2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Oyun Danışmanlığı
MAKALE #3755 © Yazan Psk.Ülkü AYTİŞ | Yayın Ekim 2009 | 4,548 Okuyucu
Oyun oynamak her çocuğun doğasında vardır ve onun ruhsal ve bedensel gelişimi için sağlıklı bir araçtır. Çocuk çevresi ile bilinçli bir iletişim kurmaya başladığı 1 yaşından sonra isteklerini, sözel, bedensel ve oyunsal dil ile anlatır. Bu üç yapı ne kadar birbiri ile uyumlu ise çocuğun gelişimi de o kadar yolunda gidiyordur diyebiliriz. Bu yazımızda ele alacağımız oyun danışmanlığı şeklindeki yorumumuz anne ve babalara yol göstermek, ip ucu vermek ve birazda kendi çocukluklarına dönerek oyun oynamanın zevkini yeniden yaşatmayı amaçlamaktadır.

Her şeyden önce oyun danışmanlığı dediğimizde merkezimizde anne , baba ve çocuğu temel alarak birlikte kaliteli, öğretici, eğitici ve zevk alınan zamanı birlikte geçirmeyi rehberlik etmek olarak tanımlamaktayız. Bunu yaparken çocuğun yaşı ,ilgi alanı, cinsiyeti önem kazanmaktadır.

İki yaşındaki bir çocuk daha çok hareketli nesnelerle tek başına oynamayı seçip, çevrenin ilgisini çekecek tarzda davranışlarda bulunurken, 3-4 yaş arası kız çocuk daha bireysel oyunları tercih edecektir. Onun oyun çantası vardır, sevdiği bebeği vardır, kendisi annedir ve onunla uzun konuşmalar yapar, çünkü dil becerisi oldukça hızlı bir şekilde gelişmekte olup, kendi ses yansımasını duymak hoşuna gitmektedir. Aynı yaş grubu erkek çocuk 3-4 kelimelik cümleleri rahatlıkla bir arada kurabilmenin zevkini cep telefonu ile konuşarak yansıtmaktadır biz yetişkinlere.

5- 6 yaş arası artık onun tek başına oynamaktan zevk almadığını keşfettiğimiz yaştır. Grup oyunları ilgisini çekmektedir. Oyun arkadaşı ister yanında. Çünkü aynı zamanda gelişim evresinde paylaşmayı da öğrendiği, soyut kavramları anlamlandırmaya çalıştığı yaştadır. Kız çocuğu evcilik oynamayı tercih ederken, erkek çocuk daha çok mücadele gerektiren, kazanma duygusunu tetikleyen davranışlar içeren oyunları tercih edecektir. Onun oyuncak askerleri vardır ve her birinin ismi, yaşı, rütbesi vardır.

5-6 yaşla birlikte oyunlarda çocuğun arzu ve isteklerini, anne baba iletişiminin yansımasını, duygusal yapılanmalarını oldukça net görebiliriz. Tartışan anne babanın örneği, çocuğun evcilikteki karakterlerinde birbirlerine vurmaktadır. Eve gelen misafirin çocuğundan hoşlanmayan bir çocuk, oyuncak askerleri ile düşmanları saflarından kovarak yansıtmaktadır. İşin ilginç tarafı düşmanın adı eve gelen ama istenmeyen misafirin oğlu ya da kızıdır. Bu yaşlarda hayali oyun arkadaşları oluşmaya başlar. Bu arkadaşlar aslında çocuğun ruhsal gelişiminde yer alan süreçlerle ilgilidir. Soyut kavramlarla birlikte hayali canavarlar yatağın altında, perdenin arkasında saklanmaktadır ve çocuğumuzda bu hedefle kahramanca savaşmakta ya da bizden destek istemektedir.

Çocukların hayal dünyası ne kadar geniş ise oyun alanları ve oyun arkadaşları da o kadar geniş ve çeşitlidir. Biz yetişkinlere ve ebeveynlere düşen görev ise bu oyunlara katılmaktır. Ancak unutulmaması gereken nokta ise; oyuna bir yetişkin olarak değil, onun yaşına inebildiğimiz kadar inerek katılmaktır. Örneğin; saklambaç oynarken perdenin arkasına ayaklarımız görünecek şekilde saklanmak yerine, bir kutunun içine saklanmak, sandalyenin altına saklanıp tavuk gibi arada gıdaklayarak ses çıkarmak, ve ya çarşaf, ya da battaniyeyi üzerimize örterek sanki bir hayaletmişiz ve öyle ses çıkarıyormuşuz gibi saklanmak oyunu daha gerçekçi ve daha doyurucu kılacaktır.
Unutmayın ki oyun oynamak çocuğun oyuncaklarla saatlerce bir odada tek başına vakit geçirmesi demek değildir. Evinizin içinde yer alan her malzemeyi çocuk oyun aracı olarak kullanabilir. Bir kaşıkla tencereyi ters çevirip ses çıkartan 2 yaşındaki kızınızı sakın engellemeyin. O gürültü yapmıyor, sadece çıkan sesleri ayırt edebilmenin zevkini yaşıyor. Yatak odanızdaki battaniyeyi alıp salondaki koltukların yastık ve minderleri ile kendisine ev, barınak yapmaya çalışan 6 yaşındaki oğlunuz ile ona mutfaktaki tabaklarınızı salona taşıyıp yemek hazırlığı yapan aynı yaş grubu kuzenini sakın azarlamayın ya da oyunlarına katılmayacaksanız müdahale etmeyin. Çünkü; onlar sosyalleşmeyi ve paylaşmayı keşfetmekle meşguller. Unutmayın en iyi oyuncak çocuğun tercih ettiği nesne olup, en iyi oyun alanı da çocuğun belirlediği alandır. Siz sadece oyuna katılarak sınırları çizmede yardımcı olabilirsiniz. Bu oldukça sağlıklı bir tercih olup yaşına uygun oyuncaklarla da oyun alanını desteklemek çocuğun yaratıcılığını arttıracaktır. Böylece oyun oynayarak çocuğunuzla oldukça sağlıklı ve de kaliteli bir iletişim kuracaksınız.
İyi oyunlar…
Psikolog Ülkü ALACA AYTİŞ
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Oyun Danışmanlığı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Ülkü AYTİŞ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Ülkü AYTİŞ'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Ülkü AYTİŞ'in Yazıları
► Çocuklarda Oyun Kavramı ve Oyun Terapisi Psk.İlayda ÇEVİRİCİ YENİGÜN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Oyun Danışmanlığı' başlığıyla benzeşen toplam 18 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Ailede Güven İlişkisi Kasım 2009
► Önce Ebeveyn Olmak Kasım 2009
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


19:38
Top