2007'den Bugüne 92,262 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuk ve Ergenlerde Depresyon
MAKALE #22566 © Yazan Psk.Elif AKSOY SİNCİ | Yayın Kasım 2021 | 1,292 Okuyucu
Çocuk ve Ergenlerde Depresyon

Depresyon genellikle 20'li veya 30'lu yaşlarda başlar, ancak her yaşta ortaya çıkabilir.
Erkeklere oranla çok daha fazla sayıda kadına depresyon teşhisi konulmaktadır. Bunun nedeninin ise kadınların daha yaygın olarak tıbbi yardım istemesi olduğu düşünülmektedir.
Depresyondaki çocuk ve ergenlerin belirtileri depresyon geçiren yetişkinlerden daha farklı olabiliyor. Çocuğunuzda aşağıdaki depresyon belirtilerinden biri veya daha fazlası uzun bir süredir mevcutsa, uzman yardımı almanız tavsiye edilir.

• Sık sık üzüntülü olma ve ağlama,
• Umutsuzluk;
• Olağan aktivitelere ilginin azalması veya daha önce severek yaptığı aktivitelerden zevk alamama;
• Sürekli bir can sıkılması, enerji eksikliği;
• Sosyal soyutlanma, iletişim eksikliği;
• Öz saygı eksikliği ve suçluluk duygusu;
• Reddedilme veya başarısızlık konusunda aşırı hassasiyet;
• Alınganlık, öfke veya düşmanlık davranışlarında artma;
• İlişkiler sorunlar yaşama;
• Sık sık baş ağrısı, karın ağrısı gibi fiziksel şikayetler;
• Okul devamı veya okul başarısında düşüklük;
• Konsantrasyon eksikliği; Y
• eme ve/veya uyuma alışkanlıklarında büyük değişiklik;
• Evden kaçmakla ilgili sözler veya teşebbüsler;
• İntihar veya kendine zarar verici davranış düşünceleri veya ifadeleri.


