2007'den Bugüne 92,262 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Taratorlu Flemen Soslu Cinsellik
MAKALE #2425 © Yazan Psk.Ahmet ANADOL | Yayın Şubat 2009 | 5,111 Okuyucu
TARATORLU FLEMENK SOSLU CİNSELLİK


Sevdiğim bir büyüğüm, soğuk bir kış gününde acıkır ve şöyle boylu boyunca karnını doyurabileceği iyi bir restoran arar. Yemeğe, özellikle de et yemeye düşkün bir insan. Tatmadığı et yemeğinin olmadığını söylemek abartı olmaz. Bir yer bulur, ışıl ışıl tabelalı, şatafatlı ve kendini atar içeriye. Garson mönüyü getirir, şöyle bir bakar ki daha ilk sayfada 50 çeşit et yemeği var, hayretle sayfayı çevirir, bir elli çeşit daha, bir sayfa daha, bir elli daha... Beş yüze yakın çeşitte et yemeği, inanamaz! “Ben de yemek kültürüm olduğunu zannediyordum,” diye içinden geçirerek garsona seslenir: “evladım bu yemeklerin hepsi var mı şu anda?” Garson; “tabii efendim, elinizdeki mönüde mevcut yemeklerin tümünü her an bulabilirsiniz restoranımızda,” deyince, şaşkınlığı bir kat daha artar. Düşünür, düşünür, nihayet “erikli papaz yahnide” karar kılar. Siparişi verir. Üç beş dakika sonra yemek gelir. Haşlanmış bir parça et, yanında da iki adet kuru erik! Devamının geleceğini düşünerek önündekini yemeye koyulur. Damak tadı, özellikle de et kültürü gelişkin ya, hemen anlayıverir: önceden haşlanmış et mikrodalgada ısıtılmış, yanına da iki kuru erik konmuş! Garsondan haber çıkmayınca seslenir; “bunun hepsi bu kadar mı?” Garson; “evet efendim” der. İçinden “iyi bir seçim yapamadım” diyerek başka bir sipariş verir, yemek gelir; bir parça ısıtılmış et, yanına da yemeğin ismine göre iki gıdım kuru meyve parçası!..
Bulmacayı çözer sonunda ama biraz hayal kırıklığı, biraz şaşkınlık ve ödediği yüklüce hesapla ayrılır restorandan, şöyle sıkı bir “Adana” yiyebileceği kebapçı bulma umuduyla..
Bu tür meseleler benim de başıma geldi doğrusu. Benimki de tam tersine: vejetaryenlik belasına!
“Şefim; etsiz, tavuksuz, kazsız neyiniz var?” dediğimde, şef; “taratorlu, Felemenk soslu, ıvır zıvır katkılı pennemiz var efendim” yanıtını verdi. Vaaay be, işte yemek bu olmalı diye atılıp ısmarladım. Aaa bir de ne göreyim! Bizim çubuk makarnamız var ya, çubuk, onun taa kendisi, “spagetti” bile değil, üzerine de yarım domatesten bir sos (tam domates bile değil cimriliklerinden!) biraz kuru nane gezdirmişler, hepsi bu! Eee, “hesap lütfen,” en az beş çuval makarna alacak kadar para bırakıp gittik, bir çatalın ucunda kaybolup gidecek kadar makarnaya! Doymak mı, ne mümkün, hele bizim gövde de biraz “large” olunca! Ama meseleyi ben de sonra çözdüm: parayı makarnaya değil, isme ödüyormuşuz. Tabii, o zamanlar şu hikayeyi de duymamıştım: Bir çift özel bir günlerini kutlamak maksadıyla şehirin lüks, penneli menneli restoranına gitmişler. Masalarında mumlar yakılmış, garson şarap şişesini elmastanmış edasıyla kadehlerin üzerinde döndüre döndüre içkilerini koymuş. Derken yemeklerini ısmarlamışlar. Tabii penneli menneli, taratorlu maratorlu (taktım bu penneye, taratora!). Adamcık, akşama kadar çalışmaktan canı çıkmış, yemek yemeye bile fırsatı olamamış. Bir yumulmuş önündekilere, anında tabak temiz. Hanım; daha usul, yol yordam bilirmiş. Utanmış, etrafından ve garsondan, kocasının bu davranışından ötürü. Uyaracak ama şimdi bir tartışma çıkıp günün büyüsü bozulsun da istemiyor. Sonunda dayanamamış ve; “hayatım, buraya yemek yemeye geldik, karnını evde doyurursun,” demiş.
