2007'den Bugüne 92,309 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Tokofobi - Doğum Korkusu Nedir? Nasıl Başa Çıkarım?
MAKALE #6916 © Yazan S.Melek ÇAVUŞ KILIÇ | Yayın Mayıs 2011 | 10,136 Okuyucu
TOKOFOBİ- DOĞUM KORKUSU NEDİR?

Tokofobi, Yunanca “doğum” anlamına gelen “tokos” ve “korku anlamına gelen “fobos” kelimelerinin birleşiminden oluşur ve “doğum korkusu” anlamına gelir. Doğum korkusu, isteğe bağlı sezeryan doğumun temel nedenlerindendir. Son yıllarda, psikiyatristler arasında en çok tartışılan konulardan birisi, kadının doğum şeklini seçip seçemeyeceğidir.

DOĞURMAKTAN KORKUYOR MUYUM?

Çoğunluğun iddiası, kadınların isteğe bağlı sezeryan doğuma alınması yerine, vajinal doğum ( normal doğum) korkusunun üstesinden gelebilmeleri için psikolojik destek almaları gerektiği yönündedir. İsveç ve Finlandiya’da yapılan araştırmalar; araştırmaya alınan anne adaylarının % 50’sinden fazlasının hamilelikleri esnasında, kaygı ve korku tedavisi sonrasında, sezeryanla doğum yapma yerine normal yolla doğum yapma konusunda karar değişikliğine vardıklarını göstermektedir.

Tokofobi genellikle doktorlar tarafından göz ardı edilen bir psikolojik rahatsızlıktır. Bir çok doktor, problemin; özgül fobi ( herhangi bir obje veya duruma karşı spesifik olarak hissedilen korku), kaygı bozukluğu, depresyon ya da posttravmatik stres bozukluğunun ( travmatik bir yaşantı sonrası ortaya çıkan stres durumu) yan etkisi olduğunu düşünmektedir. Ancak tokofobinin, başlı başına tıbbi bir problem olarak tanınması, bu rahatsızlığın şiddetini azaltacağı gibi, etkili bir şekilde tedavi edilmesini ve anne adayının daha sağlıklı bir biçimde bebeğini dünyaya getirmesini sağlayacaktır.

Tokofobinin Türleri

Doğum korkusu olarak adlandırdığımız Tokofobi, farklı türleri bulunan bir rahatsızlıktır. Bu türleri 3 farklı alt başlıkta sıralamak mümkündür:

·Primer Tokofobi:

Daha önce gebelik tecrübesi yaşamamış olan anne adaylarının hissettikleri kaygıları içerir. Bu korku genellikle ergenlik döneminde kendini gösterir. Cinsel ilişki kurmaya yönelik sıkıntı yaşamamakla birlikte, gebe kalmaya karşı yoğun bir korku hissederler. İsteyerek hamile kaldıkları halde, doğum korkusu sebebiyle gebeliklerini kürtaj yoluyla sonlandırmayı tercih ettikleri görülmüştür.

·Sekonder Tokofobi:

Bu tür de, travmatik bazı yaşanmışlıklar sonrası oluşur. Kontrolsüz düşük, ölü doğum, daha önce yaşanmış aşırı acılı doğum ya da kürtaj, sekonder tokofobinin temel nedenlerindendir.

·Hamilelik Dönemi Depresyonuna Eşlik Eden Tokofobi:

Bu türde, anne adayının hamilelik öncesinde herhangi bir korku ya da kaygı durumu olmaksızın, hamilelik sürecinde yaşamış olduğu depresif duygu durumuna bağlı olarak ortaya çıkan bir tokofobiden bahsedilebilir. ( Hofberg ve Brockington, 2000)

