2007'den Bugüne 92,310 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuklarda Krize Müdahale
MAKALE #22120 © Yazan Psk.Tuğçe ŞAHİN | Yayın Şubat 2021 | 1,489 Okuyucu
Kriz ne demek?


Günlük yaşam deneyimlerimizin dışında gelişen, çoğu zaman ani gelen ve şiddetli bir etkiye sahip olan, baş etme kapasitemizi aşan ve belirli bir gerilim, zorlanma, kaygı ya da çatışma yaratan olay ve durumlar 'Kriz' adı altında toplanır. (Alıntıdır)

Konu başlığında da belirttiğim gibi; bu yazımda, tamamen okul öncesi çocuklarla ilgili yaşadığım deneyimler sonucunda, onlara yönelik krize müdahale yöntemlerinden bahsedeceğim.

Çocuklarla çalıştığım yıllar boyunca; hem kendimi geliştirmek hem de aileleri doğru şekilde yönlendirebilmek için oldukça fazla sayıda kitap, röportaj ve aile yorumları okudum. Ancak neredeyse hepsinde şu yöntemlerle karşılaştım; çocuğunuzla kriz yaşadığınızda dikkatini farklı bir noktaya çekmeye çalışın, öfkeye öfkeyle karşılık vermeyin, göz teması kurup sakinleştirmeye çalışın vs. vs.

Sorunlarımıza çözüm bulacağız umuduyla, başından sonuna kadar soluk bile almadan okuduğumuz her tür yazıdan sonra, hep kafamı kaldırıp kendime şunu sordum 'e peki ne yapmalıyım?' Şöyle olursa böyle olur, böyle yaparsanız sonucu şu olur, onu söylerseniz o da böyle tepki verir, şunu yapmayın, bunu mutlaka yapın...

Tamam teorik olarak hepsinin %100 doğruluğunu kabul ediyorum ancak sorun şu ki, verilen bu bilgilerin tamamı genel ve teorik. Ayrıca bir kriz başladıktan sonra ona; çocuk bazında müdahale etmek de hiç o yazıldığı çizildiği gibi kolay ve etkili olmuyor. 1000'e yakın çocuk ve aileleriyle yaptığım çalışmalar ve gözlemler bana gösterdi ki;
- 2 ve daha büyük yaş grubundaki çocuklarda 'dikkatini başka bir şeye yönlendirme yani dikkat dağıtma yöntemi' sadece tamamen etkisiz olmakla kalmıyor aynı zamanda çocuk birkaç defadan sonra, sırf onun dikkatini dağıtmak için çaba harcadığınızı fark edip 'eyvah! dikkat çekemiyorum' endişesiyle olumsuz davranışının dozunu artırıyor ve hem dikkatinizi çekmeyi garantiliyor hemde sizi sabrınızın tükendiği ve yanlış davranışlara sürüklendiğiniz bir noktaya getiriyor.

Bu sefer anne/baba bağırma ya da ceza verme gibi bir yöne sapmış oluyor.

1) Anne ve babanın saptığı bu yolda sonuç onlar açısından başarılı ise anne/baba 'bizim çocuğumuz güzellikten anlamıyor, demek ki biz ya bağıracağız ya da ceza vereceğiz' gibi bir çıkarsama yapıp, bir sonraki krizde uzun süreli olarak sakinliğini koruma çabası içine dahi girmiyor.

2) Anne ve babanın saptığı bu yolda sonuç onlar açısından başarısız ise ve özellikle diğer insanların da olduğu ortamlarda kriz yaşanıyorsa (buna kendi evinizde olduğunuz halde apartman ortamları da dahildir) ya da anne/baba halihazırda işten yorgun argın gelmiş ise bu sefer de; 'amaaaaannn, ne istiyorsa yapalım da sussun valla kafam hiç kaldırmıyor' tavrına geçiliyor ki, işte o anda arka fondan korku filmi müziği gelse yeridir.
Veeeee çocuk '1', anne/baba '0'

Burada çocuk, yanlış davranışla başarıya ulaşmış olmasının verdiği huzur ve mutlulukla 'uwww bu kriz olayları meğer istediğimi yapmak için en doğru yöntemmiş, bir daha ki sefere daha şiddetli kriz yaratayım ki, mutlu sona daha çabuk ulaşabileyim' diyor.

