2007'den Bugüne 92,301 Tavsiye, 28,216 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Reaktif Hipoglisemi-Şeker Düşmesi
MAKALE #190 © Yazan Prof.Dr.Metin ÖZATA | Yayın Eylül 2007 | 109,673 Okuyucu ÇOK OKUNUYOR
REAKTİF HİPOGLİSEMİ (ŞEKER DÜŞMESİ)

Prof. Dr. Metin Özata
Ahmet Mithat Efendi cad 12/3kalamış-istanbul

Yemek sonraları kan şekeri düşüklüğü, yaşamı çok kötü etkileyen, enerjiyi düşüren, halsizlik, yorgunluk ve baş dönmesi yapan, iş verimini düşüren ve sizi kızgın, öfkeli, sabırsız bir hale getiren bir durumdur. Çok sık olmasına rağmen üzerinde pek durulmayan önemli bir hastalıktır. Kilo veremeyen kişilerin çoğunda reaktif hipoglisemi vardır.

Gün içinde acıkma atakları oluyor ve şekerli gıdalara saldırıyorsanız; öğleden sonraları baş ağrısı varsa; uykudan birkaç saat sonra gece yarısı uyanıyor ve zor uyuyabiliyorsanız; kötü rüyalar görüyor ve devamlı bir yorgunluk varsa; öğleden sonra canınız şeker veya kahve içmeyi çok istiyorsa; baş dönmeleri varsa; yemek yiyinceye kadar halsizlik ve yemek gecikince kendinizi bitkin hissediyorsanız; halsizliğiniz yemek yiyince düzeliyorsa; yemek gecikince ellerde titreme ve çarpıntı oluyorsa; çok duygusalsanız, çabuk sinirleniyor ve kontrolünüzü kaybediyorsanız; yemek önceleri çok huzursuzsanız; yemeklerden sonra uyku basıyor ve gün boyu uyukluyorsanız, bu belirtiler kahvaltı öncesi de oluyorsa, kan şekerinizde düşüklük olabilir. Bunun başlıca nedeni de dengesiz beslenme, fazla karbonhidratlı, nişastalı gıdalar ve şeker yeme, stres ve aşırı kafein alımı (kahve, çay, kola) veya ailenizde şeker hastalığı olmasıdır. Stresli kişilerde kortizol ve adrenalin hormonları fazla salgılanarak insülin direnci gelişmesine yani insülinin etki edememesine neden olurlar. Kanda potasyum düşüklüğü de insülin direncine neden olabilir. İnsülinin iyi çalışması için kanda potasyum düzeyi 4 mEq/L den fazla olmalıdır.

