2007'den Bugüne 92,312 Tavsiye, 28,221 Uzman ve 19,978 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Kekemelik, Tik Bozukluğu ve Çalma Hastalığı (Kleptomani)
MAKALE #1999 © Yazan Psk.Emir Emre DOĞAN | Yayın Aralık 2008 | 9,924 Okuyucu
KEKEMELİK

Kekemelik bir konuşma bozukluğudur. Kekeme problemi olan bir kişi değişik ses, hece ve kelimeleri tekrarlar; konuşma düzeninde duraklamalar yaşar. Duraklamalar, sözcüklerin ilk ya da son seslerinde, hecelerinde olabilir. Konuşma hızı, patlayıcı ya da yavaş olarak sürdürülür.

Kekemelik ruhsal gerginliğin arttığı durumlarda artar. Başkalarının, yabancıların bulunduğu ortamlarda, zorlanmalarda konuşma bozulur. Anlaşılmaz olur. Ağır kekemelik durumlarında çeşitli tikler de sanki kişinin konuşma güçlüğünü hafifletecekmişçesine belirtilere eklenebilir. Kekemeler, şiir ve şarkı okurken bozukluk göstermeyebilirler.

Kekemelik genellikle 12 yaşından önce başlar. Görülme sıklığı % 1 civarındadır. Nedeni tam olarak bilinememektedir. Ancak nedenine ve oluşumuna ilişkin organik ve ruhsal görüşler mevcuttur. Bedensel organik görüşler arasında; kalıtımla aktarılan kişisel yatkınlıktan ve merkezi sinir sisteminde konuşma merkezinin iyi gelişememesinden, sol elini kullananların sağ elini kullanması için zorlanmasından söz edilmektedir. Ruhsal nedenler olarak, obsesif-kompulsif bozukluğa yatkın bir yapı ve anne babada bu tür bir bozukluğun bulunması düşünülmüştür. Çocukluk çağındaki kaygıların ve korkuların da etkili olduğu görülmüştür.

Kronik bir seyir izleyen bu konuşma bozukluğu, zaman zaman düzelmeler gösterebilir. Kekemeliğin tedavisinde kekemeliği oluşturan, sürdüren, ağırlaştıran etmenler ortadan kaldırılmaya ya da etkileri azaltılmaya çalışılır. Davranış değiştirme yöntemleri kullanılır. İstenmeyen davranışı söndürme, kekemelik belirtilerini elemek için uygun bir yoldur. Gevşetme ve rahatlama alıştırmaları üzerinde durmak da kekemeliğin tedavisinde yararlı olacaktır.


TİK BOZUKLUĞU

Tikler bir kas grubundaki istemsiz olarak tekrar eden hareketlere denir. En çok görülenleri göz kırpma, dudak oynatma, kaş kaldırma gibi yüz hareketleridir. Boyunda, omuzda, kol ve bacaklarda görülebildiği gibi, boğaz temizleme ve öksürük şeklinde de ortaya çıkabilir.

Tikler istemsiz hareketlerdir; kişi istemediği halde bu hareketleri yapmaktadır. Tik davranışının yapılması ile birlikte geçici bir rahatlama elde etmektedir. Tikler genelde 7 yaş civarında başlamaktadır ve özellikle 5-9 yaşları arasındaki erkek çocuklarda sıkça görülmektedir. Okul çağındaki çocukların %5-24’ünde geçici tik öyküsü vardır.

Bir aydan bir yıla kadar uzayan tikler geçici iken, bir yıldan daha uzun sürenler kronik olarak kabul edilirler. Kronik tiklerin ortaya çıkışında genetik yatkınlıktan söz edilir. Bu hastaların ailelerinde tik bozukluğunun ve Tourette hastalığının görülme sıklığının normal topluma göre daha fazla olduğu bilinmektedir.

Hafif boyutta olan tikler kendiliğinden geçebilir. Ancak tikler beş altı aydan fazla sürmüşlerse veya şiddetli boyuttaysalar bir uzmana başvurmak gerekir.

ÇALMA HASTALIĞI (KLEPTOMANİ)

Kleptomanide kişi ihtiyacı olmadığı halde birtakım nesneleri izinsiz alarak, onlara sahip olur. Bu nesneleri hemen kullanma ya da bunlardan maddi değer elde etme amacı yoktur. Bir dürtü kontrol bozukluğu olan kleptomanili hastaların eylemleri "çalma" olarak nitelendirilse de aslında hırsız değildirler.

