İnternet Bağımlılığı
İnternet kullanımı, bilgiye daha hızlı erişim ve alternatif yollardan iletişim kurma imkânı sağlaması sebebiyle, son yıllarda oldukça artmıştır. Resmi/özel hizmet kurum işlemlerinden eğitici içeriklere, takım/bireysel oyunlardan sosyal etkileşime kadar pek çok alanda hazırlanan web içerikleri ve uygulamalar sayesinde, kullanıcı sayısı da giderek artmaktadır. Ayrıca, cep telefonu/tablet gibi cihazlardan kolayca internet erişimine ulaşılması, internet kullanım sıklığını da arttırmıştır.
İnternete erişimin kolaylaşması gündelik hayatın bir parçası haline gelmesi kadar, internet üzerinde harcanan vaktin kontrol edilememesi, buna bağlı olarak gündelik işlerin aksaması, sosyal/akademik alanlarda gerileme gibi sorunların ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Özellikle gençler ve öğrenciler, hem internete kolay erişebildikleri için hem de interneti daha çok oyun oynamak/sosyal iletişim kurmak amaçlı kullandıkları için internet bağımlılığı geliştirme konusunda risk grubu olarak değerlendirilmektedirler.
İnternetin bağımlılık haline geldiğinden söz edilebilmesi için;
• İnterneti kullanma isteğinin önüne geçilememesi,
• İnternet üzerinde planlanandan daha fazla zaman geçirilmesi,
• İnternet kullanılmadığında yoksunluk belirtileri gösterilmesi (huzursuzluk, aşırı sinirlilik, saldırganlık vb.),
• İnternet kullanımı yüzünden sosyal çevreyle (aile, okul, iş) ilişkilerin zayıflaması, uyku/yemek gibi temel ihtiyaçların ve başka sorumlulukların ihmal edilmesi,
• İnternet kullanımını azaltma girişimlerinin başarısız olması,
• İnternetin sorunlardan ya da olumsuz duygulardan kaçınmak için kullanılması,
gibi durumların en az birkaç hafta süreyle ortaya çıkması ve kişinin günlük işlevselliğinin bozulmaya başlaması beklenir (1,2).
İnternet ortamında fikir ve düşüncelerin serbestçe ifade edilme ihtiyacı, sosyalleşme ihtiyacı, grup oyunlarına/grup mesajlarına dahil olarak aidiyet hissetme ihtiyacı, kumar oynayarak kazanma/güçlü hissetme ihtiyacı, fazlaca bilgiye ulaşabilme ihtiyacı gibi durumların aşırı internet kullanımını ortaya çıkarabilecek sebepler olduğu fark edilmiştir (2). Bu sebepler doğrultusunda bağımlılık kavramı yeniden değerlendirildiğinde, aslında internetin sunduğu içeriğe karşı gelişen bir bağımlılığın ortaya çıktığı görülmektedir. Ulaşılan içerik kişinin hangi noktada hissettiği eksikliği karşılıyorsa, aslında bağımlılığı ortaya çıkaran ve çözüm üretilmesi gereken sebep odur, internet burada bir araç haline gelmektedir.
Özellikle evinden uzak üniversite öğrenimi gören ve çevre değişikliği yaşayan öğrencilerde, yeni ortama uyum süreci ve yalnızlık hislerinin getirdiği olumsuz duygulardan kaçınmak ya da duygularla baş edebilmek için, internetin yoğun kullanımı bir araç haline gelebilmektedir (3). İnternet üzerinden gerçekleştirilen aktivitelerle eksikliği giderilmeye çalışılan ihtiyaçlar ya da süregelen problematik durumlar için, gerçek hayat içinde çözüm aramaya çalışmak, bağımlılığı azaltma konusunda işlevsel bir yöntem olacaktır.
Bağımlılığı düşündüren belirtiler gözlemlendiğinde, kişilerin destek alabilecekleri bir uzmana yönlendirilmeleri yardım sağlamak adına ilk adım olacaktır. Eğer yukarıda bahsedilen belirtileri kendinizde gözlemliyorsanız, internete girerken hangi ihtiyacınızı karşılamayı beklediğiniz üzerine düşünebilir, ya da bir uzmandan destek alabilirsiniz.
Klinik Psikolog
Elif Tuğçe ÇOLAKOĞLU
Kaynaklar
1. Ümmet, D., Ekşi, F. (2016). Türkiye’deki Genç Yetişkinlerde İnternet Bağımlılığı: Yalnızlık ve Sanal Ortam Yalnızlık Bağlamında Bir İnceleme. Addicta, The Turkish Journal on Addictions, 3(1), 31-55.
2. Balcı, Ş, Gülnar, B. (2009). Üniversite Öğrencileri Arasında İnternet Bağımlılığı ve İnternet Bağımlılarının Profili. Selçuk İletişim, 6 (1), 5 – 22.
