2007'den Bugüne 92,262 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Evlilikte Kadının Rolü
MAKALE #5029 © Yazan Psk.Dnş.Ayşe Gavas ASLAN | Yayın Haziran 2010 | 25,214 Okuyucu
EVLİLİKTE KADININ ROLÜ

Evlilik, sosyal, ekonomik,kültürel yapıların bir parçasıdır. Evlilik; bağlayıcı, koruyucu, yüceltici ve sahipleniciliği içinde barındıran, bazen de hayal kırıklığı yaratan bir süreçtir.
Hiçbir evlilik, ideal evlilik olamaz fakat bütyün evlilikler, ortak yaşama canlılık katmayı deneyerek neşeli ve dürüst olabilir. Çiftlerin farklı özellikleri evlilik öncesi cazip iken evlendikten sonra kabul edici olunamadığı için bireysel farklılıklara bağlı sorunlar ortaya çıkmaktadır. Beklentiler, kadın ve erkeklerin duygusal ve psikolojik kapasitelerini aştığında evlilik stresi ve hayal kırıklığı kaçınılmazdır.

Evlilik, eşlerin cinsel ve kişisel ihtiyaçlarını karşılamasının yanısıra arkadaşlık, romantik aşk, koruma-korunma, sırdaşlık ve duygusal destek sağlıyarak toplumsal dengelerde yer bulabilme ve sosyalleşmeyi üst düzeyde gerçekleştirmeyi sağlamak için önemlidir. Tüm bunların yanında ayrıca çiftlerin kendilerini sürekli geliştirmeleri de beklenmektedir.
Aile olmak, evli kalmak, karmaşık ve zor bir süreç gibi gözükse de temel olan değerleri kaybetmediğimizde her şey çok net ve basittir. Evlilikte kadın kadın gibi olacak, erkek adam gibi olacak, çocuklarda çocukluğunu bilecek….. Sanayileşmenin ve ona eşlik eden sosyal , kültürel ve idari ve ekenomik yapıların bir sonucu olarak evlilikler üzerinde , çiftler arasında baskılar, kopuş ve uzaklaşma yaşanmaya başlamış…….görev ve özveri anlam değiştirmiş ve sonuçta boşanmalar artmıştır.

Fazla modern olma uğruna evlilik- aile ortamı içinde kadın iş hayatı ile birlikte çok fazla rol kazandı. Aynı gelişmeyi erkek tarafı gösteremedi. Çünkü evlilikte erkek zaten güçlü idi. Sert bakardı, hatta bir bakışı ile problemleri çözer ve hatta adının geçmesi bile aile içinde dinginlil oluşturur saygı-korku birbirine girer etraf süt liman olurdu….Aile reisi kavramı da baba için –evin erkeği için kullanılan bir tanımlama idi. Hal böyle olunca eskiden evlilikler daha huzurlu, kadın ve erkek mutlu olmasa bile çocuklar ın da varlığı ile yaşanıp gidilirdi….. “Kol kırılır yen içinde kalır” durumu gibi..

Evliliğin doğasında olan fedakarlık , uyumlu olma,becerikli olma,alttan alabilme, gereken yerde susabilme kavramları daha önceleri kadının birinci görevi iken ve böyle olduğunda her şey yolunda giderken bir bakmışsınız kadın artık bazı şeylere dayanamayacağını belirtip, pes demişken; erkek için “olur mu canım öyle saçma şey… senin katlanmak zorunda kaldığın şey zaten evlilik hayatının doğasında var” şeklinde cevaplanmaktadır.

Evlilikte kadınlar, bir gün eşim benim kıymetimi anlar…, değişir…. tam benim istediğim gibi biri olur …düşüncesindedir. Çünkü kadın olmanın bilinçaltı kodunda yazan… ben hallederim, değiştiririm, düzeltirim inancıdır…..Bu durum böyle geçer ya da geçmez.. geçmez ise maalesef ne kadın ne de erkek asla bunun suçlusu değildir. Pek çok sebep birleşmiş ve kadın ile erkek için ilişkide –evlilikte problem oluşturmuştur.

Problem genel olarak şudur: Geçen yıllar içinde kadının ileriye yönelik olumlu değişen rolleri, buna karşılık erkeklerin daha feminen rolleridir. Eve para getiren baba, evin reisi olan erkek günümüzde kadın ile aynı rolleri paylaşınca yıkılır elbet…..Kadının evlilik içindeki yeni rollerine erkek alışmaya ve hazmetmeye çalışır… Aslında erkek kadından evlilik içinde annesinden gördüğünden farklı bir şey istemiyor.. evliliğe değişiklik getirmeye çalışmıyor…...ne gördüyse, nasıl gördüyse , yani nasıl yetiştiyse eşinden de aynısını bekliyor. O yüzden taleplerinde ısrarcı, kendisine ters gelen şeylere reaksiyon gösteriyor.

