2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Geniz Eti Tekrarlar mı?
MAKALE #6050 © Yazan Op.Dr.Atilla ŞENGÖR | Yayın Kasım 2010 | 7,695 Okuyucu
Geniz eti, çocuk kulak burun boğaz hastalıklarının pek çoğuyla ilişkilidir ve sıklıkla ailelerin duymaktan hoşlanmadığı bir durumdur. Tıbbi adıyla “adenoid” olarak isimlendirilen geniz eti dokusu, burun boşluğumuzun arka bölümünde, geniz bölgesinde yer alır. Aynı bademciklerde olduğu gibi, mikroplara karşı birincil yanıtın verildiği bir bağışıklık sistemi elemanıdır. Çeşitli nedenlere bağlı geniz eti büyüdüğünde ve geniz boşluğunu doldurduğunda başlıca burun tıkanıklığı, uyku apne sendromu (Uykuda soluk durması) ve tekrarlayan kulak sorunlarına neden olabilir. Ayrıca iştah kaybı ve tekrarlayan infeksiyonlar nedeniyle büyüme gelişme geriliğine de yol açabilir. Bunları ortadan kaldırmak amacıyla yapılan geniz eti ameliyatlarından bir süre sonra, bazı çocuklarda sorunların geri döndüğü veya başından beri düzelmediği gözlenir. Bu aşamada ebeveynler, “acaba geniz eti tekrarladı mı?” ya da “geniz eti yeterli ölçüde alınmadı mı?” şeklinde endişelere kapılırlar. Oysa geniz etinin tekrarlaması oldukça nadirdir ve burun-geniz bölgesindeki tıkanıklığın devam ettiği çocuklarda aslında geniz etine eşlik eden, örneğin alerjik nezle gibi diğer bir hastalık bu durumun sebebi olabilir. Geniz eti ameliyatı ile beraber bunların da gerekli tedavileri yapıldığında, çocuğun belirgin şekilde rahatlaması olanaklı olabilir.

Burun solumu çok önemli

Burun boşluğu, bilinenin aksine aslında bir boşluk değildir. Alınan soluk havasını akciğerlere temizlenmiş, ısıtılmış ve nemlendirilmiş olarak gönderen ve bu sırada havayı hisseden ve koklayan, son derece gelişmiş bir organımızdır. Burnumuzun arıtma ve iklimlendirme işlevlerinin akciğerlerimiz ve genel sağlığımız için de önemi büyüktür. Zira burun işlevleri yetersiz çocuklarda görülen astımın da, örneğin geniz eti ameliyatından sonra büyük ölçüde düzelmesi, bu koşullarla ilişkilidir.

Burun içerisinde, solunum yoluyla giren çeşitli mikropları, tozlar ile alerjenleri yakalayan ve temizleyen “mukoza örtüsü” bulunur. Bu temizleme mekanizması burun işlevleri için çok önemlidir. Buna ek olarak, şiştikleri zaman “burnumuzun bir tarafının sırayla açılıp kapanması” şeklinde hissettiğimiz, halk arasında “burun etleri” diye bilinen bazı oluşumlar bulunur. Bizlerin “konka” adını verdiğimiz bu yapılar burunun iklimlendirme işlevlerini üstlenirler. Mukoza örtüsünün temizleyici özelliği çeşitli nedenlerle bozulduğunda ve/veya burun etlerinin de şişmesiyle burun tıkandığında, işlevlerde aksamalar başlar. Bunu takiben solunum yolları ile ilgili diğer hastalıklara da zemin sağlanmış olur veya iyileşebilmeleri güçleşir. Diğer bir deyişle kulak-burun-boğaz bölgesindeki pek çok hastalığın önlenmesi veya düzelmesi burun solunumunun ve işlevlerinin düzgün olmasına bağlıdır.

