2007'den Bugüne 92,888 Tavsiye, 28,332 Uzman ve 20,042 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Osteoporoza Karşı Önleminizi Aldınız mı?
MAKALE #679 © Yazan Dyt.İpek AĞACA | Yayın Şubat 2008 | 6,270 Okuyucu
OSTEOPOROZA KARŞI ÖNLEMİNİZİ ALDINIZ MI?
İleriki yaşlarda “keşke” dememek için osteoporoza (kemik erimesi) karşı önleminizi genç yaşlarda alın!
Evet belki sahip olduğunuz genetik özelliklerinizi değiştiremezsiniz ama osteoporoz oluşumunu önlemek veya seyrini yavaşlatmak için bazı önlemler alabilirsiniz.
İşte osteoporozu önleyebilmenin 20 ipucu:
  • İdeal kilonuzu koruyun.
Fazla kiloların osteoporoz riskini arttırdığı yapılan pek çok çalışmada ortaya konmuştur.
  • Şok diyetlerden uzak durun.
Enerji ve çeşitli besin öğelerinin yetersiz alımı, osteoporoz riskini arttırmaktadır.
  • Düzenli egzersizi yaşam biçimini haline getirin.
Çocukluk çağından itibaren fiziksel aktivitenin yetersiz olması osteoporoz oluşma riskini ciddi oranda attırmaktadır.
  • Sigara içmeyin, içilen ortamlardan sakının.
Sigara içen kişilerde kalsiyum emilimi azalmaktadır. Yani kişi yeterli miktarlarda kalsiyumu besinlerle alsa bile vücut gereksinimlerini karşılayamayacak hale gelecektir. Sigaranın bir başka olumsuz etkisi de; kadınlarda östrojen seviyesini düşürerek kemik mineral yoğunluğunun azalmasına sebebiyet vermesidir. Kemik mineral yoğunluğunun azalması, osteoporoza davetiye çıkartılması anlamına gelir.
  • Alkolden mümkün olduğunca uzak durun.
Alkol, vücutta kalsiyum emilim mekanizmasını bozmakta; hormon metabolizmasında da değişikliklere neden olmaktadır. Bu yüzden özellikle osteoporoz riski yüksek olan kişiler, alkolden mümkün olduğunca uzak durmalıdırlar.
Nadiren tüketmek isterseniz; antioksidan içeriğinin yüksek oluşu sebebiyle şarap tercih edin. 1 kadehle sınırlı kalmanızı öneririm.
  • Gün içerisinde her bir öğünüzde 4 ana besin grubundan da besin bulundurun.
Yeterli ve Dengeli beslenme, osteoporoza karşı korunmada baş unsuru oluşturmkatadır. Yeterli ve Dengeli beslenme, her öğünde 4 ana besin grubundan (Et ve ürünleri, süt ve ürünleri, meyve ve sebzeler) besini yeterli miktarlarda tüketmeyi kapsar. Tüketeceğiniz miktarların, gereksinimlerinize uygun olmasını önemseyin. Besin gruplarından her defasında farklı besinleri seçerek besin çeşitliliğini sağlayın.
  • Gereksinimleriniz doğrultusunda karbonhidrat, protein ve yağ tüketin.
Yaşınız, cinsiyetiniz, boyunuz, kilonuz ve gen haritanız göz önünde bulundurularak saptanmış olan karbonhidrat, protein ve yağ gereksinim miktarlarını gün içerisinde karşıladığınızdan emin olun.
  • Haftada en az 2 kez balık tüketilmeyle özen gösterin.
Balık içerdiği omega-3 yağ asitleri sayesinde, kemik sağlığını koruyucu özellikte çok değerli bir besindir.
  • Soyanın osteoporoza karşı koruyucu etkisinden faydalanın.
Östrojen benzeri öğeleri bünyesinde bulunduran soyayı beslenme programınıza yerleştirin.
  • Her gün ortalama 3-5 porsiyon meyve, 2-3 porsiyon sebze tüketin.
Meyve ve sebzelerin tüketiminin, kemik mineral yoğunluğu üzerinde olumlu etkileri vardır. Günlük tüketilecek porsiyon miktarlarınızı gereksiniminize göre ayarlayın.
  • Kalsiyumu yeterli miktarlarda aldığınızdan emin olun.
Kalsiyumu yeterli miktarlarda alarak hem kemik sağlığınızı korumuş ve geliştirmiş; hem de kas hareketleri, kalbin çalışması, kanın pıhtılaşması gibi mekanizmaların düzenli çalışmasına yardımcı olacaksınız.
  • D vitamini sağlamak adına besinlerden ve güneş ışınlarından yeterince faydalanın.
  • Magnezyum kaynağı besinleri yeterince tüketin.
Sert kabuklu meyveler (Badem, fındık, fıstık gibi), kuru baklagiller, tahıllar ve yeşil
yapraklı sebzeler magnezyumun zengin kaynaklarıdır.
  • Çinkodan zengin besinlerden faydalanın.
Etler, deniz ürünleri, yumurta, peynir, süt, yağlı tohumlar (fındık, fıstık, ceviz gibi), kuru baklagiller, bulgur, mantar çinkodan zengin besinlerdir.
  • Bakırdan zengin besinleri yeterince tüketin.
Organ etleri, susam, fındık, fıstık, kuru baklagiller, etler, balık, yumurta, yeşil yapraklı sebzeler bakırdan zengindir.
  • Manganezden zengin besinleri yeterli miktarda tüketin.
Kuru baklagiller, yağlı tohumlar, yeşil yapraklı sebzeler manganezden zengin besinlerdir.
  • K vitamininden zengin besinleri yeterince tüketin.
Yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ve balık K vitamininden zengindirler.
  • Doymuş yağ tüketimini kontrol altına alın.
Yüksek miktarda doymuş yağ tüketimi, kemik mineralleri olan kalsiyum
ve magnezyumun basaklardan emilimini azaltır. Aynı zamanda fazla kilolara da neden olabilen bu yağ cinsi dolaylı olarak da osteoporoz riskini arttırabilir.
  • Tuz ve şeker tüketimine dikkat edin.
  • Kafein içeriği yüksek olan çay, kahve ve kolalı içeceklerden sakının.
Fazla miktarda kafein alımı, idrarla kalsiyumun atımına neden olacağından dikkat edin.

