2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Erkeklerde 2 Kadın Fenomeni
MAKALE #4699 © Yazan Psk.Sabahattin ZENGER | Yayın Mart 2010 | 27,200 Okuyucu
Freud “Aşkın Psikolojisine Ekler I”’de insanların aşk yaşamlarında birbirinden farklı obje seçimleri olduğuna dikkati çekmiştir. Daha sonra Freud; kendisinden daha düşük sosyoekonomik sınıfa ait ve birçok sevgilisi olan bir kadına karşı erkeğin duyduğu tutkulu aşkı tanımlamıştır. Bu tür erkekler acı içinde kıskançlık duygularıyla savaşırken; bu düşmüş kadını kurtarmak için de güçlü istek duymaktadırlar. Bu tür tutkulu birliktelikler bu tip adamların hayatlarında tekrar tekrar yaşanmaktadır.

Bu yazıda daha önceden yazılmamış eğer yazıldıysa da özgül bir vakadan öteye geçememiş, klinik ve teorik düzeyde irdelenmemiş ancak Freud tarafından tanımlanmış başka bir uç örnek tasvir edilecektir. Bu adamlar iki kadına-karıları ve diğeri aynı zamanda güçlü bir bağla bağlanmışlardır; her birinden vazgeçmede zorluk yaşamakta ve varılan yer: iki kadın fenomeni olmaktadır. Bu klinik durum; diğer iki kadın durumlarından ayrılmalıdır. Burada tanımlayacağımız iki kadın fenomeni bilindiğinden daha sık karşımıza çıkmaktadır.

Genelleştirilmiş öngörüleri aydınlatmaya yardımcı olacak bir vakanın analizinde elde edilen veriler ışığında vakanın analizleriyle bu hastanın psikanalizinde ortaya konan sevme partnerinin dinamik açıdan anlaşılması bu tür iki kadın fenomenini yaşayan hastaların değerlendirilmesinde yardımcı olacağı düşünülmektedir.

Fenomonolojik Görüş:

Bu durumdan yakınmakta olan erkek; genç yaşta benzer bir geçmişe sahip bir kadınla evlenmiştir. Bu ilişkide her ikisi de monogam kalmış ve birbirlerine adadıkları bir yaşam sürmüşlerdir. Ancak ilk dönemlerde yaşanan cinsel tutku ve aşkın tükenmesiyle duygusal yaşamlarını eşlerinden ayırmışlar ve daha sonra da başka bir kadınla tutkulu bir aşka düşmüşlerdir. Yeni bir kadınla aşk ilişkisini yaşarken halen evliliklerine ve eşlerine karşı bağlılıkları ve sorumlulukları da devam etmektedir.

Bu önü alınmaz haz ve tutku; yeni bir obje ile uyanmış ve o objeye yatırılmıştır; bu da erkeğin yaşamındaki tüm etkinliklere ve işlevlere yansımaktadır. Daha önceden eşleriyle yaşadıkları ancak zaman içinde kaybettikleri bir duyguyu yeniden yaşamaktadırlar: hayat yine özel, anlamlı ve heyecan doludur. Bu yeni kadının kendilerini taktir ettiğini ve beğendiğini önemle vurgulamaktadırlar. Yaratıcı işlevselliklerinin bu yeni kadınla tekrar doğduğunu hissetmektedirler. Bu kadın farklı bir geçmişe sahiptir; aralarındaki farklılıklar yeniden yaşanmakta olan aşka, haz ve esrar katmaktadır. Kadının yaşının bir önemi yoktur. Bu erkekler eşlerini boşayıp genç bir kadınla tekrar evlenen yaşlı erkeklere benzemezler.

Eşleri; evle ve çocuklarla ilgilenen iyi, kendisini adamış, vicdanlı ve sorumluluk sahibi bir kadındır. Sevimli olarak tanımlanır; ama artık tutku ya da heyecan uyandıramaz. Erkek karısının işiyle sadece kendisine sağladığı para ve prestij için ilgilendiğini düşünmektedir.

Bu erkekler her iki kadınla da seks yapabilirler. Bunlar Freud’ un tanımlamış olduğu fahişe-madonna kompleksine sahip erkeklerden de değildir; bu kompleksten yakınan erkekler Madonna’ ya benzer eşleriyle girdikleri cinsel ilişki de başarılı olamazlar. İki kadın fenomenini yaşayan erkekler eşleriyle yaşadıkları cinselliği sıradan ve mekanik bir birliktelik; diğer kadınla yaşanan deneyimi ise arzulu ve haz duygusuyla yoğrulmuş bir birliktelik olarak yaşamaktadır. Eşleriyle daha sık cinsel ilişkide bulunmaktadırlar; özellikle başka bir kadına aşık olduktan sonra. Cinselliği bir evlilik sorumluluğu olarak görmekte ve ayrıca da eşlerinin onlardan şüphelenmesini engellemeye çalışmaktadırlar. Eğer eşleriyle yaşadıkları cinselliği keserlerse ilişkilerinin su yüzüne çıkacağından korkmaktadırlar. İkinci kadın ne bir metres olarak görülmekte ne de öyle davranılmaktadır. Bu tür bir adam diğerlerinin de bu ilişkiyi kendisi gibi olumlu bir birliktelik olarak görmeleri beklentisi içindedir. Bu erkekler rasgele seks ilişkisi kurmazlar. Gerçekte monogam bir yaşam onların şiddetle savundukları bir yaşam biçimidir. Kendileri için yüksek standartları vardır ve diğerlerinden de yüksek düzeyde bir işlevsellik göstermelerini beklerler. Yetenekleri, becerileri ve tabi ki seçtikleri kadınlar bu uğursuz gizli ittifakın sessizliğinin sağlanması için yardımcı olmakta ve iki kadın fenomeni uzun zamanlar sıklıkla uzun yıllar boyunca rahatsız edilmeden varlığını sürdürmektedir.

