İlaç Firmalarının Sinsi Taktikleri
İlaç Firmalarının Sinsi Taktikleri
Barry Duncan (*)
Çeviren: Üstün Öngel
Psikiyatrik ilaç firmalarının pazarlama taktiklerinde, şimdi de filmlerin içine gizli reklâm yerleştirmek mi var?
İlaç şirketleri, yüksek gişe yapan filmlerin içine gizli reklâm yerleştirmenin, kamuoyunu etkilemek için mükemmel bir yol olduğunu mu öğrendiler? İlaç şirketi yöneticileri çok fazla "Heiniken/Kod Adı Kılıçbalığı" (Heiniken/Swordfish)(**) reklamları mı izledi acaba?
Oscar'a da aday gösterilen meşhur "Akıl Oyunları" (A Beautiful Mind) filmine bakalım.
Aktör Russell Crowe tarafından canlandırılan dahi matematikçi John F. Nash, filmde, "yeni üretilen anti-psikotikleri kullanıyorum; beni iyileştirmiyorlar, ancak yardımcı oluyorlar," der. Bunun gerçekle alakası yoktur, tamamiyle uydurmadır. Kesinlikle biliyoruz ki, Nash, 1970 ten sonra hiç anti-psikotik ilaç kullanmamıştır. Üstelik, Nash, "yeni anti-psikotikler" denilen ilaçlar piyasa çıkmadan 20 küsur yıl öncesinden beri ilaç kullanmamaktadır. Nash'in ilaç almadığını teyit eden gerçeklere bakalım:
1. Sylvia Nasar, Nash'in biyografisini aktardığı, ödül almış "Akıl Oyunları" (A Beautiful Mind) isimli kitabının 353'üncü sayfasında "Nash'in 1970'ten sonra ve çoğunlukla hastanede olmadığı 1960'lı yıllarda da, anti-psikotik ilaç almayı reddetmesi, onun adına talihli bir karar olmuş olabilir" diye yazar.
2. Sylvia Nasar, bir kez daha, 1994 tarihli "Bir Nobel Ödüllünün Kayıp Yılları" isimli makalesinde (13 Kasım, Pazar, "The New York Times", sayfa 3 ve 8), Nash'in hayatındaki tartışmasız en önemli iki insanın, eşinin (Mrs. Nash) ve kızkardeşinin (Mrs. Legg) izlenimlerini aktarır. Nash'in "mucizevi geri dönüşünü" aktarırken, Nasar, "Mrs. Nash ve Mrs. Legg'e göre, tam bilemediğimiz sebeplerle, şizofreniye yakalanmış bazı insanlarda da görüldüğü üzere, Nash'in 'geri dönüşü'nün her hangi bir ilaç veya tedavi ile alakası yoktur" demektedir.
3. Kanada Tıp Birliği Dergisi'nin 1999 (160:870) yılındaki yayınında "John Nash'in Sıradışı Dehası" isimli makalesinde Dr. John Hoey, "bu spontan geri dönüşün --1970'ten sonra Nash anti-psikotik ilaçlar almayı reddetmiştir-- nasıl açıklanacağı varsayıma açıktır ve Nash'in hastalığı sırasında ve iyileşme mücadelesinde ödediği bedeli tahmin etmek kolay değildir," demiştir.
4. Ve John Nash'ın "Nobel Ödülü Web Sitesi"nde yer alan otobiyografisinde, 1994 yılında kendi ağzından söyledikleri( http://www.nobel.se/economics/laureates/1994/nash-autobio.html ) :
"60'ların sonunda rüya benzeri sanrılı hipotezlerime geri döndüğümde, sanrılı düşünceler taşıyan fakat makul bir davranış çizgisi de yakalamış biri durumundaydım, ve bu sayede hastaneye yatırılmaktan ve psikiyatristlerin müdahalelerinden kurtulmayı başarmıştım."