Tokofobinin Görülme Sıklığı

Anne adayının duygu durumu, hamilelik dönemini, bebeğin ruh ve beden sağlığını, baba adayı ile anne adayı ve bebek arasındaki ilişki kalitesini doğrudan etkileyen bir süreçtir. Annenin yaşamış olduğu olumsuz duyguların, fetüsün fiziksel hareketliliğini artırdığına yönelik kanıtlanmış araştırmalar bulunmaktadır. ( Sontag, 1941). Kadınların % 78’i hamilelik sürecinden ve doğumdan korktuklarını belirtmektedir. % 78’ lik dilimin % 13’ünü kapsayan kısmı ise, bu korkudan dolayı hamileliği ertelemekte veya hamilelikten kaçınmaktadır. Doğum korkusu, doğum yapmamış kadınlarda, doğum yapmış kadınlara oranla daha sık görülmektedir.

Tokofobinin Kökeni


Tokofobinin kökeninde yatan birkaç temel neden bulunmaktadır. Bunların başlıcası sosyal ve kültürel yapıdır. Doğum korkusu, nesilden nesile aktarılır ve annenin çözülmemiş korkuları kızının psikolojisinde de yer edinebilir. Annenin üremeye adaptasyonunun, kızına aktarıldığı kanıtlanmıştır. ( Uddenberg, 1974)

Doğum korkusuna neden olduğu düşünülen temel faktörlerden bir diğeri de, “kaygı teorisi” dir. Kişinin fobisi, kendi yaşantısı ya da başka bir kişinin yaşantısına tanıklık etmesi sonucu ortaya çıkmış, öğrenilmiş bir davranış olabilir. Doğum korkusunun genel kaygı yatkınlığı ile ilişkili olduğu ve anksiyete bozukluğuna genetik eğilimi olan bireylerde daha sık görüldüğü tespit edilmiştir.

Travma ve çocukluk çağında yaşanmış cinsel istismar da doğum korkusunun temel nedenleri arasındadır. Burada aslında korkulan şey doğum değil, jinekolojik muayenedir. Normal doğum veya onun hayal edilmesi bile travmatik anıların su yüzüne çıkmasına neden olabilir. Bu durum da doğal olarak doğumdan korkmaya ve kaçınmaya neden olmaktadır.

Tokofobinin Nedenleri

8000 den fazla kadın üzerine yapılmış bir araştırmanın bulgularına göre; araştırmaya katılan kadınların % 50’si çocuğun sağlığından, % 40’ı ise doğum esnasında yaşanması muhtemel acıdan dolayı endişe duymaktadır. ( Geissbuehler ve Ederhard, 2002)

Diğer bir araştırmada ise, doğumla ilgili kaygının farklı açılardan değerlendirilmesi sonucu elde edilen bulgulara bakıldığında; araştırmaya katılan kadınların % 73’ünde doğum personeline duyulan güvensizlikten, % 65’inde anne adayının doğum yapmak konusunda kendini yeterli hissetmemesinden, % 55’inde anne, bebek veya her ikisinin de öleceğine dair hissedilen korkudan, % 44’ünde ise, doğum esnasında katlanılmaz bir acı yaşayacağına dair hissedilen korkudan dolayı Tokofobi yaşadıkları görülmektedir. ( Sjogren, 1997)

Tokofobinin Semptomları

Uykusuzluk ya da aşırı uyku, sürekli yorgunluk, enerji kaybı, sinirlilik hali, ağlama nöbetleri, kalp çarpıntısı, yeme alışkanlıklarında değişiklik, fiziksel hareketlilik, kabus görme, iş ve aileye odaklanma güçlüğü, panik ataklar ve psikosomatik ( fizyolojik kökeni olmayan psikolojik) bedensel yakınmalar, doğum korkusu yani tokofobinin temel semptomlarını oluşturur.

Bu rahatsızlığa sahip kadınlar, genellikle paranoid düşüncelere sahiptirler ve hamilelik dönemi onlar için sıkıntılı bir süreçtir. Bu süreci yaşayan anne adaylarının bir çoğunda, hamilelik süreci normal seyrinde olduğu halde, sezeryanla doğum yapma isteği hakimdir. Bunun nedeni ise, sezeryanın, doğum esnasında hissedecekleri yoğun acının bir önleyicisi olduğunu düşünmeleridir.

