2007'den Bugüne 92,309 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Kilo Verirken Doğru Bildiğimiz Yanlışlar
MAKALE #6567 © Yazan Dyt.Hatice KARSLIOĞLU | Yayın Mart 2011 | 145,351 Okuyucu ÇOK OKUNUYOR
Çevremdekileri kişiler benden daha fazla yedikleri halde kilo almıyorlar . Ben ise kilo alıyorum neden?

Herkesin sahip harcadığı enerji eşit değildir.Kişilerin harcadığı enerji boy,kilo,cinsiyete göre bazal metabolizma hızı belirlenir ve daha sonra günlük aktivitesi hesaplanır ve ikisinin toplamı ile günlük harcadığı enerji belirlenir.Bu yüzden kişilerin günlük aldığı enerji de farklılaşıcaktır.Diğer önemli bir konu da yiyeceklerin hacimleri küçük ancak kalorisi yüksektir.Ya da tam tersi hacmi yüksek kalorisi düşük olabilir.Bu da kişileri görsel olarak yanıltır.Çok yemek yer ama yediği besinlerden aldığı enerji düşüktür.Kişi çok az besin yer örneğin pasta,bir paket bisküvi,bir paket cips alır ancak günlük aldığı enerji yüksekdir.Bu da kişilerin kilo alıp vermesinde yanlış bilgiye neden olur.Bir çok kimse yedikleri ve harcadıkları hakkında bir bilgiye sahip değildir.Bazıları fiziksel hareketler için harcanan enerji hakkında da bir bilgiye sahip değildir.Bazıları fiziksel hareketler için harcanan enerji konusunda da bilgisizdir.Hareket ediyorum diye fazla yemek, bazen farkında olmadan şişmanlığa yol açabilir.

Greyfurt suyu içmenin yağ yakımına bir etkisi var mı?

Kilo vermek ,günlük harcadığınız enerjinin altında besinlerden enerji aldığınız takdirde kilo verebilirsiniz.Hiçbir besinin zayıflatıcı mucizevi bir etkisi yoktur.Greyfurt suyunu yağın üzerine döktüğünüzde yağın erimediğini ve greyfurt suyunun yağa karışmadığını göreceksiniz. Bu nedenle greyfurt yiyerek veya sabah sabah aç karnına greyfurt suyu içerek vücuttaki fazla kilo atılmaz. Yani greyfurt suyu yağ eritmez.

Su kilo verdirir mi?

Su organik olduğundan vücutta yağa veya başka bir maddeye dönüşmez. Su vücutta yağa dönüşmediği için şişmanlatması söz konusu olamaz. Vücudun günlük kilogram başına alması gereken sıvı gereksinimi vardır.Sıvı gereksinimin bir kısmı besinlerin içinden alırız.Bir kısmını da çay,kahve,bitkisel içeceklerden alırız.Am bu içeceklerin bir kısmı ya diüretik ya da vücutta ödeme neden olur.Kişisel özellikler dikkate alınmak kaydıyla su vücutta biriken toksin maddlerin dışarı atılmasında,ödem de ,tansiyon hastaları için ve zayıflamak isteyen kişilere öneririz.Bazı kişilerin iştahını kapatırken bazı kişiler de bu etki görülmez.Bu yüzden direk olarak su zayıflatır ya da yağ eritir diye bir ifade kullanmak doğru olmaz.

Kahve kilo verirken içilmemeli mi?

Kahvenin içeriğinde tohum yağı, kafein, tanen, sodyum (tuz)bulunmaktadır. Kahvenin kardiyovasküler sistem ve merkezi sinir sistemi üzerinde bir takım önemli etkileri vardır. Bireyin sinirli ve huzursuz olmasına uykusuzluk çekmesine, yüksek tansiyona neden olabilir. Kahve içeriği bakımından midenin asit salgısını artıran, güçlü bir etkiye sahiptir. Bu nedenden dolayı bireyin yediği yiyeceklerin çok hızlı sindirilmesine sebep olacaktır. Kahve ilk içildiğinde tokluk hissi verebilir. Fakat aradan zaman geçtikten sonra acıkma hissi ortaya çıkacaktır.Kişisel özelliklere göre karar verilmelidir.Kişinin günlük içtiği miktar 300 mg’ın üstünde ise sınırlandırılmak gerekir.Ya da reflü veya gastrit ya da ülser gibi kişinin sindirim sisteminde rahatsızlıklar varsa kahve sınırlandırılmalıdır.Ancak kahveye aşırı bağımlılığı olan kişiler, kaynatma kahve dediğimiz türk kahvesi veya nescafe dışında filtre kahve kullanabilirler. Özellikle kağıt filitreden süzülmüş kahvelerin yukarıda saydığımız olumsuz etkileri minimuma inmektedir. Ama direk olarak tamamen kişinin hayatından çıkartılmasına gerek yoktur.Kilo verme de olumsuzluk yaratmaz

Kilo verirken ekmeği kızartmanın faydası var mıdır?