5. Son olarak, Nash'e, Şubat 2002'de telefonla ulaşıldı ve iyileşmesinin yeni tür ilaçlara bağlanması yönünde filmin verdiği izlenim hakkında soruldu. Verilen izlenimin gerçeği mi yansıttığı yoksa sanatsal bir yorum mu olduğu sorulduğunda, Nash, bunun sanatsal bir yorum olduğunu söyledi.
Neticede, Nash'in bizzat kendisi de dahil olmak üzere çeşitli kaynaklardan teyit edildiği üzere, Nash'in inanılmaz dönüşümü herhangi bir ilaç veya tedavi sayesinde DEĞİLDİ.
Bu durumda, filmdeki o uydurma cümle akla birçok soruyu getiriyor:
-Böyle bir cümle metne nasıl girdi?
-Böyle bir cümleyle kimlerin çıkarları gözetildi?
-Nash'in hayatına ilişkin bu uydurma gerçeği Tıp Doktoru Max Fink mi yarattı? Veya o değilse kim yaptı bu işi?
-Bu uzman kimler için çalışıyor veya kimlerle iş/çıkar ilişkisi içinde?
-Bu uzmanın yeni tür anti-psikotik ilaçları üreten firmalarla iş/çıkar ilişkisi var mı?
-Ürünlerinin reklâmı için para ödeyen diğer firmalar gibi, bu ilaç firması da bu araya sıkıştırılan cümle için para ödedi mi?
Film hakkında yayımlanan sayısız yazı ve yorumun kapanış cümlelerinde, yeni tür anti-psikotik ilaçların, Thorazine gibi eski tür ilaçlara nazaran daha az ciddi yan etkileri olduğuna dair bilgilerin yer alması bir rastlantı olmasa gerek. Örneğin, 3 Şubat 2002 tarihli "Seattle Times" gazetesinden alınan aşağıdaki pasaja bir bakalım:
"Nash'in hikâyesi, Nash'e uygulanan eski ilaçlara nazaran yan etkileri daha hafif olan yeni tür ilaçlar piyasaya sürüldüğü zaman ortaya çıktı. Günümüzde önemli gelişmeler sağlandı ve akıl sağlığı uzmanları Zyprexa, Seroquel ve Geodon gibi yeni tür antipsikotik ilaçların, eski ilaçlar gibi insanı halsiz bırakan yan etkileri olmadığını ifade ediyorlar."
Bu pazarlama söylemlerinin çok su götürür bilimsel doğruluğu bir yana ("tricylic anti-depresanlara" karşı "SSRI türü anti-depresanlar" örneğinde görebileceğimiz gibi, yeni ilaçlar eskilere kıyasla daima daha etkin ve daha az yan etkiye sahip diye pazarlanırlar), bir adamın cesaretine ve eşinin sevgisiyle ve umutla beslenen azmine dair etkileyici hikâyenin, "modern tıp mucizesi" olarak pazarlanması, çok çarpıcıdır ve dikkatle üzerinde durmamızı gerektirir.
Senaryodaki uydurma cümle, şizofreniden kurtulmayla ilgili "yanlış mesaj" verilmemesi gerekir kaygısıyla meşrulaştırılacaktır. "Uzmanlar" ilaçsız iyileşmenin çok nadir görüldüğünü ve böyle bir inancın ızdırap çekenlere ve onların ailelerine, ilaçlardan başka şeylerin kendilerine yardımcı olabileceğine dair yanlış bir ümit vereceğini söyleyeceklerdir. Oysa, hiç de öyle nadir rastlanan bir durum değildir ilaçsız iyileşme. Boylamsal (uzun süreli) çalışmalar, birçok insanın, gerçekten Nash gibi, çevre desteği, aile ve arkadaş sevgisiyle hayata döndüğünü göstermektedir. Bu "doğru" mesaj bilhassa ironiktir, zira Nash bu özgün kişisel iyileşmesini başarmak için psikiyatriden ve tedaviden kaçmak zorunda kalmıştır.
