2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,221 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuklarda Aşırı Kaygı ve Neden Olduğu Problemler
MAKALE #20366 © Yazan Psk.Hasan DURAN | Yayın Şubat 2019 | 2,087 Okuyucu
Çoğu zarar azı karar, sözü zannımca en iyi kaygıyı anlatan sözcüktür. Kaygının hiç olmadığı bir ortamda atalet; yani içinden bir şey yapma isteğinin gelmemesi olağan bir sonuçtur. Lakin kaygının kaldırabileceğimizden fazla olduğu ortamlarda elimizi kolumuzu bağlayıp potansiyelimizi sergilememizi engellemesi de bilinen bir gerçektir.

Mevzu çocuklar olduğunda kaygı duygusu daha da önem kazanabilmektedir. Bunun nedeni çocukların Duygu Düzenleyebilme Kabiliyetlerinin çok da gelişmemiş olmasıdır. Bu sebeple kaygı temelli duyguların esaretinden çocukları kurtarmak bir parça da biz yetişkinlerin vazifesidir. Bu sayede çocuklar kaygı gibi katlanması zor duyguların KALICI DEĞİL GELİP GEÇİCİ OLDUKLARINI biz yetişkinler sayesinde öğrenme fırsatı kazanmış olurlar.

Her yaş döneminde çocukları kaygıya sevk edecek bir takım unsurlar mevcuttur. Bunların ebeveynler tarafından bilinmesi çocukların yaşadığı kaygıların yaşlarına uygun olup olmadığını anlamalarını ve sağlıklı müdahale etmelerini kolaylaştırabilir.

Neredeyse bütün çocuklar belirli yaş dönemlerinde bir takım kişi, durum ya da olaylar karşısında kaygı tepkisi verirler.

Mesela bebekler 0-1 Yaş yüksek ve ani seslerden, ani hareketler ve düşmekten, ebeveynlerin yokluğundan ciddi derecede kaygıya kapılabilirler. Yapılması gereken ani hareketlerden kaçınmak ve bu dönemde uzun süre bebekten ayrı kalmamaktır.

Yürümeye yeni başlayan çocukların 1,5-2 Yaş ise bakıcılarının gitmesi ile ilgili korkular geliştirmesi ve buna paralel olarak yabancılardan çekinmesi bu dönemde olağandır.

Evden, aileden ilk ayrılmanın gerçekleştiği dönem ise 3 ila 5 yaş dönemidir. Bu dönemde kreş, gündüz bakımevi gibi yerlerle çocukların ilk tanıştıkları zamandır. Bu dönemin temel kaygısının ayrılma kaygısı olması muhtemeldir. Çocukların hayal güçlerinin geliştiği bu dönemde karanlıktan, hayali canavarlardan, yaratıklardan ve hayvanlardan korkmaları olağandır.

Okul hayatının başladığı 6 ila 9 yaş dönemi anne, babadan uzaklaşmanın verdiği kaygıyla okula karşı bir takım olumsuz tutumların kazanıldığı dönemdir. Bu dönemde arkadaşları tarafından reddedilmekten, dışlanmaktan, fiziksel zarar görmekten korkmak sık rastlanan sorunlardır. Derslerde başarısız olma endişesi de bu dönemde kendini gösterir. Ayrıca hayaletler, cinler, periler tarafından zarar göreceğinden korkmak ve bunların gece ve karanlık korkusu olarak dışa vurulması olağandır.

Ergenliğe giriş ve ergenlik olarak niteleyebileceğimiz 10 ila 15 yaş arasında gençlerin korku ve kaygıları da içinde bulundukları gelişimsel döneme uygun şekilde değişmektedir. Bu dönemdeki gençlerin birincil önceliği oldukları gibi kabul edilmektir. Kabul edildiğini hissedemeyen gençler bu dönemde bir takım kaygılar geliştirebilirler. Fiziksel görüntü üzerinden kendini dışa vuran popüler olma ve beğenilmeme kaygısı bu dönemde kendini göstermeye başlar. Akademik hayatta ve sportif faaliyetlerde başarısızlık da bu dönemdeki gençlerin en büyük kaygılarındandır.

En başta da belirtildiği gibi kaygı; çoğu zarar azı karar olan bir duygudur. Küçük bir çocuğun yabancılardan birazcık da olsa rahatsız olmaması çocuk kaçırma olaylarını düşündüğümüzde sıkıntı iken tamamen çekinik olması da bir problem teşkil eder.

Yine okula yeni başlayan bir çocuğun yaşadığı ayrılma kaygısı çok ileri düzeyde ise okul fobisi diye tarif ettiğimiz problem baş göstermekte ve çocukların eğitim ile alakalı ilk izlenimlerim maalesef olumsuz başlamaktadır. Ayrılma kaygısının hiç olmaması da anne ile çocuk arasındaki güvenli bağlanma ilişkisinde bir takım sorunlar olabileceğini akla getirmektedir.

Ergenlik döneminde bir gencin dış görüntüsüyle ilgili olması, başarıyı önemsemesi ve arkadaşları arasında popüler olmaya çalışması olması gereken bir durumdur. Bunların aşırıya kaçtığı durumlarda kişisel bakımını tamamen bırakan pespaye bir genç ortaya çıkarken, diğer uçta dış görünüşüne olan takıntısı yüzünden aynanın karşısından ayrılamayan ve beğenilmeyi tek hedef haline getiren gençler ortaya çıkabilmektedir. Her iki durumda görüldüğü gibi olumlu sonuç vermemektedir.

Yetişkinlerin her gelişim dönemine özel birtakım korku ve kaygıların olağan olduğunu bilmeleri ve aşırıya kaçan durumlarda çocuklarına destek olmaları gerekmektedir. Bazı durumlarda ise işin içinden çıkamadığın da bir ruh sağlığı uzmanından yardım almak içinde bulunan dönemi rahat atlatabilmek adına önem arz etmektedir.

Sağlıcakla Kalın…


Hasan DURAN
Uzman Klinik Psikolog
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuklarda Aşırı Kaygı ve Neden Olduğu Problemler" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Hasan DURAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Hasan DURAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Hasan DURAN Fotoğraf
Psk.Hasan DURAN
Samsun (Online hizmet de veriyor)
Klinik Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi27 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Hasan DURAN'ın Yazıları
► Çocuklarda Kaygı Psk.Mısra Nur NİŞANCI
► 3-4 Yaş Çocuklarda Kaygı Psk.Büşra BÖREKÇİ
► Çocuklarda Kaygı Yönetimi Psk.Ezgi TANIL
► Çocuklarda Kaygı Bozuklukları Psk.Sinem ERUSTA
► Çocuklarda Korkular ve Kaygı Pdg.Aykut AKOVA
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Çocuklarda Aşırı Kaygı ve Neden Olduğu Problemler' başlığıyla benzeşen toplam 54 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► 2 Yaş Sendrom mu? Nisan 2020
◊ Online Terapi Nisan 2020
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


18:00
Top