İki kadın fenomenini başarılı bir şekilde yaşarken, bunaltı, suçluluk, utanma veya çatışma yaşıyor gibi görünmemektedirler; bu ego durumunun haz ve doyum içinde olduğunu göstermektedir. Ne zaman ki dış güçler ayrılma, boşanma ya da tutkuyla sevdiği ikinci kadını bırakması konusunda bir karar vermesi için onu zorlamaya başlarsa egonun yaralanabilirliği kolayca ortaya çıkmaktadır. Bu iki kadından birini bırakmak için karar verme mücadelesindeyken kontrol edemeyeceğini düşündüğü bir karmaşa içinde yok olmakta olduğunu hissetmektedir. Ailesi ile ilgili yıkıcı bir suçluluk duygusu altında ezilmekte, ayrılık ve boşanmadan sonra ciddi bir depresyon ya da fiziksel bir hastalık geliştireceklerinden korkmaktadırlar. Ailesi, meslektaşları ve arkadaşları tarafından ayıplanacakları beklentisi içindedirler. Parçalanmış, yok olmuş meslekleri hakkında düşünmekten kendilerini alamamaktadırlar. Bu konularda abartılmış bir algılamaları olduğunu bilmelerine rağmen bu olası felaketleri düşünmeden de yapamamaktadırlar.

Eşleriyle kalıp, tutku dolu aşklarından ayrılmalarını düşündüklerinde yeniden hayatın renksiz, sıkıcı ve monoton olacağını ve hazdan arınmış belki de tüm yaratıcı işlevlerini kaybetmiş olacaklarını düşünmektedirler. Bu yolu izlemeye karar verdiklerinde yıkıcı suçluluk duygusu ortadan kalmakta ve doğru, uygun davranışı yaptıklarına inanmaktadırlar; ancak emin oldukları tek şey sevilen objenin kaybının acısıyla yüzleşmek zorunda olmalarıdır. Karar verme aşamasındaki bu karmaşa içinde korkutucu üçüncü bir seçenek de olduğunu değerlendirme içinde tutmaktadırlar -her iki kadını da bırakmak. İşte tam bu zamanda bir karar verememekte zorlanırlar ve tam bu aşamada yardım arayışı içine girmektedirler.

Narsist 2 Kadın Fenomeni:

İki kadın fenomenini sıklıkla başarılı ve zengin önemli prestiji ve gücü olan erkeklerde görüldüğü bilinmektedir; ayrıca bu erkekler maddi veya mesleki kayıplarla da karşılaşmamışlardır. Orta yaşlı narsistik erkeklerin yıkılmış evliliklerinin bir ayrılma içinde değerlendirilebileceğini düşünmekteyim. Yelpazenin bir ucunda önemli , kollaps yaşayan erkeklerin evliliği vardır(Bird ve ark.;1983). Bu kollaps (yıkılma,çökme) içindeki erkek bir VİP’ tir; -önemli, etkin, mesleki yaşamda, politikada ve sosyal çevresinde gözde olan, toplumsal sorumlulukları yerine getiren bir erkektir, Bird bu erkekleri ünlü Tip A kişiliğine sahip olanlar olarak tanımlamaktadır; bense bu erkekleri narsistik kişilik bozukluğu grubu içinde değerlendirmekteyim (Chessick;1985,1987).

Bu kollaps olmuş zengin adamlar depresif bir reaksiyon göstermekte ve regresif bir duruma sıklıkla aday olmaktadırlar. Bu reaksiyon erkeğin karısı ile olan bağı zayıfladığında ve onu kaybedeceğine ilişkin derin bir korku duyduğunda yaşanmaktadır. Bu durumun psikodinamiğini Bird ve ark. şöyle açıklamaktadırlar: erkek güçlü ve kontrol edici bir anneyle narsistik bir identifikasyon (bir mikroorganizmanın cins ve tür adının belirlenmesi işlemidir yapmakta ve sonuçta narsistik kişilik bozukluğunun tipik özellikleri ile donanmış olmaktadır; bunun yanı sıra karısını self-objesi olarak da kullanmaktadır. Evliliğin ilk yıllarında karısı annelik yapan ve uysal bir rolde olmaktadır. Kadın; kocasının ona böyle yaslanmasından bıktığındaysa erkeğin psikolojik dengesi ciddi bir tehdit altında kalmaktadır. Karıları artık besleyici self-obje işlevini çeşitli nedenlerle göremediklerinde bu adamlar güçlü evlilik dışı cinsel aktivitelere girmek yerine daha sıklıkla dezorganize (dağınık) ve depresif olmaktadırlar. Bu tür evlilikler kural olarak bozulmazlar; evlilik terapisiyle birlikte bireysel terapiyle işlevsel hale gelebilirler. Terapinin amaçları; erkeği daha güçlü ve daha az kollaps yaşayacak bir hale getirmek ve nörotik evlilik bağını gevşeterek her iki bireyin de ayrılma ve bireyselleşmesine izin vermektir.

