2007'den Bugüne 93,213 Tavsiye, 28,408 Uzman ve 20,115 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Psikanalitik Açıdan Duygu Regülasyonu: Bilinçdışının Gölgesinde Bir Mücadele
MAKALE #23384 © Yazan Uzm.Psk.Kübra Nur KOBAN | Yayın YENİ Nisan 2025
Psikanalitik Açıdan Duygu Regülasyonu: Bilinçdışının Gölgesinde Bir Mücadele

1. Giriş

Duygular, yalnızca hissedilen geçici halleri değil, aynı zamanda ruhsal aygıtın yapısal bileşenlerini yansıtan derin ve karmaşık içsel süreçlerdir. Klinik psikolojide son yıllarda duygu regülasyonu kavramı bilişsel-davranışçı paradigmalarla popüler hale gelse de, duygularla baş etme kapasitemizi biçimlendiren en temel dinamikler psikanalitik kuramda çok daha önceden ele alınmıştır. Bu kuramda duygular, bastırılmış arzuların, içselleştirilmiş nesnelerin ve savunma sistemlerinin birer yansıması olarak değerlendirilir. Dolayısıyla, duygu regülasyonu yalnızca dışsal bir dengeleme değil; bireyin benliğinde, bilinçdışıyla yürüttüğü sürekli bir müzakeredir.

Bu derlemede psikanalitik kuramın klasik ve modern temsilcilerinin duygu regülasyonuna dair katkıları ele alınacak; Freud’dan Klein’a, Bion’dan Fonagy’ye kadar uzanan bir kuramsal çizgide duyguların nasıl şekillendiği, bastırıldığı, bölündüğü veya dönüştürüldüğü tartışılacaktır. Aynı zamanda psikanalitik terapide duyguların nasıl regüle edildiğine ve bu sürecin klinik etkilerine de yer verilecektir.

2. Psikanalitik Kuramda Duyguların Doğası ve Regülasyonun Başlangıcı

2.1 Freud’un Yapısal Modeli: Çatışma ve Bastırma
Freud’a göre ruhsal aygıt, dürtülerle (id) yönetilen ilkel bir enerjiyle başlar. Bu enerji, sosyal olarak kabul edilebilir biçimlere dönüştürülmedikçe bireyde kaygı yaratır. Ego, bu dürtüsel enerjiyi düzenlemekle görevlidir; ancak her zaman başarılı olamaz. Başarısızlık durumunda savunma mekanizmaları devreye girer. Bastırma, yer değiştirme, yadsıma, yüceltme gibi savunmalar, aslında birer duygu regülasyonu stratejisidir — fakat bilinçdışı düzeyde işlerler.
Duygu regülasyonu burada, dürtünün bilince çıkmasını engellemek ya da onu kabul edilebilir hale getirmek üzerinden işler. Bu savunmaların yapıcı mı yoksa yıkıcı mı olduğu, bireyin ego gücü ve nesne ilişkileriyle belirlenir.

2.2 Klein’ın İlksel Duygular ve Savunmalar Teorisi
Melanie Klein, Freud’un bastırmaya dayalı modeline farklı bir pencere açarak, çok daha erken dönemde başlayan “ilksel duygusal çatışmalara” vurgu yapar. Bebek, yaşamının ilk aylarında sevgi ve nefret gibi zıt duygular arasında savrulur. Bu dönemdeki en temel savunma “bölme” (splitting)dir. Anne iyi ve kötü olarak ikiye ayrılır; böylece bebek, kötü olanı dışarıda tutarak olumlu teması sürdürebilir.
Ancak bu savunmalar kalıcı hale geldiğinde, bireyin duygusal deneyimi de parçalanır. Sevgiyle öfkeyi bir arada taşıyamayan birey, ya tamamen idealize eder ya da tümüyle değersizleştirir. Regülasyon burada duygunun bütünlüğünü sağlayamamak anlamına gelir. Klein’ın depresif pozisyona geçiş modeli, sağlıklı duygu regülasyonunun gelişimsel temellerini atar: Ambivalansla baş etmek, suçluluk duygusunu tolere etmek ve kaybı yaslayabilmek, psikanalitik anlamda regülasyonun olgun halleridir.

3. Bion’un Alfa Fonksiyonu ve İçsel İşlemleme Yetisi
Wilfred Bion, duygu regülasyonunu düşüncenin önkoşulu olan “alfa fonksiyonu” kavramıyla açıklar. Bebek, ilkel duygusal deneyimlerini (beta öğeleri) kendi başına anlamlandıramaz. Bu işlevi bakım verenin zihni üstlenir. Anne, bebeğin taşıyamadığı korku, kaygı ve sıkıntıyı alır, işler ve ona tekrar sunar — bu sürece “içerim” (containment) adı verilir. Yeterince iyi bir içerim, zamanla çocuğun kendi alfa fonksiyonunu geliştirmesine olanak tanır.

Bu model, duygu regülasyonunun biyolojik değil, ilişkisel temelli olduğunu savunur. İçsel düşünce kapasitesi gelişmemiş bireylerde duygular, düşünceye dönüştürülemez ve somatik, davranışsal ya da ani tepkiler şeklinde dışa vurulur. Terapötik süreçte terapist, tekrar bir “içerici işlev” görerek bu süreci onarır.

