2007'den Bugüne 92,874 Tavsiye, 28,332 Uzman ve 20,037 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Zayıf Duysal Bütünlük
MAKALE #4687 © Yazan Fzt.Aymen BALIKÇI | Yayın Mart 2010 | 6,006 Okuyucu
Zayıf Duyu Bütünlüğü

Herkes tam anlamıyla mükemmel bir duysal bütünlüğe sahip değildir.Hiç birimiz duyuları kusursuz bir şekilde organize edemeyiz.Mutlu, üretken ve iyi koordine insanlar mükemmel bir duyusal bütünlüğe yatkın insanlardır.Özellikle bazı insanlar iyi bir duysal bütünlüğe, bazıları sınırda, bazıları ise zayıf duysal bütünlüğe sahiptirler.
Eğer beyin duyuları entegre etmekte zayıf kalıyorsa, bu durum hayatta bir çok şeyi engelliyecektir.Zayıf duysal bütünlükte daha çok efor ve zorluk, daha az başarı ve tatmin olacaktır.Duyu bütünleme problemleri ile uğraşan insanlar Amerikadaki çocukların %5 ile %15 nin öğrenme güçlüğü veya davranış problemleri yaşatan duysal bütünlük problemleri yaşadığını tahmin etmektedirler.Zayıf duysal bütünlüğü olan çocuklar, çoğu yönleriyle tipik özellikler gösterirler ve genellikle normal veya normale yakın zekaya sahiptirler. Duyu bütünleme disfonksiyonu olan, tıbbi veya eğitimsel teşhisi olan diğer çocuklar ise duyu bütünleme bozukluğu ile ilişkili zorluklar gösterebilirler.

Değerlendirme

Şu anda beyinde böyle bir bozukluk açığa çıkarken ölçmenin bir yolu yoktur.Duyu bütünleme bozukluğu tıbbi problemler gibi değildir.Kimyasal dengesizlikler, kandaki düzensizlikler ve hücre patolojileri labaratuvarda ölçülebilir.Duyu bütünleme problemi kolayca izole edilebilen/seçilebilen bir durum değildir.Bunun için çocuk doğal ortamında, doğal aktivitelerini yaparken izlenir ve standart testler ile performansı ölçülür ve bunun ışığında beyin fonksiyonları Çocuktaki normal ve zayıf duysal bütünleme fonksiyonunu ayırt edebilmek için bu konuda uzman bir terapistin olması gerekir.
Çoğu zaman, çocukları klasik tıbbi tetkikler ile değerlendiren doktorlar, çocuklarda eksik veya anormal bir durum göremeyecektir.Hatta bazen ailelere her şey yolunda, büyüyünce düzelir gibi telkinlerde bulunabilirler.Eğer problem apaçık kendini göstermiyorsa, aileler çocuk okula gidip öğrenme, okuma ve yazmada problem yaşamadan durumun farkına varamayacaktır. Eğer ailenin başka bir çocuğu varsa veya aile dikkatli ise, çocuklarında bazı şeylerin doğru gitmediğini görürler ama ne olduğunu çıkartamazlar.Kendi kendilerine eğer problem yoksa çocuğum neden kolayca ağlıyor, neden inatçı veya neden birşeyler bozukmuş gibi görünüyor diye sorarlar.Duyu bütünleme terapisi eğitimi almış bir terapist bu konudaki sorularınız cevaplandıracaktır.

Bazı erken belirtiler:

Yaşıtlarına göre geride olan aktiviteler(geç dönme,sürünme,emekleme,oturma ,ayağa kalkma…).Ayakkabının bağcıklarını bağlamakta zorlanmak veya bisiklete yandaki destekleri olmadan binmekte zorlanmak.Ama zayıf duysal bütünlemesi olan infantlar problemlerin daha sonra açığa çıktığı bir gelişim programı izliyor gibidir.Kolay veya zarif hareket edemeyebilirler.Beceriksizce koşabilirler, sakarlık yapabilir hatta sık sık takılıp düşebilirler.Bütün sakarlıkların nedeni olarak da zayıf duyu bütünleme problemini gösteremeyiz çünkü; bazı insanların temel sinirleri ve kasları iyi çalışmıyor olabilir.Duyu bütünleme disfonksiyonu olan çocuklarda sinirler ve kaslar normal çalışırlar sorun beynin duysal bilgileri birleştirmesindedir.

