2007'den Bugüne 92,232 Tavsiye, 28,206 Uzman ve 19,964 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Tiroit Hastalıklarının Teşhisi ve Yapılması Gereken Tetkikler
MAKALE #2418 © Yazan Prof.Dr.Metin ÖZATA | Yayın Şubat 2009 | 13,353 Okuyucu
TİROİT
Tiroit hastalıklarının teşhisi için bazı tetkiklerin yapılması gerekir. Bu tetkikler aşağıda verilmiştir:
a) Kan Testleri :
Sıklıkla kullanılan kan testleri serbest T3, serbest T4, TSH, anti-TPO antikoru, anti-tiroglobulin antikoru, TSH-reseptör antikoru, tiroglobulin ve kalsitonin hormonlarının kan düzeylerinin ölçülmesidir.
T4 ve T3 hormonlarının normal sınırın altında veya üstünde olması tiroit bezinin iyi çalışmadığını gösterir. T4 ve T3 hormonları düşük ise beziniz az çalışıyor, buna karşılık T4 ve T3 hormonları yüksek ise beziniz çok çalışıyor demektir. T3 ve T4 ölçümü yaptırırken serbest T3 ve serbest T4 hormonlarını ölçtürmek en iyisidir. Total T4 ve Total T3 artık pek kullanılmamaktadır. Gebelerde, doğum kontrol hapı kullananlarda ve östrojen ilacı alanlarda mutlaka serbest T3 ve serbest T4 hormon ölçümleri yapılmalıdır.
Tiroit bezinin az veya çok çalıştığını gösteren diğer bir tetkik TSH hormon ölçümüdür. TSH ölçümünün normalden düşük olması tiroit bezinin aşırı çalıştığını gösterir. Kan TSH düzeyinin normalden yüksek bulunması ise tiroit bezinin az çalıştığını gösterir.
Sadece TSH hormonunu ölçmekle aşağıdaki bilgiler kabaca elde edilebilir:

TSH ölçümü, 0.4-2.5 arasında ise normaldir, yani bez normal çalışıyor demektir.
TSH, 2.5-4 arasında ise ileride tiroit bezi yetmezliği gelişebilir. Bu durumda yılda bir defa TSH ölçtürünüz
TSH, 4-10 arasında ise tiroit bezinde hafif yetmezlik vardır ve tedavi gerekir.
TSH ölçümü 10’dan büyük ise tiroit bezinde belirgin yetmezlik vardır, yani az çalışıyor demektir ve tedavi gerekir.
TSH hormonu 0.4’den küçük ise tiroit beziniz fazla çalışıyor, yani çok hormon üretiyor demektir ve yine tedavi gerekir.
TSH hormonu 2.5-4 arasında ve anti-TPO antikorunuz kanınızda yüksekse sizde ileride tiroit bezi yetmezliği gelişme olasılığı yüksek demektir.
Tiroit bezi hastalıklarını teşhiste ayrıca tiroit antikorları denen anti-TPO (diğer adı anti-mikrozomal antikor) ve anti-tiroglobulin antikorları da ölçülür. Bu antikorların yüksek olması tiroit hastalığının otoimmün hastalık denilen bağışıklık sistemi bozukluğuna bağlı olarak ortaya çıktığını gösterir. Otoimmün hastalık vücudun kendi dokusunu (burada tiroit bezini) yabancı bir doku olarak algılayıp onu yok etmeye çalışmasıdır. Bu nedenle bağışıklık sistemimiz tiroit bezini yok etmek amacıyla anti-TPO ve anti-tiroglobulin antikorları üretir. Bu antikorlar tiroit bezine yapışarak hücreleri tahrip eder. Vücudun neden böyle davrandığı henüz bilinmemektedir.
Anti-TPO ve anti-Tiroglobulin antikorları en çok Hashimoto hastalığı denen bir hastalıkta yükselir. Hashimoto hastalığı tiroit bezi yetmezliği yapan bir hastalıktır. Toplumda bu antikorlar %10 kişide tiroit hastalığı olmadan yüksek olarak bulunabilir.
TSH-reseptör antikoru, Graves hastalığı denen ve gözlerde büyüme yapan tiroit bezinin aşırı çalışması hastalığında kanda yükselebilmektedir.
Tiroglobulin ölçümü ise ameliyat olmuş ve tiroit bezi tamamen alınmış tiroit kanserli hastaların izlenmesinde kullanılır. Diğer hastalıkların teşhisinde pek kullanılmaz. Tiroglobulin düzeyinin gittikçe artması tiroit kanserinin nüks ettiğini gösterir.
Kalsitonin ölçümü ise medüller tip tiroit kanserinin teşhisi ve izlenmesinde faydalıdır. Kalsitonin düzeyi yüksek olan nodüler guatrlı hastalarda medüller kanser şüphesi artar ve başka testler yapılır. Ameliyat olan medüller kanserli hastalarda kalsitonin düzeyinin yüksek olması kanserin vücutta bulunduğunu ve devam ettiğini gösterir.
Bazen hastalar karşımıza tiroit hormon tetkiklerini yaptırıp gelirler. Bu tetkikler yani T3,T4 ve TSH hormon ölçümleri normal olabilir. Bu hormonların normal olması sadece tiroit bezinin yeteri kadar hormon salgıladığını gösterir. Bezimizde guatr, nodül veya kanser olduğu halde bu hormonlar normal olabilir. Tiroit bezinin muayenesi ve yapılacak tiroit ultrasonu sizde diğer hastalıkların olup olmadığını çoğunlukla ortaya çıkaracaktır.

