, terk edilme ve yalnız bırakılma “annemden ayrılmak istemiyorum” gibi kaygı ve düşünceler başlar.
Anne o kadar düşkün ki her şeyini takip eder, sürekli onu düşünen” sen yiyemezsin ben yedireyim, sen giyinemezsin ben giydireyim, atlama düşersin, koşma terlersin, sen utanırsın ben anlatayım, sen getiremezsin ben getireyim/yapayım” cümleleri bir süre sonra çocuğun da kendisinin hiçbir şey yapamayacağı, annesi olmadan hiç bir şeyin üstesinden gelemeyeceği düşünmesine neden olur. Böylece hiç bir şey için çabalama gereği duymayacak.
Anne o kadar düşkün ki gece yanından ayırmıyor, sürekli yanında uyuyor, 3-5 yaşına gelmesine rağmen odasını ayırmıyor, parkta anne arkadaş seçiyor, yönlendiriyor, misafirlikte anne hep yönlendiriyor, el beceriler gelişse de anne besliyor, giydiriyor, bir çok yapabileceği şeyi anne yapıyor.
Okul zamanı gelince, çocuğun okula gitmesi bir problem oluyor, çünkü anneden o kadar süre ayrı kalmak istemiyor. Okul ödevleri konusunda anne ya ödevi baştan sona kendi yapıyor ya da yapana kadar başından hiç ayrılmıyor. Hafta içi evlerine misafir kabul etmiyor ve misafirliğe gidilmiyor çünkü okul var, sınav var.
onun dışında çocuğun hafta sonu programını kurslarla doldurur ve yanından ayrılmaz ,ya da çocuğuna göre program yapılır ,zevklerine ve isteklerine göre. Gittiği yere hep yanında götürür.
Orada ortama göre “büyüklerin dünyasına ”yer alma konusunda müsait olur.

Anneye göre bu bir bağımlılık değildir, fedakarlıktır.

Bütün bunlardan sebep çocuk:

-yeniliklere kapalı
-parmak emer/ tırnak yer
-altını uzun süre kirletir
-kendine güven eksikliği ve okul ödevlerini yapmada, tamamlamada yetersizlik duyar
-sınıf içerisinde bağımsız düşünmez, parmak kaldırmaz, söz hakkı istemez
-arkadaş seçmede ya da arkadaşlık sürdürmede güçlük çeker
-bağlandığı kişilerden ayrılık durumu olduğunda aşırı kaygı hisseder
-evden uzaklaştığında sevdiklerinin başına zararlar geleceğine inanır
-o evde olmadığında sevdiklerinin eğlenebileceğini, gezebileceklerini düşünür ve çok üzülür
-ebeveynleri yanında olmadan herhangi bir sosyal ortama girmeye gönlü olmaz
-Yalnız kalmak istemez
-Uyku zamanı zorlanır, ebeveynlerden ayrı uyumak istemez/ Yalnız uyumak istemez
-kurallara uymakta zorluk çeker
-bazen karın ağrısı, başa ağrısı, aşırı yorgunluk gibi belirtiler gösterir
-özellikle okula veya anaokuluna başladığı dönemlerde belirgin olarak ortaya çıkar, çocuk bir yerlere gitmek istemez, reddeder ve huzursuzluk yapar ;Okula gitmemesi ya da istedikleri gibi cevap aldırdığında karın ağrısı ya da baş ağrısı kendiliğinden geçer.
-evde gündüz bile yalnız kalmak istemez, her şeyden korkar
-keyif alamaz /inancıdır / ısrarcıdır
-sosyal ilişkileri bozuktur
-anne olmayınca endişeli ve korkak davranır
-öz güveni düşük
-öğretmenlerden, arkadaşlardan sürekli yönlendirme, onay ve kabul bekler
-teneffüste diğer çocuklar ile oynama yerine onları izlemeyi ya da öğretmenin yanında oturmayı tercih eder.
-sınıf arkadaşlarıyla işbirliği yapmaktan kaçarak tek başına olmayı tercih eder.
-okula gitmek istemiyorsa, yaşıtları olan çocuklarla karşılıklı bir arkadaşlık kurmayıp, bir iki arkadaşına aşırı bağımlıdır.
-topluluk içerisinde yetişkinlerden ayrılmak istemez
-herhangi bir faaliyete kendi başına başlayamaz
-Ebeveynleri olmadan başka yere gitmek /kalmak istemez
-huzursuz, her an ağlayabilir ya da sinirli olabilir
-zor memnun olur/ üzüntüye eğilimlidir
-ne istediğini bilemez/ tek bir şeye karar veremez
-doyumsuzdur/ bencildir / kıskançtır
- Anne ve babayla eşit haklara sahip olduğunu düşünür
-strateji geliştirmeyi bilemez/ alternatif çözüm bulamaz
-suçunu kabul etmez / her zaman başka birisini suçlar
-sorumluluk alamaz
-eleştiriye kapalıdır
-kaybetmeyi kabullenmez