Bu yelpazenin ortasında iki kadın fenomenini; farklı şekillerde gözlemlenmekteyiz. Bu durumda erkek karısı ile kalmakta fakat karısının yapamadığı ya da yapamayacağı alternatif işlevler için başka bir kadın bulmaktadır. Bu durum göreceli olarak sabit bir durumu tanımlamaktadır.

Yelpazenin diğer ucunda karılarını aniden terk eden ve başka bir kadın arayıp sıklıkla da bulan erkekler vardır. Bu tür erkekler Prosen ve ark. tarafından incelenmiştir; ancak neden aniden eşlerini terk edip, başka birisini aradıklarını bilmemektedirler.

Çalışmacılar bu durumu şöyle açıklamaktadır:

Bu göreceli olarak mutlu evliliği olan erkek orta yaşa gelmiştir. Evlilik öncesinde pek az kadınla ilişkisi olmuştur ve karısı muhtemelen onun ilk aşkıdır. Bu noktada karısının yaşlandığının ve onun cinsel isteklerine yeterince karşılık vermediğinin şikayeti içindedir. Karısıyla yaşadığı cinsellikte performans kaybı yaşayabilir. Sonuç olarak evliliği tümden bitirecek bir kadın arayışına girilir.

Çalışmacılara göre; erkek elinde genç bir beden imajı bulundurarak kendisinin de karısı gibi yaşlandığı gerçeğinden kaçmaktadır. Bunun narsistik öğeleri açıktır; ancak yazarlar başka bir alternatif açıklama getirmektedir; orta yaşla odipus kompleksinin dirilmesi. Karısı yaşlanmaya başladığında erkeğe fiziksel olarak annesini anımsatmaktadır. Erkek 10’lu yaşlarına eriştiğinde annesi de yavaş yavaş yaşlanmaya başlamıştır ve o döneme ait anılarının büyük çoğunluğunu yaşlanmakta olan kadınlar oluşturmaktadır. Yazarlara göre; erkeğin karısından daha genç ve çekici bir kadın aramasının altında çocukluğunun fantezisinde kalmış erotik anneyi bulma isteği yatmaktadır. Bu arayış karısının yaşlanmasıyla daha çok erkeğin annesini anımsattığı ve erkeğin çocukluk fantezisindeki genç ve güzel anneye olan benzerliğinin azaldığı zaman başlar. Karısının kaçınılmaz yaşlanması erkeği yeniden arayışa mecbur etmektedir.

Yazarlar değişen selfin inkarının altını çizmekte ve erkeğin gençlik ve canlılık duyguları için çabalamakta olduğunu belirtmektedirler. “Narsistik olarak doyum veren bir kadın bularak bir aşk objesine ulaşabildiğinin taktiğini yaptırmaktadır.” Bu kovalamaca ergenliğin bitirilmemiş bir işinin de tamamlanmasını sağlamaktadır. Bu tür narsistik erkekler ergenlikte kazanmaları gereken zaferi kazanmaları gerektiğini düşünmektedirler. Don Juan’ da olduğu gibi buradaki zafer kazanma davranışı da Odipus Kompleksinin bir türevidir ve hem kadınların idealizasyonunu hem de onlara duyulan düşmanlığı içerir. Yaşlanmakta olan erkeğin karısı düşmanlık duygusunun hedefi olurken yeni kadın da idealizasyonun alıcısı konumunda olur.

Sabahattin ZENGER
Psikolog
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Erkeklerde 2 Kadın Fenomeni" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Sabahattin ZENGER'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Sabahattin ZENGER'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     5 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Sabahattin ZENGER'in Makaleleri
► Kadın ve Erkeklerde Yinelemeli Boşalma Dr.Psk.Dnş.Ayavar Cem KEÇE
► Erkeklerde İktidarsızlık Dr.Psk.Dnş.Ayavar Cem KEÇE
► Erkeklerde Bağlanma Korkusu Psk.Yasemin TÜZEMEN
► Erkeklerde Sertleşme Sorunu Psk.Dnş.Zahir AKTAŞ
► Erkeklerde Erken Boşalma Psk.Dnş.Zahir AKTAŞ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Erkeklerde 2 Kadın Fenomeni' başlığıyla benzeşen toplam 41 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Nedir Bu Depresyon? Haziran 2016
► Bağımlılığı Tanıma Eylül 2014
► Kekemelik Nedir? Neden Oluşur? ÇOK OKUNUYOR Nisan 2010
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


19:07
Top