Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Bozukluğu
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu, şiddetli ve sürekli irritabilite (hafif uyarılara karşı şiddetli cevap verme) ile kendini gösteren bir durumdur. Duruma göre orantısız, gelişim düzeyine uygun olmayan ve haftada en az üç kez meydana gelen şiddetli öfke nöbetleri olarak tanımlanır. Patlamalar arasındaki ruh hali sürekli olarak öfkeli veya huzursuzdur. Belirtiler en az iki bağlamda en az 12 ay boyunca mevcut olmalıdır. 6 yaşından önce çocuklarda teşhis edilemez ve 10 yaşına kadar gözlemlenmesi gerekir (Dougherty ve ark., 2014).
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunun belirtileri, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, karşıt olma karşı gelme bozukluğu, kaygı bozuklukları ve bipolar bozukluk belirtilerine benzer (APA, 2013).
Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Bozukluğunun Belirtileri (APA, 2013)
A. Sözlü (örneğin, öfkeden kudurma) ve/veya davranışsal (örneğin, insanlara veya eşyalara karşı fiziksel saldırganlık) olarak kendini gösteren, içinde bulunulan ya da kışkırtan duruma göre yoğunluk ya da süre açısından büyük ölçüde orantısız olan, yineleyici, ağır öfke patlamaları
B. Öfke patlamaları gelişim düzeyi ile tutarsızdır.
C. Öfke patlamaları, ortalama olarak haftada üç veya daha fazla kez meydana gelir.
D. Öfke patlamaları arasındaki ruh hali günün büyük bir bölümünde sürekli olarak sinirli veya kızgınlık gösterme ile belirlidir ve neredeyse her gün ve başkaları tarafından gözlemlenebilir (örneğin, ebeveynler, öğretmenler, akranlar).
E. A-D kriterleri 12 ay veya daha uzun süredir mevcuttur. Bu süre boyunca, bireyin A-D tanı ölçütlerindeki bütün belirtilerin olmadığı ardışık üç ay ya da daha uzun süre bir süre olmamıştır.
F. A ve D kriterleri üç ortamdan en az ikisinde mevcuttur (yani evde, okulda, yaşıtlarıyla) ve bunlardan en az birinde ağır bir biçimde kendini gösterir.
G. Bu tanı, ilk kez, 6 yaşından önce veya 18 yaşından sonra yapılmamalıdır.
H. Öyküden elde edilen bilgilere veya yapılan gözleme göre, A-E kriterlerinin başlangıç yaşı 10 yaşından öncedir.
I. Mani ya da hipomani döneminin, süre dışında, belirti tanı ölçütlerinin tam karşılandığı, bir günden daha uzun süren ayrı bir dönem hiç olmamıştır.
Not: Son derece olumlu bir olay ya da böyle bir beklenti bağlamında ortaya çıkan, gelişime göre uygun duygudurum kabarması, bir mani ya da hipomani belirtisi olarak düşünülmemelidir.
J. Davranışlar yalnızca majör depresif bozukluğun bir dönemi sırasında ortaya çıkmaz ve başka bir zihinsel bozuklukla daha iyi açıklanamaz (örneğin, otizm spektrum bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu, ayrılık kaygısı bozukluğu, süreğen depresif bozukluğu [distimi]).
Not: Bu tanı, yeğin depresyon bozukluğu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, davranım bozukluğu ve madde kullanım bozuklukları gibi diğer bozukluklarla birlikte konabilirse de karşıt olma, karşıt gelme bozukluğu, aralıklı patlayıcı bozukluk ya da iki uçlu bozukluklarla birlikte konamaz. Belirtileri hem yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunun, hem de karşıt olma, karşı gelme bozukluğunun tanı ölçütlerini karşılayan kişilere yalnızca yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu tanısı konur. Kişi, daha önce mani ya da hipomani dönemi geçirmişse, yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu tanısı konmamalıdır.
K. Semptomlar, bir maddenin fizyolojik etkilerine veya başka bir tıbbi veya nörolojik duruma bağlanamaz.
Ayırıcı Belirti
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunun temel özellikleri olan öfke patlamaları ve sinirlilik, bazen diğer psikiyatrik bozukluklara sahip olan çocuklarda ve ergenlerde de görülür. Bu bozukluğu diğer koşullardan ayırt etmek zor olabilir. Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğuna en çok benzeyen üç bozukluk, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, karşıt olma karşı gelme bozukluğu ve çocuklarda bipolar bozukluktur (Weis, 2014).
