2007'den Bugüne 93,486 Tavsiye, 28,446 Uzman ve 20,189 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuklarda Alt Islatma: Suç Değil, Gelişim Yolculuğu
MAKALE #23478 © Yazan Uzm.Psk.Çağla Tuğba SELVEROĞLU | Yayın YENİ Kasım 2025
ÇOCUKLARDA ALT ISLATMA: SUÇ DEĞİL, GELİŞİM YOLCULUĞU

Çocuklarda alt ıslatma, birçok ailenin sessizce yaşadığı fakat çoğu zaman kimseyle paylaşmakta zorlandığı bir durumdur. O sabah uyandığında çocuğunun yatağının ıslak olduğunu gördüğün an… Çocuğunun sana mahcup gözlerle bakışı, “anne/baba ben istemedim” der gibi gözlerinin içine bakışı, senin de içini burkan o sessiz üzüntü… Aslında bu anı yaşayan milyonlarca aile var. Ama çoğu bunu kendi evinin duvarları içinde saklıyor. Çünkü toplumda alt ıslatma çoğu zaman yanlış anlaşılmış, utançla eşleştirilmiş ve bazen çocuğun karakterine, iradesine ya da ebeveynin yeterliliğine bağlanmış bir konu. Oysa gerçek bambaşka.

Çocukların gece idrar kaçırması, yani tıbbi adıyla enürezis, çoğunlukla çocuğun kontrolünde olmayan, cezayla veya utandırmayla düzeltilemeyen, doğal gelişim süreciyle ilişkili bir durumdur. Bu nedenle en önemli adım, hem ebeveynin hem çocuğun bu süreçte kendini yalnız hissetmemesidir. Çünkü yalnızlık ve suçluluk, bu durumu çözmekten çok zorlaştırır.

Çocuğunun altını ıslatması senin ebeveynliğinle ilgili değil. Sen kötü bir şey yapmadın. Çocuğun tembel değil, dikkatsiz değil, inatçı değil. O sadece bedeninin hala öğrenmekte olduğu bir sürecin içinde. Bazı çocukların konuşması geç olur. Bazılarının ince motor becerileri daha yavaş gelişir. Bazıları koşmayı erken öğrenir, bazıları geç. Tıpkı bunun gibi, bazı çocukların gece idrar kontrolü biraz daha geç olgunlaşır. Hepsi bu.

Bu konuda elimizdeki bilimsel veriler çok net: Alt ıslatma ceza ile düzelmez, ayıplamakla hiç düzelmez, çocuğu konu hakkında devamlı suçlamak ise durumu daha da kötüleştirir. Çünkü çocuğun duygusal dünyasında alt ıslatma zaten çoğu zaman zaten utanç vericidir. Çocuk farkındadır. Sabah uyandığında ıslak pijamasını gizlemeye çalışmasının sebebi budur. Kendini başarısız hisseder. Eğer bir de ebeveyninden hayal kırıklığı, öfke ya da alay görürse, bu his çocuk için katlanılmaz hale gelir.

O nedenle bu yazıda sana önce şu mesajı vermek istiyorum:

Sen yalnız değilsin. Çocuğun yalnız değil. Bu durum geçebilir. Ve doğru yaklaşımla çoğu zaman geçer.

Şimdi gel bu süreci en sade ve anlaşılır şekilde konuşalım.

ALT ISLATMA NEDİR? NE DEĞİLDİR?

Alt ıslatma çoğu zaman gece uykusunda olur. Çocuk idrarının geldiğini fark etmez. Mesane doludur, sinyal gider ama beyin o sinyali o anda duyamaz. Yani çocuğun altını ıslatması bilinçli bir tercih değildir. Bu davranış istem dışıdır.

Gündüz idrar kontrolü gelişmiş olsa bile gece kontrolü daha geç oturabilir. Bunun nedeni çocuğun sinir sistemi, mesanesi ve uyku döngüsü arasındaki iletişimin henüz tam olarak olgunlaşmamış olmasıdır. Tıpkı bir orkestrada bazı enstrümanların henüz aynı ritimde çalmaması gibi düşünebilirsin. Biraz zamana, biraz desteğe ihtiyaç vardır.

Alt ıslatma çocuğun kişiliğiyle ilgili değildir.
Çocuğunun güçlü ya da zayıf olmasıyla ilgili değildir.
Senin onu nasıl yetiştirdiğinle ilgili değildir.
Bu, bedensel ve nörogelişimsel bir süreçtir.