Okula gitmeden önce, zayıf duyu bütünlemesi olan çocuklar diğer çocuklar kadar becerikli bir şekilde oynayamazlar.Çünkü gözlerinden, kulaklarından, ellerinden ve vücutlarından gelen duyuları entegre edip adaptif bir cevap çıkaramazlar.Bazı ayrıntıları kaçırabilir, ve diğer çocukların nasıl yaptığını anlamayabilir.Diğer çocuklarca popüler olan oyunları seçmeyebilir(elle kullanımı gereken oyuncaklar onlara çok zorlu gelebilir).Bazı şeyleri diğer çocuklara göre daha çok kırabilir ya da daha çok kaza yapabilirler.
Dil gelişimindeki gecikme temel bir problem ve beyinde her şeyin iyi gitmediğine dair önemli bir ipucudur.Bazı çocuklar işitme problemleri olmadığı halde iyi dinleyemezler; ses işitme yolları boyunca beyne iletilir fakat, bu ileti beyinde kaybolur.Bazı çocuklar ne söylemek istediklerini bilirler ama ağızlarını nasıl yöneteceklerini bilemezler.
El ve gözlerden düzgün mesajlar gelmeden, çocuklar iki çizgi arasını boyayamaz, pazıları birleştiremez, makasla düzgün bir şekilde kesemezler veya iki kağıdı birleştirerek yapıştıramazlar.Böyle bir çocuk her küçük görevinde yaşıtlarından daha zayıf beceriler gösterecektir.Onun için, herhangi bir görev daha zor ve karışık olacaktır.Yetişkinler çocuğun bu görev/iş/oyun ile ilgilenmediğini düşünebilirler, ama bunun nedeni çocuğun bunlarla ilgili duyu ve cevaplarının onun için anlam ve hoşnutluk sağlamamasıdır.

Bazı çocuklar derilerinden gelen duyuları organize edemezler.İnsanlar onlara dokunduklarında sinirlenebilir, kızabilirler veya insanlardan uzaklaşabilir.Çocuklardaki hiperaktivitenin nedenlerinden büyük bir kısmı zayıf duysal bütünlemeye bağlıdır.Bazen sesler ve ışıklar çocuğu irrite/rahatsız edebilir ve çocuğun dikkatini dağıtabilir(çocuğun yüzünü dikkatlice izlersiniz yüzündeki rahatsızlık ifadesini görebilirsiniz).

ŞİMDİ BİRAZ DÜŞÜNÜN!

Çevrenizdeki dünyayı algılamak için duysal bütünlemeye ne kadar ihtiyacınız olduğunu düşünün.Hiç bilmediğiniz bir depoya birçok materyalin arasında bulunan bir kutuyu bulmaya gittiğinizi ve bu sırada ışığın kesildiğini hayal edin.Şimdi de alarmın çaldığını ve başınızın üstündeki fıskiyelerden suların aktığını hayal edin.Bu durumda görme ve işitme duyunuz size yardım etmeden ,ortam ile ilgili oryantasyonu sağlamak ve ne yapmak gerektiğini kestirmek için dokunma ve vücut farkındalığı duyusunu kullanmaya başlamanız gerektiğini düşünüyor musunuz? Alarm sesinin ve suyun beklenmedik duysunun, bulunduğunuz durumda diğer duyularınızı kullanarak duruma çözüm bulma becerinizi etkilediğini düşünüyor musunuz.

Bütün duyular bir arada çalışıyorken birden bu duyuların bir kısmından mahrum kalmak bizi oldukça huzursuz edebilir.Bulunduğumuz ortamda ön planda olan duyular bize gerekli bilgileri vermediği zaman diğer duyular daha çok önemli hale gelir(görme ile ilgili duyumuz karanlık bir ortamda kaybolur ve işitme, dokunma, proprioseptif, ve vestibüler duyular ön plana çıkar).Karanlık bir depoda olduğunuzu düşündüğünüzde günlük yaşamda kendinizi rahat ve güvende (nerede, nasıl olduğunuzu bilerek) olmanızı sağlayan duyular olmadan hayatın nasıl olabileceğini düşünün.

Okuldaki Problemler

Ev ortamında çocuklar her şeyi normal veya problemlerin göze çarpmayacağı bir şekilde iyi yaparlar ama okulda öğrenme ile ilgili ciddi problemler yaşayabilirler.Eğitimciler okuma, yazma ve aritmetiğin eğitimde temel olduğunu söylemektedirler ama bunlar sağlam bir duyu bütünleme temeline dayalı gelişen kompleks işlemlerdir.Çocukluk çağında duyu bütünlemedeki minör problem çocuk okula gittiğinde majör bir handikap’a dönüşebilir.

Aileler ve öğretmenler okul çağı çocuklarından, yetişkin bir çocuktan beklenilenden daha çok şey beklerler.Çocuğun okulda sadece yeni şeyler öğrenebilmesi yeterli değildir, sınıf arkadaşları ve öğretmenleri ile anlaşabilmelidir.Duysal bilgileri iyi organize edemeyen bir beyni olan çocuklar, arkadaş edinmekte ve arkadaşlıklarını sürdürmekte sorun yaşarlar.Okul bu çocuklarda normalin üstünde stres yaratır çünkü, sınıf arkadaşlarına yetişebilmek için daha çok çalışmaları gerekmektedir.Zayıf duysal bütünlüğü olan çoğu çocuk kendini savunmasız ve kaygılı hisseder.