Geniz eti burun tıkanıklığına neden oluyor

Geniz eti, çocuklarda genellikle tekrarlayan üst solunum yolu enfeksiyonları nedeniyle büyür. Burun solunumunu engelleyecek boyuta geldiğinde, burun işlevlerinin de bozulmasına yol açar. Bir başka deyişle burnun temizlenme mekanizması etkilenince, içeride alerjenlerin ve birikintilerin kalış süreleri uzar. Çocuğun öncesinde alerjik nezlesi olsun veya olmasın, mukozanın değişen derecelerde gösterdiği alerjik yanıt artışı nedeniyle burun dokuları şişer. Geniz etinin yarattığı tıkanıklığa ek olarak, bu şekilde gelişen mukoza şişmesi de burun tıkanıklığı biraz daha arttırmış olur. Bundan sonra burun işlevleri daha fazla bozulur, alerjenlerin kalış süreleri daha fazla uzar ve bu şekilde burun adeta kısırdöngüye girmiş olur. Bu şekilde burun tamamen tıkandığında geniz etinin küçülmesi de zorlaşır. Geniz eti alındığında bazı çocuklar bu kısırdöngüyü atlatırlarken, bazıları atlatamazlar. Bu durumu önlemek için burun tıkanıklığına yol açan diğer sorunların da belirlenerek tedavi edilmeye çalışılması gerekir.

Geniz eti orta kulakta sıvı birikimine yol açıyor

Orta kulağın havalanması için, her yutkunma sırasında östaki borusu ile hava pompalanır. Özellikle burun ve geniz boşluğunu tıkayan durumlarla, yani çocuklarda özellikle üst solunum yolu infeksiyonlarında veya geniz eti varlığında östaki borusu tıkanır. Bu durumlarda akıntılar ve ödemle tıkanan burun-geniz-östaki nedeniyle orta kulak boşluğu havasız kalır; oluşan vakum etkisi sonrasında kulakta iltihapsız sıvı toplanır. Bu sıvı kulak zarının hareketini engellediğinden çocukta işitme kaybı ile kulak tıkanıklığına yol açar. Eğer bu sıvıya bakteriler de gelirse orta kulak iltihabına (otitis media) dönüşür. Efüzyonlu otit ile orta kulak iltihabının en temel farkı genellikle efüzyonlu otitin ağrısız olmasıdır.

Çocuktaki işitme azlığının varlığı genellikle ailelerin gözlemlerine dayanır. Ebeveynler çocuğun seslendiklerinde duymadığını veya televizyonu yüksek sesle dinlediğini belirtirler. Okulda öğretmeni derse dikkatinin azaldığını söyleyebilir. Daha büyük çocuklar ve yetişkinlerde ise kulakta tıkanıklık ve işitme kaybı olarak algılanır.
Kulak muayenesinde kulak zarı turuncu-kahverengi ve mat halde izlenir, bazen sıvı seviyesi de görülür. Tanıyı kesinleştirmek ve hastalığın evrelerini takip edebilmek için basınç testi (timpanogram) ve işitme testi yapılabilir.

Efüzyonlu otitin nezle-gripten sonra en sık neden geniz etidir. Geniz eti, östaki borusunun genizde bulunan ağzını mekanik olarak engeller. Geniz eti, geçirilen her üst solunum yolu infeksiyonunda giderek büyüyebilir. Bu nedenle tıbbi tedavisi daha fazla çaba gerektirir. Bir şekilde hastalıksız uzun bir dönem sağlanabilirse, geniz eti küçülebilir; orta kulak havalanması yeniden başladığında da sıvı birikimi düzelebilir. Tıbbi tedaviye rağmen düzelmiyorsa, geniz etinin alınması ile beraber kulaklara tüp takılarak tedavi edilir. Geniz eti ile beraber, burun tıkanıklığına yol açan, dolayısıyla orta kulak havalanmasını bozan diğer sorunların da tedavi edilmesi gerekir. Aksi halde sıvı birikimi tekrarlayabilir ve tekrarlayan tüp takılmalarını gerektirebilir.