Kadın ise, eskisinden farklı ekenomik hayatta, sosyal hayatta, aile içinde çocuklarının üzerinde artık daha aktif rol oynamak zorunda kaldığı için bu rolünde iyi niyetle başarılı olmaya çalışırken, evlilik yaşamında, annesinden farklılaşıyor tabii ki…. Böyle olmasa yani kadın omuzlarına çöken ağır yükün altında zayıf ve pasif kalsa evliliği görecektir. 20- 30 yıl önce “kocam bilir” mantığının yerini , “babanla konuşalım “ ya da “akşama bu konuyu hep beraber konuşalım” cümlesi aldı…Hayat koşulları kadını gelenksel yapıdan uzaklaştırdı…çalışıyor artık…sosyal yaşamda söz sahibi……

Türk kadınının hem geleneksel olmasını bekleme, hem de acımasız iş koşulları içinde, sosyal hayatın tam göbeğinde hayatta kalmasını beklemek…..işte bu durum gibi benzer konular ; Büyük aile ile ilişkiler,iş stresi, cinsel hayat, kişisel gelişimleri ve bakımları gibi …bir araya geldiğinde sorunlar evlilikte daha da büyür…. Kadında her canlı gibi yorulur, stres yaşar, bunalır, paylaşmak ister, işin ucundan tutulsun ister, çocukları birlikte büyütmek, birlikte alışverişe gitmek, birilkte dinlenmek, çay içmek,TV izlemek, biri ütü yaparken diğeri bulaşık makinesini boşaltsın ister………....paylaşım ve ailede iletişim olduğunda işler ortak karalar ile problemsiz çözülür fakat evde kadın ,“süper karınca “gibi algılandığında biri dinlenir diğeri 7/24 çalıştığında dengeler bozulur…..işte o zaman kadın, sıkılır ve evlilik çatırdamaya başlar…..

Kadının, dünyada ve ülkemizde, değişen ekenomik ,sosyo-kültürel ve eğitim dünyasındaki yeni rolleri bunun karşısında erkeğin duruşu, evliliği ve aile birliğini olumlu yada olumsuz olarak etkilemektedir…..

EVLİLİK TERAPİSİNDE EN FAZLA KARŞILAŞILAN FARKLILIKLAR

Evlilikte kadının ve erkeğin bir diğer önemli vazifesi, yeni oluşan aile yapılarını doğup büyüdükleri ailelerinin önünde sahiplenebilmeleridir. Dendeli oluşan ve “bizim” denilen evlilik sürecinde hem kadın hemde erkek mutlu olur… sınırların çizilmesi aile birliğini korur….. özenli yaklaşım ve her iki tarafa da aynı mesafede duruş sevgi ve saygıyı arttırır.

Evliliği tutan bağlanma ihtiyacı hem kadın hemde erkek için önemli bir duygudur. Erkekler, kadınlar gibi gösteremeseler bile aslında kadınlardan daha duygusaldırlar fakat eleştirilmeden, suçlanmadan,akıl verilmeden dinlendiklerinde kendilerini daha rahat ifade edebilirler. Burada kadına düşen rol, sabırlı, sakin ve koşulsuz dinleyici olmasıdır.
Evlilikte kabul etmek lazımdırki erkek kadın kadar becerikli, hızlı, programlı,detaycı değildir. O nedenledir ki kadın için herkesin onay verdiği bir cümle vardır “ içişleri bakanı ”, evin kadını için kullanılır. Bunun karşılığında da kadın ezici ve emredici , yargılayıcı değil , kontrollü ve soğukkanlı olmayı başarabilmelidir.

Evlilikte çiftler birbirlerine açık iletişim yerine, dolaylı ve kapalı iletişime dayalı ilişki bicimi benimsemişler ise bu durumda evliliğin bozulması için bile bazen yeterli bir sebep olabilir. İletişimde önyargılı olmamak, birbirini dinlemek, savunmaya geçmemek bunun içinde suçlama yapmamak, akıl okumamak, akıl vermemek, başkalarının yanında küçük düşürücü davranmamak, hiddet ve şiddet uygulamamak, anlayış ve empati sağlamak , yerine göre davranışlarını ayarlamak, saygı, sevgi ve şefkatini her zaman koşulsuz sunmak ……. bunlar için erkeğe ve çocuklara örnek olmak , evlilik içinde kadını güçlendiren ve saygı doğuran değerler ve doğru iletişim yollarıdır….
Kadının, tüm yapması ve yapmaması gerekenlere bakınca işi zor gibi gözüküyor ancak evlilikte çok önemli bir konu daha vardır ki oda, sadakat ve dürüstlüktür. Evlilik bağlamında çiftlerin birbirlerine güven duymaları önemli ve gerekli bir yaşam biçimidir.
Anne olarak kadının , aile içinde , aile birliğini korumaya yönelik birlikte akşam yemeği yiyebilme, ortak alanı kullanma , evin düzenli ve temiz tutulması ve çocuklara sosyal gelişimlerini destekleyici model olması ve sorumluluk kazandırması da önemli rolleridir.

Kadın eğitim almalı, evini aydınlatmalı ki çocuklarının, toplumsal yaşamda değerli ve eğitimli bireyler olmaları ancak bu şekilde olmaktadır.

25.05. 2010 Ayşe GAVAS ASLAN
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Evlilikte Kadının Rolü" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Dnş.Ayşe Gavas ASLAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Dnş.Ayşe Gavas ASLAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     5 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Ayşe Gavas ASLAN Fotoğraf
Psk.Dnş.Ayşe Gavas ASLAN
Bursa
Psikolojik Danışman
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi5 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Dnş.Ayşe Gavas ASLAN'ın Makaleleri
► Erken Boşalma Tedavisinde Kadının Rolü Dr.Psk.Dnş.Ayavar Cem KEÇE
► Erkek ve Kadının Etkin İletişimi Psk.Dnş.Ömer AKTÜRK
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Evlilikte Kadının Rolü' başlığıyla benzeşen toplam 27 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


17:03
Top