Kilolu kişilerde hipoglisemi atakları daha fazla görülürse de, normal kilolu ancak egzersiz yapmayan ve depresyon yaşayan kişilerde de kan şekeri düşüklüğü olabilir. Bu kişilerin bir kısmı psikolog ve psikiyatrlarda depresyon tedavisi görürler. Kan şekerinde düşme, genellikle sabah saat 11.00 ve öğleden sonra saat 16.00 civarında daha sık olur. Bu hastalar bu saatlerde biraz daha yorgun olurlar, hafif baş ağrısı, depresyon ve derin bir açlık hissederler. Bu nedenle de, bu saatlerde çikolata, kek, pasta, kurabiye yer veya kola içerler. Bu gıdaları alan kişinin şikayetlerinde hafif bir düzelme olur. Sabah saat 11.00’de oluşan kan şeker düşüklüğünün nedeni sabah kahvaltıda yenen şekerli ve nişastalı gıdalardır. Öğle yemeğinde yenen tatlı ve nişastalı gıdalar da öğleden sonra, saat 16.00’da kan şekeri düşmesine neden olur. Buna karşılık sabah ve öğleyin proteinli gıda alanların kan şekerinde pek düşme olmaz. Kan şekeri düşünce yenen şekerli gıdalar 30-60 dakika süreyle bir rahatlık sağlar, ama daha sonra kan şekeri tekrar düşer. Sonunda bu kişiler gün içinde kan şekerinde yükselme ve düşmeler yaşar ve bol miktarda şeker, çikolata ve buna benzer şekerli gıdalar tüketirler. Bu kişiler sabah kalktıklarında huzursuzdurlar, kavga etmeye ve tartışmaya eğilimlidirler. Bir şeyler yedikten sonra rahatlarlar
Bazı kilolu kişiler ise diyete başladıktan sonra, baş dönmesi ve açlık atakları ortaya çıktığı için diyeti bırakırlar. Bunun nedeni kan şekerinin düşmesidir. Kan şekerinin düşmesini önlemek için, tam tahıl ürünleri (tam buğday ekmeği, çavdar gibi), sebze ve meyve yemelidir. Bu kişiler diyet yaparken üç ana öğün üç ara öğün yemek yemelidirler.
Hipoglisemi-şeker düşmesi ataklarının olması stres hormonlarını yani adrenalini artırır ve anksiyete, panik atak ve depresyon gibi psikoloji sıkıntılar ortaya çıkar.
Kısaca özetlersek, kan şekeri düşmelerine tıp dilinde hipoglisemi denir ve bu kişilerde şu belirtiler ortaya çıkar:
• Halsizlik, bitkinlik
• Psikolojik durumda değişiklik
• Sinirlilik
• Baş ağrısı
• Ellerde titreme
• Bulantı
• Görmede bulanıklık veya çift görme
• Soğuk terleme
• Çarpıntı, kalp atımlarını hissetme
• El ve ayakta çözülme, iç titremesi ve kas ağrıları
• Baş dönmesi
• Soluk ve terli bir görünüm
• Ani başlayan bir yorgunluk hissi
• Şiddetli yorgunluk
• İç ezilmesi ve yeme isteği
• İsteksizlik
• Anksiyete, depresyon ve kontrolü kaybetme
• Allerjiler (astım, saman nezlesi ve ciltte alerjik bulgu eğilimi)
• Bazı şeylerden korkma (fobi)
• Uykusuzluk
• Şekerli gıdalara saldırma
• Unutkanlık
• Sebepsiz yere ağlama
• Şiddetli kan şekeri düşmelerinde bayılma ve koma


Geceleri uykuda kan şekeri düşüyorsa şu belirtiler görülebilir:

• Huzursuz bir şekilde uyanmak
• Pijama, gecelik ve yastık kılıflarının terden ıslanması
• Hızlı kalp çarpıntısı ile uyanma
• Huzursuzluk ve uykuya dalamama
• Sabah baş ağrısı ile uyanma
• Unutkanlık
• Üşüme ve ellerde soğukluk
• Bazen karın ağrısı ve kilo alamama da olabilir
• Sersem bir şekilde uyanma veya sabah uyanmada zorluk

Bu tür şikayetleri olan kişilerin gece, sabaha karşı 02.00 civarında kan şekerini ölçmek gerekir.
Kan şekeri düştüğünde hemen 1-2 kesme şeker yenmesi gerekir. Durum bununla düzelmiyorsa, hemen bir acil servise başvurulmalı ve serum takılmalıdır.
Yukarıdaki belirtileri sık sık yaşayan kişilerde hipogliseminin nedeni araştırılmalıdır.

Hipogliseminin nedenleri şunlar olabilir:

• Kanda insülinin yüksek olması (insülin direnci)-aşırı kilo
• Kortizol düşüklüğü (böbrek üstü bezinin az çalışması)
• Tiroid bezinin az çalışması (hipotiroidi)
• Pankreasta insülinoma denen tümör olması veya pankreas iltihabı (pankreatit)
• Böbrek ve karaciğer hastalığı
• Beyinde bulunan ve birçok hormon salgılayan Hipofiz bezinin az çalışması
• Şeker hastalığının başlangıcında
• Mide ameliyatı geçirmiş olmak
• Alınan şekerli gıdaya reaksiyon olarak (reaktif hipoglisemi)
• Çok alkol almak
• Uzun süre stres altında kalmak
• Çok düşük kalorili diyet yapmak
• Kısa zamanda çok kilo vermek
• Şekerli gıdaları çok yemek
• Yetersiz gıda alıp aşırı egzersiz yapmak
• Aşırı sigara içmek
• Kafeinli içecekler (kahve,çay, kola) ve fazla çikolata yemek