Anne Babaya bazı öneriler:

-her şeyden önce en önemli unsur, anne ve babanın yapılacak değişimin gerekliliğini anlayabilmesi ve onaylayabilmesidir
-Anne ve Baba arasındaki davranış dengesi kurulmalı
-neyi değiştirmek /kazandırmak istediklerine karar verip birlikte uygulamalıdırlar.
-istikrar ve süreklilik gösterilmelidir
- davranışlarınızın sebepleri normal bir dille çocuğa anlatın.
-güven ve sevgi hissettirin
-çocuğuna değişime adım adım yapılmalıdır
-sınırları belirlenmelidir
-çocuğun yapabileceği ve yapması gereken işlere müdahale etmeme konusunda kararlı olmalı
-yeni beceriyi öğrenirken çocuğu hatalardan korumaya çalışmadan, çabasını takdir edin
-net olmaya çalışın, sert değil
“süper” olağanüstü” mükemmel” gibi kelimelerin sürekli kullanılmamasına özen gösterin
-Çocuğun sosyal ortamlara alıştırmak için bazen yalnız bırakılmalı (riskleri dikkate alarak)
-takdirler bir sorumluluğun ardından verilmeli
-değişik ortamlarda bulunmasını ve aktivitelerde yer almasını destekleyin
-öğretmen ile iş birlikteliği yapılmalı
-yapabildikleri takdir edilmeli/ yapamadıkları cezalandırılmamalıdır
- duygularını ifade etmesi öğretilmelidir
-sen olsaydın ne yapardın? Peki Başka? Sorusuna cevap verebilme becerisini geliştirebilmeli

Değişim yavaş gerçekleşecek, ancak yeni deneyimler çocuğu meraklandıracak ve yapabildiğini gördükçe bundan keyif alıp devam etmesi için onu motive edecek.
Çocuklarımızın bize ihtiyaçları var, ancak kendi duygularımızın doyumunun ön planda tuttuğumuzda bazen yapıcı şeyler yerine olumsuz sonuçlara sebep verebildiğimizin yanı sıra gerçeklikten de uzaklaşmış oluruz.

Uzm.Psik. ANGELA L. ÖRGE
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Fedakarlık Kılıfında Anne Bağımlılığı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Angela ORGE'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Angela ORGE'nin izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Angela ORGE Fotoğraf
Uzm.Psk.Angela ORGE
Kocaeli (Online hizmet de veriyor)
Uzman Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi37 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Angela ORGE'nin Makaleleri
► Fedakarlık Yalanları Psk.Canan SAYIOĞLU
► Fedakarlık Mucizesi Psk.Elif Sultan DEMİRHAN
► Mükemmel Anne Olmak Yerine Doğal Anne Olun! Psk.Zehra AKPINAR YENİDÜNYA
► “anne, Anne Bak!” Yerine Sosyal Medya! Psk.İdil Cemre ÖZTEP
► İyi Anne, Kötü Anne, Ölü Anne Dr.Psk.Fatih SÖNMEZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,962 uzman makalesi arasında 'Fedakarlık Kılıfında Anne Bağımlılığı' başlığıyla benzeşen toplam 22 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Kardeş Kıskanlığı Kasım 2017
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


06:10
Top