2007'den Bugüne 93,016 Tavsiye, 28,353 Uzman ve 20,062 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Duygu Odaklı Terapi ve Duyguların Nörobilimsel Olarak İncelenmesi
MAKALE #23292 © Yazan Psk.Feyza UZUN | Yayın Aralık 2024 | 128 Okuyucu
Duygular üzerine yapılan nörobilimsel çalışmaları incelediğimizde ilişkisel empati virgül, farkındalık virgül, isimlendirme virgül, yeniden değerlendirme ve anlamlandırma gibi süreçlerin amigdalanın uyarılmasını etkilemekte olduğunu görüyoruz. Ayrıca amigdala bölgesindeki uyarımlar beynin yarık yüreğindeki aktivasyonlar ile dönüştürülebilmekte ve depresif geri çekilmenin ve negatif duyguların dönüştürülmesine yardımcı olarak daha pozitif hisler ve alternatif yaklaşımların üretilmesini sağlayabilmektedir.
Duygu odaklı terapi, empatik ilişkiye odaklanır; danışana otomatik duygu sistemini ve verilen hızlı tepkilerinin düzenlenebilmesi için duygusal deneyimlerini anlamlandırabilmesi konusunda yardımcı olur ve alternatif ve adaptif duyguların üretilmesini sağlayarak mal adaptif duygu durumlarının dönüştürülebilmesini sağlar.
Depresif birey, bir tehdit algıladığında gerginlik içinde hareket eder, en baz değerlendirmeyi yapar ve fizyolojisi ve motor hareketleri kilitlenebilir. Tehlikeye tepki olarak kaçma, savaşma veya donma tepkileri aktive edilir. Kayıp, aşağılanma veya çaresizlik karşısında, yas, geri çekilme ve yenilgiyi kabullenme gibi psikomotor programlar aktive edilir.
Duygusal motor programlar ve doğuştan değerlendirmelere yönelik en temel eğilimlerin, öfke, korku, Üzüntü, üreme arzusu, panik ve oyun arayışında olan hayvanlarda var olduğunu ifade etmektedir. Diğer duygu teorisyenlerine göre altı ile dokuz arasında temel duygusal program önerilmektedir. Bunlar; öfke, üzüntü, korku, tiksinme, şaşkınlık/ilgi ve heyecan/neşedir. Bu otomatik, temel tepkilerin derecesi bireyin duygusal uyarılma seviyesine ve beyin sapı uyarılma merkezlerinin aktivasyonuna bağlı olarak azaltılabilir. Normal koşullar altında, bireyler, öfkelerini ya da kızgınlıklarını düzenleyebilirler ya da artan kan basıncı, tükürük salgılaması veya mide kaslarının kasılması gibi bedensel süreçlerinin durumu uygun bir şekilde sürmesine rağmen aslı hissin veya cinsel sözlerini görmezden gelebilir ve erteleyebilirler. Bunun gibi duygusal ve duygusal motor süreçlerinde, yüksek düzey yukarıdan aşağıya işlemleme süreçleri sıklıkla daha düşük düzey işlemleme süreçlerini engelleyebilir, yönlendirebilir, kesebilir veya daha baskın gelebilir.
Hızlı, amigdala temelli öfke ve korku tepkileri otomatik olarak ve güçlü bir şekilde aktive edilerek bireyin sonraki işlemleme ve karar verme sürecine etki eder. Utanç ve üzüntü gibi hızlı ve yoğun duygular depresyonda çok temeldir ve ayrıca genelde hep bu şekilde aktive edilirler. Bu duygular, yukarıdan aşağıya işlemleme süreçleri ile kolay bir şekilde düzenlenemez. Duygusal beyin, “ yangın dedektörü “ gibi işlev görüyor ve gelen uyarının güvenlik, kimlik veya kayıp tehdidi olabileceği şeklinde yorumlanır. Böylece bu tarz kayıp veya tehdit durumları ile ilişkili olabilecek ses ve imajlara karşı cevap olarak yapılandırılan ve aktive edilen belirli duygusal anı kayıtları oluşturulmuş olur.
Hafıza, duyguların oluşmasında çok önemlidir. Yoğun duygusal deneyimlerin kaydedildiği iki farklı hafıza sistemi sözkonusudur. Biri otobiyografik hafıza sistemidir; otobiyografik hafıza, sözeldir ve sosyal bir işlevi vardır. Diğer hafıza sistemi örtük bellek olarak adlandırılmaktadır. Örtük bellek daha çok amigdala ve diğer alt kortikal alanlar tarafından etkilenir ve bireyin yaşadıkları deneyimlere verdikleri değeri belirleyen duygusal ve duygusal izlerini içerir. Terapi de her iki hafıza sistemi ile çalışmak önemlidir. Alt kortikal alanlar, bilişsel kontrole tabi olmayan ve sözel olarak ifade bulmayan ve prefrontal korteksten farklı olarak hatırlama yolları olan örtük bellek ile ilişkilidir. Normal koşullar altında bu iki hafıza sisteme uyumlu bir şekilde birbiriyle entegre olarak çalışmaktadır. Bununla birlikte yoğun uyarılma altında ise limbik sistem, bireyin tutumları ve inançları ile çelişen duyumlar ve duygular üretmektedir.