Bu nedenlerin araştırılması ve nedene uygun tedavi yapılması gerekir. Uzun süreli şeker yükleme testi (Oral glukoz tolerans testi) (OGTT) teşhiste faydalı bir yöntemdir. Bu testte kişiye önce 75 gram glukoz içirilir ve yarım saat, 1 saat, 2 saat, 3 saat sonra kan şekerine bakılır. Alınan bu kanlarda, kan şekerinin 80 mg/dl’nin altına inmesi reaktif hipoglisemi olduğunu gösterir. Normal bir kişide OGTT sırasında şeker içildikten yarım saat sonra, kan şekeri 100 mg/dl civarında, 1 saat sonra 120 mg, 2 saat sonra 140 mg civarında olur ve 3. ve 4. saatlerde açlık seviyesi olan 80-90 mg/dl’ye düşer. Kan şekeri düşünce mide ve bağırsaklarda ritmik kas kasılması başlar ve açlık hissedilir. Anormal açlık hissinde kasılma daha fazla olur ve kramp ve ağrı yapabilir.

Kan şekeri düşüklüğünden kurtulmak için Gİ diyeti uygulamak gerekir. Bu kişilere önerilerimiz şunlardır:

• Yemekler az ve sık yenmeli, proteinden zengin, ancak düşük glisemik indeksli karbonhidratlar (kan şekerini yükseltmeyen) yenmelidir
• Şeker düşmesi atakları sık oluyorsa, yemek aralıkları üç saatten fazla olmamalıdır (Günde 3 ana öğün 3 ara öğün alınmalıdır)
• Rafine gıdalar (beyaz ekmek, patates püresi ve şeker gibi) gıdalar yenmemelidir
• Protein alımı (beyaz et, balık) biraz artırılmalıdır ve özellikle kahvaltıda yumurta, et, peynir ve balık gibi proteinler alınmalıdır.
• Tam tahıl, bakliyat, sebze ve meyveye dayalı bir beslenme uygulanmalıdır. Ceviz, badem tüketimi artırılmalıdır (diğer gıdalardan az yiyerek), yulaf ezmesi yiyebilirsiniz
• Kahve, çay, sigara, kola gibi kan şekerini düşüren içeceklerden uzak durmalıdır
• Yatmadan önce hafif bir ara öğün alınmalıdır
• Süt ve süt ürünleri azaltılmalıdır
• Günde 6-8 bardak su içilmelidir
• Egzersiz yapılmalıdır
• E vitamini, B6 vitamini ve C vitamini alınması, avokado yenmesi kan şekeri düşüklüğüne faydalı olur. Özellikle B6 vitamini bu konuda çok faydalıdır.
• Kan krom ve magnezyum düzeylerinde eksiklik varsa, bunlar ilave olarak alınmalıdır. Krom alımını artırmak için mantar, brokkoli, tavuk, sert peynirler diyette olmalıdır.

KAYNAK: G.İ. DİYETİ, Metin Ozata, Erko yayincilik, 2007, /Temin için: www.kitapyurdu.com veya www.ideefixe.com)
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Reaktif Hipoglisemi-Şeker Düşmesi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Prof.Dr.Metin ÖZATA'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Prof.Dr.Metin ÖZATA'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     8 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Metin ÖZATA Fotoğraf
Prof.Dr.Metin ÖZATA
İstanbul
Doktor "Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi4 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Prof.Dr.Metin ÖZATA'nın Makaleleri
► Düşük Şeker-Hipoglisemi Prof.Dr.Metin ÖZATA
► Hipoglisemi veya Şeker Düşüklüğü Prof.Dr.Metin ÖZATA
► Diyabet Hastasında Hipoglisemi Prof.Dr.Metin ÖZATA
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Reaktif Hipoglisemi-Şeker Düşmesi' başlığıyla benzeşen toplam 46 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Hamilelikte Tsh Yüksekliği ÇOK OKUNUYOR Mayıs 2010
► İnsülin Direnci Diyeti ÇOK OKUNUYOR Mayıs 2010
► Naturel Zayıflama Mayıs 2010
► Metabolizma Diyeti Mayıs 2010
► Guatr Ultrasonu Mayıs 2010
► Guatr Biyopsisi Mayıs 2010
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


17:30
Top