Taze ekmek, bayat ekmek veya kızartılmış ekmek arasında kalori farkı yoktur. Ekmeği kızarttığınız zaman, ekmeğin suyunu almış olursunuz. Bildiğiniz gibi suda kalori olmadığından ekmeğin kalorisi aynıdır. Ekmeği kızartırarak yedikten sonra kişinin vücutta yağ yakımına bir etkisi olmaz.

“Hem ye hem zayıfla” yada “yemeklerini kısıtlamadan zayıfla” şeklindeki sloganlar doğru mudur?

Zayıflama, beslenme davranışlarının değiştirilmesi ve bireyin yeni beslenme modelini oluşturmasıyla gerçekleşebilir. Ayrıca yenilen her besinin mutlaka kalorisi vardır. O nedenle bireyin hem yemek yemesi hem de zayıflaması mümkün değildir. Bu sloganların altında yatan incelendiğinde bireylere düşük veya çok düşük kalorili besinlerin önerildiği

Zayıflama diyetine uygulamaya başladığımda ilk haftalar hızlı kilo veriyordum, sonra diyete aynen uyduğum halde kilo veremiyorum?

İlk hafta menstürasyon döneminde olabilirsiniz.Ya da barsaklarınız rahat olmayabilir ya da ilk ölçümünüz ile ikinci ölçümünüz arasında saat farkı vardır bu da sizi yanıltır.Diğer önemli bir nokta da vücudunuzda ilk hafta ödem olabilir.Siz sağlıklı bir beslenmeyi uygulamaya başladığınız da daha az tuz alır ve daha fazla su tüketimi yapmanız vücudunuzdaki ödemin gitmesine neden olur.Bu yüzden de ilk hafta fazla kilo verdiğinizi düşünürsünüz.Gerçekte ise vücuttan ilk hafta azalan yağ değil su dur.Gerçek verilmesi gereken doğru kilo hafta da 0.5-1 kg arasındadır. Kişinin beden kitle indeksi doğrultusunda hafta da kaç kilo verilmesi gerektiğini belirlenir.

Aç karnına limon suyu, sirke ve greyfurt suyu içerek zayıflanır mı?

Bu tür içeceklerin “ yağ eritici” ya da “zayıflatıcı” etkisi yoktur. Eğer sindirim sistemi rahatsızlığı varsa, özellikle sirkenin, zararlı etkileri de olabilir. Greyfurt ve limon c vitamini içerdikleri için tüm diyetlerde tüketilmesi istenen besinlerdir. Kişiler bu tür önerileri uygulamaya başladığında günlük aldıkları enerjiyi çok kısıtladıkları için kilo verirler ve zannederler ki sirke,ya da limon suyu zayıflattığını düşünür oysa ki bu düşünce yanlıştır.

Aç kalarak zayıflanır mı?

Bazal metabolizmanın altında çok düşük enerjili diyetlerin önerilmemektedir.. Neredeyse açlık derecesinde olan bu diyet ile kişi elbette zayıflar ancak bu sağlıklı zayıflama değildir. Açlığın vücut çalışmasını bozduğu, kanada bazı maddelerin azalmasına veya artmasına yol açarak bazı sağlık sorunlar oluşturmaktadır.Yapılan çalışmalarda aç kalarak zayıflanan zayıflama programların da kişi de daha sonra adet düzensizlikleri,safra kesesi taş oluşumu,ürik asidin yükselmesi,kansızlık,ileri dönemler de kemik erimesi ve hipotroid hormon bozukluğu görülmektedir.Kilo verildikten sonra da 2 katı geri alınmıştır ve alınan kilo önceki bulunduğu kilodaki yağdan daha fazla yağ olarak görülmek te ve kişi aynı kilo da olmasına rağmen beden ölçüsünde artış gözlenmektedir.