Bende burada, daha önce okuduğunuz diğer tüm yazılar gibi; olanı ve olabilecek olanları anlattım. Şimdi hepiniz şu soruyu soruyorsunuz: 'Peki o zaman ne yapmalıyım?'

Öncelikle şunu söylemeliyim; anne ve babaların, doğru şekilde çocuk yetiştirebilmek için çok iyi birer gözlemci olmaları gerekiyor. Velilerim bana, yaşadıkları krizleri anlatmak için geldiklerinde öncelikle; durumu çok iyi özümseyebilmek ve kişisel çözümler üretebilmek için sorular sorarım. Bir çok velim, sorularıma cevap vermeye çalışırken; aslında o anda kendilerinin de krize dahil olduklarını, bu sebeple çok da bilinçli olmayan şeyler söylediklerini ya da yaptıklarını fark ederler.

Velilerimin %5'i; durumu çok irdelediğimi düşünüp sıkılır ve bir daha bana danışmak konusunda tereddüte düşer.
Velilerimin diğer %5'i; sorduklarımın ya da söylediklerimin pek bir anlamı olmadığını düşünür ve benden ilaç yazar gibi 'şunu yapın' dememi bekler sonra da sihirli değnek değmişcesine bir anda herşeyi yoluna koymanın imkansızlığını anlar ve ben farkındalık yaratmaya çalışırken onlar sadece hayal kırıklığı yaşar.
Velilerimin %90'ı ise; bir yandan beni dinleyip, bir yandan kendilerini sorgulayıp, bir yandan da daha konuşma sürerken bana 'aslında şunu da yapabilirdim' ya da 'şunu yapmamalıydım değil mi' derler ve işte ben orada; farkındalık yaratmış olmamın verdiği mutlulukla birkaç püf noktası ile onları yönlendirmeye ve kendi çözümlerini kendilerinin bulabileceklerini fark ettirmeye başlarım. Olaya bakış açıları bu sayede değişiklik gösterir.

Sıra geldi krize nasıl müdahale edebileceğinize. Şunu belirtmeliyim ki; çocuklarda krize müdahale dediğimiz şey aslında, kriz olduktan sonra çözüm üretmeye çalışmak değil, krizin oluşmasına engel olmaya çalışmaktır. Nasıl mı?:

Tam evden çıkacaksınız, siz işe çocuğunuz ise okula ya da servise yetişecek. herşey gayet yolunda görünürken tam kapıya ulaştınız ki, bir anda çocuğunuzun aklına bir kriz çıkarması gerektiği geldi :) 'montumu ben giyecektim, neden sen giydirdin' diye ağlamaya, kendini yerlere atmaya, montunu çıkarıp yere fırlatmaya, size vurmaya, ayakkabıları tekmelemeye başladı. İşte burada yapılabilecek çok da fazla bir şey yok :( Gerçek şu ki, o anda klasik yöntemlerden birini deneyip başarılı olmasını umut etmelisiniz. Dikkatini dağıtmak için 'haydi giyin ki asansörün düğmesine sen bas, o zaman benim montumu da sen giydir, montunu giydirdim çünkü mutfakta ki büsküvilerden bir miktar, sokak hayvanları için apartman girişine koyalım ki karınları çok acıkmış onlar da karınlarını doyursunlar çünkü geç kalırsak yemek yok sanıp gidebilirler' gibi yöntemler denenebilir.

Burada şunu göz ardı etmemek gerekir; çocuğunuz sizin acelenizin olduğu anlarda yaşadığınız gerginliği fark etmiş ve dikkati tamamen kendi üzerine çekebilmek için kriz çıkarma yöntemine başvurmuştur. İşte bu ilk ama son olmayan krizi bir şekilde atlattıktan sonra geliyoruz 'krize müdahale'ye.