Artık, pennelli menneli bir restorana gittiğimde maksadım yemek yemek oluyor, karnımı evde doyuruyorum!
Değerli okurlar; bunca yemek söyleminden sonra sanıyorum bir yemek tarifi vermemi veya “bu şehirde nerelerde yemek yenir” tarzında bir şeyler yazacağımı bekliyorsunuz?? Yanıldınız! Konumuz mu; cinsellik!
Ee, tabii diyorsunuz ki yemek ve cinsellik, ne alaka? “Aşkın yolu mideden geçer” de değil konumuz. Peki ya ne?
Konumuz; cinsellik ve fanteziler, cinsellikte hareketlilik, cinsellikte dinamizm. Adamlar çubuk makarnaya penneli mennelli isimler takmış, fiyatı yirmi kata çıkarmış, eti haşlamış, yanına kuru elma koymuş elmalı papaz yahni olmuş, eti haşlamış yanına limon kabuğu koymuş, limonlu rahibe yahni olmuş… Sonsuz seçenek. Ve bu kadarcık işlemin ve değişikliğin ardından yemeğin fiyatı tırmanmış tavana.
Peki ya cinselliğin yanına kuru erik koysak, üstüne limon sıkıp, flemenk sosu eklesek nasıl olur acaba, hiç merak ettiniz mi?
İnsanın cinsel davranışı çok karmaşık bir olgudur ve hemen hiçbir şeyin formülleştirilmesi olanağı yoktur. Kimi insanlar için seks, tahammül edilmesi gereken bir şey iken, kimileri için zevk kaynağıdır; ancak, çoğunluğun düşüncesi ise kimi zaman çok güzel, kimi zamansa berbat olmasıdır. Kişi ancak zevk alır ve mutlu olursa, seksi isteyebilir. Seks aynı zamanda iki kişinin duygusal yakınlıklarını birbirlerine aktardıkları bir araçtır. Ancak, ilişki zaman içinde değişime uğradıkça cinsel yaşamın da değişim geçirmesi olasıdır. İlişki yeniyken seks iştah açıcı, ilişki oturdukça da huzurludur. Fakat, ilişki çok uzun süredir devam ediyorsa, artık ortaya sorunlar çıkmaya başlayabilir ve bu durum çiftlerin kafasını karıştırabilir.
Pek çok kimse şefkat ve sevginin olduğu bir ortamda, seksin de çok güzel olacağını düşünür. Bir diğer gruba göre, seks sorumluluk olmadığı zaman ve iki insan birbirleri hakkında bir şey bilmedikleri zaman güzeldir.
Seksle ilgili bütün bu duygusal karmaşalar yetmiyormuş gibi, konunun bir de fiziksel yönü vardır. Cinsel duygular oldukça karmaşıktır; fizyolojik tepkiler ise karmaşıklıkta cinsel duygulardan geri kalmaz.
İnsanlar, cinsel yaşamlarında denedikleri değişik şeyleri yaşamlarının hiçbir alanında denemiyor olmalılar. Okuyup araştırdıkça, insanların deneyimlerini dinledikçe yelpazenin ne kadar geniş ve renkli olduğunu görüyoruz: “Kölelik” oyunlarından tutun, partneri marmelat bulamacına döndürmeye kadar değişik etkinliklerin onları nasıl tahrik ettiğini görmek mümkün. Her ne kadar bu tür “sınır” davranışlar hemen herkesin ilgisini çekse de, iş bunları uygulamaya gelince, insanlar genellikle tutucu davranabiliyorlar. Ancak, yine de pek çok insan bir şeyler öğrenmekten yana.