Duygu odaklı terapi ile terapist otomatik, amigdala kaynaklı duygularla ve hafızalarla ve onların sözelleştirilmesi üzerinde çalışır. Duygu odaklı terapi, danışanın yoğun duygusal deneyimlerini söze dökebilecekleri empatik bir ilişki ve etkileşim sağlar ve bu sayede amigdala aktivasyonunu düzenlemiş olur.
Bu yaklaşım, duygusal tepkilerin azaltılması ve duygular ile duyumların yönetilmesinde üst düzey bilgi işleme tekniklerini kullanmayı amaçlayan yaklaşımlardan farklıdır. Diğer yaklaşımlara göre bu duygular normal işleyişin bozulması ile oluşan bir gerekçeyle kullanılması ve kontrol edilmesi gereken istenmeyen duygular olarak görülürler. İstenmeyen duyum ve duyguların sonuçlandırılmasından ziyade engellenmesi üzerine odaklanan kavramsal işlemleme sürecinde duyguların derinlemesine çalışılmasını ve entegre edilmesini sağlayamayız. Baz danışanlar eyleme koydukları tepkilerini değiştirmek için bu tepkileri dikkat çekmeden önce empatik bir ilişki içerisinde bu duygusal tepkilerin farkına varma, onları isimlendirme ve anlamlandırma için zamana ihtiyaç duyarlar. Duygu odaklı terapi, danışanların duygularını düzenlemelerini sağlamak için daha çok aşağıdan yukarıya işlemleme tekniklerini kullanır. Aşağıdan yukarıya deneyimsel işlemleme sürecinde, danışanlar empatik bir çevre deneyimler ve bu empatik çevrenin kendisi yoğun uyarı azaltır ve bu da danışanların vücutlarında meydana gelen fizyolojik değişimlerini ve uyarımlarını fark etmeleri ve takip etmelerine yardımcı olur. Bedensel duyumların fark edilmesi ve bu duyumların bedensel olarak nasıl deneyimlediği üzerinde çalışılması duygu odaklı terapinin en temel odak noktalarından biridir.
Duygu odaklı terapi danışan öncelikli olarak empatik ilişkisel bir çevrede bedensel duyumlarını ölçme ve takip etmeye yönlendirilir. Bu süreçte analitik düşünmeye veya yorumlamaya öncelik verilmez. Bu sayede duygusal ve duygusal deneyimler söze dökülebilir ve dilsel hafızaya ilişkisel güvenlik deneyimi altında kodlanır. Kaçınmadan ziyade içsel durumlara yönelik farkındalık, duyguların bilinmesini sağlar ve eyleme geçme için duyguların rehber olarak kullanılmasına yarar. Bu farkındalık, danışanların mevcut durumlara karşı daha adaptif tepkiler üretebilmesine ve daha tatmin edici bir yaşam sürmelerine yardımcı olur. Duyguların ve duyumların farkında olmak ve tolere edebilmek, danışanlara problemlerini çözmede yeni seçenekler üretmelerini, daha az otomatik davranmalarını ve uyum sağlamak için daha iyi yollar bulmalarını sağlar.



Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Duygu Odaklı Terapi ve Duyguların Nörobilimsel Olarak İncelenmesi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Feyza UZUN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Feyza UZUN'un izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Feyza UZUN Fotoğraf
Psk.Feyza UZUN
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesiİş Adresi KayıtlıTavsiyeEdiyorum.com'u sıkça ziyaret ediyor.
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Feyza UZUN'un Makaleleri
► Duygu Odaklı Terapi Psk.Dnş.Hasan DAĞ
► Duygu ve Duyguların Özellikleri Psk.Emin KOMŞAL
► Duygu Odaklı Çift Terapisi Psk.İshak BÜYÜKYILDIRIM
► Duygu Odaklı Çift Terapisi Dr.Mehmet TEKNECİ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 20,062 uzman makalesi arasında 'Duygu Odaklı Terapi ve Duyguların Nörobilimsel Olarak İncelenmesi' başlığıyla benzeşen toplam 17 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Niçin Yalan Söyleriz ? Eylül 2021
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


16:25
Top