Beslenmenin Kanser Oluşumuna Etkisi
BESLENMENİN KANSER OLUŞUMUNA ETKİSİ
Kanser anormal hücrelerin kontrolsüz bir şekilde büyümesi ve çoğalması ile oluşan bir hastalıktır. Kanserin oluşumda ise DNA hasarı ve oksidatif stres önemli rol oynamaktadır. Vücudumuz çalışması hücrelerimizin yenilenmesi, ölümü ve tekrar yenilenmesi şeklinde olmaktadır. Bu döngü ise besinlerle aldığımız vitamin ve proteinlerle oluşmaktadır. Vitamin ve minerallerden yoksun bir beslenme şekli ile vücudun bu döngüsü sağlanamadığı takdirde vücut kanserojen hücreler oluşturmaya başlar.
Günümüzde erkeklerde akciğer, prostat, kalın barsak, rektum, mide ve pankreas; kadınlarda meme, akciğer, kalın barsak, serviks, over, mide ve pankreas kanserleri en sık görülen kanser türleridir.
Gereksinimden fazla ve boş enerji alımı obeziteye yol açarak hastalık riskini arttırmaktadır. Şişmanlıkla ilişkili olarak kadınlarda; meme, uterus, sindirim sistemi ve böbrek, erkeklerde ise; kolon, rektum ve prostat kanserleri görülme riski yüksektir.
Genetik özellikler, hormon kullanımları, enfeksiyonlar, radyasyona maruz kalma, sigara kullanımı ve kötü beslenme alışkanlıkları (pişirme yöntemleri, aşırı ve yetersiz beslenme, alınan antioksidan düzeyi) kanserin gelişmesini ve yayılmasını tetikleyici etmenlerdir.
Besinlerin pişirme şekillerinin kanser oluşumunda etkisi yüksektir. Çok fazla ısıtılan yağlarda kızartılan yiyecekler, proteinli gıdaların 100ºC üzerinde pişirilmesi sonucu kanser yapıcı maddeler oluşmaktadır. Rafine gıdaların katkı maddesi içeriği çok yüksek, vitamin içeriği ise oldukça düşüktür. Konserveler, hazır çorbalar, alkollü içecekler, hazır meyve suları, meşrubatlar, margarinler rafine gıdalardır. Bunların tüketimi yerine rafine edilmemiş doğal besinlerle beslenmek kanserden korunmada büyük önem taşımaktadır. Olumsuz saklama koşulları ile besinlerde oluşan küfler ‘aflatoksin’ denen kanser yapıcı maddeyi meydana getirmektedir. Gereksiz yere fazla tatlandırıcı tüketimi ise böbreklere zarar vermektedir. Alkol tüketimi ise larenks, özefagus ve karaciğer kanserine yol açtığı bilinmektedir.
Besinleri kanserojen maddelerden korumak için;
Dyt. Asuman AKÇAY
Kanser anormal hücrelerin kontrolsüz bir şekilde büyümesi ve çoğalması ile oluşan bir hastalıktır. Kanserin oluşumda ise DNA hasarı ve oksidatif stres önemli rol oynamaktadır. Vücudumuz çalışması hücrelerimizin yenilenmesi, ölümü ve tekrar yenilenmesi şeklinde olmaktadır. Bu döngü ise besinlerle aldığımız vitamin ve proteinlerle oluşmaktadır. Vitamin ve minerallerden yoksun bir beslenme şekli ile vücudun bu döngüsü sağlanamadığı takdirde vücut kanserojen hücreler oluşturmaya başlar.
Günümüzde erkeklerde akciğer, prostat, kalın barsak, rektum, mide ve pankreas; kadınlarda meme, akciğer, kalın barsak, serviks, over, mide ve pankreas kanserleri en sık görülen kanser türleridir.
Gereksinimden fazla ve boş enerji alımı obeziteye yol açarak hastalık riskini arttırmaktadır. Şişmanlıkla ilişkili olarak kadınlarda; meme, uterus, sindirim sistemi ve böbrek, erkeklerde ise; kolon, rektum ve prostat kanserleri görülme riski yüksektir.
