2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Duygusal Müzik Dinlemenin Faydaları (Güncel Psikoloji Yazıları)
MAKALE #4983 © Yazan Psk.İzzet GÜLLÜ | Yayın Mayıs 2010 | 14,086 Okuyucu
Duygusal melodilere alerjisi olan, arabeski ise asla müzik kabül etmeyen bir kısım "efendilerimizin" bu tutumlarının altındaki gizil ego beni hep düşündürmüştür. Dünyanın adeta etraflarında döndüğünü sanan, ayrıca alemin en akıllısı olarak da kendilerini gören bu şişkin egolu kişiler kendi dinledikleri müzik türü hakkında kendileri karar verirler. Bu son derece normal sayılabilir. Lakin bununla yetinmezler, daha da ileriye giderler, başkalarının ilgi ve beğenileri hakkında da ileri - geri konuşurlar. Söz gelimi onların dinledikleri müzik türü hakkında da söz söyleme, hüküm bildirme, yargıda bulunma hakkını kendilerinde görürler.

Bu kişiler adeta çocukluk yıllarındaki “egosantrik” evreye takılı kalmış gibidirler. Ya da fakirlikle - fukaralıkla özdeş eski yıllardan kalan, garip – gureba, cahil – cühela ana ve babalarımızın döneminde popüler olan ancak bugüne kadar gelen bu müzik türü -sırf bu nedenle- çoğu kişide belli kompleksleri tetikliyor, bu yüzden de içten içe rahatsızlık veriyor da olabilir! Kedinin ulaşamayacağı ciğere mundar demesi gibi, “Bu müziği dinleyince ve birileri tarafından hala beğenildiğini görünce kompleksim derinleşiyor” diyemeyecekleri için, “Bu müzik mi ki, arabesk müzik değil ki…” diyerek kirli ve ucuz bir propaganda yolunu tercih ediyor da olabilirler! Ayrıca bu psikolojik harekatın ardından genelde “niçin müzik değil peki?” şeklinde son derece masum bir sorunun gelmeyeceğini, her seferinde söylediklarinin yanlarına kar kalacağını da iyi bilmektedirler.


Müzik nedir sahiden? Belli sözler üzerine giydirilmiş melodilerle icra edilen, genellikle çeşitli enstrümanların kullanıldığı bir sanat türü değil midir? Peki duygusal müzikte / arabeskte bunların hangisi eksiktir? Söz mü eksiktir, melodi mi ya da çalınan müzik aletleri mi?

“Arabesk insanı çok duygusallaştırıyor” diyor bazıları. Sanki duygusallaşmak çok kötü bir şeymiş gibi! Son yıllarda duygusallığımızı kaybettik de sanki çok iyi olmuş gibi! Sürekli hoppa, umursamaz, relaks, her an neşeli, derinlikten uzak, sığ, yüzeysel ve uçuk olmak marifetmiş gibi.

Peki Tarkan’ın, Kayahan’ın, Yıldız Tilbe’nin, Sezen Aksu’nun ya da arabesk söylemeyen diğer popüler sanatçıların pekçok şarkısı da içinde öyle ya da böyle yoğun duygular barındırmıyor mu?
Olar farklı abi. Niye?

Yoksa ne dinlediğimizden çok kimden dinlediğimiz mi önemli? E o zaman bunu açık açık söyleyin! Arabesk üzerine alınıyor, yazık!



Psikoloji İlkesi: Belli uyrıcıların belli uyarıcılarla u-t ilşkisi içinde olması misali (limon ile salya, cinsel uyarıcı - uyarılma tepkisi gibi) insan psikolojisinde belli duygular belli duygularla bağ ilişkisi içersindedir. Müzik vb. harici uyarıcılarla bir duygu tetiklenip beslenmiş ise bu aynı bağlamda yer alan ve benzer nitelikte olan diğer duyguları da tetiklemekte, böylece o duygular da beslenmeye başlamaktadır.

“Duygu bu, mide mi ki beslensin” diyenlerimiz varsa şayet “sevgi, özlem, hasretlik, nefret” gibi duyguların nasıl ve nelerden beslendiğine bir kez daha bakabilirler! Psikolojideki U-T ilişkisi gerçeği bağlamında analiz ettiğimde romantik duygular yüklemeyen, sadece o anki kısmi deşarzı hedefleyen, anlık neşe ve keyif veren müzik türlerinin daha çok kişilerde hazcılığı, egoyu, ani nitelikli duygusal iniş ve çıkışları artırdığını (müziğin ritmi ile sınırlı, hızlı, akut iniş ve çıkışlar duygularımızdaki doğal ve daha çok yavaş nitelikli işleyen iniş ve çıkış mekanizmasını bozduğunu, bunun ise içinde bulunulan andan etkilenen ve çabucak değişebilen bir ruh hali geliştirilmesine neden olabildiğini), çabuk bıkma ve sıkılma hislerini harekete geçirdiğini düşünüyorum. Tabiki bu tespitler bilimin kesin sonucu değil; benim kendi klinik gözlemim; şahsi / öznel kanaatim!

...