Bunu bilmek, hem senin yükünü hafifletir hem de çocuğuna doğru yaklaşmanı sağlar.

PEKİ NEDEN OLUYOR?

Bilim bize bu konuda birkaç önemli sebep gösteriyor ve bu sebepler genellikle bir arada görülüyor. Bunları çok sade ve günlük bir dille anlatacağım:

1) GECE UYKU DERİNLİĞİ VE UYANMA EŞİĞİ

Bazı çocuklar çok derin uyurlar. Öyle derin ki, beden “mesane doldu” sinyalini gönderse bile beyin bu sinyali duymaz ve uyanmaz. Mesane dolunca idrar istemsizce dışarı çıkar. Bu durum çocuğun elinde değildir.

2) GECE İDRARINI AZALTAN HORMONUN DÜŞÜK SALINIMI

Vücudumuz geceleri idrar üretimini azaltmak için bir hormon salgılar: Vazopressin. Bazı çocuklarda bu hormon geceleri yeterince yükselmez. Yani böbrekler gece boyunca fazla idrar üretmeye devam eder. Mesane erkenden dolar.

3) MESANENİN HENÜZ OLGUNLAŞMAMIŞ OLMASI

Bazı çocukların mesane kası biraz hassastır. Çok dolu olmasına gerek yoktur; az bir doluluk bile “şimdi boşalt” sinyali oluşturur. Bu da uyku sırasında istemsiz boşalmaya yol açabilir.

4) KABIZLIK

Bu maddeyi özellikle vurgulamak istiyorum çünkü çoğu ebeveyn farkında değildir. Kabızlık, alt ıslatmanın en büyük tetikleyicilerinden biridir. Bağırsaklar dolu olduğunda, karın içinde mesaneye baskı yapar. Bu baskı, mesanenin kapasitesini daraltır ve gece alt kaçırma ihtimalini ciddi şekilde artırır. Eğer çocuğunda alt ıslatma varsa, kaka düzenine bakmak tedavinin temel adımıdır.

5) GENETİK ETKENLER

Eğer anne veya babadan biri çocukken yatağını ıslattıysa, çocuğun da aynı durumu yaşama ihtimali oldukça yükselir. Bu durum aileden geçen bir özelliktir ve yine çocuğun kontrolünde değildir.

ÇOCUĞUN NE HİSSEDİYOR?

Bu nokta işin kalbidir. Çünkü alt ıslatma yalnızca fizyolojik bir durum değildir; çocuğun duygusal dünyasına dokunur.

Birçok çocuk sabah uyandığında önce etrafına bakar, sonra pijamasına dokunur. Eğer ıslaksa kalbi sıkışır. Utanır. O an “keşke olmasaydı” diye içinden geçirir. Çocuk bazen konuşamaz ama hisseder. Eğer evde bu durum gerginlik yaratıyorsa, çocuk kendini suçlu hissetmeye başlar. “Annemi üzüyorum”, “Babam bana kızacak” diye düşünebilir. Bazı çocuklar bunu gizlemeye çalışır. Bazıları gece sessizce yatağını değiştirmeye uğraşır.

İşte tam da bu yüzden:

Bu süreçte en önemli şey ebeveynin yaklaşımıdır.

Çocuğa:
“Canım, bazen böyle olabiliyor. Bedenin büyüdükçe bu da düzelecek. Sen kötülük yapmıyorsun, bu senin suçun değil.”
diyebilmek, çocuğun içini rahatlatır.

Bu cümle çocuğun dünyasında şu kapıyı açar:
“Ben yanlış değilim. Ben kötü değilim. Ben utanılacak biri değilim.”

Bunu duyan çocuk güçlenir.

EBEBEYN OLARAK SEN NE HİSSEDİYORSUN?

Senin duyguların da önemli. Hatta çok önemli. Yorgun olabilirsin. Üzgün olabilirsin. Bazen sabrın zorlanıyor olabilir. Bütün bunlar çok insani. Çünkü her sabah çarşaf yıkamak, yeniden düzen kurmak, çocuğunun üzülmesini görmek kolay değildir.

Ama şunu bilmeni istiyorum:

Sen şu anda elinden geleni yapıyorsun.
Sen çocuğuna eşlik ediyorsun.
Sen sevgini veriyorsun.
Sen zaten yeterince iyisin.

Bu süreçte kendini suçlaman gerekmiyor.