Arkadaşlarıyla oynamayı seven bir çocuk artık yalnız vakit geçirmeye ve hiçbir şeyle ilgilenmemeye başlayabilir. Eskiden kendisine eğlendiren şeyler depresyon geçiren çocuk için artık hiç veya pek az eğlendirici bir hal almış olabilir. Kendilerinin sevilmediği, kötü çocuk olduğu şeklindeki söylemlerde bulunabilirler, olaylardan sıklıkla kendilerini suçlarlar. Benlik saygısında düşme nedeni ile kendilerine güvensiz ve çekingen olabilirler. Depresyondaki çocuk veya ergenler ölmek isteyebilir veya intihardan bahsedebilir. Depresyondaki çocuk ve ergenlerin intihar riski artar. Depresyondaki ergenler kendilerini daha iyi hissetmek için sigara, alkol veya başka uyuşturuculardan medet umabilirler.
Okul veya evde sorunlara neden olan çocuk ve ergenler depresyon geçiriyor olabilir. Küçük çocuklar her zaman çok üzüntülü görünmeyeceği için anne-babalar ve öğretmenler sorunlu davranışların depresyon belirtisi olduğunu anlamayabilir. Aşırı hareketlilik hırçınlık, sık ağlama küçük çocuklarda depresyonun belirtisi olabilir. Direkt olarak sorulduğunda bazı çocuklar mutsuz veya üzgün olduklarını ifade edebilirler. Küçük çocuklarda ve ergenlik dönemindeki kız çocuklarında depresyonun belirtisi sıklıkla karın ağrısı, baş ağrısı vucüt ağrısı gibi bedensel yakınmalarla kendini gösterebilir. Okulla ilgili kendine güvensizlik, arkadaş ilişkileri kurmada yetersizlik ve anne-baba ile ilgili bağımsızlaşma sorunları olan çocuklarda yine bedensel belirtiler sık görülür. Sabah okula giderken karın ağrısı, baş ağrısı gibi belirtiler yoğunlaşabilir. Çocukluk depresyonunda olumsuz aile ortamı, özkıyım düşüncesi, özkıyım girişimleri riskini arttırmaktadır. Aile yapısı ve fonksiyonu, özellikle emosyonel destek azlığı özkıyım davranışıyla bağlantılı bulunmuştur. Depresyonu olan ergenler ailelerini daha çatışmalı, dışlayıcı, desteklemeyen ve kötüye kullanan gibi niteliklerle tanımlama eğiliminde olurlar.
Ergen depresyonu riskini artıran diğer aile etmenleri sosyal desteğin olmayışı, boşanma, geniş aile, büyük kardeşin alkol madde bağımlılığıdır. Bu ailelerde genel işlev bozukluğu da eşlik etmektedir. Aileden ayrılma ve yeni kimlik oluşum sürecinde ve bağlanma ile ilişkili sorunlar ergenlik dönemi depresyonu ve özkıyım ile yakın ilişkili bulunmuştur.
• İçine atma
• Eğilimi-stili olan çocuk ve gençlerde, örneğin davranışsal inhibisyonu olan
• Utangaç
• Anksiyöz, bağımlı veya kaygılı
• Özellikle popüler olmadığı, güvenlikte olmadığı, kendine güvensiz olduğu konusunda sürekli düşünce uğraşları olan çocuk ve ergenlerde depresyon riski, artmaktadır.
• Yine bazı dışa yönelik davranışlar örneğin agresyon hem depresyon hem de madde kullanımı açısından risk oluşturur.
• Fiziksel hastalıklar depresyona neden olmakla beraber varolan depresyonu da alevlendirebilmektedirler.
7 yaşın altındaki çocuklarda kayıtsızlık, geri çekilme, ağlamaklılık, yemeği reddetme ve uyku bozukluklarına dikkat edilmelidir. Okul çağındaki çocuklarda üzgün görünüm, ağlamaya yatkınlık, hareketlerde yavaşama, monoton ses tonu, umutsuz ve çaresiz davranış söz konusudur. Okul başarıları azalır, en sevdikleri okul dışı etkinliklerine bile katılmada isteksizlik gösterebilirler. Somatik belirtiler sıktır, en sık olanlar da karın ve baş ağrısıdır. Geç çocuklukta depresyon daha çok düşük öz güven ile birliktedir. Çocuk kendisi ile ilgili hayal kırıklığı, apati, irritabilite ve konsantrasyon güçlüğünden söz eder. Kendini tehlikeye sokacak davranış ve özkıyım girişimleri de olabilir. Deprese mizaç, konsantrasyon güçlüğü, insomnia, özkıyım düşüncelerinin ortaya çıkışı, tüm yaş gruplarında aynıyken, yaş ilerledikçe, depresif görünüm ve somatik yakınmalar azalıp, anhedoni, günlük değişiklikler, çaresizlik, psikomotor yavaşlama ve deliller artar. Ergenlik depresyonunun belirgin özelliği irritabilite ve öfkenin varlığıdır.
Depresyona yatkınlığa neden olan ailesel, psikososyal etmenler, öncülük eden psikopatoloji veya öncü bozukluklar, ortaya çıkartıcı stres verici yaşam olayları önemli araştırrma hedeflerini oluşturmaktadır. Bu etmenler ilk depresif epizodun ortaya çıkmasına neden olabildikleri gibi; komorbid anksiyete bozukluğu, destek eksikliği, ebeveyn psikopatolojisi, aile çatışması, stres verici yaşam olaylarına maruz kalma ve düşük sosyoekonomik durum gibi risk etmenleri sağıltımı düşük yanının da öncüleri olabilmektedir (Parker ve Roy 2001).
Ailesel ve genetik risk etmenleri ikiz ve evlat edinme çalışmaları, genetik etmenlerin, mizaç bozukluklarının aktarılmasında %50 etkili olduğunu ortaya koymaktadır. Çocukluk çağında yapılan aile ortamı ek bir etki oluşturur.
Depresyon geçiren çocukların iyileşme süreleri nedir ?
Hastalığın ortalama süresi depresyon geçiren çocuklarda 32 ay, distimik bozukluk (hafif şiddette, ama uzun süren depresyon) yaşayan çocuklarda ise 3 yıldır. Depresyon teşhisi konan ergenlik öncesi çocukların %92' si 18 ayda, distimik bozukluk teşhisi konan ergenlik öncesi çocukların %89' u 6 yılda iyileşir. Görüldüğü gibi, çocuklarda depresyon kısa sürede iyileşmeyen, hayatın önemli yıllarında ciddi kayıplara yol açan bir hastalıktır. Hastalık ne kadar küçük yaşta başlamışsa, iyileşme de o kadar uzun sürer

Depresyon geçiren çocukların %72' sinde hastalık tekrarlar. Tekrarlama riskinin en yüksek olduğu dönem, iyileştikten sonraki ilk bir yıldır.

Çocuk ve ergen depresyonunda en büyük risklerden biri, ileride 'iki uçlu mizaç bozukluğu' (yani manik depresif hastalık) gelişme riskinin yüksek olmasıdır. Şiddetli depresyon geçiren ergenlik öncesi çocukların üçte birinde, 2 ila 5 yıl içinde bir mani atağı ortaya çıkar. Ergenlerde de risk oranı buna yakındır. Halbuki depresyon geçiren erişkinlerde mani gelişme riski %5 ila 18 arasındadır

İki uçlu mizaç bozukluğu, depresyonla karşılaştırıldığında, daha ciddi bir hastalıktır: Tekrarlama, hastaneye yatış ve intihar tehlikesi çok daha yüksektir. Üstelik erken yaşta başlayan iki uçlu mizaç bozukluğunun seyri genellikle kötüdür.

Çocuk ve ergenlerde depresyonun başka bir sonucu da, sosyal beceri kaybı ve kişinin kendisini tecrit edilmiş gibi algılamasıdır. Bu çocuklar sigara ve madde kullanımına da yatkındırlar.

