2007'den Bugüne 92,232 Tavsiye, 28,206 Uzman ve 19,964 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Günümüzün Salgını Obeziteye Kısa Bir Bakış
MAKALE #2137 © Yazan Dr.Erdal DUMAN | Yayın Ocak 2009 | 5,384 Okuyucu


Obezite veya halk arasındaki adıyla şişmanlık, vücutta fazla miktarda yağ kitlesinin birikmesi sonucu ortaya çıkan ve mutlaka tedavi edilmesi gereken süreğen bir hastalıktır. Obezite, besinlerle alınan enerji miktarının, metabolizma ve fizik aktivite ile tüketilen enerji miktarının aşması sonucu ortaya çıkar.

Obezite, şeker hastalığına, kalp/ damar, solunum, uyku bozukluları sendromu, enfeksiyonlara eğilim, kanser, kireçlenme, depresyon, sindirim sistemi hastalıkları, cinsel sorunlara (iktidarsızlık), iş ve sosyal yaşamda rahatsızlıklara zemin hazırlayan, eşlik eden bir hastalıktır. Obezite, yaşamı kısaltan ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen bir hastalıktır. Günümüzde bütün dünyada yoğunluğu giderek artan salgın hastalık gibi yayılmaktadır. Bu salgından ülkemiz de etkilenmektedir. Yetişkinlerimizin hemen hemen üçte biri obez veya obez sınırındadır.

Obezite için en yaygın kullanılan ölçüm, Beden Kitle İndeksi ya da İngilizce adıyla "Body Mass Index" (BMI) ve bel çevresi ölçümüdür. BKİ nin 30 ve üzerinde olması obez, 25 ve üstünde olması balıketi olarak tanımlanmaktadır. Erkeklerde bel çevresinin 94 cm ve üstünde olması artmış risk, 102 cm ve üstünde olması ise yüksek risk olarak tanımlanmaktadır. Kadınlar için bu rakamlar sırasıyla 80 ve 88 cm olarak hesaplanmıştır.

Obezite bir hastalıktır. Nasıl ki bir kulak burun boğaz hastalığı için veya bir göz hastalığı için ilgili uzman hekimi tarafından muayene ve takibiniz yapılıyorsa obezitede ilgili uzman tarafından izlenmelidir. Bir endokrinoloji/metabolizma hastalıkları uzmanı, bu konuda uzmanlaşmış bir iç hastalıkları uzmanı tarafından izlenip ilgili hekimin denetiminde belirlenen bir beslenme programı ile beslenme uzmanı tarafından tıbbi beslenmenizin izlenmesi, gereğinde bir spor hekimi, klinik psikolog veya psikiyatrist tarafından ilgili konularda destek sağlanabilir. Bir uzman hekime görünmeden sadece bir beslenme uzmanı ile görüşmek obezitenize neden olabilecek ciddi bir hastalığın atlanmasına, yandaş hastalıklardan kaynaklanan sorunların çözümünde sıkıntılara neden olabilir. Beslenme uzmanları hekim olmayıp, optisyen ve fizyoterapist gibi tedavinizde yardımcı sağlık ekibini oluşturmaktadırlar. Beslenme uzmanları hekiminizle birlikte tıbbi beslenmenizin düzenlenmesinde ve takibinde tedavi ekibinin önemli bir elemanıdır.

Obezite tedavisi bir bakıma bağımlılık tedavisi gibidir. Uzun sürelidir. Katılım gerektirir. Sabır işidir. Ailenin desteği önemlidir. Tedavi, yaşam tarzı desteğini, kişinin kendisi ile barışık olmasını, tıbbı beslenmeyi, yandaş hastalıkların tedavisini, gereğinde tıbbi ilaç ile cerrahi tedavilerini kapsar. Tedavide mucize yöntem ve ilaç yoktur. Obezitenin nedenleri arasında genetiğin payı %20–30 oranındadır geriye kalan büyük kısmını çevresel nedenler oluşturur. Geninize göre düzenlenmiş genetik beslenme tedavileri ile ilgili olarak henüz elimizde kesin oturmuş yeterli veri yoktur. Yüzlerce gen noktasının obezitenin veya obezite ile ilişkili sorunlarda katkısı olduğu düşünülmektedir. Kan grubunuza, burcunuza, ayrıştırmaya göre beslenme tedavilerinin yeterli sağlam bilimsel desteği yoktur.