Çocukların okulda yapması gereken çok fazla şey vardır.İyi bir duysal bütünlük olmadan çocuğun ayakkabısını bağlamayı öğrenmesi, makası tutması, kalemin ucunu kırmaması, bir görevden başka bir göreve geçmesi, okul yolundaki levhaları tanıması ve benzeri… oldukça zordur.Çocuk sportif aktivitelerde daha iyi bir duysal bütünlüğe sahip diğer çocuklarla yarışmak zorundadır.İnsanlarla dolu bir sınıfta çocuğun dikkatini toplaması gerekmektedir, bununla birlikte bu çocuklar öğretmenleri ile birlikte yalnız iken bile güçbela dikkatini toplayabilmektedirler. Bazı şeyleri yapabileceklerinden daha hızlı yapmayı bekleyebilirler. İki direktifi olan cümleleri(ayakkabını çıkar ve anahtarı tak vb…), basit yönergeleri bile hatırlamakta zorlanmalarına rağmen hatırlamak zorundadırlar.
Bu çocukların dikkati sınıfta, eksternal(dışardan gelen) ses, ışık ve başka şeyler yapan diğer insanların yarattığı karmaşa ile çabuk dağılabilir.Beyinleri normalin üstünde uyarılmıştır ve bir çok aşırı aktivite ile cevap verir.Hiperaktif çocuk sınıfın her yerinde zıplayıp hoplar ve bunun nedeni kendisinin bunu yapmak istemesi değildir.Beyin kontrol dışı hareket etmektedir.Çocuğun aşırı hareketi, kontrol edemediği veya organize edemediği duyulara karşı yarattığı kompansatuar bir cevaptır.Beynindeki karışıklık, çocuğun konsantre olmasını veya odaklanmasını ve öğretmenin ne dediğini anlamasını imkansız kılmaktadır.Eğer çocuk bir yerde ayakta dururken birileri yanlışlıkla ona çarparsa , o da çok sinirlenip vurur.Öfke ve agresyonda kişiler arası ilişkilerle yapılacak bir şey yoktur; bunlar çocuk tarafından tolere edilemeyen duyulara karşı açığa çıkan otomatik reaksiyonlardır.

Bu çocuklar beyin işleyişinde açığa çıkan bu problemlerini konuşamaz ya da neler olduğunu anlayamazlar.Kendini kontrol etmesini ya da daha iyi konsantre olmasını söylemek anlamsız ve faydasız olacaktır.Ödül veya ceza beynin duyuları organize etmesini kolaylaştırmaz.Yetişkinler genellikle çocuklardan yapamayacakları isteklerde bulunup problemlerini daha kötü hale getiriler.

Birkaç yıllık bu deneyimlerden sonra , çocuk onda bir şeylerin değişik olduğunun farkına varacaktır. Bazı yönlerinin her zaman farklı olacağını düşünebilir.Dikkatli bir aile desteği olmadan, aptal veya kötü olduğunu düşünme eğilimi geliştirecektir.Sözel olarak ona aptal veya kötü olmadığını söylemek yeterli değildir çünkü, sözler ve düşünceler beyni organize edemez.Bununla birlikte duyular ve adaptif cevaplar buna yardımcı olur ve çocuğun özsaygısını geliştirmesini sağlar.

Duyu bütünleme disfonksiyonu herhangi biri için bile taşıması güç bir yüktür.Zayıf duyu bütünlemeye sahip çocukların her birinin farklı semptomlar gurubu gösterdiğini hatırlayın.Hatta tipik gelişen bazı çocuklar bile bu problemlerin az bir kısmını bir defa yada daha çok yaşarlar.Aileler eğer çocukları bu problemlerin birçoğunu yaşarsa ve bir defadan çok açığa çıkarsa bu konuda ancak o zaman kaygılanabilir.Çocuğunuzda duyu bütünleme problemi olduğunu düşünüyorsanız, onu duyu bütünleme terapisi konusunda eğitim almış sertifikalı bir uzmana gösteriniz.Terapi ve destekçi bir aile ile, çocuk hayatta başarılı, sosyal etkileşimlerden hoşlanan ve topluma katkı yapan bir birey olacaktır.Tanıdığınız bütün yetişkinleri düşünürseniz, hepsinin öğrenme ve adaptasyon konusunda biraz sıkıntı yaşadığının farkına varacaksınız.Çoğumuz mükemmel bir duysal bütünleme olmadan geçinebilecek/hayatını idame ettirebilecek yeteneğe sahibiz.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Zayıf Duysal Bütünlük" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Fzt.Aymen BALIKÇI'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Fzt.Aymen BALIKÇI'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Aymen BALIKÇI Fotoğraf
Fzt.Aymen BALIKÇI
İstanbul
Fizyoterapist
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi30 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Fzt.Aymen BALIKÇI'nın Yazıları
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 20,037 uzman makalesi arasında 'Zayıf Duysal Bütünlük' başlığıyla benzeşen toplam 8 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


10:45
Top