Bipolar Bozukluk
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu ile bipolar bozukluk arasındaki temel farklardan biri, yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu ile ilişkili sinirlilik ve öfke patlamalarının epizodik (nöbetler halinde gelip giden, arasıra meydana gelen) olmamasıdır. Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunun belirtileri uzun süre devam eder. Neredeyse her gün sürekli olarak görünebilir. Öte yandan, bipolar bozukluk, genellikle birkaç gün veya en fazla birkaç hafta süren belirgin manik veya hipomanik dönemlerle kendini gösterir (APA, 2013).
Ergenlikten önce yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu bipolar bozukluktan daha çok daha yaygındır. Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğuna sahip çocukların çoğu, yetişkinliğe girdiklerinde belirtilerinde bir azalma görürken, bipolar bozukluğu olan kişiler tipik olarak ilk kez ergenlik ve genç erişkinlik döneminde belirti gösterirler (APA, 2013). Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğuna sahip çocuklar, bipolar bozukluktan ziyade büyüdüklerinde majör depresif bozukluk veya yaygın kaygı bozukluğu geliştirme riski altındadır (Tourian ve ark., 2015).
Aralıklı Patlayıcı Bozukluk
Aralıklı patlayıcı bozukluk ve yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunun sıklığı farklıdır (3 ay boyunca aralıklı patlayıcı bozukluk için haftada 2 ve yıkıcı duygudurumu düzenleyememe bozukluğu için haftada 3). Aralıklı patlayıcı bozukluk için kalıcı sinirlilik gerekliliği yoktur (Roy ve ark., 2014).
Karşıt Olma Bozukluğu
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunun da karşıt olma bozukluğunun da kriterleri, sinirlilik ve öfke patlamalarını içerir. İki bozukluk 1) belirtilerin şiddeti bakımından farklılık gösterir: yıkıcı duygudurum bozukluğunda, patlamalar haftada 3 kezdir. Karşıt olma bozukluğunda ise sadece haftada bir kez meydana gelmelidir. 2) Süre: yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu için 12 ay ve karşıt olma bozukluğu için 6 ay gereklidir. 3) Yaygınlık ve bozulma: yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu üç ortamdan ikisinde işlevi bozmalı ve bir ortamda şiddetli olmalıdır. Karşıt olma bozukluğu için böyle bir gereklilik yoktur (Roy ve ark., 2014).
Yıkıcı Duygudurumu Düzenleyememe Bozukluğunun Nedenleri
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğuna sahip gençler, günlük yaşamlarında olumsuz duygusal uyaranlara ve sosyal deneyimlere katılmakta, bunları işlemekte, bunlara yanıt vermekte zorluk çekmektedir. Örneğin, bazı araştırmalar bu bozukluğa sahip gençlerin, başkalarının sosyal ipuçlarını ve duygusal ifadelerini yorumlamada sorun yaşadıklarını göstermiştir. Bu gençler, başkalarının üzüntü, korku ve öfke gibi olumsuz duygusal davranışlarını yargılamada zorluk yaşayabilirler. Yapılan çalışmalar, duyguların ve yeni uyaranların yorumlanması ve ifade edilmesinde rol oynayan beyin bölgesi olan amigdalanın düşük aktivitesinin bu eksikliklerle ilişkili olduğunu göstermektedir. Sosyal ipuçlarını yorumlamadaki eksiklikler, çocukları sosyal ortamlarda çok az provokasyonla (bir kişiyi veya grubu kışkırtarak eylemi saptırmak) öfke ve saldırganlık örneklerine yatkın hale getirebilir. Başkalarının iyi niyetli davranışlarının düşmanca veya tehdit edici olduğuna inanarak, başkalarının duygusal görüntülerini yanlış yorumlayabilirler. Sonuç olarak, akranlarına göre dürtüsel ve öfkeli davranışlar sergileme olasılıkları daha yüksek olabilir (Weis, 2014).