Yaşamak için beslenmek şart. Peki, nasıl besleneceğiz? Beslenmek en önemli haz kaynaklarımızdan birisidir. Güzel bir dönere, tatlıya kim hayır diyebilir ki. Sağlıklı yaşamın yolu, sağlıklı beslenmeden geçer. Bunu sağlamak o kadar zor değil. Akdeniz mutfağını uygulamak bunun güzel bir örneği. Lifli gıdaların deniz ürünlerinin zeytinyağının egemen olduğu bu mutfak kültürü iyi bir başlangıç noktası olabilir. Yapmamız gereken, küçük birkaç adımı atabilmek, gerisi kendiliğinden gelir zaten

Besinlerden aldığınız enerji mutlaka dengeli olmalıdır. Bir günde alacağınız enerjinin %50-60’ı karbonhidratlardan (tahıllar), %30’u yağlardan, %10-15’i de proteinlerden (et, süt ürünleri, kuru baklagiller) karşılanmalıdır. Satın alacağınız ambalajlanmış gıdaların üzerindeki etiketleri mutlaka okuyunuz. Paketin üzerinde; içindekiler, kalori, mineral, vitamin ve besin içerikleri ile üretim ve son kullanma tarihleri yazmayan ürünleri almayınız. Pahalı bir ürün daima kaliteli ve sağlıklı bir ürün demek değildir. Taze besinler kullanılmadan önce çok iyi yıkanmalı ve kurulanmalıdır. Sebzeler ve meyveler gerekli ise soyulmalı ve mümkün olduğunca kabuklu olarak ve çiğ, ya da az suda hafif pişmiş olarak tüketilmelidir. Yeşil sebzeler pişirilecekleri zaman kesilmeli ve mümkün olduğunca buharda pişirilmelidir. Kök sebzeler hafif tuzlu ve ancak üzerini örtecek kadar az suda pişirilmelidir. Ekmeği kızartmak ya da pastörize sütü kaynatmak, vitamin kaybına, ekmekteki posa kalitesinin düşmesine ve proteinlerin bozulmasına neden olmaktadır.


Yağlar yaşamak için ihtiyacımız olan 6 temel besin maddesinden biridir. Enerji verirler ve A, D, E, K vitaminlerinin vücudumuza alınarak faydalı olmasını sağlarlar. Yağsız bir beslenme tehlikelidir. Kuyruk yağı ve tereyağı gibi, et ve süt ürünlerinde bulunan hayvansal yağlar, doymuş yağlardır ve kandaki kötü kolesterol düzeyini yükseltirler. Salam, sosis, sucuk gibi hayvansal yağlardan ve kolesterolden zengin gıdalardan kaçınınız. Etlerin görünür yağlarını temizleyiniz. Tavuk ve balığın yağlı olan derisini yemekten kaçınınız. Sardalye, ton balığı, somon balığı, uskumru, midye, istiridyede, yengeç gibi kabuklu deniz ürünleri, doymamış yağlar ve esansiyel yağ asitlerinden zengindir. Karides, kalamar ve ıstakoz ise yüksek oranda kolesterol içerir. Seçiminizi yaparken bunlara dikkat ediniz. Hazır katkı ürünlerinden kaçınınız. Mayonez ketçap vb ürünler yerine mümkünse kendi hazırladığınız sosları kullanınız. Yemek yaparken kızartma yerine fırın, ızgara, buğulama ve haşlama gibi yöntemleri tercih ediniz.