4. Duygu Regülasyonunun Bozulduğu Yapılar
4.1 Borderline Kişilik Organizasyonu
Otto Kernberg, borderline yapıyı açıklarken duyguların regülasyonuna dair önemli kavramlar geliştirmiştir. Bu bireylerde benlik ve nesne temsilleri bölünmüş, kimlik sürekliliği bozulmuştur. Yoğun duygular (özellikle öfke, terk edilme korkusu, boşluk hissi) regüle edilemez ve sık sık patlamalar, kendine zarar verme ya da ani ilişkisel kopuşlar yaşanır.
Duygusal deneyim “ya hep ya hiç” şeklinde kutuplaşmıştır. Terapötik olarak amaç, bu bölünmüş temsilleri bütünleştirmek ve daha toleranslı bir duygulanım kapasitesi inşa etmektir.

4.2 Narsisistik Denge ve Aynalama İhtiyacı
Narsisistik bireyler için regülasyon, dışsal aynalamaya ve hayranlığa bağlıdır. Kırılgan içsel benlik, dıştan gelen olumlu yansımalara ihtiyaç duyar. Eleştiri ya da değersizlik hissi, yoğun öfke ya da çökkünlükle yanıtlanır. Bu da duyguların içsel kaynaklı değil, dışsal uyarıcılara bağlı biçimde dalgalanmasına yol açar.
Regülasyon, burada içsel kaynaklarla değil; sürekli dış dünyayla kurulan dengesiz ilişkilerle sağlanmaya çalışılır — ki bu da sürdürülebilir değildir.

5. Psikanalitik Terapide Duygu Regülasyonu
Psikanalitik terapi, bireye duygularını doğrudan öğretmek yerine, onların kökenini keşfetmesine, temsil etmesine ve içerip anlamlandırmasına alan tanır.
5.1 Aktarım ve Duygusal Yeniden Yazım

Terapötik süreçte danışan, geçmişte yaşadığı ilişkileri ve duyguları terapiste yansıtır (aktarım). Terapist ise bu duygulara karşı kendi içsel tepkilerini (karşı aktarım) fark ederek, danışanın henüz adlandıramadığı veya tolere edemediği duygusal materyali anlamlandırır. Bu süreç, bir tür duygusal yeniden yazım gibidir.
Örneğin; öfkesini sürekli bastıran biri, terapiste yönelttiği pasif agresyonla geçmişte bastırılmış bir terk edilme travmasını yeniden yaşar. Terapist bu duyguya alan açtığında, birey ilk kez o öfkeyi hem fark eder, hem de yapıcı şekilde deneyimler.

5.2 Mentalizasyon Temelli Terapi (MBT)
Fonagy ve Bateman, klasik psikanalizi bağlamsallaştırarak geliştirdikleri MBT ile, özellikle duygu regülasyon bozukluğu yaşayan bireylerde mentalizasyon kapasitesini artırmayı hedefler. Mentalizasyon, bireyin kendi ve başkasının zihinsel durumlarını kavrama becerisidir. Bu beceri gelişmediğinde duygular “mutlak gerçek” gibi yaşanır — örneğin “bana kızdıysa beni terk edecek” gibi düşünceler oluşur.
Terapide bireye bu duyguların geçici, bağlama bağlı ve zihinsel temsil olduğunu göstermek, duygularla düşünce arasındaki o kopukluğu onarır.

6. Sonuç: Duygularla Barışmak, Kendinle Barışmaktır
Psikanalitik kuramın sunduğu duygu regülasyonu modeli, bireyin yalnızca duygularını değil, duyguların ardındaki nesne temsillerini, çatışmaları ve savunmaları anlamasını hedefler. Bastırılmış korkular, bölünmüş nesneler, yansıtılan öfke… Bunların hepsi, bireyin geçmişte yaşayıp sindiremediği duygusal deneyimlerin yankılarıdır. Regülasyon ise bu yankıların içinde boğulmak değil, onları tanımak, düşünceye dönüştürmek ve sahiplenmektir.

Duygularla baş etmek, onları bastırmak değil; anlamaya cesaret etmekle başlar. Psikanalitik terapi de tam olarak bunu yapar: Duyguların dilini konuşmayı, onlarla yüzleşmeyi ve nihayetinde kendi iç dünyamızla bir barış anlaşması imzalamayı mümkün kılar.

Uzman| Klinik Psikolog Kübra Nur KOBAN

Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Psikanalitik Açıdan Duygu Regülasyonu: Bilinçdışının Gölgesinde Bir Mücadele" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Kübra Nur KOBAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Kübra Nur KOBAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Kübra Nur KOBAN Fotoğraf
Uzm.Psk.Kübra Nur KOBAN
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Uzman Klinik Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi8 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Kübra Nur KOBAN'ın Makaleleri
► Çocuklarda Benlik Regülasyonu Psk.Gizem ÇEVİKER
► Geçmişin Gölgesinde Yaşamak Psk.Dnş.İsa Özgür ÖZER
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 20,115 uzman makalesi arasında 'Psikanalitik Açıdan Duygu Regülasyonu: Bilinçdışının Gölgesinde Bir Mücadele' başlığıyla benzeşen toplam 20 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


04:18
Top