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğuna sahip kişilerin beyindeki medial frontal girus ve anterior singulat korteksi belirgin şekilde daha fazla aktivedir. Bu beyin bölgeleri önemlidir çünkü olumsuz duyguları değerlendirme ve işleme, kişinin kendi duygusal durumunu izleme, üzgün, kızgın ya da hüsrana uğradığında etkili bir tepki vermede görevlidir. Sonuç olarak bakıldığında bu bulgular yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğuna sahip kişilerin olumsuz olaylardan diğer kişilere göre daha güçlü bir şekilde etkilendiklerini göstermektedir. Ortaya çıktıklarında olumsuz duygularla baş etmek için daha fazla üzülebilirler. Daha az etkili ve sosyal olarak kabul edilebilir yolları seçebilirler (Weis, 2014).
Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Bozukluğunun Yaygınlığı
Bozukluğun temel özelliği olan kronik (sürekli) ve şiddetli kalıcı irritabilite (hafif uyarılara karşı şiddetli cevap verme) oranlarına dayanarak, yıkıcı duygudurum düzensizliği bozukluğunun çocuklar ve ergenler arasında toplam 6 ay ila 1 yıllık dönemde yaygınlığı muhtemelen %2-%5 aralığına düşmektedir. Bununla birlikte, oranların okul çağındaki çocuklarda ve erkeklerde ergenlere ve kızlara göre daha yüksek olması beklenmektedir (APA, 2013).
Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Bozukluğunda Müdahale
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunda müdahalede duygudurum dengeleyici olan lityum ilacı kullanılabilir (Tourian ve ark., 2015). Bazen antidepresan ilaçlar altta yatan sinirlilik veya üzüntü sorunlarını azaltabilmek için kullanılır. Alışılmadık derecede güçlü öfke patlamaları olan kişiler için antipsikotik ilaçlar kullanılabilir. Son olarak hem yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu hem de dikkat eksikliği ve hiperaktvite bozukluğu olan çocuklara, dürtüsellik semptomlarını azaltmak için bazen uyarıcı ilaçlar kullanılır (Weis, 2014).
Bilişsel Davranışçı Terapi ile Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Bozukluğu
Bilişsel davranışçı terapinin şiddetli duygudurum düzensizliğinin müdahalesinde etkili olabileceğine dair bazı kanıtlar vardır. Teknikler arasında çocuğun günlük rutinlerinin dengelenmesi, aile desteklerinin arttırılması ve duyguların izlenmesi yer alır. Müdahale sonuçları, fiziksel saldırganlığın azalmasına, benlik saygısının artmasına, olumsuz duyguları (örneğin öfke) kendi kendine tanıma yeteneğinin artmasına ve kişinin ruh hali ile sergilenen davranış arasındaki bağlantıyı belirleme yeteneğinin artmasına neden olmuştur (Waxmonsky ve ark., 2013).
Kaynaklar
American Psychiatric Association. (2013). Diagnostic and statistical manual of mental disorders (5. Bs.). American Psychiatric Publishing.
Dougherty, L. R., Smith, V. C., Bufferd, S. J., Carlson, G. A., Stringaris, A., Leibenluft, E. ve Klein, D. N. (2014). DSM-5 disruptive mood dysregulation disorder: correlates and predictors in young children. Psychological Medicine, 44(11), 2339–2350. https://doi.org/10.1017/s0033291713003115
Roy, A. K., Lopes, V. ve Klein, R. G. (2014). Disruptive mood dysregulation disorder: a new diagnostic approach to chronic irritability in youth. American Journal of Psychiatry, 171(9), 918-924. https://doi.org/10.1176/appi.ajp.2014.13101301
Tourian, L., LeBoeuf, A., Breton, J.-J., Cohen, D., Gignac, M., Labelle, R., Guile, J.-M. ve Renaud, J. (2015). Treatment options for the cardinal symptoms of disruptive mood dysregulation disorder. Journal of the Canadian Academy of Child and Adolescent Psychiatry / Journal de l'Académie canadienne de psychiatrie de l'enfant et de l'adolescent, 24(1), 41–54.
Waxmonsky, J. G., Wymbs, F. A., Pariseau, M. E., Belin, P. J., Waschbusch, D. A., Babocsai, L., Fabiano, G. A., Akinnusi, O. O., Haak, J. L. ve Pelham, W. E. (2013). A novel group therapy for children with ADHD and severe mood dysregulation. Journal of Attention Disorders, 17(6), 527–541. https://doi.org/10.1177/1087054711433423
Weis, R. (2014). Introduction to abnormal child and adolescent psychology (2. Bs.). Los Angeles, CA: SAGE.
