2007'den Bugüne 92,307 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocukluk Çağı Travmaları
MAKALE #21917 © Yazan Uzm.Psk.Serap BOZAN | Yayın Kasım 2020 | 1,276 Okuyucu
Geçmişten günümüze insanlığın yaşadığı önemli bir sorun travmatik olaylara maruz kalmaktır. Travma bireyin zihinsel, ruhsal hayatını olumsuz şekilde etkileyen, kişiyi derinden sarsan her türlü olay için kullanılmaktadır ve travmayı olumsuz yaşantılardan ayıran en önemli etken bireyin yaşamına karşı bir tehdit oluşturmasıdır (Öztürk ve Uluşahin, 2008). Çocukluk döneminde yaşanan travmanın bireyde oluşturduğu etki yaşam boyu devam edebilmektedir. Bu sebeple çocukluk çağı yaşantısının kişinin hayatının ileriki dönemlerinde kişiyi hangi ölçüde nasıl etkilediği, bunun sonucunda kişide hangi davranışla kendini göstermekte olduğu önemlidir. Amerikan Psikiyatri Derneği (2014) travmayı, gerçek ya da gerçek olduğu düşünülen ölüm ya da yaralanma içeren, kendisinin ya da başkasının fiziksel bütünlüğüne zarar veren olay yaşanması ya da kişinin buna tanık olması veya travmatik olayın ayrıntılarına maruz kalarak kişinin ölümle ya da ölüm tehdidiyle karşı karşıya kalması, ağır şekilde yaralanması ya da cinsel olarak şiddete maruz kalması olarak tanımlamaktadır (APB, 2014). Çocukluk çağı travması denildiğinde ise toplumsal ve aile içi şiddet, doğal afetler, trafik kazaları, çocuk ihmali ve duygusal, fiziksel ve cinsel kötüye kullanım gibi yaşam olayları akla gelmektedir. Yapılan çalışmalara bakıldığında çocukluk çağı travması ile ilgili çalışmalarda odaklanılan nokta çocuk istismarı ve ihmalidir (Everet ve Gallop, 2001). Dünya Sağlık Örgütü istismarı, on sekiz yaş altı çocukların sağlığını, büyümesini, sağlıklı şekilde gelişmesini olumsuz olarak etkileyen fiziksel, duygusal, cinsel kötü davranış ve çocuğun ihmal edilmesi olarak tanımlamaktadır (WHO, 2016).
Solmuş (2015), bebeklik döneminde yaşanan travma deneyiminin bebeğin çevreyi keşfetme davranışını engellediğini, nedensiz şekilde bebekte ağlamalar görülebileceğini, beslenme ve uyku problemleri yaşanabileceğini, çocukluk döneminde ise çocukta kaygı belirtilerinin görülebileceğini, nedeni belli olmayan sağlık problemleri yaşayabileceğini, gece uykularında kabuslar görebileceğini, duygusal iniş çıkışlar gösterebileceğini ve ilgi görebilmek için yaşından küçük davranışlar sergileyebileceğini öne sürmektedir. Aynı zamanda oynadığı oyunlarda yaşadığı travmayı aktarması, arkadaş ilişkilerinde problemler yaşaması, sağlıklı dil gelişimi gösterememesi, okulda başarısız olması, duygularını ifade etmekte zorlanması, dikkatini toplamada sorun yaşaması, kendini değersiz hissetmesi, kendisine zarar veren ebeveyni idealize edip diğer ebeveyninden uzaklaşmaya çalışması, utanç ve suçluluk duygusu yaşaması travma yaşayan çocukta görülen diğer belirtilerdir. Çocukluk döneminde yaşanan istismar ve ihmale maruz kalmak yetişkinlikte bazı sorunlar oluşturmaktadır ve buna bağlı olarak ortaya çıkan problemlere bakıldığında olumsuz benlik algısı, dürtüsellik, saldırganlık, suçluluk, bağlanma sorunları, kimlik karmaşası, sağlıksız cinsel ilişkiler, kendine zarar verici davranışlar, yoğun kaygılar, öfke hali, yeme problemleri, kendisini kurban olarak görme, intihar düşünceleri ve girişimi, tacizi hatırlatacak her şeyden kaçınma, dokunulmaya karşı hassasiyet, yetersizlik duygusu, uyku problemleri yetişkinlikte görülebilmektedir. Herman (2017), çocuklukta yaşanan travmanın kişiliği oluşmasında olumsuz yönde etkilediğini, travmaya maruz kalmış bireyin normal olmayan bilinç durumlarının oluştuğunu, bu bilinç durumlarının da bireyde somatik ve psikolojik belirtilere zemin hazırladığını savunmaktadır bunlara bağlı olarak çocuk kendini istismar ve ihmal edene bir bağlılık geliştirmektedir ve bu kişiler çok yoğun olarak ölüm korkusu ve çaresizlik duygusu yaşamaktadır. Bu çocuklar yalnızca kendilerini istismar eden yetişkinlere karşı değil kendilerini tehlikeden korumayan ebeveynlerine karşı da öfke geliştirmektedir. Çocuğun görevi kendisine zarar veren ebeveynle ilişki kurmaktır ancak bunu yapabilmek için psikolojik savunmaya başvurmaktadır bu nedenle istismar rasyonalize edilebilmekte ve çocuk istismarın yapılmadığına, kendisine zarar verilmediğine inanmayı tercih edebilmekte, kendisinin kötü olduğuna inanmaya başlayabilmektedir. Çocukluk çağı travmalarının insanlar üzerinde yaşamları boyunca olumsuz etkiler bıraktığı düşünüldüğünde travmaya maruz kalmış kişilerin psikoterapi ile desteklenmesi gerekmektedir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocukluk Çağı Travmaları" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Serap BOZAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Serap BOZAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Serap BOZAN Fotoğraf
Uzm.Psk.Serap BOZAN
İstanbul
Uzman Klinik Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi4 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Serap BOZAN'ın Makaleleri
► Çocukluk Çağı Travmaları Psk.Dnş.Kıvanç TIĞLI
► Çocukluk Çağı Yası Psk.Pınar TURANLI DURMUŞ
► Çocukluk Çağı Depresyonu Psk.Dnş.Tunahan UZUN
► Çocukluk Çağı Depresyonu Psk.Uğur DALAN
► Çocukluk Çağı Ruhsal Sorunları Psk.Dnş.Kıvanç TIĞLI
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Çocukluk Çağı Travmaları' başlığıyla benzeşen toplam 52 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


08:47
Top