Boşanma Durumunda Çocuk ile İletişim ve Psikolojik Destek
Boşanma Durumunda Çocuk İle İletişim ve Psikolojik Destek
Boşanma, günümüz toplumlarında son yıllarda oldukça fazla yaşanılan toplumsal olaylardan birisidir. Bu durum çocuklar için daha travmatik ve baş edilmesi daha zor bir olaydır.Boşanmanın gitgide yaygınlaştığı günümüzde birçok kişi çocukların yaşananlardan nasıl etkileneceğini ve neler deneyimleyeceğini merak eder. Genellikle her boşanmanın çocuğun içinde bir şeylerin kırılması ve çocuğun hasar görmesi ile sonuçlanacağı düşünülse de bu doğru olmayabilir. Çocuğun içinde hasar yaratan boşanma değil, ebeveynlerin boşanma sürecinde ve sonrasında yaptıklarıdır. Sağlıklı iletişim, planlı ve yerinde hamleler ve doğru davranışlar söz konusu olduğunda ise çocuklar boşanmayı fazla hasar almadan atlatabilir.
Boşanma sürecinde çocukların hayatlarında değişim ve belirsizlik büyük hassasiyete sahiptir. Bu sebeple boşanan eşlerin iletişimlerini korumaları büyük bir öneme sahiptir. Boşanma kararı alındıktan sonra kendinizden emin görünüp bu durumu çocuğunuz ile birlikte dürüst bir şekilde paylaşmalısınız. Çocuğunuzun sorduğu sorulara açık ve net cevaplar vermeye, belirsizliği ortadan kaldırmaya ve tutarlı olmaya çalışın.
Onları etkileyecek değişiklikler ve ileride olacaklar hakkında onları somut ve açık cümlelerle bilgilendirmemeniz rahatlatıcı olacaktır. Hayatınızda yaşanacak değişiklikleri adım adım uygulamanız adaptasyon açısından daha doğru olacaktır. Boşanma sonrası çocuklarınızın gündelik programlarının ve görüşme zamanlarının önceden belli olmasını sağlayın.
Bunların yanında çocuğunuzu duygularını ifade etmeleri için cesaretlendirin. Hissettikleri hakkında konuşması bunları anlamlandırması ve duygularına değer verildiğini hissetmesi önemlidir. Unutmayın önemli olan aile üyeleri arasındaki ilişkilerin kalitesidir. Kişinin kendine yönelik güven kaybı, ya da yaşamına yönelik yalnızlık duygusu hissetmesi sık görülebilen durumlardır.
Boşanmış aile çocukları genel olarak öncelikle durumu inkâr etmeye çalışırlar. Sonrasında boşanma nedenlerine ve anne babaya kızmaya, onları birleştirmeye çalışırlar. Son olarak durumun derecesine göre ve çocuğun kişilik yapısına göre bir depresyon aşamasıyla boşanmayı kabullenebilirler. Okul öncesi çocuklarda parmak emme, yatağı ıslatma, tutturmalar, anne ve babaya vurma, anne babaya aşırı düşkünlük gösterme ve eskiden sevilen bir oyuncak ya da nesneye yeniden bağlanma gibi tipik gerileme davranışları görülebilir. Çocukların boşanmayı nasıl karşıladıkları yaş düzeylerine göre değişim gösterecektir.Bu süreci aşamalı olarak yönetmek çocukların psikolojisi için daha iyidir.Boşanmanın çocukların üzerindeki etkilerini azaltmak için ebeveynlerin her ikisine de farklı görevler düşüyor.Boşanma sürecinde ve sonrasında eski eşinize karşı davranışlarınız çocuğunuzun psikolojisini etkileyeceği unutulamalıdır.
Boşanma sürecindeki ailelere psikoeğitim verilmesi önemlidir. Çocukların yaş grubuna göre çocuk merkezli oyun terapisi veya dinamik yönelimli terapiler sürece dahil edilebilir.Boşanma günümüzde bir gerçeklik olarak karşımıza çıkmaktadır. Hem çiftlerin hem de çocukların bu süreci daha kolay atlatabilmesi, hayatlarının geri kalanında bu olayın etkilerini daha az yaşamaları sağlamak mümkündür.
Bu gibi durumlar yaşıyorsanız danışmanlık hizmetinden faydalanabilirsiniz. Çocukların ve diğer aile bireylerinin yeni yaşamınıza uyum sağlamak ve hem kendiniz için hem de çocuklar için boşanma sürecinin olumsuzluklarını en aza indirmek için psikolojik destek bu dönemde önem taşımaktadır.