b) Tiroit Ultrasonu :
Tiroit ultrasonu ses dalgaları gönderilerek tiroit bezinin yapısının veya resminin bilgisayar ekranında ortaya konduğu bir tetkiktir. Herhangi bir radyoaktif madde kullanılmaz. Bu nedenle gebelerde güvenle yapılabilir. Tiroit ultrasonu tiroit bezinin büyüklüğünü, bezin şeklini ve nodül varsa onun büyüklüğünü anlamamıza yarar. Ultrason ile nodül içinde sıvı olup olmadığı, yani nodülün kistik bir yapısının olup olmadığı anlaşılır. Ayrıca ilaç tedavisiyle bezin veya nodülün ne kadar küçüldüğünü veya küçülmediğini daha iyi anlamamızda bize yol gösterir. Nodül kan akımının Doppler ultrason ile incelenmesi nodüllerin iyi huylu veya kötü huylu olup olmadığı konusunda ek bilgi verir.
c) Tiroit sintigrafisi :
Damardan teknesyum denilen radyoaktif bir madde verilerek tiroit bezinin filminin çekilmesidir. Damardan teknesyum ilacı verildikten sonra kamera altına yatarsınız ve bu kamera teknesyum maddesinin tiroit bezi tarafından ne kadar tutulduğunu saptayarak tiroit bezinin filmi ortaya çıkar. Radyoaktif madde verildiğinden sintigrafi gebelerde yapılmaz. Sintigrafi ile nodülün sıcak mı, soğuk mu olduğu anlaşılır. Bu tetkik ile alınan radyasyon sadece birkaç röntgen filmi çektirmekle aynı ayarda olup endişeye gerek yoktur.
d) Tiroit İnce İğne Aspirasyon Biyopsisi :
Tiroit bezinde saptanan nodüllerde kanser olup olmadığını anlamak için yapılır. Nodülü olan tüm hastalara yapılması gereken bir tetkiktir. Biyopsi sonucuna göre ilaç tedavisi veya ameliyat kararı verileceğinden yapılması çok önemlidir. . Oldukça basit, yapılması kolay ve ağrı oluşturmayan bir tetkiktir. Damardan kan almak için kullanılan bildiğimiz plastik enjektörlerle yapılır. Damardan kan alınır gibi tiroit bezindeki nodülden plastik enjektörle parça alınır. Alınan hücreler patoloji bölümünde mikroskop altında incelenerek kanser veya iltihap olup olmadığı araştırılır. Biyopsi koldaki damardan kan alınması gibi kolay bir işlemdir. Korkulmaması gerekir. Ameliyat değildir. Unutmayınız ki, nodülünüzün kanserli olup olmadığını kesin olarak ortaya koyabilecek başka bir yöntem yoktur. Bazen biyopsi ile yeteri kadar parça veya hücre gelmeyebilir. O zaman biyopsiyi tekrarlamak gerekir
KAYNAK:
1. Prof Dr Metin Özata, 99 Sayfada Tiroid Hastalikları, İş bankası Kültür Yayını, 2008
2. http://www.tiroid.ws
3.http://www.guatr.ws
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Tiroit Hastalıklarının Teşhisi ve Yapılması Gereken Tetkikler" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Prof.Dr.Metin ÖZATA'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Prof.Dr.Metin ÖZATA'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Metin ÖZATA Fotoğraf
Prof.Dr.Metin ÖZATA
İstanbul
Doktor "Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi4 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Prof.Dr.Metin ÖZATA'nın Makaleleri
► Tiroidit-Tiroit Bezi İltihabı ÇOK OKUNUYOR Prof.Dr.Metin ÖZATA
► Nöropatik Ağrı Nedir? Teşhisi Nasıl Konur? Prof.Dr.Burhanettin ULUDAĞ
► Kalp Damar Hastalıklarının Tanısında Kullanılan Metodlar ÇOK OKUNUYOR Dr.Farşid FARŞİDFAR
► Gebelikte Yapılması Gerekenler Op.Dr.Kenan ERTOPÇU
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,964 uzman makalesi arasında 'Tiroit Hastalıklarının Teşhisi ve Yapılması Gereken Tetkikler' başlığıyla benzeşen toplam 81 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Hamilelikte Tsh Yüksekliği ÇOK OKUNUYOR Mayıs 2010
► İnsülin Direnci Diyeti ÇOK OKUNUYOR Mayıs 2010
► Naturel Zayıflama Mayıs 2010
► Metabolizma Diyeti Mayıs 2010
► Guatr Ultrasonu Mayıs 2010
► Guatr Biyopsisi Mayıs 2010
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


11:57
Top