Yemeklerinizde tuz yerine taze doğal otları ve baharatları kullanmaya özen gösteriniz. Yemeğe salata ya da deniz ürünleri gibi iştah açıcılar ya da sebzeli ve az yağlı, sıcak bir çorba ile başlayabilirsiniz. İçecek olarak su, soda, taze meyve suyu ya da düşük kalorili içecekler tercih ediniz. Hazır tatlı içecekleri yoğun şekilde kullanmayınız. Salatalar karbonhidrat, vitamin ve lif açısından zengin besinler olduğu için bol miktarda tüketilmelidir. Tatlandırmak için çok az sıvı yağ, sirke ya da limon kullanınız.


Porsiyonları mümkün olduğunca küçük tutunuz, az az, sık sık besleniniz. Ekmek olarak mümkünse kepekli buğday ekmeğini tercih ediniz. Çünkü kepek bağırsakların daha düzenli çalışmasına yardımcı olur. Yemek aralarında muhakkak ara öğün alınız. Ara öğünlerde tercihiniz meyve veya posalı gıdalar olmalıdır. Akşam yemeğinden sonraki çerez ve ağır tatlı partilerinden kaçınınız Günde en az 2–3 litre su içmeye gayret ediniz. Yazın veya yoğun fiziksel uğraşı gerektiren durumlarda bu miktarı artırınız.


Yemeği ağır tatlılar yerine meyve, komposto ya da hafif tatlılar ile tamamlayınız. Tereyağlı ve kremalı tatlıları tercih etmeyiniz. Düzenli kahvaltı alışkanlığını edininiz. Kahvaltıya taze meyve ya da bir bardak portakal suyu ile başlayınız. Ağır yağlı poğaça simit ve benzeri şeylerden mümkünse kaçınınız


Mümkünse dışarıda çok sık yemeyiniz. Hazır restoran zincirlerin daha az tercih ediniz. Eğer bu tarz restoranlara gideceksiniz. Kalorisi ve yağı düşük hafif gıdaları tercih ediniz.

Düzenli uyku alınız. İyi alınmamış bir uyku gününüzün sıkıntılı geçmesine ve yaşam kalitesinin bozulmasına neden olmaktadır. Düzenli egzersiz ile kastettiğimiz şey her gün ortalama 30–45 dk kadar orta tempolu yürüyüş baslangic icin yeterli olmaktadır. Mümkünse doğada ve ailenizle birlikte yürüyüşlere çıkınız. Düzenli yüzme ve gereğinde bir spor cihazını kullanmak, düzenli bir spor salonuna gitmek yarar sağlayabilir/

Obezite tedavisinde hedef sağlık için gereken riskin azaldığı kiloya ulaşmak ve bu ağırlığı korumaktır. Hareketsizliğin artığı, insanların daha çok masa başında olduğu bir dünyada, her türlü gıdaya, bol miktarda, çok rahat ve ucuz bir şekilde ulaşımı kolaydır. Ayda 2–4 kg kadar ağırlık kaybı ve toplamdaki vücut ağırlığının %5–10 kadarını kaybedip koruyabilmek sağlıkla ilgili risklerde belirgin düzelme sağlamaktadır. Obezite tedavisi kişisel özellikler göstermekle birlikte bu yazıda bahsedilenler gündelik yaşamda ailenizle birlikte uygulayabileceğiniz temel sağlık için gereken özellikleri içermektedir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Günümüzün Salgını Obeziteye Kısa Bir Bakış" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.Erdal DUMAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.Erdal DUMAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Erdal DUMAN Fotoğraf
Dr.Erdal DUMAN
İzmir
Doktor "Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi57 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dr.Erdal DUMAN'ın Makaleleri
► Şişmanlık Salgını Doç.Op.Dr.Tarık Zafer NURSAL
► Akupunktur Hakkında Kısa Bilgi Dr.Aydın KENDİRCİ
► Bel Ağrısına Genel Bakış Dr.Erkan KAPTANOĞLU
► Panik Atak'a Genel Bir Bakış Dr.Zengibar ÖZARSLAN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,964 uzman makalesi arasında 'Günümüzün Salgını Obeziteye Kısa Bir Bakış' başlığıyla benzeşen toplam 95 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Ramazan Ayında Beslenme Mayıs 2019
► Nodüler Guatr Ekim 2008
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


12:26
Top