İlaç endüstrisinin pazarlama taktikleri ve gücü herkesin malumudur; perde arkasındaki çıkar çatışmalarıyla ilgili ya da hayali makale yazarlığı vb. uygulamalarla ilgili, alarm zilleri çalan sayısız rapor, ne yazık ki vakayı adiyeden sayılmaktadır. Filmde kurgulanan, film eleştirilerinde yer verilen ve "uzmanlarca" vurgulanan "doğru mesaj", halka ve ızdırap çekenlere büyük kötülük yapmaktadır.
Film, Nash'in kişisel kurtuluş hikâyesini, bir insanın kendi kaynakları ve destek sistemleri ile ağır psikolojik bunalımların ve en baskıcı tedavilerin üstesinden gelmesine bir örnek olarak sunmak yerine, bu kurtuluşta ilaçların ne kadar önemli olduğu uydurmasına malzeme ediyor.
Elimde değil, merak ediyorum, ilaç firmalarının pazarlama taktikleri, şimdi de filmlerin içine gizli reklâm yerleştirmeyi mi içermektedir?
(*) "Kahraman Müşteri" (The Heroic Client) Kitabının yazarı Psikolog Prof. Dr. Barry Duncan tarafından kaleme alınmıştır.
(**) Çevirenin Notu: Heiniken birasının reklamı örtülü olarak "Kod Adı Kılıçbalığı" (Swordfish) filminde yapılsın diye ilgili firma, film şirketine 10 milyon ABD Doları vermiştir. "Film içine gizli reklâm yerleştirme" metodu, faaliyet alanlarını genişleterek tüketim eşyası şirketlerini de bünyelerine katan Film ve Kablolu TV şirketlerinin, kendi yan firmaları için reklam maliyetlerini en aza indirmektedir.
Barry Duncan (*)
Çeviren: Üstün Öngel
Psikiyatrik ilaç firmalarının pazarlama taktiklerinde, şimdi de filmlerin içine gizli reklâm yerleştirmek mi var?
İlaç şirketleri, yüksek gişe yapan filmlerin içine gizli reklâm yerleştirmenin, kamuoyunu etkilemek için mükemmel bir yol olduğunu mu öğrendiler? İlaç şirketi yöneticileri çok fazla "Heiniken/Kod Adı Kılıçbalığı" (Heiniken/Swordfish)(**) reklamları mı izledi acaba?
Oscar'a da aday gösterilen meşhur "Akıl Oyunları" (A Beautiful Mind) filmine bakalım.
Aktör Russell Crowe tarafından canlandırılan dahi matematikçi John F. Nash, filmde, "yeni üretilen anti-psikotikleri kullanıyorum; beni iyileştirmiyorlar, ancak yardımcı oluyorlar," der. Bunun gerçekle alakası yoktur, tamamiyle uydurmadır. Kesinlikle biliyoruz ki, Nash, 1970 ten sonra hiç anti-psikotik ilaç kullanmamıştır. Üstelik, Nash, "yeni anti-psikotikler" denilen ilaçlar piyasa çıkmadan 20 küsur yıl öncesinden beri ilaç kullanmamaktadır. Nash'in ilaç almadığını teyit eden gerçeklere bakalım:
1. Sylvia Nasar, Nash'in biyografisini aktardığı, ödül almış "Akıl Oyunları" (A Beautiful Mind) isimli kitabının 353'üncü sayfasında "Nash'in 1970'ten sonra ve çoğunlukla hastanede olmadığı 1960'lı yıllarda da, anti-psikotik ilaç almayı reddetmesi, onun adına talihli bir karar olmuş olabilir" diye yazar.