Kişiler, aslında satın alabilecek yeterli maddi birikime sahip oldukları halde bir malı alırlar ve bu davranışı tekrarlarlar. Bu davranış daha önceden düşünülmemiş ve planlanmamıştır. Aniden gerçekleştirirler. Bu davranışın yanlış olduğunu da bilirler. Ancak dürtülerini kontrol edemezler.

Rahatsızlık genelde çocukluk yaşlarında başlar. Kişi, bu davranışı gerçekleştirmeden önce yoğun bir gerginlik hisseder. Çalma davranışının sonrasında ise mutluluk ve rahatlama hissi içine girer. Yaklaşık 1000 kişinin 6'sında kleptomaniye rastlanmaktadır. Yakalanan dükkan hırsızlarının %5-25'inde kleptomani vardır. Kadınlarda, erkeklere göre 4 kat daha fazladır. Kadınlarda ortalama 30-35; erkeklerde ise 50-55 yaşlarında daha sık görülür. Rahatsızlığın sosyo-ekonomik düzeyle doğrudan bir ilişkisi yoktur. Bu hastalığı olan kişiler yanlış olduğunu bildikleri bu davranışlarına engel olabilmek için sosyal yaşantılarını kısıtlayabilirler.

Çocukluk döneminde yaşanan olumsuz koşullar sonucu gelişen kayıp yaşantıları, hastalığa neden olabilecek önemli etkenler arasındadır. Kişi, kleptomanik davranışlarıyla bu yaşantıların etkisini gidermeye çalışmaktadır. Ayrıca kleptomanların, çocukluk döneminde aile hayatlarının oldukça travmatik ve problemli olduğu da saptanmıştır. Kleptomani, kendine olan sevgi ve ilgideki kırılmalar ve özgüven yaralanmaları sonucunda da ortaya çıkabilir. Kişinin öz saygısı ve değerliliğine yönelik saldırılar, ilerleyen zamanlarda olgun bir benlik yapısı geliştirmesine engel olabilir. Bu da kleptomanik davranışlara zemin hazırlar.

İnsanda doğuştan geldiği düşünülen bir altbenlik (id) vardır. Altbenlik, her an her şeyi yaparak haz almak ister. Üstbenlik (süperego); anne-baba, öğretmen gibi otoriteyi temsil eden kişilerin ahlak anlayışlarının etkisi ile oluşmuştur. Bu benlik kişiye adeta "hiç bir yerde asla!" der ve topluma uyum sağlaması için kişinin istek ve eylemlerine sınır koyar. Benlik (ego) ise; bunların ikisi arasındaki dengeyi sağlar. Sonuç; düzen ve dayanışmanın sağlanmasıdır. Kleptomani davranışları gösteren kişilerde bu düzen bozulmuştur. Üst benlik etkisini arttırmış, acımasızlaşmıştır. Sonunda kişi kendisini suçlamak, cezalandırmak ve küçük duruma düşürmek için bu tür hırsızlık eylemlerine girişmektedir.

Terapist kişinin geçmişini ve bugünü ile ilgili zedeleyici olayların saptanmasına çalışır. Uygun düşünce şemaları geliştirilmesi, toplumsal ilişkilerdeki uygunsuz savunma mekanizmalarının değiştirilmesi psikoterapinin hedefleri arasındadır.

KAYNAKLAR

Güleç, C. (2003). Psikiyatri ve Psikoterapilerin ABC'si. Ankara: HYB Yayıncılık.
Köknel Ö: Günlük Hayatta Ruh Sağlığı. Alfa Yayınları, İstanbul, (1999).

Arslanoğlu, K. (2007). Psikiyatri Elkitabı. İstanbul: İthaki Yayınları.
Güveli, M. (2005). Psikiyatri Penceresi. İstanbul: Hayat Yayıncılık.

Psk Emir Emre Doğan


Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Kekemelik, Tik Bozukluğu ve Çalma Hastalığı (Kleptomani)" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Emir Emre DOĞAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Emir Emre DOĞAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Emir Emre DOĞAN'ın Makaleleri
► Konuşma Bozukluğu:Kekemelik Psk.İzzet ERDEM
► Kleptomani Nedir? Psk.Arzu BEYRİBEY
► Çocuklarda Çalma Psk.Dnş.Kıvanç TIĞLI
► Çocukta Çalma (Aşırma-Hırsızlık) Davranışı ÇOK OKUNUYOR Psk.Dnş.Gülçin BALKI
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,978 uzman makalesi arasında 'Kekemelik, Tik Bozukluğu ve Çalma Hastalığı (Kleptomani)' başlığıyla benzeşen toplam 39 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Görünmeyen Zincirler Temmuz 2013
► Sizi Daha Mutsuz Yapan Kim? Aralık 2008
► Psikoterapi Nedir? Aralık 2008
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


14:22
Top