ŞİMDİ NE YAPABİLİRSİN? YUMUŞAK VE İŞE YARAR ADIMLAR

Burada sana gerçekçi, uygulanabilir, kolay ve incitmeyen adımlar anlatacağım. Bunlar mükemmeliyet değil, sürdürülebilirlik üzerine.

Akşam yatmadan 2–3 saat önce sıvıyı azalt. Ama gün içinde bol su ver.

Düzenli tuvalet alışkanlığı oluştur: Sabah kalkınca, öğlen, akşam yatmadan önce mutlaka.

Kaka düzenini iyileştir: Lifli gıdalar, su, hareket, gerekirse doktor desteği.

Gece ıslatma olduğunda çocuğu asla suçlama. Sadece sakince temizle. Bu kadar.

“Hadi birlikte bedenini tanıyalım” yaklaşımı kullan. Öğretme süreci oyunla olabilir.

Çocuğa hep şunu söyle:
“Bu geçici bir süreç. Bedenin büyüyor ve zamanı geldiğinde bunu da öğrenecek.”

Eğer bu süreçte ilerleme olmazsa ya da gündüz de kazalar varsa, o zaman bir çocuk doktoru veya çocuk ürolojisi uzmanı ile görüşmek uygun olur. Bu bir başarısızlık değildir. Sadece destek almaktır.

BU SÜREÇTEN BİRLİKTE GÜÇLENEREK ÇIKABİLİRSİNİZ

Alt ıslatma, birçok aile için sabır isteyen ama sonunda büyük bir rahatlama getiren bir yolculuktur. Bu süreç, çocuğuna şunu öğretme fırsatıdır:

“Her şey bir günde öğrenilmez. Büyümek bir süreçtir. Hatalar, denemeler, tekrarlar bu sürecin parçasıdır. Ve ben ne olursa olsun senin yanında dururum.”

Bunu hisseden çocuk, hayat boyu daha güçlü olur.

Sen ise bu süreçten şu duyguyla çıkarsın:

“Evet, zorlandım. Ama çocuğuma güvenmeyi öğrendim. Onun gelişimine şefkatle eşlik ettim. Ve birlikte başardık.”

SON SÖZ

Bu yalnızca alt ıslatma meselesi değil.
Bu, çocuğuna büyürken nasıl eşlik ettiğinle ilgili bir hikâye.

Ve sen, bu hikâyede harika bir iş çıkarıyorsun.

Çocuğun zamanla bunu öğrenecek.
Geçmeyen çok az vaka vardır.
Çoğu zaman süreç kendiliğinden gelişimle düzelir.

Sakin kal.
Yargısız kal.
Şefkatli kal.
Ve unutma:

Çocuğun değerli.
Sen değerlisin.
Ve ikiniz de yeterince iyisiniz.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuklarda Alt Islatma: Suç Değil, Gelişim Yolculuğu" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Çağla Tuğba SELVEROĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Çağla Tuğba SELVEROĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Çağla Tuğba SELVEROĞLU Fotoğraf
Uzm.Psk.Çağla Tuğba SELVEROĞLU
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Uzman Psikolog
Klinik Psikolog / Oyun Terapisti
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi535 kez tavsiye edildiİş Adresi KayıtlıTavsiyeEdiyorum.com'u sıkça ziyaret ediyor.
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Çağla Tuğba SELVEROĞLU'nun Yazıları
► Çocuklarda Alt Islatma Psk.Dnş.Mehmet ORAL
► Çocuklarda Alt Islatma Psk.Hülya TOPAL
► Çocuklarda Alt Islatma Psk.Dnş.Kıvanç TIĞLI
► Çocuklarda Alt Islatma Psk.Merve SARAÇOĞLU
► Çocuklarda Alt Islatma Sorunu Psk.Dnş.Ökkeş GÜMÜŞOLUK
► Çocuklarda Alt Islatma Problemi Psk.Dnş.Gökçenur GÖDEK
► Çocuklarda Alt Islatma (Enürezis) Psk.Zehra BİNİCİ
► Çocuklarda Alt Islatma Problemi Psk.Dnş.Duygu ÇALIŞIR
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 20,189 uzman makalesi arasında 'Çocuklarda Alt Islatma: Suç Değil, Gelişim Yolculuğu' başlığıyla benzeşen toplam 24 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► YENİÇocuklarda Duygu Regülasyonu Kasım 2025
► Anneler ve Israr Etmek Ekim 2016
► Özel Öğrenme Güçlüğü Ağustos 2012
► Çocuk ve Oyuncak Ağustos 2012
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


07:30
Top