(Bu yazı www.beslenmevediyet.org portalinde yayınlanmaktadır.)




HARİKA BESİN YOĞURT

Günün her saatinde yenebilecek harika bir besin: YOĞURT
Yoğurt, sütün mayalanmasıyla oluşan beyaz koyu kıvamda süt ürünüdür.Önemli bir protein kaynağı olmasının yanında; karbonhidrat, yağ, vitamin ve minerallerden de oldukça zengindir. Her yaşta hemen hemen herkes için uygun bir besindir. Çocuklar açısından da büyüme ve gelişmede rolü büyüktür.

Yoğurt: Sofralarımızın vazgeçilmezi!
Türk kültürünün keşfettiği, Türklerin sofrasından eksik olmayan en önemli yiyeceklerden birisidir yoğurt.
Sofralarımızda çeşitli şekillerde bulunabilir. Kimi zaman yemeğin yanında garnitür olarak, cacık şeklinde veya ayran olarak tüketiriz; kimi zaman da çorbalarda, yemeklerde, sos yapımında, kek vb hamur işlerinde, tarhana yapımında ve daha sayabileceğimiz pek çok besinin içinde kullanılabilmekteyiz.

Ara öğünlerde tüketmek için ideal bir besindir
Sağlıklı bir ara öğünde karbonhidrat kaynağı bir besin ile birlikte protein kaynağı bir besinin birlikte bulundurulmasının önemine sıklıkla değiniyoruz.
Yoğurt, ana öğünlerde olduğu gibi; ara öğünlerde tüketmek için çok keyifli ve doğru bir besindir. Karbonhidrat kaynağı besinlerle birlikte tüketildiğinde kan şekerini düzenlemede rolü büyüktür. Bu yüzden şeker hastalarının tüketmesi için çok uygundur.

Örneğin; Yoğurt+Meyve, Yoğurt+yağsız kraker, yoğurt+ekmek, Sebze doğranmış yoğurt iyi birer ara öğün oluşturmaktadır. Bu örnekler çeşitlendirilebilir.