Genetik özellikler, hormon kullanımları, enfeksiyonlar, radyasyona maruz kalma, sigara kullanımı ve kötü beslenme alışkanlıkları (pişirme yöntemleri, aşırı ve yetersiz beslenme, alınan antioksidan düzeyi) kanserin gelişmesini ve yayılmasını tetikleyici etmenlerdir.
Besinlerin pişirme şekillerinin kanser oluşumunda etkisi yüksektir. Çok fazla ısıtılan yağlarda kızartılan yiyecekler, proteinli gıdaların 100ºC üzerinde pişirilmesi sonucu kanser yapıcı maddeler oluşmaktadır. Rafine gıdaların katkı maddesi içeriği çok yüksek, vitamin içeriği ise oldukça düşüktür. Konserveler, hazır çorbalar, alkollü içecekler, hazır meyve suları, meşrubatlar, margarinler rafine gıdalardır. Bunların tüketimi yerine rafine edilmemiş doğal besinlerle beslenmek kanserden korunmada büyük önem taşımaktadır. Olumsuz saklama koşulları ile besinlerde oluşan küfler ‘aflatoksin’ denen kanser yapıcı maddeyi meydana getirmektedir. Gereksiz yere fazla tatlandırıcı tüketimi ise böbreklere zarar vermektedir. Alkol tüketimi ise larenks, özefagus ve karaciğer kanserine yol açtığı bilinmektedir.
Besinleri kanserojen maddelerden korumak için;
- Tahıl ve kurubaklagilleri kuru, nemli olmayan yerlerde saklayarak küf ve toksin oluşumuna engel olunmalıdır. Buzluktan çıkarılıp çözdürülen besinler bir kez daha dondurulmamalıdır.
- Pirinç, un, soğan gibi besinler yağda kavrulmamalıdır. Protein kaybı olduğu gibi kanserojen etki oluşabilir.
- Vitamin ve mineral kayıplarına ve kanserojen oluşumuna engel olmak için besinler yüksek ısıda uzun süre kaynatılmamalıdır.
- Sebze ve meyveler, kurubaklagiller yıkamadan yenmemeli ve pişirilmemelidir. Tarım ilacı kalıntıları pişirme ile yok edilememektedir.
- Uzun süre yüksek ısıya maruz kalan bol proteinli besinlerde kanserojen madde oluşumu yüksektir. Örneğin etin 35 dakikadan fazla ızgara yapılması veya 5 dakikadan fazla kızgın yağda kızartılması ile kanserojenler oluşmaya başlamaktadır. Eti tek başına pişirmek yerine sebzelerle birlikte pişirmek daha sağlıklı olacaktır.
- Taze sebzelerin yağda kızartılması ile yine kanserojen maddeler oluşmaktadır. Nemli ısıda pişirmek daha sağlıklıdır.
- Besinler ateşe çok yakın ve tütsülenerek pişirilmemelidir.
- Turşu, reçel, yoğurt gibi besinler boyalı plastik kutularda saklanmamalıdır.
- Kanserden korunmada vitamin ve mineral içeriği yüksek, mevsimine uygun doğal gıdalar tüketilmelidir.
- Proteinler vücudun yapı taşlarıdır. Enzimler, hormonlar, nükleik asitler gibi bir çok yapıda bulunurlar. Protein kaynağı olarak yağsız etler, yarım yağlı süt ürünleri tercih edilmelidir.
Dyt. Asuman AKÇAY
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Beslenmenin Kanser Oluşumuna Etkisi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Asuman AKÇAY KEPEZLİOĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Asuman AKÇAY KEPEZLİOĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
2 Beğeni
Yazan Uzman
|
beslenme, kanser, kanserojen, vitamin ve mineral, sağlıklı beslenme, rafine gıdalar, katkı maddeleri, küfler, kanser oluşumu, beslenme ve kanser, kanser yapan besinler, kanserojen besinler, besinlerdeki kanserojenler
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.