Geniz eti ameliyatına ek olarak varsa alerjik nezle de tedavi edilmelidir

Geniz etine eşlik eden diğer hastalıkların ameliyat öncesinde belirlenmiş olması çok önemli. Örneğin çocuğun alerjik nezlesinin varlığının ameliyat öncesinde belirlenmiş olması ve geniz eti ameliyatı sonrasında bunun tedavisinin bir süre devam etmesi gerekebileceği konusunda aileler mutlaka bilgilendirilmelidir. Aksi halde çocuğun ebeveynleri belirtilerin sürdüğünü ve bu nedenle geniz etinin tekrarladığını düşüneceklerdir. İyi bir geniz eti ameliyatı geçirdiği halde burun tıkanıklığı ve kulak ile ilgili belirtileri devam eden bir çocuğun, ancak alerjik nezlesi de tedavi edildiği zaman sorunlarının tekrarlama olasılığı azalabiliyor.

Çocuk kulak burun boğaz hastalıklarında geniz eti varlığını ve alerjik nezleyi, çocuklar için geliştirilmiş pediatrik endoskoplarla doğrudan görerek belirleyebiliyoruz. Geniz eti olan bir çocukta beraberinde alerjik bulgular da varsa, mutlaka öncelikle tıbbi tedavi uygulayarak alerjik nezlesini kontrol altına almaya çalışıyoruz. Bu amaçla uygulanan tıbbi tedaviler çok çeşitlidir. Kulak burun boğaz uzmanlarının endoskopik takibi ile beraber çocuk hastalıkları ve alergoloji bölümleri ile birlikte izlemek gerekebilir.Bu şekilde burun solunumu yeterli ölçüde sağlanabilirse, kısırdöngüden çıkması ve geniz eti ile ilişkili belirtilerinin gerilemesi de olanaklı olabiliyor. Burada son yıllarda, uygun özellikteki “burun yıkama” sıvıları sayesinde tıbbi tedavide önemli bir aşama kaydedebildik. Bu sıvıların burnu mekanik temizleme yoluyla alerjenlerden ve yoğun salgılardan arındırabilmesi sayesinde, buruna işlevlerini yeniden kazandırabilmemize ve burunu kısırdöngüden çıkartabilmemize yardımcı oldu. Burun işlevlerinin kazandırılma çabası, eğer koşullar izin veriyorsa zaman içerisinde geniz etinin de küçülmesine yardımcı olabiliyor. Ancak çok küçük yaştaki çocuklar burun yıkama tedavisine bazen uyum sağlayamıyorlar.

Alerjik nezle dışında, geniz eti ameliyatı sonrasında belirtilerin sürmesine neden olabilecek diğer durumlara örnek vermek gerekirse, çocuklarda sık rastlanmasa da burun eğrilikleri (deviasyon), burun içi diğer anatomik bozukluklar, geniz bölgesinde bazı gelişimsel kitleler, tümörler ve hatta basit görülen kabuklanmalar bile burun tıkanıklığına neden olabiliyor. Ancak bu durumların çoğunda sorun endoskopik muayene ile belirlenebiliyor, gereken tedavi ve öneriler yapılarak önlemler alınabiliyor.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Geniz Eti Tekrarlar mı?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Op.Dr.Atilla ŞENGÖR'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Op.Dr.Atilla ŞENGÖR'ün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Atilla ŞENGÖR Fotoğraf
Op.Dr.Atilla ŞENGÖR
İstanbul
Doktor "Kulak, Burun, Boğaz - KBB"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi25 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Op.Dr.Atilla ŞENGÖR'ün Makaleleri
► Soru ve Cevaplarla Geniz Eti (Adenoid) Prof.Dr.Enis Alpin GÜNERİ
► Geniz Akıntısı Tedavi Edilebilir mi? Op.Dr.Atilla ŞENGÖR
► Geniz Eti ve Bademcik İltihabı ve Tedavisi Op.Dr.Mehmet Ali TUNÇBİLEK
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Geniz Eti Tekrarlar mı?' başlığıyla benzeşen toplam 10 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


09:27
Top