Boşanma, günümüz toplumlarında son yıllarda oldukça fazla yaşanılan toplumsal olaylardan birisidir. Bu durum çocuklar için daha travmatik ve baş edilmesi daha zor bir olaydır.Boşanmanın gitgide yaygınlaştığı günümüzde birçok kişi çocukların yaşananlardan nasıl etkileneceğini ve neler deneyimleyeceğini merak eder. Genellikle her boşanmanın çocuğun içinde bir şeylerin kırılması ve çocuğun hasar görmesi ile sonuçlanacağı düşünülse de bu doğru olmayabilir. Çocuğun içinde hasar yaratan boşanma değil, ebeveynlerin boşanma sürecinde ve sonrasında yaptıklarıdır. Sağlıklı iletişim, planlı ve yerinde hamleler ve doğru davranışlar söz konusu olduğunda ise çocuklar boşanmayı fazla hasar almadan atlatabilir.
Boşanma sürecinde çocukların hayatlarında değişim ve belirsizlik büyük hassasiyete sahiptir. Bu sebeple boşanan eşlerin iletişimlerini korumaları büyük bir öneme sahiptir. Boşanma kararı alındıktan sonra kendinizden emin görünüp bu durumu çocuğunuz ile birlikte dürüst bir şekilde paylaşmalısınız. Çocuğunuzun sorduğu sorulara açık ve net cevaplar vermeye, belirsizliği ortadan kaldırmaya ve tutarlı olmaya çalışın.
Onları etkileyecek değişiklikler ve ileride olacaklar hakkında onları somut ve açık cümlelerle bilgilendirmemeniz rahatlatıcı olacaktır. Hayatınızda yaşanacak değişiklikleri adım adım uygulamanız adaptasyon açısından daha doğru olacaktır. Boşanma sonrası çocuklarınızın gündelik programlarının ve görüşme zamanlarının önceden belli olmasını sağlayın.
Bunların yanında çocuğunuzu duygularını ifade etmeleri için cesaretlendirin. Hissettikleri hakkında konuşması bunları anlamlandırması ve duygularına değer verildiğini hissetmesi önemlidir. Unutmayın önemli olan aile üyeleri arasındaki ilişkilerin kalitesidir. Kişinin kendine yönelik güven kaybı, ya da yaşamına yönelik yalnızlık duygusu hissetmesi sık görülebilen durumlardır.
Boşanmış aile çocukları genel olarak öncelikle durumu inkâr etmeye çalışırlar. Sonrasında boşanma nedenlerine ve anne babaya kızmaya, onları birleştirmeye çalışırlar. Son olarak durumun derecesine göre ve çocuğun kişilik yapısına göre bir depresyon aşamasıyla boşanmayı kabullenebilirler. Okul öncesi çocuklarda parmak emme, yatağı ıslatma, tutturmalar, anne ve babaya vurma, anne babaya aşırı düşkünlük gösterme ve eskiden sevilen bir oyuncak ya da nesneye yeniden bağlanma gibi tipik gerileme davranışları görülebilir. Çocukların boşanmayı nasıl karşıladıkları yaş düzeylerine göre değişim gösterecektir.Bu süreci aşamalı olarak yönetmek çocukların psikolojisi için daha iyidir.Boşanmanın çocukların üzerindeki etkilerini azaltmak için ebeveynlerin her ikisine de farklı görevler düşüyor.Boşanma sürecinde ve sonrasında eski eşinize karşı davranışlarınız çocuğunuzun psikolojisini etkileyeceği unutulamalıdır.
Boşanma sürecindeki ailelere psikoeğitim verilmesi önemlidir. Çocukların yaş grubuna göre çocuk merkezli oyun terapisi veya dinamik yönelimli terapiler sürece dahil edilebilir.Boşanma günümüzde bir gerçeklik olarak karşımıza çıkmaktadır. Hem çiftlerin hem de çocukların bu süreci daha kolay atlatabilmesi, hayatlarının geri kalanında bu olayın etkilerini daha az yaşamaları sağlamak mümkündür.
Bu gibi durumlar yaşıyorsanız danışmanlık hizmetinden faydalanabilirsiniz. Çocukların ve diğer aile bireylerinin yeni yaşamınıza uyum sağlamak ve hem kendiniz için hem de çocuklar için boşanma sürecinin olumsuzluklarını en aza indirmek için psikolojik destek bu dönemde önem taşımaktadır.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Boşanma Durumunda Çocuk ile İletişim ve Psikolojik Destek" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Ayşe Selin ÖZMEN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Ayşe Selin ÖZMEN'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