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunun belirtileri, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, karşıt olma karşı gelme bozukluğu, kaygı bozuklukları ve bipolar bozukluk belirtilerine benzer (APA, 2013).
Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Bozukluğunun Belirtileri (APA, 2013)
A. Sözlü (örneğin, öfkeden kudurma) ve/veya davranışsal (örneğin, insanlara veya eşyalara karşı fiziksel saldırganlık) olarak kendini gösteren, içinde bulunulan ya da kışkırtan duruma göre yoğunluk ya da süre açısından büyük ölçüde orantısız olan, yineleyici, ağır öfke patlamaları
B. Öfke patlamaları gelişim düzeyi ile tutarsızdır.
C. Öfke patlamaları, ortalama olarak haftada üç veya daha fazla kez meydana gelir.
D. Öfke patlamaları arasındaki ruh hali günün büyük bir bölümünde sürekli olarak sinirli veya kızgınlık gösterme ile belirlidir ve neredeyse her gün ve başkaları tarafından gözlemlenebilir (örneğin, ebeveynler, öğretmenler, akranlar).
E. A-D kriterleri 12 ay veya daha uzun süredir mevcuttur. Bu süre boyunca, bireyin A-D tanı ölçütlerindeki bütün belirtilerin olmadığı ardışık üç ay ya da daha uzun süre bir süre olmamıştır.
F. A ve D kriterleri üç ortamdan en az ikisinde mevcuttur (yani evde, okulda, yaşıtlarıyla) ve bunlardan en az birinde ağır bir biçimde kendini gösterir.
G. Bu tanı, ilk kez, 6 yaşından önce veya 18 yaşından sonra yapılmamalıdır.
H. Öyküden elde edilen bilgilere veya yapılan gözleme göre, A-E kriterlerinin başlangıç yaşı 10 yaşından öncedir.
I. Mani ya da hipomani döneminin, süre dışında, belirti tanı ölçütlerinin tam karşılandığı, bir günden daha uzun süren ayrı bir dönem hiç olmamıştır.
Not: Son derece olumlu bir olay ya da böyle bir beklenti bağlamında ortaya çıkan, gelişime göre uygun duygudurum kabarması, bir mani ya da hipomani belirtisi olarak düşünülmemelidir.
J. Davranışlar yalnızca majör depresif bozukluğun bir dönemi sırasında ortaya çıkmaz ve başka bir zihinsel bozuklukla daha iyi açıklanamaz (örneğin, otizm spektrum bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu, ayrılık kaygısı bozukluğu, süreğen depresif bozukluğu [distimi]).
Not: Bu tanı, yeğin depresyon bozukluğu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, davranım bozukluğu ve madde kullanım bozuklukları gibi diğer bozukluklarla birlikte konabilirse de karşıt olma, karşıt gelme bozukluğu, aralıklı patlayıcı bozukluk ya da iki uçlu bozukluklarla birlikte konamaz. Belirtileri hem yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunun, hem de karşıt olma, karşı gelme bozukluğunun tanı ölçütlerini karşılayan kişilere yalnızca yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu tanısı konur. Kişi, daha önce mani ya da hipomani dönemi geçirmişse, yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu tanısı konmamalıdır.
K. Semptomlar, bir maddenin fizyolojik etkilerine veya başka bir tıbbi veya nörolojik duruma bağlanamaz.
Ayırıcı Belirti
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunun temel özellikleri olan öfke patlamaları ve sinirlilik, bazen diğer psikiyatrik bozukluklara sahip olan çocuklarda ve ergenlerde de görülür. Bu bozukluğu diğer koşullardan ayırt etmek zor olabilir. Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğuna en çok benzeyen üç bozukluk, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, karşıt olma karşı gelme bozukluğu ve çocuklarda bipolar bozukluktur (Weis, 2014).
Bipolar Bozukluk
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu ile bipolar bozukluk arasındaki temel farklardan biri, yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu ile ilişkili sinirlilik ve öfke patlamalarının epizodik (nöbetler halinde gelip giden, arasıra meydana gelen) olmamasıdır. Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunun belirtileri uzun süre devam eder. Neredeyse her gün sürekli olarak görünebilir. Öte yandan, bipolar bozukluk, genellikle birkaç gün veya en fazla birkaç hafta süren belirgin manik veya hipomanik dönemlerle kendini gösterir (APA, 2013).