Bu merak edilen ve pek çok kişinin büyük bir ilgiyle yaklaştığı bazı konu başlıklarını şu şekilde özetleyebiliriz; anal seks, kölelik oyunları, dışarıda seks, eş değiştirme, sadomazohizm, yardımcı birtakım araçlar kullanma vs.
Yukarıda adı geçen veya geçmeyen tüm cinsel etkinlikler için; bilimsel anlamda doğrudur veya yanlıştır deme şansımız yok. Bu etkinliklerde sınırları çiftler belirler. Ancak, birtakım küçük öneriler, hatırlatmalarda bulunulabilir ancak. Örneğin; tercih edilen şey anal seksse, hijyene çok dikkat edin, tercih edilen şey eş değiştirmeyse, AIDS tehlikesini hatırlatmak olabilir sadece.
Diğer yandan, her çiftin birbirine ve birbirlerinin duygularına saygılı olması gerekir. Her ilişkide yaşanacak deneyimler, sadece eşlerin her ikisinin de gönül rızasıyla kabul ettiği etkinlikler olmalıdır. Atalarımız ne güzel söylemiş; “zorla güzellik olmaz.” Cinsellik iki insanın birbirine karşı güçlü duygularını ifade etmeleri demektir ve açıklık üzerine kurulu bir iletişim; rahat, güvenli ve doyumlu bir ilişki olanağı sağlar. Genel anlamdaki sağlıklı iletişim ortamı, cinsel manada da, beklentilerin, aksaklıkların, hoşnutlukların konuşulabilmesi, dolayısıyla doyumlu ve anlamlı bir yaşantı olanağının oluşması demektir.
İnsanlar için hemen her konuda olduğu gibi cinsellik konusunda da yeni deneyimler heyecan kaynağıdır, ama bazı cinsel etkinlikler aykırıdır ve çok kimseye hitap etmez. Bunların içinde teşhirciliği ve röntgenciliği sayabiliriz. Bu etkinlikler genellikle yapanları değil, istemeden tanık olanları ve istekleri dışında gözlenenleri olumsuz yönde etkiler. Bazı teşhirciler için önemli olan, davranışlarıyla başkalarını şaşırtmaktan aldıkları hazdır. Fakat unutulmaması gereken nokta; bizim zevk sınırlarımızın başkalarının rahatsızlık sınırlarına taşmamasıdır.
“Yaramazlık” olarak adlandırılabilecek bazı etkinlikler çok heyecan verici olabilir ve bunlarla, konan birtakım sınırları zorlarsınızdır ki esas haz kaynağı budur. Bu tür pek çok davranış doğal ve zararsızdır ve çiftin yaşamına renk katar. Fantezilerinizin gerisindeki; yeniliklere ve değişikliklere duyduğunuz gereksinimdir. Örneğin; farklı bir yerde alelacele sevişme fikri sizi tahrik edebilir ve bunu başkalarını rahatsız etmeden başarabilirseniz, hiç bir sakıncası yoktur.
Vee nihayetinde değerli okurlar; cinsel yaşama renk, heyecan ve coşku katmak için fantezilere ihtiyacımız var. Ama, önce eşinizin, sonra diğer insanların ve hatta kendinizin fiziksel ve duygusal sınırlarını aşmadan. Fanteziler, cinsel yaşamın rengârenk kalemlerle yapılmış kenar süsüdür, cinselliğin içine konmuş bir tutam nane, biraz flemenk sosu, azıcık taratordur. Ama dozları kaçırırsanız rahatsız olursunuz. Afiyet olsun!
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Taratorlu Flemen Soslu Cinsellik" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Ahmet ANADOL'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Ahmet ANADOL'un izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Ahmet ANADOL'un Yazıları
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Taratorlu Flemen Soslu Cinsellik' başlığıyla benzeşen toplam 17 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Evlilik ve Balayı Haziran 2009
► Ön Sevişme Son Sevişme Haziran 2009
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


12:17
Top