Bir araştırmada depresyona giren çocuklar 36 hafta boyunca takip edilmiştir. 36 haftanın sonunda çocukların yarısının depresyondan çıktığı, diğer yansının ise hâlâ depresyonda olduğu görülmüştür. Hâlâ depresyonda olanların %73' ü bu 36 hafta boyunca depresyondan hiç çıkamamış, %27' si ise önce düzelip sonra tekrar bozulmuştur.

Depresyon Tedavisinde;

Çocuk ve ergen depresyonu iyileşebilen, ama bazen de uzun süren, tekrarlayan, daha ciddi hastalıklara dönüşebilen, intiharla sonuçlanabilen bir hastalıktır. Ebeveynlerin ve öğretmenlerin küçüklerdeki davranış değişikliklerinden şüphelenmeleri, okullardaki rehber öğretmenlerin bilgilerinden azami derecede yararlanmaları çocuk ve ergen psikiyatrisine gitmekten çekinmemeleri, tedaviyi iyi yaptırmaları gerekir.

Çocuk ve ergenlerde ilaç kullanma şansımız daha az olduğu için psikoterapi büyük önem taşır. Tedavi sürecinde, bu yaş grubundaki kişilere özellikle olumsuz düşüncelerini fark edip değiştirme becerileri kazandırılır, ümitsizlik duyguları giderilir, problemlerini nasıl çözecekleri öğretilir. Kendilerine güvenleri arttırılır, yeterlilik duygusu kazandırılır, toplum içinde daha iyi olmalarını sağlayacak yöntemler üzerinde durulur.

Çocuk ve ergen depresyonlarında aileyle ve akranlarla yaşanan sorunlar genellikle büyük önem taşıdığı için, hastanın başka insanlarla ilişkilerinin düzeltilmesi önemlidir. Dolayısıyla çocuk veya ergen, iletişim becerileri konusunda eğitilir. Anne babayla da mutlaka görüşülüp onların da tedaviye aktif biçimde katılmaları sağlanır. Öğretmenle temas kurulur, onun da görüşü alınır ve kendisine önerilerde bulunulur.

Depresyonun tedavisi için genellikle 6 ila 20 seans gerekir. Problemler kronikleşmişse ve çözümü de zorsa, elbette psikoterapinin süresi uzar.

Depresyon geçiren çocuklarda erken teşhis ve tedavi çok önemlidir. Depresyon profesyonel yardım gerektiren gerçek bir hastalıktır. Kapsamlı bir tedavi genellikle hem bireye, hem de aileye terapi uygulanmasını içerir. Örneğin kognitif (bilişsel) davranış terapisi ve kişisel psikoterapi özellikle çocuklarda depresyon tedavisinde etkili kişisel terapi yöntemleri olmaktadır.



KAYNAKÇA:
Assistant Professor, Yale University School of Medicine, Department of Psychiatry; Depression Research Unit, Connecticut Mental Health Center, 904 Howard Avenue, Suite 2A, New Haven, CN 06519.

Associate Professor of Psychiatry and Epidemiology, Yale University School of Medicine, Departments of Psychiatry and Epidemiology; Director, Depression Research Unit, Connecticut Mental Health Center.

Associate Professor, Yale University School of Medicine, Department of Human Genetics.

Angold A: Childhood and adolescent depression Il: Research in clinical population. Br J Psychiatry 153:476-492, 1988.
Mitchell J, McCauley E, Burke PM, et al: Phenomenology of depression in children and adolescents. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 27(I):12-20, 1988.

Carlson GA, Caıı twell DP: Unmasking masked depression in children and adolescent. Am J Psychiatry 137(41:445-449. 1980.

Strober M, Green J, Carlsson G: Phenomenology and subtypes of major depressive disorder in adolescence. j Affect Disord 3:281-29(), 1981.

Fleming Je, Offord DR: Epidemiology of childhood depressive disorders: a critical review. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 29(4):571-580, 1990.
Kutchcr SP, Morton P: Parameters of adolescent depression. Psychiatric Clinics of North America 12(41:895-919, 1989.

Lewinsohn PM. Clarke GN. Seeley JR, et al: Major depression
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuk ve Ergenlerde Depresyon" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Elif AKSOY SİNCİ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Elif AKSOY SİNCİ'nin izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     3 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Elif AKSOY SİNCİ Fotoğraf
Psk.Elif AKSOY SİNCİ
Mardin (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Elif AKSOY SİNCİ'nin Makaleleri
► Çocuk ve Ergenlerde Depresyon Psk.Esra KESKİN
► Çocuk ve Ergenlerde Depresyon Psk.Gözde ÖZÇİÇEK KALA
► Çocuk ve Ergenlerde Depresyon Psk.Dnş.Banu BEKÇİ AYTEKİN
► Ergenlerde Depresyon : Maskeli Depresyon Psk.Mehmet Enver BAYATLI
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Çocuk ve Ergenlerde Depresyon' başlığıyla benzeşen toplam 20 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Panikte Panik Eylül 2023
► Sosyal Fobi Haziran 2023
► Oyun Terapisi Ekim 2021
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


14:20
Top