Demek ki sizin çocuğunuz, gerilimi hissettiğinde kriz çıkarma eğilimi gösteriyor. (Genelde 1-6 yaş arası tüm çocuklar böyledir zaten) O zaman biz krize, kriz olmadan önce müdahale etmeliyiz demektir.

Ertesi gün aynı acele ile ve tamamen aynı sıralamayla evden çıkmanız gerekecek ve çocuğunuzun bu sıralamanın tam olarak neresinde kriz çıkaracağı aşağı yukarı belli oldu. Geçen sefer ki örneği baz alırsak, kapıya yakın noktalar sizin için tehlike sinyalleri veriyor. Peki ne yapmalıyız? Henüz o noktaya ve o ana gelmeden dikkat dağıtmalı ve kriz başlamadan müdahale etmeliyiz. Evdeki tüm hazırlıklar bitti, kapıya yönelmek üzeresiniz. Durun! Önce kriz başlamadan krizi çözmeliyiz.

'Ayşe, dün akşam yemekten kalan artıkları bu sabah sokak hayvanlarına sen vermek ister misin? Haydi o zaman sen bir elinle bunu tut, ben montunun bu kolunu giydireyim, şimdide bu elinle tut, tamam montumuzu giydik, ayakkabılarına da yardım edeyim ki hayvanları bekletmeyelim. Süper, hazırız haydi gidelim'

1) Kriz başlamadan krizi çözdük.
2) Çocuğumuza sorumluluk verdik.
3) Bir anda kendimiz de krize dahil olup çığrımızdan çıkmadık ve böylece bütün gün iş yerimizde 'keşke bağırmasaydım, keşke öyle demeseydim' pişmanlığı yaşayıp, akşam hiç olmayacak bir şeye sırf bütün gün vicdan azabı ile kavrulduğumuz için izin vermek zorunda kalıp daha büyük krizler yaratmanın başlangıç adımını atmadık.

Burada bir önemli nokta daha var. Her gün aynı yönetimi uygulamak başarıyı sürekli kılmaz. Belirli aralıklarla (ki çocuğunuz size artık bu yöntemin geçerliliğini yitirdiğinin sinyallerini verecektir) yöntem değişikliğine gidilmeli. Örenğin; haydi çabucak montumuzu ve ayakkabılarımızı giyelim ki;

(kız çocuğu olanlar için) arabada aynaya bakarak rujumu sürmemde bana yardım edebilesin. (bu arada yanınızda önceden renksiz ruj bulundurmanız, işe giderken maymuna dönmemenizi sağlayacaktır)

(erkek çocuğu olanlar için) arabanın ya da garajın kapısını düğmesine basarak sen açabilesin, yolu bana sen tarif edebilesin, yolda gördüğümüz kırmızı arabaları sayıp, gidince öğretmenine söyleyebilesin.
Tabi bu yöntemlerin tamamı, kriz henüz başlamadan önce uygulanırsa fayda sağlayacaktır. Kriz noktasına ulaşmadan önce yani.

Mesela işten eve yorgun argın dönüyorsunuz, tam siteye girmek üzeresiniz ki çocuğunuz marketten çikolata almanız için ağlamaya başladı. Yöntem yine aynı. İlk krizde, uygulayacağınız yöntemlerden birinin tutmasını umut ediyorsunuz. Ertesi gün daha siteye bile yaklaşmadan ve çocuğunuzun aklına kriz çıkarma fikri düşmeden;

'aklıma bir fikir geldi. Eve gidince pilavımıza ağız-burun yapalım mı' ya da 'yeni aldığım pilleri saate takıp, saati doğru şekilde ayarlamamda bana yardımcı olur musun, hatta bu pilleri eve kadar elinde sen tut' ya da 'bu akşam artık yemekleri yarın sokak hayvanlarına vermek için paketlememde bana yardımcı olur musun' gibi tekliflerle kafasını dağıtıyoruz. Böylece çocuğunuza; daha önce kriz çıkardığı noktada tekrar kriz çıkarabileceğini unutturuyorsunuz.