Pek çok çeşidi bulunmaktadır
Yoğurt, hangi hayvanın sütünden yapıldıysa ona göre isimlendirilir. Örneğin; koyun yoğurdu, keçi yoğurdu, inek yoğurdu gibi. Bunun yanında; light yoğurt, meyveli yoğurt, prebiyotik yoğurt, simbiyotik yoğurt, süzme yoğurt, kaymaklı yoğurt, sarımsaklı yoğurt gibi çeşitleri de bulunmaktadır.

Saklama koşullarına dikkat!
Yoğurt, iyi koşullarda saklanmadığı takdirde çabuk bozulabilen bir besindir. Ancak; +4-6 derecede yani buzdolabında saklandığında 3-8 gün boyunca bozulmadan tüketilebilinir.

Saklama kabı olarak; toprak çömlek(bazı bölgelerde özellikle tercih edilmektedir), porselen saklama kapları, gıda saklamaya uygun her türlü cam kaplar ile uygun şekilde muhafaza edebiliriz

İyi bir vitamin ve mineral kaynağıdır
Yoğurt, özellikle kalsiyum, flor, fosfor, iyot minerallerinden çok zengindir. Bu minerallerin en dikkat çekici noktaları kısaca:
•Kalsiyum: Kemik,diş ve saç gelişmesini sağlar,sinir sistemini düzenler.
•Fosfor: Vücut için en önemli minerallerin başında gelmektedir. Bu mineral,dokuları,kemik,diş ve bütün hücreleri yeniler,B grubu vitaminler fosforla birlikte çalışır.
•İyod: Tiroit hormonu yapımı için elzem olan bir maddedir. Bu mineral eksikliğinde guatr hastalığı görülür.
•Flor: Diş çürümelerini önler.

Yoğurdun suyunu dökmeyin.
Yapılan yanlış bir alışkanlık, yoğurdun suyunun dökülmesidir. Yoğurdun açığa çıkan yeşil renkli suyu B2 vitamininden çok zengin olduğundan bu kısmı kesinlikle atılmamalı, mutlaka tüketilmelidir.

Laktoz intoleransı olan kişiler yoğurdu rahatlıkla tüketebilirler.
Sütün fermentasyonu sırasında laktozun büyük kısmı hidrolize olduğu için laktoz intoleransı olan (sütü sindirmekte güçlük çeken) kişiler tarafından daha rahat tüketilmektedir. Sindirimi daha kolay olduğu gibi sindirim sistemini düzenleyici etkiye de sahiptir.

Sindirimi kolaydır; ishalde tedavi edici amaçlı kullanılır
Sindirimi kolay bir besin olmasından dolayı tüketen kişilerde gaz, vb. şikâyetlere neden olmaz. Aynı zamanda bağırsaklarda bulunan tehlikeli ve zararlı mikroorganizmaların çoğalmalarına ve hatta yaşamalarına engel olan bir besindir. Özellikle ishal hastalığının tedavisinde yoğurt âdeta bir ilaç niteliğinde tüketilebilir.

Günde en az 2 porsiyon yoğurt!
Süt ve türevlerinden olan yoğurt, tercihen günde 2 porsiyon (300 gram) tüketilmelidir. Yoğurt tüketim miktarı, kişinin gereksinimlerine ve gün içerisindeki süt tüketimine bağlı olarak değişmektedir.

(Bu yazı www.beslenmevediyet.org portalinde yayınlanmaktadır.)


İpek Ağaca - Diyetisyen
ipekagaca@diyetistanbul.com
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Osteoporoza Karşı Önleminizi Aldınız mı?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.İpek AĞACA'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.İpek AĞACA'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İpek AĞACA Fotoğraf
Dyt.İpek AĞACA
İstanbul
Diyetisyen
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi40 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dyt.İpek AĞACA'nın Makaleleri
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 20,042 uzman makalesi arasında 'Osteoporoza Karşı Önleminizi Aldınız mı?' başlığıyla benzeşen toplam 69 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Besin ve Besin Öğeleri ÇOK OKUNUYOR Kasım 2008
► Hemoroid ve Beslenme ÇOK OKUNUYOR Ekim 2008
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


14:51
Top