Ergenlikten önce yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu bipolar bozukluktan daha çok daha yaygındır. Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğuna sahip çocukların çoğu, yetişkinliğe girdiklerinde belirtilerinde bir azalma görürken, bipolar bozukluğu olan kişiler tipik olarak ilk kez ergenlik ve genç erişkinlik döneminde belirti gösterirler (APA, 2013). Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğuna sahip çocuklar, bipolar bozukluktan ziyade büyüdüklerinde majör depresif bozukluk veya yaygın kaygı bozukluğu geliştirme riski altındadır (Tourian ve ark., 2015).
Aralıklı Patlayıcı Bozukluk
Aralıklı patlayıcı bozukluk ve yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunun sıklığı farklıdır (3 ay boyunca aralıklı patlayıcı bozukluk için haftada 2 ve yıkıcı duygudurumu düzenleyememe bozukluğu için haftada 3). Aralıklı patlayıcı bozukluk için kalıcı sinirlilik gerekliliği yoktur (Roy ve ark., 2014).
Karşıt Olma Bozukluğu
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunun da karşıt olma bozukluğunun da kriterleri, sinirlilik ve öfke patlamalarını içerir. İki bozukluk 1) belirtilerin şiddeti bakımından farklılık gösterir: yıkıcı duygudurum bozukluğunda, patlamalar haftada 3 kezdir. Karşıt olma bozukluğunda ise sadece haftada bir kez meydana gelmelidir. 2) Süre: yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu için 12 ay ve karşıt olma bozukluğu için 6 ay gereklidir. 3) Yaygınlık ve bozulma: yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu üç ortamdan ikisinde işlevi bozmalı ve bir ortamda şiddetli olmalıdır. Karşıt olma bozukluğu için böyle bir gereklilik yoktur (Roy ve ark., 2014).
Yıkıcı Duygudurumu Düzenleyememe Bozukluğunun Nedenleri
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğuna sahip gençler, günlük yaşamlarında olumsuz duygusal uyaranlara ve sosyal deneyimlere katılmakta, bunları işlemekte, bunlara yanıt vermekte zorluk çekmektedir. Örneğin, bazı araştırmalar bu bozukluğa sahip gençlerin, başkalarının sosyal ipuçlarını ve duygusal ifadelerini yorumlamada sorun yaşadıklarını göstermiştir. Bu gençler, başkalarının üzüntü, korku ve öfke gibi olumsuz duygusal davranışlarını yargılamada zorluk yaşayabilirler. Yapılan çalışmalar, duyguların ve yeni uyaranların yorumlanması ve ifade edilmesinde rol oynayan beyin bölgesi olan amigdalanın düşük aktivitesinin bu eksikliklerle ilişkili olduğunu göstermektedir. Sosyal ipuçlarını yorumlamadaki eksiklikler, çocukları sosyal ortamlarda çok az provokasyonla (bir kişiyi veya grubu kışkırtarak eylemi saptırmak) öfke ve saldırganlık örneklerine yatkın hale getirebilir. Başkalarının iyi niyetli davranışlarının düşmanca veya tehdit edici olduğuna inanarak, başkalarının duygusal görüntülerini yanlış yorumlayabilirler. Sonuç olarak, akranlarına göre dürtüsel ve öfkeli davranışlar sergileme olasılıkları daha yüksek olabilir (Weis, 2014).
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğuna sahip kişilerin beyindeki medial frontal girus ve anterior singulat korteksi belirgin şekilde daha fazla aktivedir. Bu beyin bölgeleri önemlidir çünkü olumsuz duyguları değerlendirme ve işleme, kişinin kendi duygusal durumunu izleme, üzgün, kızgın ya da hüsrana uğradığında etkili bir tepki vermede görevlidir. Sonuç olarak bakıldığında bu bulgular yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğuna sahip kişilerin olumsuz olaylardan diğer kişilere göre daha güçlü bir şekilde etkilendiklerini göstermektedir. Ortaya çıktıklarında olumsuz duygularla baş etmek için daha fazla üzülebilirler. Daha az etkili ve sosyal olarak kabul edilebilir yolları seçebilirler (Weis, 2014).
Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Bozukluğunun Yaygınlığı
Bozukluğun temel özelliği olan kronik (sürekli) ve şiddetli kalıcı irritabilite (hafif uyarılara karşı şiddetli cevap verme) oranlarına dayanarak, yıkıcı duygudurum düzensizliği bozukluğunun çocuklar ve ergenler arasında toplam 6 ay ila 1 yıllık dönemde yaygınlığı muhtemelen %2-%5 aralığına düşmektedir. Bununla birlikte, oranların okul çağındaki çocuklarda ve erkeklerde ergenlere ve kızlara göre daha yüksek olması beklenmektedir (APA, 2013).
Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Bozukluğunda Müdahale
Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğunda müdahalede duygudurum dengeleyici olan lityum ilacı kullanılabilir (Tourian ve ark., 2015). Bazen antidepresan ilaçlar altta yatan sinirlilik veya üzüntü sorunlarını azaltabilmek için kullanılır. Alışılmadık derecede güçlü öfke patlamaları olan kişiler için antipsikotik ilaçlar kullanılabilir. Son olarak hem yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu hem de dikkat eksikliği ve hiperaktvite bozukluğu olan çocuklara, dürtüsellik semptomlarını azaltmak için bazen uyarıcı ilaçlar kullanılır (Weis, 2014).
Bilişsel Davranışçı Terapi ile Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Bozukluğu
Bilişsel davranışçı terapinin şiddetli duygudurum düzensizliğinin müdahalesinde etkili olabileceğine dair bazı kanıtlar vardır. Teknikler arasında çocuğun günlük rutinlerinin dengelenmesi, aile desteklerinin arttırılması ve duyguların izlenmesi yer alır. Müdahale sonuçları, fiziksel saldırganlığın azalmasına, benlik saygısının artmasına, olumsuz duyguları (örneğin öfke) kendi kendine tanıma yeteneğinin artmasına ve kişinin ruh hali ile sergilenen davranış arasındaki bağlantıyı belirleme yeteneğinin artmasına neden olmuştur (Waxmonsky ve ark., 2013).
Kaynaklar
American Psychiatric Association. (2013). Diagnostic and statistical manual of mental disorders (5. Bs.). American Psychiatric Publishing.
Dougherty, L. R., Smith, V. C., Bufferd, S. J., Carlson, G. A., Stringaris, A., Leibenluft, E. ve Klein, D. N. (2014). DSM-5 disruptive mood dysregulation disorder: correlates and predictors in young children. Psychological Medicine, 44(11), 2339–2350. https://doi.org/10.1017/s0033291713003115
Roy, A. K., Lopes, V. ve Klein, R. G. (2014). Disruptive mood dysregulation disorder: a new diagnostic approach to chronic irritability in youth. American Journal of Psychiatry, 171(9), 918-924. https://doi.org/10.1176/appi.ajp.2014.13101301
Tourian, L., LeBoeuf, A., Breton, J.-J., Cohen, D., Gignac, M., Labelle, R., Guile, J.-M. ve Renaud, J. (2015). Treatment options for the cardinal symptoms of disruptive mood dysregulation disorder. Journal of the Canadian Academy of Child and Adolescent Psychiatry / Journal de l'Académie canadienne de psychiatrie de l'enfant et de l'adolescent, 24(1), 41–54.
Waxmonsky, J. G., Wymbs, F. A., Pariseau, M. E., Belin, P. J., Waschbusch, D. A., Babocsai, L., Fabiano, G. A., Akinnusi, O. O., Haak, J. L. ve Pelham, W. E. (2013). A novel group therapy for children with ADHD and severe mood dysregulation. Journal of Attention Disorders, 17(6), 527–541. https://doi.org/10.1177/1087054711433423
Weis, R. (2014). Introduction to abnormal child and adolescent psychology (2. Bs.). Los Angeles, CA: SAGE.
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Bozukluğu" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.Psk.Burcu BÜGE'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.Psk.Burcu BÜGE'nin izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |






Yazan Uzman
|
Makale Kütüphanemizden | ||||
|
yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu, yıkıcı duygudurum düzenleyememe, yıkıcı duygudurum bozukluğu, yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu dsm-5, yıkıcı duygu durum bozukluğu nedir, çocuklarda duygu durum bozukluğu belirtileri, çocuklarda duygudurum bozukluğu testi, çocuklarda duygudurum bozukluğu tedavisi
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.