Alışveriş merkezinde gezerken, oyuncak mağazasının önünden geçerken ilk krizinizi yaşadınız. Literatürdeki klasik yöntemlerle krizi bir şekilde aşıyorsunuz ama aynı krizin aynı yerde farklı bir zamanda tekrarlayacağı son derece aşikar. (Tabi ilk krizi, sırf çocuk ağlayıp kendini yerlere attığı ve tam o sırada bir teyze yanaşıp size 'çocuğu neden ağlatıyorsun, söyle ne istiyorsa ben alayım' dediği için alarak aşarsanız, söylediğim yöntemlerin tamamı etkisini yitirecek ve çocuk daha önce hangi yöntemde başarı sağladıysa onu yapmaya devam edecektir. Ne yaparsanız yapın bunu unutturma şansınız olmaz)

İkinci avm macerasına başlamadan önce çocuğunuzla; bir şeyi tutturmamak ile ilgili temel konuşmayı daha evdeyken yaptınız. Avm'ye gittiğimizde, daha önceden kriz çıkan noktaya henüz yaklaşmadan dikkatini daha ilgi çekici bir şeye yönlendirmelisiniz. 'Haydi babanın da elini tut da seni 3 kere uçuralım. 1, 2, 3'. Mağazayı geçtiniz, yani tehlike geçti, 'kollarımız çok yoruldu haydi şimdi 1-2-3 hop (zıplama hareketi) yapalım, şimdi sen yap ben bakıyorum.

Sabah kalktınız; tam çocuğunuzu giydireceksiniz ki 'ben onu giymicem, bunu giyicem' diye ağlamaya başladı ve kıyafetleri fırlatıp size vuruyor. Aynı yöntem. İlk krizi bir şekilde atlattık. Akşam eve gider gitmez çocuğunuzun dolabındaki kıyafetleri giyilebilir ve giyilemez olarak ayırıp, giyilemezleri ortadan kaldırıyoruz. Yatmadan ortalama yarım saat önce çocukla birlikte dolabının karşısına geçip; 'haydi yarın giyeceklerini seçelim' diyor ve bir önceki günden bir sonraki günün krizini çözüyoruz. Bu arada çocuğunuz dünyanın en zevksiz kombinini giymek isteyebilir, bırakın onları giysin. Unutmayın ki; annesi ve babası düzgün giyinen bir çocuk, eninde sonunda sizin istediğiniz türden kombinler yapıp giyecektir, endişelenmeyin. İş inada binerse, ömrünü zevksiz kombinlerle geçirmek isteyebilir :)

Krize müdahale konusundan, kıyafet takıntısı ya da dikkat çekmek için yapılan hatalı davranışlar konusuna atlamak istemediğimden konuyu burada sonlandırıyorum. Bu konulara ayrıca, daha sonraki yazılarımda değineceğim.

Ancak şunu da atlamak istemiyorum. Yaşanan krizlere, çocuk bazında müdahaleler yapıp, velilere minimum krizli bir çocuk büyütme süreci yaşatabilmemde ki en önemli etken; durum analizi ve iletişimdir. Her çocuğa uygulanacak yöntem birbirinden farklıdır. Bazen bir krizin tek sebebi anne-baba tutarsızlığı bile olabilir. İşte burada, olayı tam detaylarıyla öğrenebilmek bana; krizi çözmemde ve ebeveynleri doğru şekilde yönlendirebilmemde çok yardımcı olduğundan, giriş-gelişme-sonuç ile ilgili bilgiler son derece önem arz ediyor.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuklarda Krize Müdahale" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Tuğçe ŞAHİN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Tuğçe ŞAHİN'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Tuğçe ŞAHİN Fotoğraf
Psk.Tuğçe ŞAHİN
Ankara (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi11 kez tavsiye edildi
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Tuğçe ŞAHİN'in Makaleleri
► Karne Krize Dönüşmesin Psk.Saadet ELEVLİ
► Psikososyal Müdahale Hizmetleri Psk.Dnş.Tuncay GÜLEN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'Çocuklarda Krize Müdahale' başlığıyla benzeşen toplam 17 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Kakaya Sorunsuz Elveda Mayıs 2021
► Aile Psikoloğumuz Nisan 2021
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


15:24
Top