Tokofobi problemi yaşamış olan anne adaylarından birinin kullanmış olduğu ifadeler şüphesiz ki çok dikkat çekicidir; “ Bu durum, salt bir kaygıdan daha fazla şey ifade ediyor bana. Vücudumun hamileliği ve doğumu kaldırabileceğini düşünmüyorum. Etrafımda hamile insanların bulunmasına bile katlanamıyorum. Hamilelikle ilgili hiçbir şeyi duymak ya da görmek istemiyorum.” Eğer siz de hamilelik döneminizde, benzer duygular hissediyor iseniz, bu konu ile ilgili olarak bir uzmanla görüşmeniz faydalı olacaktır.

Tokofobi İle Başa Çıkma Yolları ve Öneriler

Ayrıntılı bir biçimde değinmiş olduğum doğum korkusu rahatsızlığı yaşadığınıza dair herhangi bir bulguya rastlamanız halinde öncelikli olarak bu konu ile ilgili psikolojik yardım almanız ve doktorunuzu da yaşamış olduğunuz sıkıntınızla ilgili olarak bilgilendirmeniz sizin için en doğrusu olacaktır.

Yapılan bir çok araştırmada, psikolojik yardım almanın, doğum korkusu ile başa çıkma ve anne adayını doğum sürecine adapte etme konusunda oldukça etkili olduğu kanıtlanmıştır. Sjogren ve Thomassen’in 1997 yılında yapmış oldukları araştırma da, şiddetli doğum korkusuna sahip kadınlara sağlanan psikolojik yardımın, problem yaşayan kadınların % 50’sinde tokofobiyi azalttığını ve sezeryanla doğum isteğinden gönüllü olarak vazgeçirdiğini ortaya koymuştur. Doğum kavramı konusunda verilen eğitim, korkuları ortadan kaldırmanın iyi bir yoludur. Ancak bu psikolojik destek bir uzmandan alınmalıdır çünkü annenin doğum süreci ile ilgili kontrolsüz bir bilgi yüklemesi yapması halinde yaşanılan korkunun daha da artması muhtemeldir. Nitekim tokofobinin nedenleri arasında, daha önce de bahsettiğim gibi, yanlış öğrenilmişliklerin var olduğu unutulmamalıdır.

Son olarak şunu tavsiye edebilirim ki, anne adayına gayet normal bir hamilelik süreci yaşadığını ve doğumun kendisi için herhangi bir fiziksel sorun teşkil etmeyeceğini kanıtlayacak görsel materyallerden örneğin; doğum öncesi ultrason görüntülerinin paylaşımı, bebek için yapılan hazırlıkların ( bebek odası, kıyafetler, bebek şekerleri gibi) anne tarafından üstlenilmesi, bebeğe koyulacak isme annenin karar vermesi, bebekli yaşama dair ileriye dönük olumlu yaşantıların planlanması gibi egzersizlerden yararlanılabilirsiniz.

Sağlıklı bir hamilelik süreci geçirmeniz ve sağlıklı bir bebek dünyaya getirmeniz dileğiyle.

PDG. SERAP MELEK ÇAVUŞ KILIÇ
Pedagog – Aile Terapisti - Psikolojik Danışman


Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Tokofobi - Doğum Korkusu Nedir? Nasıl Başa Çıkarım?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı S.Melek ÇAVUŞ KILIÇ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak S.Melek ÇAVUŞ KILIÇ'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     2 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler S.Melek ÇAVUŞ KILIÇ'ın Makaleleri
► Doğum Korkusu Nedir? Psk.Merve KIRNA
► Okul Korkusu Nasıl Yenilir Psk.Aylin AYDEMİR
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'Tokofobi - Doğum Korkusu Nedir? Nasıl Başa Çıkarım?' başlığıyla benzeşen toplam 51 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


04:36
Top