Sauna hamam zayıflatır mı?

Sauna ve hamama gidenlerde kilo kaybı görülür. Ancak bu kilo kaybı terleme sonucu su kaybına bağlıdır ve su içilince kaybedildiği sanılan kilolar geri alınır.

Bazı otların zayıflattığı belirtiliyor, gerçek mi?

Bazı otların diüretik (vücuttan suyun atılmasını artırıcı) etkileri vardır. Böylece su kaybına bağlı olarak zayıflama görülebilir. Su içildiği zaman birey eski kilosuna döner.

Hazır satılan “ Diyetetik Ürünler” var. Bu besinlerin kalorisi yok mu?

Bu besinlerin yağ yağı azalmıştır ya da bu besinlere şeker yerine çeşitli tatlandırıcılar eklenmiştir. Her iki durumda da bu besinlerin kalorileri vardır. Kalori kısıtlaması yapıldığında bu besinlerin kalori değeri de hesaba katılmaktadır.Serbest değillerdir ve istenildiği kadar yenildiğinde diğer besinlerden bir farkı kalmaz.Örneğin 1 tane light bisküvi paketi 2 dilim ekmek ve 5 adet zeytine eşittir.

Sık kilo alıp vermek zararlı mıdır?

Ne kadar sık ve sıkı diyet yapılırsa, vücut kendini korumaya alır, metabolizmayı yavaşlatır. Hatta yağ yakmayı azaltır. Diyet bittiğinde ise kişi az yemek yese bile vücut koruma mekanizmasını devam ettirir, yağ depolanır ve tekrar kilo tekrar alınır. Tekrar alınan ağırlığın yağ yüzdesi daha fazladır. Kişinin psikolojisi bozulur hatta depresyona bile neden olur.Artık kilo veremeyeceğini düşünürek bulunduğu durumu kabül eder.Gittikçe daha fazla kilo almaya başlar.

‘Makarna, pilav, ekmek gibi karbonhidratlar diyetten tamamen çıkarılmalıdır’

Kilo vermek isteyen kişilerin en önemli yaptıkları hatalardan biri vücutlarına yeterli miktarda karbonhidrat vermemektir. Kilo vermeye başladıkları zaman ekmek, pilav, makarna, patates, gibi besinleri keserler.Oysa besinlerden gelen enerjinin ilk kullanıdığı karbonhidratlardır. Glikoz oranı inince kan şekeri de düşer. Sonrasında vücut, kas içerisindeki karbonhidratı kullanmaya başlar, bu da kas kaybı anlamına gelir ve vücut beraberinde su kaybeder. Yani diyette ekmeği kesen tartıdaki sonucu görünce kilo verdiğini zanneder.Ancak gerçek olan vücudun kaybettiği yağ değil, kas ve sudur.Ayrıca kişinin günlük alması gereken enerjinin %50-60’nı karbonhidratlardan alınması gerekir.Alınmadığı takdirde kişinin şeker ihtiyacı oluşur ve şekerli besinlere saldırır ve verdiği kilonun 2 katını geri alır.Günlük alınması gereken proteinin bir kısmı hayvansal kaynaklı besinlerden karşılanırken diğer kısmı da bitkisel proteinli besinlerden karşılanması gerekir.Ekmek,makarna,pilav gibi besinlerde hem şeker hem de protein bulunur.Bu da kişinin daha tok tutmasını sağlar.

‘Sadece protein ağırlıklı diyet zayıflamayı hızlandırır’

Sürekli protein almak kas dokularını eksiltir ve su kaybına neden olur. Özellikle moda diyetleri ,3 günlük şok diyetler de verilen hızlı kilolar da yağ kaybı değil su kaybına neden olur.1 gr. kas dokusu kaybı yaklaşık 2.7 gr. su kaybına neden olur. Yağsız doku kitlesi kaybı metabolik hızı düşürür.Günlük metabolizma hızının altında beslenerek kilo vermeye çalışan kişilerin metabolizma hızları %20 oranında düşer.Bir süre sonra kilo vermeleri duru ve vücutları kıtlığa girer. İnsanlar tartıya çıktığı zaman kilo verdiklerini zannederler ancak metabolizma yavaşladığı için diyet sonrasında hızlı bir şekilde kilo alırlar.Vücudun ihtiyacı olan besin öğeleri verilmediği takdirde kişide bir süre sonra kişi de klinik tablaolar oluşmaya başlar.Yoğun alınan protein kalsiyumun emilimini etkiler ve dışarı atılmasına neden olur.Günlük ihtiyacının üstünde alına protein ürik asidin artmasına neden olur ve gut hastalığını tetikler.Böbreklerin fonksiyonlarında sorunlar oluşur.