3. Durmuş, H., Günay, O., Yıldız, S., Timur, A., Balcı, E., Karaca, S. (2018). Üniversite Öğrencilerinde İnternet Bağımlılığı ve Üniversite Yaşamı Boyunca Değişimi. Anadolu Psikiyatri Dergisi, 19. 1. 10.5455/apd.285466.
İnternete erişimin kolaylaşması gündelik hayatın bir parçası haline gelmesi kadar, internet üzerinde harcanan vaktin kontrol edilememesi, buna bağlı olarak gündelik işlerin aksaması, sosyal/akademik alanlarda gerileme gibi sorunların ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Özellikle gençler ve öğrenciler, hem internete kolay erişebildikleri için hem de interneti daha çok oyun oynamak/sosyal iletişim kurmak amaçlı kullandıkları için internet bağımlılığı geliştirme konusunda risk grubu olarak değerlendirilmektedirler.
İnternetin bağımlılık haline geldiğinden söz edilebilmesi için;
• İnterneti kullanma isteğinin önüne geçilememesi,
• İnternet üzerinde planlanandan daha fazla zaman geçirilmesi,
• İnternet kullanılmadığında yoksunluk belirtileri gösterilmesi (huzursuzluk, aşırı sinirlilik, saldırganlık vb.),
• İnternet kullanımı yüzünden sosyal çevreyle (aile, okul, iş) ilişkilerin zayıflaması, uyku/yemek gibi temel ihtiyaçların ve başka sorumlulukların ihmal edilmesi,
• İnternet kullanımını azaltma girişimlerinin başarısız olması,
• İnternetin sorunlardan ya da olumsuz duygulardan kaçınmak için kullanılması,
gibi durumların en az birkaç hafta süreyle ortaya çıkması ve kişinin günlük işlevselliğinin bozulmaya başlaması beklenir (1,2).
İnternet ortamında fikir ve düşüncelerin serbestçe ifade edilme ihtiyacı, sosyalleşme ihtiyacı, grup oyunlarına/grup mesajlarına dahil olarak aidiyet hissetme ihtiyacı, kumar oynayarak kazanma/güçlü hissetme ihtiyacı, fazlaca bilgiye ulaşabilme ihtiyacı gibi durumların aşırı internet kullanımını ortaya çıkarabilecek sebepler olduğu fark edilmiştir (2). Bu sebepler doğrultusunda bağımlılık kavramı yeniden değerlendirildiğinde, aslında internetin sunduğu içeriğe karşı gelişen bir bağımlılığın ortaya çıktığı görülmektedir. Ulaşılan içerik kişinin hangi noktada hissettiği eksikliği karşılıyorsa, aslında bağımlılığı ortaya çıkaran ve çözüm üretilmesi gereken sebep odur, internet burada bir araç haline gelmektedir.
Özellikle evinden uzak üniversite öğrenimi gören ve çevre değişikliği yaşayan öğrencilerde, yeni ortama uyum süreci ve yalnızlık hislerinin getirdiği olumsuz duygulardan kaçınmak ya da duygularla baş edebilmek için, internetin yoğun kullanımı bir araç haline gelebilmektedir (3). İnternet üzerinden gerçekleştirilen aktivitelerle eksikliği giderilmeye çalışılan ihtiyaçlar ya da süregelen problematik durumlar için, gerçek hayat içinde çözüm aramaya çalışmak, bağımlılığı azaltma konusunda işlevsel bir yöntem olacaktır.
Bağımlılığı düşündüren belirtiler gözlemlendiğinde, kişilerin destek alabilecekleri bir uzmana yönlendirilmeleri yardım sağlamak adına ilk adım olacaktır. Eğer yukarıda bahsedilen belirtileri kendinizde gözlemliyorsanız, internete girerken hangi ihtiyacınızı karşılamayı beklediğiniz üzerine düşünebilir, ya da bir uzmandan destek alabilirsiniz.
Klinik Psikolog
Elif Tuğçe ÇOLAKOĞLU
Kaynaklar
1. Ümmet, D., Ekşi, F. (2016). Türkiye’deki Genç Yetişkinlerde İnternet Bağımlılığı: Yalnızlık ve Sanal Ortam Yalnızlık Bağlamında Bir İnceleme. Addicta, The Turkish Journal on Addictions, 3(1), 31-55.
2. Balcı, Ş, Gülnar, B. (2009). Üniversite Öğrencileri Arasında İnternet Bağımlılığı ve İnternet Bağımlılarının Profili. Selçuk İletişim, 6 (1), 5 – 22.
3. Durmuş, H., Günay, O., Yıldız, S., Timur, A., Balcı, E., Karaca, S. (2018). Üniversite Öğrencilerinde İnternet Bağımlılığı ve Üniversite Yaşamı Boyunca Değişimi. Anadolu Psikiyatri Dergisi, 19. 1. 10.5455/apd.285466.
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "İnternet Bağımlılığı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Elif Tuğçe ÇOLAKOĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Elif Tuğçe ÇOLAKOĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |






Yazan Uzman
|
Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.