2. Sylvia Nasar, bir kez daha, 1994 tarihli "Bir Nobel Ödüllünün Kayıp Yılları" isimli makalesinde (13 Kasım, Pazar, "The New York Times", sayfa 3 ve 8), Nash'in hayatındaki tartışmasız en önemli iki insanın, eşinin (Mrs. Nash) ve kızkardeşinin (Mrs. Legg) izlenimlerini aktarır. Nash'in "mucizevi geri dönüşünü" aktarırken, Nasar, "Mrs. Nash ve Mrs. Legg'e göre, tam bilemediğimiz sebeplerle, şizofreniye yakalanmış bazı insanlarda da görüldüğü üzere, Nash'in 'geri dönüşü'nün her hangi bir ilaç veya tedavi ile alakası yoktur" demektedir.
3. Kanada Tıp Birliği Dergisi'nin 1999 (160:870) yılındaki yayınında "John Nash'in Sıradışı Dehası" isimli makalesinde Dr. John Hoey, "bu spontan geri dönüşün --1970'ten sonra Nash anti-psikotik ilaçlar almayı reddetmiştir-- nasıl açıklanacağı varsayıma açıktır ve Nash'in hastalığı sırasında ve iyileşme mücadelesinde ödediği bedeli tahmin etmek kolay değildir," demiştir.
4. Ve John Nash'ın "Nobel Ödülü Web Sitesi"nde yer alan otobiyografisinde, 1994 yılında kendi ağzından söyledikleri( http://www.nobel.se/economics/laureates/1994/nash-autobio.html ) :
"60'ların sonunda rüya benzeri sanrılı hipotezlerime geri döndüğümde, sanrılı düşünceler taşıyan fakat makul bir davranış çizgisi de yakalamış biri durumundaydım, ve bu sayede hastaneye yatırılmaktan ve psikiyatristlerin müdahalelerinden kurtulmayı başarmıştım."
5. Son olarak, Nash'e, Şubat 2002'de telefonla ulaşıldı ve iyileşmesinin yeni tür ilaçlara bağlanması yönünde filmin verdiği izlenim hakkında soruldu. Verilen izlenimin gerçeği mi yansıttığı yoksa sanatsal bir yorum mu olduğu sorulduğunda, Nash, bunun sanatsal bir yorum olduğunu söyledi.
Neticede, Nash'in bizzat kendisi de dahil olmak üzere çeşitli kaynaklardan teyit edildiği üzere, Nash'in inanılmaz dönüşümü herhangi bir ilaç veya tedavi sayesinde DEĞİLDİ.
Bu durumda, filmdeki o uydurma cümle akla birçok soruyu getiriyor:
-Böyle bir cümle metne nasıl girdi?
-Böyle bir cümleyle kimlerin çıkarları gözetildi?
-Nash'in hayatına ilişkin bu uydurma gerçeği Tıp Doktoru Max Fink mi yarattı? Veya o değilse kim yaptı bu işi?
-Bu uzman kimler için çalışıyor veya kimlerle iş/çıkar ilişkisi içinde?
-Bu uzmanın yeni tür anti-psikotik ilaçları üreten firmalarla iş/çıkar ilişkisi var mı?
-Ürünlerinin reklâmı için para ödeyen diğer firmalar gibi, bu ilaç firması da bu araya sıkıştırılan cümle için para ödedi mi?
Film hakkında yayımlanan sayısız yazı ve yorumun kapanış cümlelerinde, yeni tür anti-psikotik ilaçların, Thorazine gibi eski tür ilaçlara nazaran daha az ciddi yan etkileri olduğuna dair bilgilerin yer alması bir rastlantı olmasa gerek. Örneğin, 3 Şubat 2002 tarihli "Seattle Times" gazetesinden alınan aşağıdaki pasaja bir bakalım:
"Nash'in hikâyesi, Nash'e uygulanan eski ilaçlara nazaran yan etkileri daha hafif olan yeni tür ilaçlar piyasaya sürüldüğü zaman ortaya çıktı. Günümüzde önemli gelişmeler sağlandı ve akıl sağlığı uzmanları Zyprexa, Seroquel ve Geodon gibi yeni tür antipsikotik ilaçların, eski ilaçlar gibi insanı halsiz bırakan yan etkileri olmadığını ifade ediyorlar."