‘Çeşitli egzersiz ve diyetlerle bölgesel zayıflama mümkündür’

Spor merkezlerini dolduran veya her gün evinde sadece karın, bel için egzersiz hareketleri yapan bayanların doğru bildiği bir yanlış da; çeşitli egzersiz ve diyetlerle bölgesel zayıflamanın mümkün olduğudur. Çünkü bütün insanların birer genetik şifresi ve vücutlarının belli bölgelerinde varolan yağ hücreleri vardır. Fazla olan bu besinler herkeste farklı bölgelerde bulunan hücrelerde toplanır. Kişi kilo verdiğinde genetik şifresi doğrultusunda daha çok bu bölgelerde zayıflama gerçekleşir. Ancak vücut tipinde hiç bir değişiklik olmaz. Kişi armut tipinde ise şişman armut değil zayıf bir armut veya zayıf bir elma olarak kalır.

‘Her tür hareket ve spor zayıflatır’

Vücudun egzersiz ve sporla kilo vermesi için yağ yakma formuna geçmesi gereklidir, bu da ancak 18 ile 20 dakika süren düzenli aerobik egzersizle başlar. Çoğu zaman 2 saat sürekli mekik hareketi yerine uygun nabızla 35 dakikalık bir yürüyüş, istenilen sonuçlara ulaşmakta faydalı olur.

‘Sabahları aç karnına içilen limonlu sıcak su yağları eritir’

Halk arasında inanılan bir başka yanlış da sabahları, yemek öncesinde aç karnına limonlu sıcak su içmenin vücuttaki yağları erittiğidir. Ancak bu inanç tamamen yanlıştır. Suyun veya içine katılacak olan limon, soda gibi maddelerin, bitki çaylarının kesinlikle yağları eritmek, yok etmek gibi bir etkisi bulunmamaktadır. Sıcak suyun tavsiye edilmesinin asıl nedeni midede 80 dakika gibi uzun bir süre kalması ve doygunluk hissi vermesidir.

‘Meyve, yemekten 2 saat sonra yenir, yoksa bütün yenilenler yağa dönüşür’

Meyvelerin glisemik endeksinin bazı besinlere göre yüksek olmasından dolayı hızlı şekilde kan şekerini yükseltme özellikleri vardır. Kan şekeri yükseldiği zaman insülinin salgılandığı ve yemeğin yanında alınan meyve nedeniyle de, bütün yenilenlerin yağa dönüştüğü iddia edilmektedir. Ancak vücut, ihtiyacı olan enerjiyi yemekten alır. Eğer kişi normalden fazla yerse meyve olsa da olmasa da fazla besinler yağa dönüşür; buna paralel olarak kişi ihtiyacı olan enerjiyi az bir yemek ve yanında meyveyle tamamlıyorsa yediği besin enerji olarak kullanılacağı için yağa dönüşmez.

‘Tek öğün yemek yiyerek kolayca zayıflayın’

Vücudun kilo almasına neden olan en önemli etkenlerden biri, onu bütün gün aç bırakıp sadece akşamları yemek yemektir. Çünkü yaklaşık 20 saat aç kalan vücut bu durumun devam edeceğini düşünür ve savaşa hazırlanır gibi yediklerini depolamaya başlar. Sonra 4 saat içerisinde gelen besinler yağ olarak depolanır. Bu konuda doktor ve diyetisyenlerin tavsiyesi vücudu uzun süre aç bırakmamak ve mutlaka her gün 2,5- 3 saatte bir şeyler yemektir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Kilo Verirken Doğru Bildiğimiz Yanlışlar" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Hatice KARSLIOĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Hatice KARSLIOĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     18 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dyt.Hatice KARSLIOĞLU'nun Makaleleri
► Kilo Verirken Yapılan 10 Yanlış Dyt.Zülal YALÇIN
► Obezite ve Doğru Bilinen Yanlışlar Dyt.Elif BİLGİN BAŞ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'Kilo Verirken Doğru Bildiğimiz Yanlışlar' başlığıyla benzeşen toplam 69 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► D Vitamini ve Obezite Kasım 2014
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


03:37
Top