Arabeskin gerek sözleri gerekse ona eşlik eden melodisiyle insanda öncelikle tetiklediği, sonra da beslediği yoğun hissiyata kabaca “duygusallık” diyebiliriz. Duygusallık ise doğası gereği “merhamet” duygusu ile aynı sülalelendir. Dolayısı ile hısımın hısıma yardım etmesi misali duygusallık, organizma mahallesinde kendisine en yakın oturan, üstelik akrabalık bağıyla da bağlı olduğu merhamet hissini besleyecektir. Merhametli insanın evinde dünyaya gelecek çocuklar ise aynı zenci bir çiftin evinde zenci bebeklerin dünyaya gelmesi misali “derin düşünme, bağlılık, sorgulama, muhasebe” bebekleri (şuan ismini saymadığım başka kardeşler de var tabi) olacaktır.

...

Duygusal müzik duygusal bir yapının gelişmesine zemin hazırlar. Duygusal kişilik tarlasında ise daha çok acının ve gözyaşının suyu ile yoğrulan merhamet meyveleri filizlenir. Merhametli kişi hassastır, duyarlıdır, “bana neci” değildir. O çabucak üzülebilen kişidir. Hergün bir beşik gibi sallanan depremden korkar mı daha! O böylece üzüntüye karşı olan hassasiyetini yenerek duyarsızlaşan, böylece onunla dostça yaşamayı öğrenen, üzüntüsünü acı bir biberi lezzetle yiyen kişi misali keyifle midesine indiriven kişi olmuştur bir bakıma. Çoğu daha dudağına değdirir değdirmez "yandım çavuş ayranı" içmiş gibi tepki verirken o küçücük bir yer sofrasında yirmi arnavut biberini arka arkaya midesine indiren, lakin yine de banamısın demeyendir! (Söylemesi ayıp, ben de öyleyimdir.)

...

Duygu yüklü müzik türü ile sürekli duygusallık aşısı olan, başta olumsuz duygulara, ardından da acılara karşı bağışıklığı güçlenen, sözünü ettiğim bağ ilişkisinin doğal bir neticesi olarak da merhamet hisleri gelişip kuvvetlenen, böylece uzaktaki bir yabancıya dahi acıyacak kadar olgunlaşan, olgunlaştığı nispette insanlık gerçeğine yaklaşan, halbuki en insani şey olan üzülmeyi çoğumuz gibi “öcü” addetmeyen, böylece de her fırsatta “yandım - bittim - öldüm” demeyen, o yüzden üzüldüğü ilk yerde hemen pullarını dökmeyen, zaman zaman köşede bucakta da olsa ağlayabilen, ağladıkça kaskatı kesilmiş yüreği adım adım yumuşayan / yufkalaşan, ardından bağrındaki katı nasırları çözülen, bu yüzden dertli olan, haliyle sık sık derin düşünceler deryasına dalan, daldıkça ruhunu (vicdanını) serinleten, attığı güçlü düşünce kulaçlarıyla yüzerken kafasını böylesine hayırlı işlerle yoran (beyin bir şekilde zaten yorulacaktır. Önemli olan neyle yorduğumuzdur. Bu türden hayırlı yormalar -mantığın genel kurgusuna ters bir biçimde- beyni dinlendirir), ardından sorumluluk hisleri harekete geçen, sevgi, aile, ahde vefa, geçmişe hürmet, ülkesine muhabbet bağları adım adım pekişen kişi olmaya daha yakındır duygusal müzik yahut arabesk dinleyen kişi.
("Bu özellikleri taşıyan kişiler mi daha çok arabesk dinler yoksa arabesk dinlemek mi kişileri bu hale getirir" meselesi ilk başta değil de tam da bu noktada aklıma geldi. Ama şu bir gerçek ki, geç kaldı. Yazının sonuna gelmişim. Herşeyi silip de sıfırdan başa dönemem. Neyse, bu yazılık da böyle kalsın.)

İçinden üç beş kişinin çıkması ve etine buduna jilet atması bu gerçeği fazla değiştirmez.

Şirin espriler mi güzeldir derin bir acı mı? Yooo, o kadar kolay değil, hemen yanıt vermeyin. Bazen sevdiğiniz bir insanın yaşatacağı acı (örneğin aşk acısı) sevmediğiniz birisinin en güldürücü esprileriden bile daha doyurucu değil midir! Arabeskin yaşattığı duygulara ve ruhsal acılara da böyle bakılmalı!



"Başımıza gelen ve olumsuzmuş gibi duran olaylar güneş; yaşattığı acılar da bu güneşin tabiatı canlandıran, meyveleri olgunlaştıran ışıklarıdır." (İ.G.)

Psk. İzzet Güllü
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Duygusal Müzik Dinlemenin Faydaları (Güncel Psikoloji Yazıları)" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.İzzet GÜLLÜ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.İzzet GÜLLÜ'nün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     19 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İzzet GÜLLÜ Fotoğraf
Psk.İzzet GÜLLÜ
Sakarya (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi18 kez tavsiye edildiİş Adresi KayıtlıTavsiyeEdiyorum.com'u sıkça ziyaret ediyor.
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.İzzet GÜLLÜ'nün Yazıları
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Duygusal Müzik Dinlemenin Faydaları (Güncel Psikoloji Yazıları)' başlığıyla benzeşen toplam 51 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
◊ Bir Veda Yazısı Haziran 2018
◊ Bu Yazıyı İyi Anla ÇOK OKUNUYOR Haziran 2018
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:17
Top