Bu pazarlama söylemlerinin çok su götürür bilimsel doğruluğu bir yana ("tricylic anti-depresanlara" karşı "SSRI türü anti-depresanlar" örneğinde görebileceğimiz gibi, yeni ilaçlar eskilere kıyasla daima daha etkin ve daha az yan etkiye sahip diye pazarlanırlar), bir adamın cesaretine ve eşinin sevgisiyle ve umutla beslenen azmine dair etkileyici hikâyenin, "modern tıp mucizesi" olarak pazarlanması, çok çarpıcıdır ve dikkatle üzerinde durmamızı gerektirir.
Senaryodaki uydurma cümle, şizofreniden kurtulmayla ilgili "yanlış mesaj" verilmemesi gerekir kaygısıyla meşrulaştırılacaktır. "Uzmanlar" ilaçsız iyileşmenin çok nadir görüldüğünü ve böyle bir inancın ızdırap çekenlere ve onların ailelerine, ilaçlardan başka şeylerin kendilerine yardımcı olabileceğine dair yanlış bir ümit vereceğini söyleyeceklerdir. Oysa, hiç de öyle nadir rastlanan bir durum değildir ilaçsız iyileşme. Boylamsal (uzun süreli) çalışmalar, birçok insanın, gerçekten Nash gibi, çevre desteği, aile ve arkadaş sevgisiyle hayata döndüğünü göstermektedir. Bu "doğru" mesaj bilhassa ironiktir, zira Nash bu özgün kişisel iyileşmesini başarmak için psikiyatriden ve tedaviden kaçmak zorunda kalmıştır.
İlaç endüstrisinin pazarlama taktikleri ve gücü herkesin malumudur; perde arkasındaki çıkar çatışmalarıyla ilgili ya da hayali makale yazarlığı vb. uygulamalarla ilgili, alarm zilleri çalan sayısız rapor, ne yazık ki vakayı adiyeden sayılmaktadır. Filmde kurgulanan, film eleştirilerinde yer verilen ve "uzmanlarca" vurgulanan "doğru mesaj", halka ve ızdırap çekenlere büyük kötülük yapmaktadır.
Film, Nash'in kişisel kurtuluş hikâyesini, bir insanın kendi kaynakları ve destek sistemleri ile ağır psikolojik bunalımların ve en baskıcı tedavilerin üstesinden gelmesine bir örnek olarak sunmak yerine, bu kurtuluşta ilaçların ne kadar önemli olduğu uydurmasına malzeme ediyor.
Elimde değil, merak ediyorum, ilaç firmalarının pazarlama taktikleri, şimdi de filmlerin içine gizli reklâm yerleştirmeyi mi içermektedir?
(*) "Kahraman Müşteri" (The Heroic Client) Kitabının yazarı Psikolog Prof. Dr. Barry Duncan tarafından kaleme alınmıştır.
(**) Çevirenin Notu: Heiniken birasının reklamı örtülü olarak "Kod Adı Kılıçbalığı" (Swordfish) filminde yapılsın diye ilgili firma, film şirketine 10 milyon ABD Doları vermiştir. "Film içine gizli reklâm yerleştirme" metodu, faaliyet alanlarını genişleterek tüketim eşyası şirketlerini de bünyelerine katan Film ve Kablolu TV şirketlerinin, kendi yan firmaları için reklam maliyetlerini en aza indirmektedir.
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "İlaç Firmalarının Sinsi Taktikleri" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Üstün ÖNGEL'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Üstün ÖNGEL'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
2 Beğeni
Yazan Uzman
|
ilaç, ilaç firması, ilaç reklamı, gizli ilaç reklamı, ilaç şirketleri, ilaç pazarlaması, ilaç endüstrisi, barry duncan, the heroic client
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.